Allah'ın (c.c) onlarca ayette övdüğü, Hz. Peygambere vasi tayin ettiği, insanların en hayırlısının kızıyla (ki aynı zamanda yaratılmış en hayırlı kadın) evlenmesini emrettiği, bizzat Âlemlere Rahmet Hz. Muhammed'in (sav); "Benim kardeşim, vasim ve halifemdir. O'nu dinleyin, O'na itaat edin." Dediği tek kişi İmam Ali'dir.
Onun maddi ve manevi özellikleri, Hz. Peygambere yakınlığı, savaşlardaki kahramanlıkları ve en önemlisi Hz. Peygamberin varisçisi olması, Ona karşı kin, buğz ve nefreti çoğaltmıştı. Tabi Hz. Peygamber hayattayken bu nefreti içlerinde saklayanlar, Hz. Peygamberin ölümü ile birlikte bu kini, nefreti kusmaya başladılar.
İmam Ali (a.s) sabredenlerden oldu. Onun bu sabrı, cesareti, hiç değer kaybetmeyen kişiliği karşısında kuduran, kendileri için her daim tehlike gören zihniyet İmam Ali'yi nasıl öldürebileceklerini her daim düşünmüşlerdir.
Tabi Allah'ın aslanı, Zülfikar'ın sahibi Ali'yi öldürmek öyle kolay bir iş değildi. Onun en zayıf halini aradılar ve buldular da. O, Allah'ın huzuruna durunca dünya ile ilişkisi kesiliyordu. Bu gören münafıklar bir sabah namazının ikinci secdesinde İmam Ali'yi hançerlediler.
İmam Ali (a.s) ağır yaralıydı. Ömrünün her anını Allah ve Resulünün çizgisinde geçiren İmam Ali, evlatlarına vasiyetinde de o ilahi çizgiye dikkat çekiyor ve evlatlarının bu çizgiyi korumalarını emrediyordu.
İmam Ali'nin oğullarına vasiyeti
Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla?
Bu Ali b. Ebu Talib'in vasiyetidir ki, O, Allah'tan başka ilah olmadığına, O'nun ortaksız olduğuna, Hz. Muhammed'in de O'nun kulu ve elçisi olduğuna şahadet eder. Müşrikler hoşlanmasa da dinini bütün dinlerden üstün kılmak üzere Peygamberini doğru yol ve hak din ile gönderen Allah'tır.
Namazım, ibadetlerim, hayatım ve ölümüm, alemlerin rabbi Allah içindir. O'nun hiçbir ortağı yoktur. Ben böyle emrolundum ve Ben Müslümanların ilkiyim.
Ey Hasan! Ey bütün oğullarım ve ailem! Takva sahibi olmanızı, ancak Müslüman olarak ölmenizi size vasiyet ediyorum. Hepiniz topluca Allah'ın ipine sarılın, dağılmayın. Çünkü Ben, Ebu'l Kasım'ın (sav) şöyle buyurduğunu işittim; "insanların arasını bulmak, onları barıştırmak, namazdan da, oruçtan da daha faziletlidir."
Akrabalarınıza bakın. Namazınızı kılın ki, Allah hesabınızı kolaylaştırsın. Yetimlere haksızlık etmekten sakının. Onları dinlememezlik etmeyin. Huzurunda onlara haksızlık edilmesin. Komşularınıza haksızlık etmeyin. Çünkü onlar, Peygamberinizin size emanetidir. Onlar hakkında o kadar vasiyette bulundu ki, biz onları, bize mirasçı kılacağını zannetmiştik.
Kuran'ın emirleri dışına çıkmayın. Sizden başkaları sizden önce Kuran'la amel etmesin. Önce siz amel edin. Namazınıza dikkat edin. Çünkü o, dininizin direğidir.
Rabbinizin Beyt'inden uzak durmayın. Issız kalmasın. Hayatta bulunduğunuz sürece onu ziyaret edin. Eğer onu metruk bırakırsanız, size rahmet nazarı ile bakılmaz.
RAMAZAN AYINA DİKKAT EDİN. ÇÜNKÜ O AYDA TUTULAN ORUÇ, CEHENNEM ATEŞİNE KARŞI BİR KALKANDIR.
Allah yolunda mallarınızla, canlarınızla cihad etmeye bakın. Zekat ödememezlik yapmayın. Çünkü zekat, Rabbin öfkesini söndürür.
Peygamberinizin ashabını da kollayın. Çünkü Resulullah (sav) onlara iyilik yapılmasını vasiyet etmiştir.
Yoksullara ve düşkünlere yardımcı olun. Onları geçiminize ortak edin. Köle ve cariyelerinize haksızlık etmeyin.
Namaza dikkat edin. Allah yolunda kınayıcının kınamasından korkmayın. Allah, size kötülük yapmak ve size haksızlık yapmak isteyenlere karşı sizin için yeterlidir.
İnsanlara Allah'ın emrettiği şekilde güzel sözler söyleyin. İyiliği emretmeyi ve kötülükten men etmeyi terk etmeyin. Aksi takdirde kötüleriniz işin başına geçerler. Sonra siz dua edersiniz, duanıza icabet edilmez.
Mümin kardeşlerinizle bağlarınızı koparmayın. Birbirinize iyilikte bulunun. Birbirinize sırt çevirmekten, aranızdaki ilişkileri koparıp tefrikalara düşmekten sakının. İyilik ve takva üzere yardımlaşın. Günah ve düşmanlık üzere yardımlaşmayın.
Allah'a karşı gelmekten sakının. Çünkü Allah, azabı şiddetli olandır. Allah, sizi Ehl-i Beyt'in şikayetinden muhafaza etsin. Peygamberiniz, onları sizin üzerinize bekçi kılmıştır. Sizi, Allah'a emanet ediyor, size selam söylüyorum. Allah'ın selamı üzerinize olsun." (Prof. Dr. Haydar Baş İmam Ali eseri Sh:687)
Allah (c.c) şefaatine nail eylesin. (amin)
Onun maddi ve manevi özellikleri, Hz. Peygambere yakınlığı, savaşlardaki kahramanlıkları ve en önemlisi Hz. Peygamberin varisçisi olması, Ona karşı kin, buğz ve nefreti çoğaltmıştı. Tabi Hz. Peygamber hayattayken bu nefreti içlerinde saklayanlar, Hz. Peygamberin ölümü ile birlikte bu kini, nefreti kusmaya başladılar.
İmam Ali (a.s) sabredenlerden oldu. Onun bu sabrı, cesareti, hiç değer kaybetmeyen kişiliği karşısında kuduran, kendileri için her daim tehlike gören zihniyet İmam Ali'yi nasıl öldürebileceklerini her daim düşünmüşlerdir.
Tabi Allah'ın aslanı, Zülfikar'ın sahibi Ali'yi öldürmek öyle kolay bir iş değildi. Onun en zayıf halini aradılar ve buldular da. O, Allah'ın huzuruna durunca dünya ile ilişkisi kesiliyordu. Bu gören münafıklar bir sabah namazının ikinci secdesinde İmam Ali'yi hançerlediler.
İmam Ali (a.s) ağır yaralıydı. Ömrünün her anını Allah ve Resulünün çizgisinde geçiren İmam Ali, evlatlarına vasiyetinde de o ilahi çizgiye dikkat çekiyor ve evlatlarının bu çizgiyi korumalarını emrediyordu.
İmam Ali'nin oğullarına vasiyeti
Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla?
Bu Ali b. Ebu Talib'in vasiyetidir ki, O, Allah'tan başka ilah olmadığına, O'nun ortaksız olduğuna, Hz. Muhammed'in de O'nun kulu ve elçisi olduğuna şahadet eder. Müşrikler hoşlanmasa da dinini bütün dinlerden üstün kılmak üzere Peygamberini doğru yol ve hak din ile gönderen Allah'tır.
Namazım, ibadetlerim, hayatım ve ölümüm, alemlerin rabbi Allah içindir. O'nun hiçbir ortağı yoktur. Ben böyle emrolundum ve Ben Müslümanların ilkiyim.
Ey Hasan! Ey bütün oğullarım ve ailem! Takva sahibi olmanızı, ancak Müslüman olarak ölmenizi size vasiyet ediyorum. Hepiniz topluca Allah'ın ipine sarılın, dağılmayın. Çünkü Ben, Ebu'l Kasım'ın (sav) şöyle buyurduğunu işittim; "insanların arasını bulmak, onları barıştırmak, namazdan da, oruçtan da daha faziletlidir."
Akrabalarınıza bakın. Namazınızı kılın ki, Allah hesabınızı kolaylaştırsın. Yetimlere haksızlık etmekten sakının. Onları dinlememezlik etmeyin. Huzurunda onlara haksızlık edilmesin. Komşularınıza haksızlık etmeyin. Çünkü onlar, Peygamberinizin size emanetidir. Onlar hakkında o kadar vasiyette bulundu ki, biz onları, bize mirasçı kılacağını zannetmiştik.
Kuran'ın emirleri dışına çıkmayın. Sizden başkaları sizden önce Kuran'la amel etmesin. Önce siz amel edin. Namazınıza dikkat edin. Çünkü o, dininizin direğidir.
Rabbinizin Beyt'inden uzak durmayın. Issız kalmasın. Hayatta bulunduğunuz sürece onu ziyaret edin. Eğer onu metruk bırakırsanız, size rahmet nazarı ile bakılmaz.
RAMAZAN AYINA DİKKAT EDİN. ÇÜNKÜ O AYDA TUTULAN ORUÇ, CEHENNEM ATEŞİNE KARŞI BİR KALKANDIR.
Allah yolunda mallarınızla, canlarınızla cihad etmeye bakın. Zekat ödememezlik yapmayın. Çünkü zekat, Rabbin öfkesini söndürür.
Peygamberinizin ashabını da kollayın. Çünkü Resulullah (sav) onlara iyilik yapılmasını vasiyet etmiştir.
Yoksullara ve düşkünlere yardımcı olun. Onları geçiminize ortak edin. Köle ve cariyelerinize haksızlık etmeyin.
Namaza dikkat edin. Allah yolunda kınayıcının kınamasından korkmayın. Allah, size kötülük yapmak ve size haksızlık yapmak isteyenlere karşı sizin için yeterlidir.
İnsanlara Allah'ın emrettiği şekilde güzel sözler söyleyin. İyiliği emretmeyi ve kötülükten men etmeyi terk etmeyin. Aksi takdirde kötüleriniz işin başına geçerler. Sonra siz dua edersiniz, duanıza icabet edilmez.
Mümin kardeşlerinizle bağlarınızı koparmayın. Birbirinize iyilikte bulunun. Birbirinize sırt çevirmekten, aranızdaki ilişkileri koparıp tefrikalara düşmekten sakının. İyilik ve takva üzere yardımlaşın. Günah ve düşmanlık üzere yardımlaşmayın.
Allah'a karşı gelmekten sakının. Çünkü Allah, azabı şiddetli olandır. Allah, sizi Ehl-i Beyt'in şikayetinden muhafaza etsin. Peygamberiniz, onları sizin üzerinize bekçi kılmıştır. Sizi, Allah'a emanet ediyor, size selam söylüyorum. Allah'ın selamı üzerinize olsun." (Prof. Dr. Haydar Baş İmam Ali eseri Sh:687)
Allah (c.c) şefaatine nail eylesin. (amin)
Akın Aydın / diğer yazıları
- Hayber’deki 'Demir Kubbe'yi yıkan adam / 19.04.2024
- Dünkü Hayber bugünkü İsrail’den daha güçlüydü -2- / 18.04.2024
- Dünkü Hayber bugünkü İsrail’den daha güçlüydü -1- / 17.04.2024
- İsrail, İslam dünyasının acziyetini ispatladı / 15.04.2024
- ‘Artık demir almak günü gelmişse zamandan’ / 14.04.2024
- İktidarın İsrail laubaliliği / 13.04.2024
- Abanın altındaki 5 kişi / 12.04.2024
- Nasıl bir ayı geride bıraktık? / 11.04.2024
- İlahi emri yerine getirdiğimiz için bayram yapıyoruz / 10.04.2024
- Milli Görüşçülerin İsrail ve dinlerarası diyalog gömleği -2- / 08.04.2024
- Dünkü Hayber bugünkü İsrail’den daha güçlüydü -2- / 18.04.2024
- Dünkü Hayber bugünkü İsrail’den daha güçlüydü -1- / 17.04.2024
- İsrail, İslam dünyasının acziyetini ispatladı / 15.04.2024
- ‘Artık demir almak günü gelmişse zamandan’ / 14.04.2024
- İktidarın İsrail laubaliliği / 13.04.2024
- Abanın altındaki 5 kişi / 12.04.2024
- Nasıl bir ayı geride bıraktık? / 11.04.2024
- İlahi emri yerine getirdiğimiz için bayram yapıyoruz / 10.04.2024
- Milli Görüşçülerin İsrail ve dinlerarası diyalog gömleği -2- / 08.04.2024