logo
19 NİSAN 2024

Batılı seyyahlar ve misyonerlik

16.09.2001 00:00:00
Prof. Dr. Haydar Baş'ın kaleminden

Dini ve Milli Bütünlüğümüze Yönelik Tehditler

XIX. yüzyıla gelindiğinde, İngilizler çoğu İslam ülkesine doğru sadece ticaret yolları değil, aynı zamanda politik nüfuz da tesis etmişlerdi. Moğol İmparatorluğu'nun tamamı 1857'de ellerine geçmişti. Ortadoğu hâlâ Osmanlıların kontrolü altında olmasına rağmen ve İngilizler onun topraklarında yatan servetlerine göz dikmeye başlarlarken, bölgeyi dolaşan bir dizi seyyah, herhangi bir ganimetin İngilizler için ne kadar kolay olacağını bildiriyordu. Bu seyyahların ilk ve en önemlilerinden biri, 1817'de Kahire'de ölen John Lewis Burkhardt idi. Bu adam, Şeyh İbrahim İbn Abdullah gibi bir Müslüman ismiyle gezip dolaşıyordu. "Bedeviler ve Vahhabiler" adlı kitabında, Müslüman halkların daha da olumsuz imajını yansıtıyor, Türkleri Araplardan daha zâlim olarak görüyordu. Fakat kendi ev sahipleri hakkında yaptığı genellemeler de, daha iç açıcı değildi; "Arapların, başlıca meşguliyetleri yağmacılık - akıllarından çıkmayan bir şey- olan bir haydutlar milleti olarak isimlendirilebileceğini düşünüyordu."

Böylesi iddialar, "An Account of the Manners and Customs of Modern Egyptians" (Modern Mısırlıların Örf ve Adetleri) adlı kitabı, Ortadoğu'yu gezen veya araştıran bütün Batılılar için zorunlu bir okuma metni haline gelen Edward William Lane (1801- 1876) gibi diğer âlimlerce çürütülmeyip bilakis desteklendiği için, Mısırlıları ve kültürlerini benzer bir tarzda resmetti. Lane, Arabistan Geceleri'ni Binbir Gece adıyla tercüme etti ve hayatının sonlarına doğru, Ortadoğu konusunda bir otorite sayıldı.

Lane'in düşünce hattındaki halefi, Edward Henry Palmer (1840-1882) oldu. Bu zat, kendisini Şeyh Abdullah gibi bir Müslüman ismiyle tanıttı. Desert of Exodus (Göç Çölü) gibi eserinin yanı sıra, Harun Reşid'in biyografisini ve Sina yarımadasına yaptığı yolculuğa dâir anılarını kaleme aldı. Onun Arapları tasviri, Lane'inkini düzeltip daha iyi hale getirmiş olmadı. Bilakis, Arapları "felaket, şiddet ve ihmal saçıp yayan çapulcular" olarak görüyordu ve bedeviler olarak, bunların varlıklarına son verilmeliydi. O seleflerinin bazıları tarafından yaratılan çölün "soylu vahşiler" şeklindeki popüler bedevi imajına karşıydı. Tam tersine onları, "korkunç bir bela" addediyordu. Bir Müslüman kılığına girerken, İngiliz Başbakanı Gladstone adına politik ve askerî görevlerde de bulunuyordu. 1882 yılında, bu başbakan tarafından, İngilizlere karşı bir isyanın başını çekmekte olan Urabi Paşa'yı desteklemekten vazgeçirmesi için rüşvet olarak Sina'daki Arap kabilelerine gönderildi. Bölgedeki elli bin bedeviye rüşvet olarak dağıtması için kendisine yirmi veya otuz bin sterlin civarında para verildi ve bu meblağ nakde çevrilerek, doğal olarak İngiliz yönetimi rüşvete veya kötü yola tenezzül edemeyeceği için, Palmer görünüşte deve satın almak üzere tekrar yola koyuldu. Söylenenlere bakılırsa Palmer görevinde başarılı oldu ve İngiliz Generali Garnet Wolseley de Tel el-Kebir'de Urabi Paşa güçlerini mağlup etmeye muktedir oldu. Fakat daha sonra ise Palmer üç arkadaşıyla birlikte çölde bedeviler tarafından öldürülecektir. Fitne ve fesat tohumları taşıyan bir diğer seyyah da Richard Burton (1921-1990) idi. 1844'te, daha sonraları orayı zaptedecek olan General Charles Napier için casusluk yapmak üzere Pakistan'ın Sind eyaletine seyahatte bulundu. O sıralarda Burton, Mirza Abdullah ismini alarak bir İranlı kılığına girdi. 1953'te ise, bir Arap kılığına girmiş olarak Ortadoğu'daki bir başka görev için yola koyuldu ve hatta Mekke ve Medine'yi ziyaret etti. 'Medine ve Mekke'ye Hac Yolculuğu' adıyla bir kitap yazdı. Kâbe'yi gezerken şöyle yazıyordu: "Mısır'da olduğu gibi eski dönemlerin dev parçaları yok. Yunan ve İtalya'da olduğu gibi, zarif ve ahenkli güzelliğin kalıntılarına rastlanmamakta; Hindistan'daki binalarda olduğu gibi barbarca bir görkem yok. Yine de manzara alışılmışın dışında ve eşsiz; bir kaçı ünlü mâbedi nasıl da ziyaret ediyordu. Gerçekten de diyebilirim ki, örtüye ağlayarak yapışan veya çarpan kalbini kayaya bastıran müminlerden hiç biri; uzak kuzeyden gelen hacının hissettiği kadar derin bir duygu duymuyordu. O, Arapların şiirsel menkıbeleriydi sanki; sabahın tatlı rüzgarı değil, meleklerin çırpınan kanatları, kutsal mâbedin siyah örtüsünü dalgalandırıyor ve kabartıyordu. Gerçeği itiraf etmek gerekirse, onlarınki dini aşktan gelen yüksek duyarlık, benimki ise, mutmain olmuş benliğin kendinden geçişiydi". Burton, "soylu vahşi" bir mümin imajı oluşturmaya çalışmıştı; fakat, bu insanlar arasında bulunmasının nedeni belliydi. Onlara, eğer politik bakımdan gereklilik arz ediyorsa Ortadoğu'yu -hatta Mekke ve Medine'yi- işgal etmelerini salık veriyordu. İngilizlere aynı zamanda, eğer zayıf noktaları üzerinde nasıl durulacağı bilinirse, Arapların kolaylıkla "yönlendirilebileceği" tavsiyesinde bulunuyordu. Burton, eğer İngilizler bu insan sürülerini harekete geçirmeyi gerekli buluyorlarsa, bundan daha kolay başka bir şey olmayacağını da not ediyordu. "Onlara düzenli olarak para verin, iyi bir şekilde silahlandırın, sıkı bir şekilde çalıştırın ve hatta adaletle davranın; yapacakları başka bir şey olmayacaktır" diyordu. Bu insanlar, hafif piyade sınıfına uygun düşeceklerdi. Burton ülkesi için bu tür hizmetleri görürken aynı zamanda, gezdiği yerlerdeki erkek ve kadınların cinsel hayatlarına da göze çarpar bir ilgi duyuyordu. Kendisine ev sahipliği yapan halka dâir bahsettiği şeyler -aslında söylemeye de gerek yok- çarpıtılmış bir imaj oluşturuyordu.
Polat çiftine 'vergi usul kanuna muhalefet'ten tahliye
Diğer suçlardan 'tutukluluk' devam ediyor
CHP'den iktidarın arazi satışlarına tepki
'AKP enkaz bırakarak çöküyor'
Yüksek et fiyatı sorunu ithalatla çözülemez
Et ürünlerinde KDV kaldırılsın
Merkez Bankası anketi açıklandı
Dolar, enflasyon, faiz tahminleri belli oldu
Gelecek burada
10 yılda 20 kat büyüyecek
Çocuk nüfusumuz açıklandı
Nüfusumuzun yüzde 26'sı çocuk
İran'dan saldırıya ilişkin açıklama geldi
'3 mini İHA saldırısı püskürtüldü'
Şehit edilen babasının koltuğuna oturdu
29 yıl önce babası o koltuktaydı
Kaçak kazı zannedildi gerçek bambaşka çıktı
Soruşturma devam ediyor
Depremin izleri gün ağarınca ortaya çıktı
Binalar ve minareler yıkıldı
2 kurşun camlara isabet etti
Holding binasına ateş açıldı
Komşusunun kapısına balyoz ve matkapla dayanıp ateşe verdi
Gürültü kavgasını özel harekat bitirdi
İsrail'den İran'a misilleme
İran'da uçuşlar askıya alındı
'Hasarlı evlere girmeyin'
Açıklama sırasında depreme yakalandı
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler; Peygamberimizin ahlakı
Polat çiftine 'vergi usul kanuna muhalefet'ten tahliye
Diğer suçlardan 'tutukluluk' devam ediyor
CHP'den iktidarın arazi satışlarına tepki
'AKP enkaz bırakarak çöküyor'
Yüksek et fiyatı sorunu ithalatla çözülemez
Et ürünlerinde KDV kaldırılsın
Merkez Bankası anketi açıklandı
Dolar, enflasyon, faiz tahminleri belli oldu
Gelecek burada
10 yılda 20 kat büyüyecek
Çocuk nüfusumuz açıklandı
Nüfusumuzun yüzde 26'sı çocuk
İran'dan saldırıya ilişkin açıklama geldi
'3 mini İHA saldırısı püskürtüldü'
Şehit edilen babasının koltuğuna oturdu
29 yıl önce babası o koltuktaydı
Kaçak kazı zannedildi gerçek bambaşka çıktı
Soruşturma devam ediyor
Depremin izleri gün ağarınca ortaya çıktı
Binalar ve minareler yıkıldı
2 kurşun camlara isabet etti
Holding binasına ateş açıldı
Komşusunun kapısına balyoz ve matkapla dayanıp ateşe verdi
Gürültü kavgasını özel harekat bitirdi
İsrail'den İran'a misilleme
İran'da uçuşlar askıya alındı
'Hasarlı evlere girmeyin'
Açıklama sırasında depreme yakalandı
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler; Peygamberimizin ahlakı

İliç'te bir işçinin daha naaşına ulaşıldı

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Erzincan'ın İliç ilçesinde maden sahasında meydana gelen heyelanda toprak altında kalan 9 işçiden birinin daha naaşına ulaşıldığını bildirdi

19.04.2024 12:15:00 / Güncelleme: 19.04.2024 12:19:14
AA
İliç'te bir işçinin daha naaşına ulaşıldı
İliç'te bir işçinin daha naaşına ulaşıldı

Bayraktar, X sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, maden sahasındaki arama çalışmalarına ilişkin bilgi verdi.

Kazanın gerçekleştiği 13 Şubat'tan bu yana arama çalışmalarının aralıksız devam ettiğini anımsatan Bayraktar, "Erzincan İliç'te maden sahasında meydana gelen heyelanda ilk günden bu yana aralıksız olarak devam eden arama çalışmaları neticesinde bu sabah bir işçi kardeşimize daha ulaştık. Kardeşimize Allah'tan rahmet, ailesine başsağlığı ve sabırlar diliyorum. Tüm canlarımıza ulaşana kadar yoğun çalışmalarımıza devam edeceğiz." ifadelerini kullandı.

Bayraktar, 5 Nisan'da da İliç'te maden ocağında toprak altında kalan bir işçinin naaşına ulaşıldığını bildirmişti.

Cenaze Adnan Keklik'e ait

Erzincan Valisi Hamza Aydoğdu, AA muhabirine, Sabırlı Deresi bölgesinde ulaşılan cenazenin Adnan Keklik'e ait olduğunu belirterek, aileye başsağlığı diledi.

Aydoğdu, bölgedeki çalışmaların aralıksız sürdüğünü ifade etti.

Erzincan'ın İliç ilçesindeki altın madeni sahasında 13 Şubat'ta meydana gelen toprak kaymasında 9 kişi kaybolmuş ve 5 Nisan'da işçilerden Uğur Yıldız'ın cenazesine ulaşılmıştı. 

Türkiye nüfusunun yüzde 26'sı çocuk

Türkiye'nin, geçen yıl sonu itibarıyla 22 milyon 206 bin 34 olarak belirlenen çocuk nüfusu, ülke nüfusunun yüzde 26'sını oluşturdu
 

 
19.04.2024 10:34:00 / Güncelleme: 19.04.2024 10:43:28
AA
Türkiye nüfusunun yüzde 26'sı çocuk
Türkiye nüfusunun yüzde 26'sı çocuk

Türkiye İstatistik Kurumu, 2023 yılına ilişkin çocuk istatistiklerini açıkladı.

Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi sonuçlarına göre, 2023 yıl sonu itibarıyla Türkiye nüfusu 85 milyon 372 bin 377 kişi iken bunun 22 milyon 206 bin 34'ü çocuk olarak kayıtlara geçti.

Çocuk nüfusun yüzde 51,3'ünü erkek, yüzde 48,7'sini kız çocuklar oluşturdu.

Birleşmiş Milletler tanımına göre, 0-17 yaş grubunu içeren çocuk nüfus, 1970 yılında toplam nüfusun yüzde 48,5'ini oluştururken bu oran 1990'da yüzde 41,8 ve 2023'te yüzde 26 oldu.

Nüfus projeksiyonlarına göre, çocuk nüfus oranının 2030'da yüzde 25,6, 2040'ta yüzde 23,3, 2060'ta yüzde 20,4, 2080'de yüzde 19 olacağı öngörüldü.

Avrupa Birliği (AB) üyesi 27 ülkenin çocuk nüfus oranları incelendiğinde, 2023'te çocuk nüfus oranının AB ortalaması yüzde 18 oldu.

AB üye ülkeleri içinde en fazla çocuk nüfus oranına sahip ülkeler sırasıyla yüzde 23,4 ile İrlanda, yüzde 21,1 ile Fransa ve yüzde 20,9 ile İsveç olarak kaydedildi.

Çocuk nüfus oranının en düşük olduğu ülkeler ise sırasıyla yüzde 15,1 ile Malta, yüzde 15,4 ile İtalya, yüzde 15,9 ile Portekiz olarak belirlendi.

Türkiye'nin çocuk nüfus oranının AB'ye üye ülkelerden daha yüksek olduğu görüldü.

 

'Mahzen-29' operasyonlarında suç örgütü üyesi 32 şüpheli yakalandı

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya İstanbul'un Beşiktaş, Avcılar, Esenyurt ve Kağıthane ilçelerinde düzenlenen 'Mahzen-29' operasyonlarında organize suç örgütü üyesi 32 şüphelinin yakalandığını açıkladı.
19.04.2024 08:19:00
İhlas Haber Ajansı
'Mahzen-29' operasyonlarında suç örgütü üyesi 32 şüpheli yakalandı
'Mahzen-29' operasyonlarında suç örgütü üyesi 32 şüpheli yakalandı
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'nın paylaştığı bilgilere göre; İstanbul'un Beşiktaş, Avcılar, Esenyurt ve Kağıthane ilçelerinde düzenlenen 'Mahzen-29' operasyonlarında, kasten adam öldürme, kasten adam öldürmeye teşebbüs, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması, mala zarar verme, 6136 sayılı kanuna muhalefet, uyuşturucu imalatı ve ticareti, tehdit ve hakaret suçlarına karıştığı tespit edilen organize suç örgütü üyesi 32 şüpheli yakalanarak gözaltına alındı.

EGM KOM Başkanlığı koordinesinde, İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü, Asayiş Şube Müdürlüğü ve İstihbarat Şube Müdürlüklerimizce koordineli olarak yapılan çalışmalarda İstanbul genelinde; 08.04.2024-17.04.2024 tarihleri arasında; Beşiktaş, Avcılar, Esenyurt ve Kağıthane ilçelerinde gerçekleşen operasyonlarla yakalanan 32 şüphelinin; M.A. isimli iş insanına yönelik kasten öldürmeye teşebbüs eylemini, Esenyurt ilçesinde iş insanı O.Z.'nin iş yerine yönelik 12.04.2024 ve 13.04.2024 tarihlerinde gerçekleştirilen kurşunlama eylemlerini, Avcılar ilçesinde iş insanı O.Z.'nin ikametine yönelik 09.04.2024 ve 13.04.2024 tarihlerinde gerçekleşen kurşunlama eylemlerini, Esenyurt ilçesinde 15.04.2024 tarihinde basına görüntüleri yansıyan kişiyi kaçırma eylemini, Kağıthane ilçesinde 13.04.2024 tarihinde D.E. isimli şahsın silahla öldürülme eylemini, Kağıthane ilçesinde 08.04.2024 ve 13.04.2024 tarihlerinde Mert Yedi Emin otoparkına el bombası atılması eylemlerini, Eyüpsultan ilçesinde 16.04.2024 tarihinde örgüt mensuplarına dağıtılmak üzere satışa hazır şekilde 30 adet silah temin ettikleri ve çok sayıda silah parçasını birleştirerek silah üretimi gerçekleştirdikleri tespit edildi.

Operasyonlar sonucu 34 adet ruhsatsız tabanca, 2 adet ruhsatsız otomatik tabanca, bahse konu 3 farklı eylemde kullanılan araç ve araçlarda kullanılan 3 adet sahte plaka, muhtelif miktarda satışa hazır paketlenmiş uyuşturucu madde, 1 adet hassas terazi ve çok miktarda döviz ve Türk Lirasına el konuldu.

Tokat'ta depremin izleri gün ağarınca ortaya çıktı

Tokat'ta meydana gelen depremlerin bilançosu gün ağarınca ortaya çıktı. Dron ile havadan görüntülenen merkez üssünde hasarın boyutu gözler önüne serildi.
19.04.2024 08:00:00
İhlas Haber Ajansı
Tokat'ta depremin izleri gün ağarınca ortaya çıktı
Tokat'ta depremin izleri gün ağarınca ortaya çıktı

Tokat'ta önceki gün meydana gelen 5,6'lık depremin ardından gün ağarınca hasarın boyutu netlik kazandı.

Depremin merkez üssü olan Sulusaray ilçesi dron ile havadan görüntülendi.

Dron'un çektiği görüntülerde, depremin vurduğu bölgelerde binaların yıkıldığı, cami minarelerinin düştüğü, kayalarla kapanan yolların iş makineleri ile açıldığı görüldü.

Ekipler, hasar tespit çalışmalarına hızla devam ediyor ve zarar gören bölgelere yardım ulaştırılması için koordinasyon sağlanıyor.

Depremin etkisiyle oluşan hasarın tam boyutu ve zarar görenlerin durumuyla ilgili detaylı bilgilendirme yetkililer tarafından gün içerisinde yapması bekleniyor.

Depremde ahırın duvarı yıkılan ve evinde çatlaklar olduğu için geceyi dışarda geçirmek zorunda kalan Tekke Mahallesi sakinlerinden Recep Göktepez, "Bir anda deprem oldu. Evin önünde oturuyordum kalkamadım. Sabaha kadar arabada bekledik. Ahır duvarı komple uçtu. Evde de çatlaklar olduğu için giremiyorum" dedi.

logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.