Dengeyi iyi kurun
Sıcak bitkinliği ve baygınlığının, aşırı sıcağa maruz kalma sonucu en sık karşılaşılan rahatsızlık olduğunu kaydeden Dr. Mehmet Dokur, "Aşırı terleme sonucu su-tuz kaybı ve sonuçta kan hacminin azalmasıyla şok gelişir. Sıklıkla güneş altında kat kat elbiselerle maç seyreden kişilerde görülür. Bu durumda terleme fazladır ancak ısı kaybı azdır. Kan hacminin azlığıyla seyreden şok tipi gelişir. Cilt soğuk-nemli ve yüz gri-soluktur. Baş dönmesi, göz kararması, çarpıntı ve bayılma hissi görülebilir. Bazen de baş ağrısı ve bulantı eşlik edebilir. Hastanın ağzından ölçülen ateşi çoğunlukla normal veya biraz yüksektir" dedi. Dr. Dokur, sıcak bitkinliği veya baygınlığı belirtileri olan hastanın serin bir ortama götürülmesi ve üzerindeki sıkı giysilerin çıkartılması gerektiğini vurgulayarak, "Hasta sırtüstü yatırılmalı ve ayakları vücut seviyesinden 30 cm yükseltilmelidir. Şuuru açıksa, su veya dengeli tuz solüsyonları içirilmelidir. Bilinci kapalı hastaya ağızdan sıvı veya katı herhangi bir şey verilmemelidir" diye konuştu.
Sıcak çarpmalarında ilk müdahale
Sıcak çarpmasının, aşırı sıcağa maruz kalmanın, en az görülen ve en dramatik sonucu olduğunu bildiren Dr. Mehmet Dokur, "Aşırı ısı, vücudun ısıdan korunma mekanizmalarını bozmuştur. Sıcak çarpması olan kişilerde terleme mekanizmaları bozulduğu için terleme olmaz ve cilt kurudur. Tedavi edilmemiş sıcak bitkinliği sıcak çarpmasına ilerlemişse aksine cilt nemlidir. Sıcak çarpmalarında hastanın şuuru giderek kapanır, nabız sayısı ve dolgunluğu azalır. Tedavi edilmezse daima ölümle sonuçlanır" uyarısında bulundu. Dr. Dokur, sıcak çarpması belirtileri olan hastanın önce hızlıca sıcak ortamdan uzaklaştırılması, giysilerinin çıkartılması ve üzerine ıslak havlular konulması gerektiğini belirterek, "Kliması maksimum serinliğe ayarlanmış bir ambulans veya araçla, hasta en kısa sürede hastaneye götürülmelidir. Hastanın durumu hakkında hastaneye mutlaka önceden bilgi verilmelidir. Çünkü bu hastalar için acil serviste buzlu su banyosu hazırlanması gerekir" dedi.