'Ben öyle çehreler görüyorum ki'
Necran Hıristiyanlarının başı, karşısında Ehl-i Beyt'i görünce, "Ben öyle çehreler görüyorum ki, eğer Allah'tan bir dağın yok olmasını isteseler, Allah onların duasına icabet edecektir. Sakın bunlarla mubahaleye girişmeyin" dedi
05.01.2014 00:00:00
"Sana bu ilim geldikten sonra seninle bu konuda çekişenlere de ki: Geliniz, sizler bizler de dahil olmak üzere, siz kendi çocuklarınızı, biz de kendi çocuklarımızı, siz kendi kadınlarınızı, biz de kendi kadınlarımızı çağıralım, sonrada dua edelim de Allah'tan yalancılar uzerine lanet edelim" (Âl-i İmran, 61).Fahri Razi, bu ayet-i kerimenin tefsirinde şöyle rivayet eder: "Hz. Resûlullah o gün üzerinde siyah yünden dokulu bir örtüyle, mubahele için şehirden dışarı çıktı. Hz. Hüseyin'i şefkat dolu kucağına almış ve Hz. Hasan'ın da ellerinden tutmuştu. Hz. Fâtıma O'nun ardından, Hz. Ali de Fâtıma'nın ardından hareket ediyordu. Peygamber onlara şöyle buyurdu: 'Ben Allah'a dua ederken sizler de amin deyin.'Necran Hıristiyanlarının piskoposu (Eskaf Necran) bu heyetin azamet ve haşmetli hallerini görünce Hıristiyan cemaata dönerek, 'Ben öyle çehreler görüyorum ki, eğer Allah'tan bir dağın yok olmasını isteseler, Allah onların duasına icabet edecektir. Sakın bunlarla mubahaleye girişmeyin. Zira helak olursunuz. Öyle ki kıyamete kadar yeryüzünde bir tek Hıristiyan bile kalmaz' dedi." (Fahri Razi, Tefsiru'l-Kebir, c. 8, s. 80). Bu ayet-i kerimenin Ehl-i Beyt'in faziletleri yönünde nâzil olduğuna dair birçok Ehl-i Sünnet âlimi rivayet etmiştir ve onlardan bazıları şunlardır: Nizameddin Nisaburi, Tefsir Geraibu'l-Kur'an ve Geraibu'l Furkan, c. 3, s. 213; İyunu'l-Tefsir, s. 67; T efsiru'l-Celaleyn, c. 1, s. 283; Medariku'l-Tenzil ve Hekailku'l-Te'vil, c. 1, s. 221; Tefsiru'l-Meragi, c. 3, s. 171; Tefsiru'l-Vazih, c. 3, s. 58; Futuhatu'l İlahıyyet bi Tevzihu'l Celaleyn lil Dekaik Hefiyyet, c. 1, s. 283; Zadu'l-Mesir fi İlmu'l-Tefsir, s. 399; Ta'biru'l-Rahman ve Tefsiru'l-Menan, c. 1, s. 114; Tefsiru'l-Ta'cu'l-Tefasir, c. 1, s. 61; Tefsir Ebi Suud, c. 1, s. 244; Mu'tereku'l-Ekran fi I'canu'l-Kur'an, s. 562; Tefsiru'l-Kur'an Hekim, c. 3, s. 322; Sahih, Müslim, c. 7, s. 120; Sahih, Tirmizi, c. 4, s. 293; Müsned Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 185; Müstedrek ala'l Sahiheyn, c. 1, s. 150; Fahri Razi Tefsiru'l-Kebir, c. 8, s. 80.Ve bu kaynaklar dışında onlarca tefsir kitabında, Hz. Resûlullah (s.a.a.) mubaheleye Ali, Fâtıma, Hasan ve Hüseyin'i çağırmış ve şöyle buyurmuştur: "Allah'ım bunlar benim Ehl-i Beyt'imdir."