Peygamberin şahsında görülen İslam, sünnettir. Ama bir İslam da Kur'an'dır. Farklı bir şey yok. Kur'an ayrı, sünnet ayrı değil. Sünnetle Kur'an birdir. Kur'an, Hz. Peygamberin önündeki kitaptır.
Bu kitabı Peygamber hayatına uyguluyor. Bu da sünnettir. Olay bu kadar net ve basittir. Buraya kadar anlattıklarımızı birkaç başlıkta ifade edebiliriz.Birinci olarak, sünnetsiz Kur'an anlaşılmaz. İkincisi, sünnet olmadan Kur'an'a yaklaşıyorum diyen, yanılmıştır. Asr-ı Saadet'ten bir olaya dikkatinizi çekmek isterim. Olay şudur: Hz. Ali (kv) Efendimiz, haricilere elçi gönderiyor. Gönderirken de onlara diyor ki: "Sakın ha! Onlara Kur'an ayetlerini okumayın. Peygamber Aleyhisselam'ın sünnetini örnek olarak gösterin. Şayit sen onlara Kur'an ayetlerini okursan, onlar işine geldiği gibi onu tefsir edip sana o şekilde cevap verirler. Dolayısıyla, yine saptırırlar." Olay çok ilginçtir. Giden elçi Haricilere, Kur'an ayetlerini okuyor, başka bir şeyi değil. Hz. Ali (kv) Resulüllah'ın sünnetinden misal vereceksin diyor gönderdiği elçiye. Niye? Halledilmesi istenen konuda Hz. Peygamberin müşahhas örneği görecek ki, "ben yanlış yapıyorum" desin. Ayeti okursan, kendine göre tefsir yapacak ve yine yanlışa devam edecek. "Kalbin yarılması" nedir? Bir başka husus, "sünnet olmadan da ben Kur'an'ı anlarım" iddiasıdır. Bu mantık çok yanlış bir mantıktır. Allah ayet-i kerimede buyuruyar ki: "Biz senin kalbini yarmadık mı Muhammedim" (inşirah. 91/1). Buna "inşirah-ı sadr/kalbin yarılıp açılması" olayı denir. Sahabe Resulüllaha soruyor: "Ey Allah'ın Resulü! Kalbin açılıp yarılması nedir?" Sen ben sormuyoruz, kim soruyor? Sahabe soruyor Allah'ın Sevgilisine: "Ya Resulüllah! Nedir bu kalbin yarılması?" Peygamberi her gün gören sahabe kalbin yarılmasını bilmiyor, adamın biri çıkıp aradan şu kadar zaman geçmesine rağmen, bunun ne demek olduğunu bilecek?! Öyle mi? Allah'ın Sevgilisi buyuruyor: "Kalbin yarılması, Allah'ın nazarının o kalbe naklidir. İntikalidir. Allah'ın o kalbe tecelli etmesidir. Allah muhabbetinin ve korkusunun kalbe girmesidir. O kalp sahibinin hidayet bulmasıdır. Kısaca kalbin İslam olmasıdır." Bir "inşirah" kelimesinden bakın ne anlamlar çıktı. Peygamberi aradan çıkarıp okuduğunda bunu nasıl izah edeceksin? Tamam, kelime manası "Kalbini yardık." Nedir bu? Yardın, ama nasıl ve niçin yardın? Binaenaleyh, Peygamber izahı olmadan hiçbir şeyin izahı yapılamaz. İslam'ı doğru anlamak, doğuru yaşamak için, Peygamberi iyi anlamak, Peygamberi iyi yaşamak, Peygamberi iyi taklit ve tatbik etmek gerekir. Aksi taktirde, böyle kuru kuru idialar söz konusu olur.
RAHMETEN Lİ'L-ÂLEMÎN HZ. MUHAMMED (SAV) / Prof. Dr. Haydar BAŞ'ın kaleminden Gönül Sohbetleri
Bu kitabı Peygamber hayatına uyguluyor. Bu da sünnettir. Olay bu kadar net ve basittir. Buraya kadar anlattıklarımızı birkaç başlıkta ifade edebiliriz.Birinci olarak, sünnetsiz Kur'an anlaşılmaz. İkincisi, sünnet olmadan Kur'an'a yaklaşıyorum diyen, yanılmıştır. Asr-ı Saadet'ten bir olaya dikkatinizi çekmek isterim. Olay şudur: Hz. Ali (kv) Efendimiz, haricilere elçi gönderiyor. Gönderirken de onlara diyor ki: "Sakın ha! Onlara Kur'an ayetlerini okumayın. Peygamber Aleyhisselam'ın sünnetini örnek olarak gösterin. Şayit sen onlara Kur'an ayetlerini okursan, onlar işine geldiği gibi onu tefsir edip sana o şekilde cevap verirler. Dolayısıyla, yine saptırırlar." Olay çok ilginçtir. Giden elçi Haricilere, Kur'an ayetlerini okuyor, başka bir şeyi değil. Hz. Ali (kv) Resulüllah'ın sünnetinden misal vereceksin diyor gönderdiği elçiye. Niye? Halledilmesi istenen konuda Hz. Peygamberin müşahhas örneği görecek ki, "ben yanlış yapıyorum" desin. Ayeti okursan, kendine göre tefsir yapacak ve yine yanlışa devam edecek. "Kalbin yarılması" nedir? Bir başka husus, "sünnet olmadan da ben Kur'an'ı anlarım" iddiasıdır. Bu mantık çok yanlış bir mantıktır. Allah ayet-i kerimede buyuruyar ki: "Biz senin kalbini yarmadık mı Muhammedim" (inşirah. 91/1). Buna "inşirah-ı sadr/kalbin yarılıp açılması" olayı denir. Sahabe Resulüllaha soruyor: "Ey Allah'ın Resulü! Kalbin açılıp yarılması nedir?" Sen ben sormuyoruz, kim soruyor? Sahabe soruyor Allah'ın Sevgilisine: "Ya Resulüllah! Nedir bu kalbin yarılması?" Peygamberi her gün gören sahabe kalbin yarılmasını bilmiyor, adamın biri çıkıp aradan şu kadar zaman geçmesine rağmen, bunun ne demek olduğunu bilecek?! Öyle mi? Allah'ın Sevgilisi buyuruyor: "Kalbin yarılması, Allah'ın nazarının o kalbe naklidir. İntikalidir. Allah'ın o kalbe tecelli etmesidir. Allah muhabbetinin ve korkusunun kalbe girmesidir. O kalp sahibinin hidayet bulmasıdır. Kısaca kalbin İslam olmasıdır." Bir "inşirah" kelimesinden bakın ne anlamlar çıktı. Peygamberi aradan çıkarıp okuduğunda bunu nasıl izah edeceksin? Tamam, kelime manası "Kalbini yardık." Nedir bu? Yardın, ama nasıl ve niçin yardın? Binaenaleyh, Peygamber izahı olmadan hiçbir şeyin izahı yapılamaz. İslam'ı doğru anlamak, doğuru yaşamak için, Peygamberi iyi anlamak, Peygamberi iyi yaşamak, Peygamberi iyi taklit ve tatbik etmek gerekir. Aksi taktirde, böyle kuru kuru idialar söz konusu olur.
RAHMETEN Lİ'L-ÂLEMÎN HZ. MUHAMMED (SAV) / Prof. Dr. Haydar BAŞ'ın kaleminden Gönül Sohbetleri