Ashab yıldızlar gibidir
Muhammed b. İdris Eşşafi (H.93-H.179);
Mekke'de Tefsir Ekolünün öncüsü olan Abdullah b. Abbas (ra), Mescid-i Haram'da fıkıh öğretiyordu. Muhammed b. Musa O'nun fetvalarını 20 kitapta topladı. Şafii, ilk derslerini bu ekolün üstadlarından almıştır:
Abdullah b. Abbas (ra), Ata b. Ebi Rebah, Tavus b. Kaysan, Ebû Zübeyr el-Mekki, Abdülmelik b. Abdülaziz b. Cüreyc, Süfyan b. Uyeyne, Müslim b. Halid
Eşşafi, Müslim b. Halid'den ders aldı. "Muvatta"yı ezberledi. Medine'ye gitti. Malik b. Enes'den hadis ve fıkıh dersleri aldı. İmam Malik ölünceye kadar onun yanında kaldı. Bağdat'a gitti. İmam-ı Azam'ın öğrencisi, Muhammed b. Hasan'dan ders aldı. Muhammed b. Hasan, kitaplarını ve malını O'na bıraktı. Şafii, Mekke'ye gitti. Harem-i Şerifte hadis dersleri verdi. Fıkıh meselelerine çözümler getirdi. Fıkıh usulü hakkında 15 ciltlik bir eser yazmıştır. Bu, fıkıh usulü dalında yazılmış ilk eserdir. Seçilmiş eserlerinin toplamı 130'dan fazladır.
Ahmet b. Hanbel (H.164-241)
İmam-ı Azam'ın öğrencisi, Ebû Yusuf Yakup b. İbrahim'den fıkıh dersi, Huzeym b. Beşir el Vasıti, Umeyr b. Abdullah ve Amr b. Dinar'dan hadis dersleri aldı. Hicaz'da Muhammed b. İdris Eşşafii ile buluştu. Yine Hicaz'da, Tefsir ekolünün üstadlarından Süfyan b. Uyeyne'den ve Yemen'de Abdurrezzak b. Haman'dan ders aldı. "Müsned" adlı hadis kitabında 30.000 hadis-i şerifi cem etti. Kendileri hem fıkıhda Hanbeli yolunun sahibi hem de büyük bir muhaddistir.
"Sahih-i Buhari" adlı, hadis kitabının müellifi, İmam Buhari (H.194-256) ve kendi öğrencisi, "Sahih-i Müslim" adlı hadis kitabının müellifi, İmam Müslim (H.204-261) ile aynı devirde yaşamıştır.
Bu büyük müctehidler pek yüce bir hizmeti ifa ederek, Peygamberimiz'den (as) ve Ashab-ı Kiramdan gelen fıkıh ilmini toplamış, sistemli bir hale getirip sonraki nesillere hazır olarak sunmuşlardır. Her mezhep bir sahabeyi kiramın kullukta tuttuğu yolun adıdır. Mesela; İmam-ı Azam Ebû Hanife, Küfe'de, Hz. İmam Aliyyül Mürteza (ra) ve Hz.Abdullah İbni Mes'ud'un (ra), ekol ve okulunda yetişmiş, O'nun ilminin kaynağı, hüküm ve yorumlarının dayandığı temel, Resulullah'ın (as) bu iki büyük alim sahabesi olmuştur. Ebû Hanife (ra), aslında bize Hz. İmam Aliyyül Mürteza'yı (ra), ehli beyti, Hz. Abdullah ibni Mes'ud'u (ra) anlatmaktadır. Onların ibadet şeklini, namaz kılışlarını, oruçlarını, kullukta takındıkları tavırları, meselelere getirdikleri hüküm ve çözümleri bize ulaştırmakta, kullandıkları mantaliteyi temsil etmektedir. Yaşadığı devir itibarı ile bu Ashab-ı Güzine, Resulullah'a (as) çok yakındır. Ayrıca daha önemlisi, Resulullah (as) ile her an manevi birliktelik içinde bulunacak kadar takvaca çok üstün, dünya mevki ve muhabbetinden fevkalade uzaktır. Resulullah'a (as), ulaşmak için, O'nun (as) teveccühüne mazhar olmak için, O'nun (as) sahabesinin ekolünden, yolundan, mezhebinden, sevgisinden, yakınlığından daha üstün hangi vasıta olabilir ki!
"Ashabım yıdızlar gibidir. Hangisine uyarsanız doğru yolu bulursunuz" hadis-i şerifi bu manaya ne güzel işaret etmektedir.
Diğer bütün Mezheb İmamlarının da herbiri, bir veya birkaç Sahabinin ekolünde yetişmiş olup, o Sahabileri temsil eden, Allah-ü Teala'nın bu ümmete lutfu olan kamil ve seçkin insanlardır.
Muhammed b. İdris Eşşafi (H.93-H.179);
Mekke'de Tefsir Ekolünün öncüsü olan Abdullah b. Abbas (ra), Mescid-i Haram'da fıkıh öğretiyordu. Muhammed b. Musa O'nun fetvalarını 20 kitapta topladı. Şafii, ilk derslerini bu ekolün üstadlarından almıştır:
Abdullah b. Abbas (ra), Ata b. Ebi Rebah, Tavus b. Kaysan, Ebû Zübeyr el-Mekki, Abdülmelik b. Abdülaziz b. Cüreyc, Süfyan b. Uyeyne, Müslim b. Halid
Eşşafi, Müslim b. Halid'den ders aldı. "Muvatta"yı ezberledi. Medine'ye gitti. Malik b. Enes'den hadis ve fıkıh dersleri aldı. İmam Malik ölünceye kadar onun yanında kaldı. Bağdat'a gitti. İmam-ı Azam'ın öğrencisi, Muhammed b. Hasan'dan ders aldı. Muhammed b. Hasan, kitaplarını ve malını O'na bıraktı. Şafii, Mekke'ye gitti. Harem-i Şerifte hadis dersleri verdi. Fıkıh meselelerine çözümler getirdi. Fıkıh usulü hakkında 15 ciltlik bir eser yazmıştır. Bu, fıkıh usulü dalında yazılmış ilk eserdir. Seçilmiş eserlerinin toplamı 130'dan fazladır.
Ahmet b. Hanbel (H.164-241)
İmam-ı Azam'ın öğrencisi, Ebû Yusuf Yakup b. İbrahim'den fıkıh dersi, Huzeym b. Beşir el Vasıti, Umeyr b. Abdullah ve Amr b. Dinar'dan hadis dersleri aldı. Hicaz'da Muhammed b. İdris Eşşafii ile buluştu. Yine Hicaz'da, Tefsir ekolünün üstadlarından Süfyan b. Uyeyne'den ve Yemen'de Abdurrezzak b. Haman'dan ders aldı. "Müsned" adlı hadis kitabında 30.000 hadis-i şerifi cem etti. Kendileri hem fıkıhda Hanbeli yolunun sahibi hem de büyük bir muhaddistir.
"Sahih-i Buhari" adlı, hadis kitabının müellifi, İmam Buhari (H.194-256) ve kendi öğrencisi, "Sahih-i Müslim" adlı hadis kitabının müellifi, İmam Müslim (H.204-261) ile aynı devirde yaşamıştır.
Bu büyük müctehidler pek yüce bir hizmeti ifa ederek, Peygamberimiz'den (as) ve Ashab-ı Kiramdan gelen fıkıh ilmini toplamış, sistemli bir hale getirip sonraki nesillere hazır olarak sunmuşlardır. Her mezhep bir sahabeyi kiramın kullukta tuttuğu yolun adıdır. Mesela; İmam-ı Azam Ebû Hanife, Küfe'de, Hz. İmam Aliyyül Mürteza (ra) ve Hz.Abdullah İbni Mes'ud'un (ra), ekol ve okulunda yetişmiş, O'nun ilminin kaynağı, hüküm ve yorumlarının dayandığı temel, Resulullah'ın (as) bu iki büyük alim sahabesi olmuştur. Ebû Hanife (ra), aslında bize Hz. İmam Aliyyül Mürteza'yı (ra), ehli beyti, Hz. Abdullah ibni Mes'ud'u (ra) anlatmaktadır. Onların ibadet şeklini, namaz kılışlarını, oruçlarını, kullukta takındıkları tavırları, meselelere getirdikleri hüküm ve çözümleri bize ulaştırmakta, kullandıkları mantaliteyi temsil etmektedir. Yaşadığı devir itibarı ile bu Ashab-ı Güzine, Resulullah'a (as) çok yakındır. Ayrıca daha önemlisi, Resulullah (as) ile her an manevi birliktelik içinde bulunacak kadar takvaca çok üstün, dünya mevki ve muhabbetinden fevkalade uzaktır. Resulullah'a (as), ulaşmak için, O'nun (as) teveccühüne mazhar olmak için, O'nun (as) sahabesinin ekolünden, yolundan, mezhebinden, sevgisinden, yakınlığından daha üstün hangi vasıta olabilir ki!
"Ashabım yıdızlar gibidir. Hangisine uyarsanız doğru yolu bulursunuz" hadis-i şerifi bu manaya ne güzel işaret etmektedir.
Diğer bütün Mezheb İmamlarının da herbiri, bir veya birkaç Sahabinin ekolünde yetişmiş olup, o Sahabileri temsil eden, Allah-ü Teala'nın bu ümmete lutfu olan kamil ve seçkin insanlardır.