Cenâb-ı Allah'ın (cc) insanlara ilk emri: "Yaratan Rabbinin adıyla oku!" ayetidir.
İlim, bilgi sahibi olma, okuyup öğrenme bugün artık yeme içme kadar lüzumlu bir ihtiyaç hâline gelmiştir. İlimsiz bir cemiyet yaşayamaz. Çünkü, aklın gıdası, ruhun neşesi, dinin temeli ilimdir. Peygamber Efendimiz (sav) bir hadisinde: "İlim, İslâm'ın hayatı ve dinin direğidir" diye buyuruyor.
Şöyle bir çevrenize bakacak olursanız, ilim sahipleriyle, cahillerin arasındaki büyük farkı ve mevkilerini görürsünüz. İşte sizler ilim yolunun yolcularısınız. İlmi güzel tahsil ediniz. Bu yolda zevkle, aşkla, yılmadan ve yarıda bırakmadan devam ediniz. Hem de hayatınız boyunca... İlim, beşikten mezara kadardır. İlim sahibi olmak ve öğrendiklerinizle amel etmek, size dünya ve ahiret saadeti temin edecektir. Yüce Peygamber Efendimiz (sav) buyuruyorlar ki: "Dünyayı isteyen ilme sarılsın, ahireti isteyen ilme sarılsın, hem dünyayı, hem ahireti isteyen yine ilme sarılsın."
Sadece okuyarak değil, sorarak da bilgi sahibi olunuz." "Güzel sormak, bilgi elde etmenin yarısıdır." "Sorucu ol ki bilici olasın." Bilgisizere cahil denir. Cahillik insanloğlunun en büyük düşmanıdır. Âlimin biri bir başkasına sormuş:
-Dünyada en bayağı şey nedir?
-Onu bilmeyecek ne var? Tezektir.
-Hayır. Tezek yine bir şeydir de, cahillik hiç birşeydir... diye, cevabını yine kendisi veriyor.
Cahil bir ruh karanlık dünyaya benzer. Güneş olmazsa dünya neye yarar? İşte bilgi, insan ruhunun güneşidir. Ruhlarınızı o güneş ile, ilmin nurlu ışıklarıyle aydınlatınız. Okumak kadar yazmak da ehemmiyetlidir. Öğrendikleriniz not ediniz. "Yazılmamış bilgi, şişesiz lambaya benzer." Bir defa yazmak, on defa okumaya bedeldir."
Bugünkü medenî milletler bu seviyeye okumak ve çalışmakla ulaştılar. "Okumak, durmadan okumak, durmadan çalışmak; yücelmek ve güçlenmek için başka çıkar yol yoktur..."
Haydi görelim sizleri, yarının büyükleri.
Okuyun, çalışın, güçlenin, yükselin!
Sizden hizmet bekleyen büyük Türk milletini de güçlendirin...
Mehmet KARDEŞ