Bu hüsni hat örnekleri, başta ibadethaneler olmak üzere birçok mekânları tezyîn etmiş ve rûhlara yüzyıllardır ayrı bir haz ve letâfet sunmuştur. Hüsni hattın husûsiyet ve ehemmiyetini kısaca şu iki maddede îzâh etmek mümkündür:
Tıbbî Bakımdan:
Hat san'atı, yeryüzünde mevcûd diğer yazılara nazaran tıbbî bakımdan bir üstünlük arzeder:
1. Hiç yazı bilmeyen bir çocuğa bir çizgi çizdirseniz tabîatinden gelen hislerle o çizgiyi sağdan sola doğru keşîde eder (çeker). Çünkü kolun içeriye doğru hareketi uzviyeti bozmaz. Bundan dolayıdır ki, uzun zaman hüsni hat yazanların kolları ağrımaz.
2. Sürekli hareketler hangi uzuv üzerinde cereyan ederse etsin onu yorar. Ancak hüsni hatta ise kavisler hâkim olduğundan böyle bir yorgunluk görülmez. Bilakis dinlenme ve göz rahatlığı hâsıl olur.
1950'li yıllarda bir yabancı doktorun muâyenehanesine astığı şu levha pek mânidardır: "Gözlükten kurtulmak istiyenler hüsni hatla meşgul olsunlar!" Bunun mânâsı, hüsni hattın gözü yormamasına mukâbil yumuşak kavisleri sebebiyle bozuk gözü bile tedâvî etmesidir. Üstelik bunu tavsıye eden de, bir yabancı doktordur. Bugün de devamlı Kur'ânı Kerîm okuyan halktan ihtiyar insanlara dikkat edilirse, bunların nâdiren gözlük kullandıkları görülür. Kur'ânı Kerîm'in, rûhlara şifâ olduğu gibi göze de şifâ olduğu tıbben tescîl edilmiştir.
3. Asabî bir insan, bir karalama yapsa, o karalama testere dişlerini andırır. Sert ve kırık çizgiler hâlinde görülür. Batı insanı Allâh'a âid doğru telâkkîyi şuûr altından şuûr üstüne çıkaramadığı için rûhu muzdariptir. O ızdırap, Batı'nın bütün bediî mahsullerinde tezâhür eder. mabedlerine dikkat ediniz: Mîmârîleri kaktüs dikenini andırır. Sivri bitişler hâkimdir. İslâm mîmârîsinde ise, yuvarlaklık göze çarpar. Sultanahmed câmiini psikolojik olarak tahlîl ederseniz, Sultanahmed uçmaya müheyyâ bir güvercini andırır. Batı mimarisinde ise hantal bir hendeseyi müşâhede edersiniz. Bu keyfiyet iki toplumun rûhunun taşa yansımasıdır. İslâm âleminde Kur'ân tilâveti ve buna bağlı dînî neşve meyânında meydana gelen mûsikî de, perde perde yükseliş ve inişler arzeder. Ayrıca namazın tâdili erkân ile emredilmesi de, namaz kılanda matlub olan huzurun sağlanması içindir. Bu misâllerle tebârüz ettirmek istiyoruz ki, diğer alfabelerle yazılmış bir el yazısına uzaktan baktığınızda kalb grafiklerindeki iniş çıkışları gösteren çizgi şeritlerini hatırlatırken hüsni hat, akıp giden bir zerâfet ve letâfet içinde insanı bambaşka haz âlemlerine götürür