logo
09 MAYIS 2024

Kadının bilgisi dahilinde çekilen görüntü hukuka aykırı değil

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, boşanma davalarında hukuka aykırı deliller konusunda emsal bir karara imza attı
27.04.2023 14:04:00
Kadının bilgisi dahilinde çekilen görüntü hukuka aykırı değil
Kadının bilgisi dahilinde çekilen görüntü hukuka aykırı değil
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, boşanma davalarında hukuka aykırı deliller konusunda emsal bir karara imza attı. Kurul, ortak kullanılan evde kadının bilgisi dahilinde kocası tarafından çekilen görüntünün hukuka aykırı delil olmadığına karar verdi.

Edinilen bilgiye göre, uzman doktor olarak çalışan iki çocuk sahibi çift boşanmaya karar verdi. Kocasının kendisi ile ilgili çektiği videoları mahkemeye delil olarak sunacağı baskısı üzerine kadın, kocası hakkında özel hayatın gizliliğini ihlal ettiği gerekçesiyle savcılığa suç duyurunda bulunup dava açtı.

Birlikte görülen boşanma ve özel hayatın gizliliğini ihlal davasında davacı kadın G.Ö.M.'nin vekil avukatı, dava dilekçesinde eşler arasında yıllardır artarak devam eden şiddetli geçimsizlik bulunduğunu, evliliğin bu hale gelmesinde tüm kusurun davalıda olduğunu, tarafların zorunlu haller dışında birbirleri ile konuşmadıklarını, konuştuklarında sert ve kırıcı olduklarını, yataklarının dahi ayrı olduğunu, davalının eşine ağır şekilde manevi baskı ve şiddet uyguladığını, hakaret ettiğini, toplum içinde küçük düşürdüğünü, davalının tutum ve davranışları nedeniyle evlilik birliğinin çekilmez bir hal aldığını, yaşananlar nedeniyle davacının sağlığının bozulduğunu, stres kökenli kronik rahatsızlıklar yaşadığını ileri sürerek, tarafların boşanmalarına ve müvekkili yararına 300 bin lira manevi tazminat ödenmesine karar verilmesini talep etti.

Davalı koca S.M.'nin vekili ise cevap dilekçesinde tüm iddiaları inkar edip, müvekkilinin hiçbir kusurlu davranışının bulunmadığını, aksine davacının birlik görevlerini yerine getirmediğini, evlilik sorumluluğunu taşımak istemediğini, özgür olmayı istediğini dile getirdiğini, eşlerin dava açıldıktan sonra dahi cinsel hayatlarının devam ettiğini, davalının bir baba olarak çocuklarının her şeyi ile ilgilendiğini, çocukların okuldaki ve sosyal hayattaki başarıları için yapılması gereken her şeyi eksiksiz yaptığını, kahvaltıyı dahi davalının hazırladığını, ev alışverişlerinin müvekkili tarafından yapıldığını, davacının sürekli yorgun olduğunu söyleyerek uyuduğunu, uyumadığı zamanlarda televizyon izlediğini, tüm bunlara rağmen davalının davacıya aşırı ilgi gösterdiğini, ekonomik anlamda lüks bir hayat sürmesini sağladığını, eşler arasında daha evvel boşanma davası açıldığını, dosyanın takip edilememesi nedeniyle açılmamış sayılmasına karar verildiğini, hükmün kesinleştiğini ileri sürerek davanın reddini savundu.

Yerel mahkeme boşanma davasını reddetti

Çiftin ikamet ettiği şehirdeki Aile Mahkemesi, dinlenen davacı tanık anlatımlarının genel ve soyut olduğu, taraflar arasında daha önce gerçekleşen anlaşmazlığa ilişkin bulunduğu beyanlarda geçen olaylardan sonra eşlerin yeniden bir arada yaşamaya devam ettikleri, dolayısıyla davacının yaşanan olayları affettiği, en azından hoşgörü ile karşılanmış sayılması gerektiği, dolayısıyla dinlenen tanık beyanlarının eldeki davaya ilişkin geçimsizliği kanıtlayacak nitelikte olmadığı, davalı tarafça ibraz edilerek çözümü yaptırılan DVD içeriğindeki fotoğraf, konuşma ve dökümlerin dava tarihinden sonra olduğu, hal böyle olunca tarafların boşanma davası açıldıktan sonra aynı evde karı-koca hayatı yaşamaya devam ettikleri, davaya rağmen eşlerin bir süre birlikte yaşamaları nedeniyle birliğin sarsılmadığı gibi sürdürülebilir olduğunu gösterdiği gerekçesiyle davanın reddine karar verdi. Mahkemenin kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulundu. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi kararın onanmasına karar verdi.

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi yerel mahkemenin kararını bozdu

Davacı vekilinin karar düzeltme talebi üzerine Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, 'Mahkemece yapılan yargılama ve toplanan delillerden davalı erkeğin davacı kadına yönelik olarak sürekli olarak 'Kızınız deli, tımarhaneye yatırın, şişmansın, estetik ameliyat ol, senin hiçbir şeye aklın ermez, sen ne anlarsın, ruh hastasısın, sende psikolojik bozukluk var, git tedavi ol' diyerek eşini aşağıladığı ve ona hakaret ettiği anlaşılmaktadır. Davalı erkek tarafından sunulan görüntü kayıtlarına ilişkin DVD'nin kadının rızasına aykırı olarak hukuka aykırı yolla elde edildiği anlaşıldığından, hukuka aykırı bu delilin af olgusunun ispatında dikkate alınması mümkün olmadığı gibi, davacı kadının eşinin süreklilik gösteren kusurlu davranışlarını affettiğine dair başkaca bir delil ve olgu da ispatlanamamıştır.

Bu halde davalı erkeğin aşağılama ve hakarete yönelik davranışlarının süreklilik gösterdiği de dikkate alındığında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Olayların akışı karşısında davacı dava açmakta haklıdır. Bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre boşanmaya karar verileceği yerde yetersiz gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. Ne var ki bu husus ilk inceleme sırasında gözden kaçırıldığından, hükmün onanması doğru olmayıp, davacının karar düzeltme talebinin kabulüne, Dairemizin onama ilamının kaldırılmasına, hükmün açıklanan gerekçe ile bozulmasına karar vermek gerekmiştir' gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verdi.

Yerel mahkeme kararında direndi

Aile Mahkemesi bozma öncesi kararda yer alan gerekçenin yanında, 'davacı tanık beyanlarının genel, soyut ve davacıdan duyuma dayalı olduğu, olayların gerçekleştiği ana ilişkin yer ve zaman belirtilmediği, beyanların davacının anlatımlarına dayalı olduğu, davalının eşi ve çocuklarıyla çok ilgili olduğu, dolayısıyla davacının iddialarını kanıtlayamadığı, davalı erkek hakkında özel hayatın gizliliğini ihlâl etmek suçu ile ilgili olarak yapılan suç duyurusu sonrası savcılık tarafından verilen kararda 'şüpheli ile müştekinin şikâyete konu görüntülerin ve seslerin kayıt edildiği tarihte aynı ikamette yaşamaya devam ettikleri ve kanunen hâlen evli oldukları, bu bakımdan şüphelinin yaşadığı evdeki diğer şahısların görüntü ve seslerini kendisinin bulunmaya hakkı olduğu bir ortamda ve müştekinin de görüntülerinin ve seslerinin kayıt edildiğinden haberdar olduğu bir zamanda kaydettiği, şüphelinin bu ses ve görüntüleri delil olarak müşteki ile şüpheli arasında devam eden boşanma dava dosyasına sunduğu, üçüncü kişiler ile paylaşmadığı, bu durumun TCK'nın 134/1 ve 2. maddelerinde gösterilen suçu oluşturmayacağı, özel hayatın gizliliğini ihlâl etmek suçundan dolayı unsur yokluğu nedeniyle kamu adına kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair' verilen gerekçe dikkate alındığında hükme esas alınan bu delil hakkında 'rızası alınmaksızın hukuka aykırı yolla elde edilen delil' olarak değerlendirme yapılamayacağı' gerekçesiyle direnme kararı verdi. Direnme kararı yasal süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edildi. Böylelikle dosya Yargıtay Hukuk Genel Kurulu gündemine taşındı.

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu: 'Bir delilin hangi durumda hukuka aykırı olarak elde edildiği noktasının aydınlatılması gerekmektedir"

Gündemine gelen dosya üzerinde görüş bildiren Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, eldeki davada erkek eş tarafından dosyaya sunulan altı adet DVD ve içerisindeki videolar ile belirli aralıklarla alınan ekran görüntülerinin dökümüne ilişkin bilirkişi raporunun incelenmesinde "Kadının 'Ya bak beni çekip durma, beni çekme, sen niye sürekli çekiyorsun. Senin amacın ne, neden çekiyorsun anlayamıyorum.

Ne yapacaksın, mahkemede delil olarak mı kullanacaksın' şeklindeki beyanlarından erkeğin ortak konut içerisinde çekim yaptığının kadın tarafından bilindiği, bir başka ifade ile erkeğin bu çekimleri gizli olarak yapmadığı anlaşılmaktadır. Öyle ise dosya içerisinde var alan DVD'nin kadının bilgisi dışında hukuka aykırı yolla elde edildiğinden söz edilemeyeceği tartışmasızdır' diyerek boşanma davaları açısından hukuka aykırı deliller kapsamında çok önemli emsal bir karara imza attı.
O görüşmeyi bu sözlerle savundu
"Bire birde bana 'abi' der"
Biden'den İsrail'e Refah uyarısı
'Silah göndermeyi durdururum'
Trabzonspor finale yükseldi
Beşiktaş ile kupa için mücadele edecek
Atanmayan öğretmenlere çağrı yaptı
'Saraçhane'ye bekliyoruz'
Okula silahla girip cinayet işlemişti
Öğretmen katili tutuklandı
Özgür Özel geri adım atmayacak
'Tepkiler maksatlı ve örgütlü'
Cezaevinde intihar ettiği açıklanmıştı
Cem Garipoğlu'nun son görüntüsü
Kamu görevlileri 10 yıl sonra yargı karşısına çıktı
Adalet Soma'ya çok uzak!
'4 aydır dükkana musallat oldular'
Pilavcıya haraç kurşunu!
Dervişoğlu ilk grup toplantısında
Küskünlere çağrı yaptı
İstanbul Valisi, 2024'ün ilk 4 aylık asayiş verilerini açıkladı
"576 operasyonda 1256 şüpheli yakalandı"
Türkiye'de besiciliğin geldiği durumu
Diyanet İşleri Başkanı itiraf etti
Yabancı uyruklu bir öğrenci okul müdürünü öldürmüştü
Eğitimciler cuma günü iş bırakacak
İsrail'in saldırıları Refah'ı mezarlığa çevirebilir
İsrail acilen durdurulmalı
Komşu kavgasında vahşet
Arabaya bağlayıp sürükledi!
O görüşmeyi bu sözlerle savundu
"Bire birde bana 'abi' der"
Biden'den İsrail'e Refah uyarısı
'Silah göndermeyi durdururum'
Trabzonspor finale yükseldi
Beşiktaş ile kupa için mücadele edecek
Atanmayan öğretmenlere çağrı yaptı
'Saraçhane'ye bekliyoruz'
Okula silahla girip cinayet işlemişti
Öğretmen katili tutuklandı
Özgür Özel geri adım atmayacak
'Tepkiler maksatlı ve örgütlü'
Cezaevinde intihar ettiği açıklanmıştı
Cem Garipoğlu'nun son görüntüsü
Kamu görevlileri 10 yıl sonra yargı karşısına çıktı
Adalet Soma'ya çok uzak!
'4 aydır dükkana musallat oldular'
Pilavcıya haraç kurşunu!
Dervişoğlu ilk grup toplantısında
Küskünlere çağrı yaptı
İstanbul Valisi, 2024'ün ilk 4 aylık asayiş verilerini açıkladı
"576 operasyonda 1256 şüpheli yakalandı"
Türkiye'de besiciliğin geldiği durumu
Diyanet İşleri Başkanı itiraf etti
Yabancı uyruklu bir öğrenci okul müdürünü öldürmüştü
Eğitimciler cuma günü iş bırakacak
İsrail'in saldırıları Refah'ı mezarlığa çevirebilir
İsrail acilen durdurulmalı
Komşu kavgasında vahşet
Arabaya bağlayıp sürükledi!

Öldürülen okul müdürü İbrahim Oktugan son yolculuğuna uğurlandı

Eyüpsultan'da öğrencisinin silahlı saldırı sonucu hayatını kaybeden okul müdürü İbrahim Oktugan, son yolculuğuna uğurlandı. Cenazede Oktugan'nın eşi ve öğrencileri gözyaşlarına boğuldu.
08.05.2024 18:01:00
İhlas Haber Ajansı
Öldürülen okul müdürü İbrahim Oktugan son yolculuğuna uğurlandı
Öldürülen okul müdürü İbrahim Oktugan son yolculuğuna uğurlandı
Eyüpsultan'da okuldan atılan öğrencisinin silahlı saldırısı sonucu hayatını kaybeden okul müdürü İbrahim Oktugan için cenaze töreni düzenlendi.

Eyüpsultan Camii'nde düzenlenen cenaze törenine Milli Eğitim Bakanı Yardımcısı Nazif Yılmaz, Eyüpsultan Belediye Başkanı Mithat Bülent Özmen, İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Murat Mücahit Yentür, İbrahim Oktugan'ın eşi Fatma Oktugan, oğlu Görkem Oktugan, öğretmenler ve öğrencileri katıldı. Cenazede Oktugan'ın eşi Fatma Oktugan ve öğrencileri gözyaşlarına boğuldu. Kılınan namazın ardından helallik alındı.

İbrahim Oktugan, Eyüpsultan Mezarlığı'na defnedildi.

Kamu görevlilerinin ilk kez hakim karşısına çıktığı Soma Davası 12 Eylül'e ertelendi

Manisa'nın Soma ilçesinde 13 Mayıs 2014 tarihinde meydana gelen ve 301 işçinin hayatını kaybettiği maden faciasında 28 kamu görevlisi yargılanmaya başladığı davanın ilk duruşması yapıldı. Aileler ve ailelerin vekillerinin davaya katılma taleplerinin asıl dosyanın incelenmesinin ardından değerlendirileceğini belirten mahkeme heyeti, baroların ve sendikaların davaya müdahil olma taleplerini reddederek, davayı 12 Eylül tarihine erteledi.
08.05.2024 15:19:00
İhlas Haber Ajansı
Kamu görevlilerinin ilk kez hakim karşısına çıktığı  Soma Davası 12 Eylül'e ertelendi
Kamu görevlilerinin ilk kez hakim karşısına çıktığı  Soma Davası 12 Eylül'e ertelendi
Manisa'da 301 işçinin hayatını kaybettiği Soma Maden Faciasında ihmali olduğu gerekçesiyle 28 kamu personelinin yargılanması için açılan dava Soma 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde başladı.

İlk celsede madenci ailelerin ve vekillerinin mahkemeye katılma taleplerini asıl dosyayı inceledikten sonra karar vereceğini belirten mahkeme heyeti barolar ve sendikaların katılım taleplerini ise reddetti. Heyet duruşmayı 12 Eylül tarihine erteledi.

"Geciken adalet adalet değildir"

Soma Adliyesi önünde bir açıklama yapan Manisa Barosu Başkanı Ümit Rona, "Bugün tam 9 yıl 360 gün sonra yani 10. yıla 5 gün kala maden faciasına sebep olanların ilk ana davada özel şirket mensuplarının yargılandığı bu katliamla ilgili ana davadan çok sonra 9 yıl 360 gün sonra bugün ilgili faciaya sebep olan kamu görevlileriyle ilgili davanın ilk duruşmasına girdik. Koşa koşa gelmesi gereken adalet maalesef düşe kalka, seke seke, topallaya topallaya, yerde yata yata, yuvarlana yuvarlana 9 yıl 360 gün sonra ilk duruşmasına sebep olacak şekilde adalet tecelli etmeye çalışmıştır. Barolarımızın katılma talepleri reddedildi. Burada uzatılmış bir zaman aşımı söz konusudur. Zaman aşımına uğradığı noktasında sanık vekillerinin talepleri oldu ama TCK açık, CMK açık, 66., 67. maddeler açık. Burada zaman aşımı söz konusu değil, zaman aşımının uzaması veya kesilmesi nedeniyle şuan için zaman aşımıyla ilgili bir durum yok. Zaman aşımı konusunda bir sıkıntı yok. Burada uzatılmış zaman aşımı var. iddianamede de bu husus yer alıyor. Burada acı olan şudur ki; Böyle bir faciadan 9 yıl 360 gün sonra kamu görevlilerinin yargılanmasına başlandı. Bu hukuk adına, adalet adına üzerine cübbe taşıyan bizler adına bir ayıptır. Halka olan adalet borcu açısından ayıptır. Vicdanları yaralayıcıdır. Bu kamu görevlileri ile ilgili meslektaşlarımızın suç duyuruları, Danıştay'a itirazları söz konusu oldu. 2019 yılında Enerji Bakanlığıyla ilgili ve 2020 yılında Çalışma, Sosyal Güvenlik Bakanlığı bürokratlarıyla ilgili izin verildi. bu kadar sürüncemede kalan süreçte, meslektaşlarım bu mücadeleyi sürdürdü. Uzama sebebi Danıştay'ın verdiği kararlar neticesinde bozmalar, itirazlar ve ilgili kurumların, bakanlıkların yaptığı dirençtir. Bakanlıkların bu personelleri koruma için yaptığı direnç maalesef bu yargılama bugüne kadar uzamıştır. Soma Cumhuriyet Başsavcılığının bu yönde talepleri olmuştur. Danıştay en son verdiği kararları 2019 ve 2020 yılında vermiştir yani geç vermiştir bu kararları. Geciken adalet adalet değildir." diye konuştu.

Ahmet Ömeroğlu, Yargıtay Birinci Başkan Vekili seçildi

Yargıtay Büyük Genel Kurulunca yapılan seçim sonucunda Yargıtay Birinci Başkan Vekili ve Ceza Genel Kurulu Başkanlığına Üçüncü Ceza Dairesi Üyesi Ahmet Ömeroğlu seçildi.
08.05.2024 14:38:00
İhlas Haber Ajansı
Ahmet Ömeroğlu, Yargıtay Birinci Başkan Vekili seçildi
Ahmet Ömeroğlu, Yargıtay Birinci Başkan Vekili seçildi
Yargıtay Birinci Başkan Vekili ve Ceza Genel Kurulu Başkanlığı seçimleri bugün yapıldı.

Yargıtay'dan yapılan yazılı açıklamaya göre, Üçüncü Ceza Dairesi Üyesi Ahmet Ömeroğlu, 182 üyenin oyunu alarak Yargıtay Birinci Başkan Vekili ve Ceza Genel Kurulu Başkanlığına seçildi.

Ahmet Ömeroğlu kimdir?

05.03.1969 tarihinde doğan Ömeroğlu, İvriz Öğretmen Lisesini bitirip Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesinden mezun olduktan sonra, askerliğini Hademköy/İstanbul'da kısa dönem olarak yaptı.

Ankara hâkim adayı olarak mesleğe başlayan Ömeroğlu; sırasıyla Ürgüp/Nevşehir, Kırlıova/Bingöl, Dalaman/Muğla Hâkimliği, Zile/Tokat, Mardin, Konya Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığı ve Adli Yargı Adalet Komisyonu Başkanlığı görevlerinde bulundu.

15.12.2014 tarihinde Yargıtay Üyeliğine seçilen Ahmet Ömeroğlu, Yargıtay Üçüncü Ceza Dairesi Üyesi iken Yargıtay Büyük Genel Kurulunca 08.05.2024 tarihinde Birinci Başkan Vekilliğine (Ceza Bölümü) seçilmiş olup halen bu görevi sürdürüyor. İngilizce bilen Ömeroğlu, evli ve dört çocuk babası.

Okul müdürü İbrahim Oktugan'ı öldüren zanlı adliyeye sevk edildi

Eyüpsultan'da okuldan atılmasından sorumlu tuttuğu okul müdürü İbrahim Oktugan'ı silahla vurarak ölümüne neden olan 17 yaşındaki zanlı, Eyüpsultan İlçe Emniyet Müdürlüğü Çocuk Büro Amirliğindeki işlemlerinin tamamlanmasının ardından adliyeye sevk edildi.
08.05.2024 14:17:00
İhlas Haber Ajansı
Okul müdürü İbrahim Oktugan'ı öldüren zanlı adliyeye sevk edildi
Okul müdürü İbrahim Oktugan'ı öldüren zanlı adliyeye sevk edildi
Eyüpsultan'da dün sabah saatlerinde meydana gelen olayda Özel Eyüpsultan Final Akademi Anadolu Lisesi'nde Irak asıllı olduğu iddia edilen Y.K., Aralık 2023 tarihinde öğretmeni ve ardından okul müdürü İbrahim Oktugan'la yaşadığı sorunlardan sonra okuldan atılmıştı.

Öğretmenleri ile sorun yaşadığı gerekçesiyle okuldan atılan Y.K., aradan geçen 5 ay sonra bugün sabah saatlerinde liseye gelerek okul müdürü İbrahim Oktugan'ı odasına girerek yanında getirdiği silahla vurmuştu.

Öğrenci polis ekipleri tarafından yakanırken, müdür tedavi edilmek üzere hastaneye kaldırılmıştı. Ağır yaralı olarak hastaneye kaldırılan okul müdürü hayatını kaybetmişti.

Okul müdürü İbrahim Oktugan'ı silahla vurarak ölümüne neden olan 17 yaşındaki zanlı Y.K., Eyüpsultan İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri tarafından olaydan sonra yakalanarak gözaltına alındı. Çocuk Büro Amirliğindeki işlemleri tamamlanan zanlı daha sonra adliyeye sevk edildi.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.