logo
25 NİSAN 2024

Türk bayrağına Rum küstahlığı

05.06.2001 00:00:00
Bilindiği üzere I. Dünya Savaşı’ndan yenik olarak ayrılan Osmanlı Devleti, ağır hükümler ihtiva eden Mondros Mütarekesi’ni 30 Ekim 1918’de imzalamak zorunda kalmış; Mütareke gereği tüm ordu ve donanması terhis ettirilen Türk Devleti’nin en stratejik bölgeleri emperyalist kuvvetler tarafından işgal edilmeye başlanmıştı. Bu durumda geleceğin artık kendilerine ait olduğu duygusuna kapılan Rumlar da, başta İngiltere ve Yunanistan olmak üzere Avrupa’nın ve ABD’nin de yardım ve teşvikleriyle Doğu Karadeniz Bölgesinde Pontusçuluk faaliyetlerini arttırmışlardır. Rumlar bir taraftan diplomatik çabalarını yoğunlaştırmışlar, diğer yandan bölgede nüfus üstünlüğünü sağlamak amacıyla dışardan göçmen getirmeye çalışırken, içeride de şiddetli bir şekilde çetecilik faaliyetlerinin yoğunlaştığı Karadeniz Bölgesinde özellikle Batı Anadolu ve Pontusçuların faaliyetlerinin yoğunlaştığı Karadeniz Bölgesinde metropolit ve pa pazlar bu dönemde aktif bir görev yapmışladır.

METROPOLİTLERİN MELANETLERİ

Bu metropolitlerin başında da Trabzon metropoliti Hrisantos gelmekteydi. Bu metropolitlerin faaliyetlerine kısaca değinmek istiyoruz: Hrisantos, Çar ordularının Trabzon işgalinden sonra silahlandırmış olduğu mahalli Rumlar vasıtasıyla Müslümanlara dehşet salmaya başlamıştı. Her tarafta Rum çeteler Müslüman halktan ele geçirdiklerini hunharca öldürüyor, evlere, köylere, çiftliklere saldırıyor, ahalinin ırz ve namusuna tasallutta bulunuyordu. Hele Rus işgal kuvvetlerinin şehre girişinde Türk Bayrağını, kumandanın atının ayakları altına atmak suretiyle gösterdiği misilsiz hıyanet ve nankörlük, tarihinin ancak ve ancak bir defa kaydetmek üzere Hrisantos’a mahsus bir hadisedir. 17 Nisan 1916’da, asırlar boyu gölgesinde hür ve mesud olarak yaşadıkları Türk Bayrağına karşı reva gördükleri ağır hakaret ve tecavüzü şu hatırat, ne hazin aktarmaktadır, “Trabzon, gaddar düşmanına, azılı müstevliye karşı müdafaasız, terkedilmiş derin bir ölü sessizliği içinde. Evlatlarından sağ kalanlar bu gecenin ıstırabıyla gözyaşı döküyor, toprakların derinliklerinde yatan aziz şehitlerin ruhları toprak altında inliyor, vatan uğruna kudreti yetenler siperlerde son kanlarını dökmeye hazırlanıyorlar. Trabzon’da Rumlar, zevk ve coşku içinde kendileri gibi haçlı oldukları müstevliye peşkeş çekmeye, ihanetin, nankörlüğün en çirkinliğini göstermeye can atıyorlar. Zafer takları kuruyor, camilerden çaldıkları halıları müstevlinin girecekleri yollara seriyorlar. Rum kızları çiçek buketlerini hazırlamışlar. Rum gençleri metruk Türk mahallelerine dağılmış çarşı, pazar ve evleri yağma ediyorlar, alkolün hayvanlaştırdığı Rum Palikaryaları sağa sola silahla saldırıyorlar. Henüz gün ağarmadan kiliselerde çanlar fasılasız çalıyor. Bir zamanlar Vali Cemal Azmi Bey’in önünde eğilerek “Osmanlı’ya bağlılığını en samimi kalp ile” teyid eden Hrisantos, şimdi Rusları, şehrin girişinde bekleyen cemaatin başında. Emperyalizmin haris ve hasis ruhunun kuduzlaştırıp buralara kadar sürüklediği istilacılar üç koldan şehre giriyorlar. Boztepe, Soğuksu ve Değirmendere’den. Değirmendere yoluyla şehre giren Rus kıtaatının işgal komutanı, top atışlarıyla kıt’aları selamlıyor. İstikbal heyetini teşkil eden Rumlar, yine başlarında Hrisantos bekleşiyorlar. Bu sırada evvelce hazırlanan törende bir “Türk sancağı” işgal kuvvetlerinin geçeceği Taksim Caddesi üzerine büyük hayasızlıkla, küstahlıkla Rum vatandaşlarının eliyle yola seriliyor. Hrisantos’un emriyle tertiplenen bu alçaklıklar hangi emelin tezahürüdür? Bando sesleri, alkış sesleri, çan sesleri şehri boğarken, Türk bayrağı ise yerde. Çamurlu yolun üstünde. Hrisantos yarı büklüm, yılanlar gibi sürünür vaziyette ehl–i salip komutanın zaferini kutlamak, şeref payını almak için bir kaç adım ilerliyor. Rus komutan general Lahof’un bunu aldırdığı yok, mağrur gözleriyle yola devam ediyor. Bindiği atın ayaklarından 10 metre ilerde Türk sancağı yine olduğu yerde. Yolda, çamurun üstünde. Düşman, fakat ne de olsa asker; gün görmüş, ülkesindeki Rum ekalliyetinin ihanetine şahit olmuş tecrübeli bir komutan. Atının dizginini çekiyor. Keskin bir bakış, kısa ve seri bir işaret ve sert bir emir: “Kıta dur”. Yanındaki yaverine bağırarak eliyle işaret ediyor: “Al şu sancağı yerden”. Kumandan elektriklenmiş, hiddetle istikbal heyetine bağırıyor: “Bu sancağı yere seren kim!” İhanetin, nankörlüğün bu derece iğrenç olduğunu kendileri de anlamış olacaklar ki tek ses yok, çıt çıkmıyor. Yine komutan etrafı titreten sesiyle: “Biz bu bayrağı savaş meydanlarında yere sermekle şeref duyabiliriz. Fakat böyle vatandaşlarının eliyle yerlere haince serilmesi bir bayağılık ve alçaklıktır. Alçak Grekler!.. Haydi dağılın, sizi görmek istemiyorum!..” (Muzaffer Lerminoğlu, Akçaabat Tarihi ve Birinci Genel Savaş, Hicret Hatıraları, İst. 1949. s. 237 vd.)

Oğuz KÖRO?LU

İYİ Parti'de istifalar devam ediyor
Kongre öncesi üst düzey istifa
Şehirde göz gözü görmüyor
Çöl tozu İzmir'i teslim aldı
57. Alay Vefa Yürüyüşü düzenlendi
Her şey 109 yıl önceki gibi
31 Mart sonrası anketi
CHP yine birinci parti mi?
14 yaşındaki katil zanlısı tutuklandı
4 yaşındaki Sultan vahşice öldürüldü
Kınalı kuzular dedelerinin yolunda yürüdü
"Dedeciğim ben geldim"
Atatürk'ün Anzak annelerine yazdığı mektup okundu
Anzak Koyu'nda Şafak Ayini
Polisin alkollü sürücü ile imtihanı
44. seferde üflemeyi başardı
' Saray'la müzakere edilmez, mücadele edilir'
Zamanlaması manidar uyarı
Kameranın âlâsı üretildi
Ambargolar ASELSAN'ı kamçıladı
Vergi böyle toplanmaz
Eski Bakan Çelebi'den sert eleştiriler
'Tüm Almanya seçimdeki büyük başarınızı biliyor'
Steinmeier, Yavaş'a böyle dedi
Trabzonspor'un eski başkanı vefat etti
Evinde ölü bulundu
Bakan'ın sözlerine tepki gösterdi
'Tam bir Düyûn-ı Umûmiye sistemi'
İlk 3 ayda harcamaları yüzde 120 arttı
CHP: Tasarruf Saray'dan başlasın
İYİ Parti'de istifalar devam ediyor
Kongre öncesi üst düzey istifa
Şehirde göz gözü görmüyor
Çöl tozu İzmir'i teslim aldı
57. Alay Vefa Yürüyüşü düzenlendi
Her şey 109 yıl önceki gibi
31 Mart sonrası anketi
CHP yine birinci parti mi?
14 yaşındaki katil zanlısı tutuklandı
4 yaşındaki Sultan vahşice öldürüldü
Kınalı kuzular dedelerinin yolunda yürüdü
"Dedeciğim ben geldim"
Atatürk'ün Anzak annelerine yazdığı mektup okundu
Anzak Koyu'nda Şafak Ayini
Polisin alkollü sürücü ile imtihanı
44. seferde üflemeyi başardı
' Saray'la müzakere edilmez, mücadele edilir'
Zamanlaması manidar uyarı
Kameranın âlâsı üretildi
Ambargolar ASELSAN'ı kamçıladı
Vergi böyle toplanmaz
Eski Bakan Çelebi'den sert eleştiriler
'Tüm Almanya seçimdeki büyük başarınızı biliyor'
Steinmeier, Yavaş'a böyle dedi
Trabzonspor'un eski başkanı vefat etti
Evinde ölü bulundu
Bakan'ın sözlerine tepki gösterdi
'Tam bir Düyûn-ı Umûmiye sistemi'
İlk 3 ayda harcamaları yüzde 120 arttı
CHP: Tasarruf Saray'dan başlasın

Çorlu tren kazası duruşması başladı

Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde 25 kişinin hayatını kaybettiği tren kazasının duruşması başladı.
25.04.2024 10:49:00
İhlas Haber Ajansı
Çorlu tren kazası duruşması başladı
Çorlu tren kazası duruşması başladı
Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde 2018'de 25 kişinin hayatını kaybettiği, 340 kişinin yaralandığı tren kazasına ilişkin davanın duruşması başladı.

Kazada hayatını kaybeden vatandaşların yakınları şehirde yürüyüş yaparak duruşmanın görüleceği Çorlu Halk Eğitim Merkezindeki mahkeme salonuna giriş yaptı.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel'de duruşmayı takip ediyor.

Çorlu tren kazası duruşması başladı

Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde 25 kişinin hayatını kaybettiği tren kazasının duruşması başladı
25.04.2024 10:48:00
İhlas Haber Ajansı
Çorlu tren kazası duruşması başladı
Çorlu tren kazası duruşması başladı
Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde 25 kişinin hayatını kaybettiği tren kazasının duruşması başladı.



Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde 2018'de 25 kişinin hayatını kaybettiği, 340 kişinin yaralandığı tren kazasına ilişkin davanın duruşması başladı. Kazada hayatını kaybeden vatandaşların yakınları şehirde yürüyüş yaparak duruşmanın görüleceği Çorlu Halk Eğitim Merkezindeki mahkeme salonuna giriş yaptı.


Gar katliamı davasında mütalaa açıklandı

Yargıtay’ın bozma kararı sonrası tekrar görülen terör örgütü DEAŞ’ın Ankara Garı önünde 10 Ekim 2015’te düzenlediği ve 101 kişinin öldüğü saldırıyla ilgili 10’u tutuklu 26 sanığın yargılandığı davada esas hakkındaki mütalaa açıklandı.
25.04.2024 09:41:00
İhlas Haber Ajansı
Gar katliamı davasında mütalaa açıklandı
Gar katliamı davasında mütalaa açıklandı
Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya tutuklu sanıklar bulundukları cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katılırken, taraf avukatları salonda hazır bulundu.

Avukatlar, kovuşturmanın genişletilmesini ve terör saldırısından önce ihmali bulunan kamu görevlileri hakkındaki belgelerin mahkemece değerlendirilmesini talep etti.

Beyanların ardından esas hakkındaki görüşünü açıklayan savcı, sanık Erman Ekici'nin "anayasal düzeni ihlal" suçundan 1, "101 kişiyi kasten öldürme" suçundan da 101 kez olmak üzere toplam 102 kez ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmasını talep etti.

Ekici'nin 379 kişiyi kasten öldürmeye teşebbüs suçundan da 6 bin 822 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını talep eden savcı, diğer sanıklar Abdülmubtalip Demir, Talha Güneş, Metin Akaltın, Yakub Şahin, Hakan Şahin, Halil İbrahim Alçay, Resul Demir, Hacı Ali Durmaz ve Hüseyin Tunç için de "kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis talebinde bulundu.

Söz alan sanık Ekici, savunmasını hazırlamak için süre talep etti.

Mahkeme heyeti, tutuklu sanıkların mevcut hallerinin devamına hükmederek, duruşmayı 26 Haziran'a erteledi.

57. Alay Vefa Yürüyüşü Conkbayırı'nda sona erdi

 Tarihi Gelibolu Yarımadası'nda, Gençlik ve Spor Bakanlığının öncülüğünde gerçekleştirilen "57. Alay Vefa Yürüyüşü" düzenlendi.
25.04.2024 08:42:00 / Güncelleme: 25.04.2024 08:50:42
İhlas Haber Ajansı
 57. Alay Vefa Yürüyüşü Conkbayırı'nda sona erdi
 57. Alay Vefa Yürüyüşü Conkbayırı'nda sona erdi
Çanakkale Kara Savaşları'nın 109'uncu yıl dönümü anma törenleri kapsamında binlerce izci, 57'nci Alay Vefa Yürüyüşü gerçekleştirdi. Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak yaptığı açıklamada, "Herkese, tüm dünyaya 'Çanakkale geçilmez' efsanesini anlattılar, gösterdiler." dedi.



Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından '57'nci Alay Vefa Yürüyüşü'ne katılanlar, ilk olarak Eceabat ilçesine bağlı Kocadere köyünde kamp kurdu. Yürüyüş öncesinde katılımcılara, Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak tarafından tümü şehit düşen 57'nci Alay askerlerinin son yemeği, kırık buğday çorbası dağıtıldı.



Sabah namazı kılındı

Ardından, 109 yıl önce şehit düşen askerler gibi sabah namazı kılındı. Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir ve çok sayıda rütbeli askerin de yer aldığı katılımcılar, saat 06.00'yı gösterdiğinde harekete geçti.



Atalarına yürüdüler

Yarbay Mustafa Kemal'in 25 Nisan 1915 sabahı düşman çıkarmasını haber alınca, savaşların kahraman birliği 57'nci Alayı Conkbayırı'na gönderdiği ve "Size savaşmayı değil, ölmeyi emrediyorum" sözleriyle tarihe geçen o günkü tarihi yürüyüş, bir kez daha hayat buldu. Yaklaşık 6 kilometrelik yürüyüş, 1,5 saat sonra Conkbayırı'nda sona erdi. Yürüyüşe binlerce izci katıldı.

"Tüm dünyaya 'Çanakkale geçilmez' efsanesini gösterdiler"

Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak yaptığı açıklamada, "Amacımız bu ülke gençlerine Çanakkale destanını, Malazgirt zaferini, Dumlupınar, 30 Ağustos'taki, Sakarya'daki, 15 Temmuz'daki destanları unutturmamak, hatırlatmak. Bu toprakların ne kadar kıymetli olduğunu, bu vatan için binlerce şehidin verildiğini anlatmak ve bunları yaşamalarını sağlamak. Gençlerimiz o atmosferi görüyor, o zamanki o mücadelenin zorluklarını yaşananları hissediyor. Amaç bu toprakların gücünü, nasıl bir mücadele verildiğini anlatmak. Bakanlık olarak bunu sürekli gerçekleştiriyoruz. Aynı zamanda ülkenin dört bir yanından gençlerimizi Çanakkale gezileriyle buraya taşıyoruz. Geziyorlar, programlar yapıyoruz. Rehberler, tarihçiler buradaki destansı mücadeleyi anlatıyorlar. Bu topraklar kanla yoğrulmuş, destansı mücadele var, Gazi Mustafa Kemal Paşa ve silah arkadaşları o zaman mücadelede yer aldılar. Tüm dünya ve batı medeniyetine, emperyalizme karşı büyük mücadele ortaya konduğu, dünyanın en güçlü donanmaları, ordularını burada yendiler. Herkese, tüm dünyaya 'Çanakkale geçilmez' efsanesini anlattılar, gösterdiler. Geçmişimizle tarihimizle gurur duyuyoruz" dedi.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.