Yetkililerimizin ifadesiyle, El Bab operasyonu bitti ve bugünlerde, yıllardır burayı elinde tutan IŞİD'in izleri temizlenmeye çalışılıyor. Bundan sonraki hedefte ise, Münbiç ve Rakka var.
Münbiç de, Rakka da ABD'nin kapsamı alanı içinde olunca ABD'den Ankara'ya sık sık üst düzey ziyaretler gerçekleşiyor. 15 Temmuz darbe girişiminden sonra Türkiye'nin yüzüne pek bakmayan ABD, bugünlerde Ankara'yı su yoluna çevirdi.
Önce CIA Başkanı Pompeo, ardından da ABD Genelkurmay Başkanı Dunford?
Münbiç ABD'nin desteklediği PYD'nin elinde ve Fırat'ın batısında? Türkiye PYD'yi Fırat'ın batısında görmek istemiyor, kırmızıçizgisi? PYD ise Münbiç'i terk edecek gibi görünmüyor.
Peki, Türkiye ABD'ye rağmen Münbiç'e herhangi bir operasyon yapabilir mi? Oldukça zor görünüyor.
Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, El Bab operasyonu bitene kadar Münbiç'teki PKK'nın Suriye uzantısı PYD-YPG unsurlarının çekilmiş olmasını istediklerini belirterek, "Bu noktada ABD'yle çalışıyoruz. Arzu ettiğimiz sonucu şu ana kadar alamadık" ifadesini kullandı.
Işık açıklamasının devamında, "Türkiye bir terör örgütüne karşı başka bir terör örgütünün kullanılmasını kesinlikle bu bölge için felakete sebep olacak tehlikeli bir gelişme olarak görüyor" dedi.
Diğer zor denklem ise Rakka konusunda? Rakka IŞİD'in başkenti olarak ifade ediliyor ve ABD, ilk başlarda buraya sadece PYD ile operasyon yapmayı planlıyordu.
Türkiye, ÖSO unsurları ile beraber El Bab operasyonuna başlayınca, ABD, PYD ile yapılacak olan Rakka operasyonunu askıya aldı.
Rakka operasyonu PYD ile yapılabilir mi? Türkiye buna karşı çıkıyor. TSK ve ÖSO ile yapılabilir mi? ABD, PYD'siz düşünmüyor. Bu durumda Türkiye ile PYD beraber operasyon yapar mı? PYD'yi terör örgütü olarak kabul eden Türkiye bunu kabul etmez.
ABD kendisi yapabilir mi? Pentagonun bazı yetkilileri böyle bir seçeneğin masada olabileceğini ifade ediyorlar. CNN televizyonunda çıkan bir haberde, ismi açıklanmayan bir savunma yetkilisinin "Bir süreliğine konvansiyonel kara birlikleri Suriye'ye gidebilir" dediği belirtildi ve bu planın Trump'a sunulduğu ifade edildi.
Trump tarafından onaylanırsa, ABD'nin Irak savaşından beri ilk kez bu ülkenin sınırdaşına operasyon yapmak üzere konvansiyonel kara gücü göndereceği belirtiliyor.
CNN'e göre ABD kara birliklerinin PKK/PYD terör örgütünün Türkiye'nin menfaatlerine zarar vermeyeceği konusunda Ankara'ya teminat verilmesi de söz konusu.
İddia somut bir plana dönüştüğü ve Trump tarafından da onaylandığı takdirde ABD askerlerinin Rakka'nın kurtarılmasında rol oynayabileceği belirtiliyor.
İddia edildiği gibi bu askerlerin geliş nedeni, Türkiye'nin çıkarlarına PYD'nin zarar vermemesini sağlamak mı, yoksa PYD'yi Türkiye'nin operasyonlarına karşı korumak mı?
Bu arada Astana'da 3. barış görüşmesi de yapıldı. Türkiye, Rusya, Suriye, İran ve muhalifler arasında sağlanan mutabakat süreci ve ateşkes, ufak tefek sorunlar yaşansa da başarılı bir şekilde devam ediyor. Eğer Astana süreci yaşanmasaydı El Bab'ta çok ciddi problemler yaşanabilirdi.
Ama ABD ve PYD'nin hakimiyetindeki bölge için aynı mutabakat yok. Astana'da ve de Cenevre'de Suriyeli Kürtlerin de çözüm masasında olması gerekiyor ama temsil sorunu var. Kürtlerin temsilcisi olarak PYD öne çıkarsa bunu Türkiye kabul etmeyecektir.
Kürtlerin ağırlıklı olarak bulunduğu ve PYD'nin kontrolündeki bölgede ABD'nin iki askeri üssü var. Ve ABD daha önceki yazılarımızda da ifade ettiğimiz gibi buraya defalarca silah, mühimmat ve zırhlı araç yardımında bulundu, profesyonel askerlerle PYD'lilere askeri eğitim vererek bir ordu oluşumunun temellerini attı.
Bu bölge de Suriye barış görüşmelerine dahil olmazsa, bir toprak ve millet bütünlüğünden bahsetmek mümkün olmayacak.
ABD, "PYD" diyor, Türkiye "PYD terör örgütüdür olmaz" diyor; Rusya ve Suriye ise Astana ve Cenevre'de Suriyeli Kürtlerin mutlaka temsil edilmesi gerektiğini belirtiyor.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, BM Suriye Özel Temsilcisi Mistura ile yaptığı toplantıda, Cenevre'deki barış görüşmelerinin Kürtlerin katılımı olmadan başarısızlıkla sonuçlanacağını söyledi.
ABD'nin PYD'yi, Suriye'deki kendi askeri ve siyasi varlığı için bir bahane olarak gösterdiği bir atmosferde, böyle bir denklemin nasıl çözüleceği gerçekten merak konusu?
ABD'den Ankara'ya yapılan üst düzey ziyaretler, PYD konusunda ikna turları mı, ya da BOP'un Türkiye'yi ilgilendiren farklı senaryolarının devreye sokulma sinyalleri mi zaman gösterecek.
Suriyeli Kürtler, bu noktada gerçekten barış sürecine dahil olmak istiyorlarsa, PYD'nin dışında, terörle kirlenmemiş bir oluşumla hareket etmelidir.
Münbiç de, Rakka da ABD'nin kapsamı alanı içinde olunca ABD'den Ankara'ya sık sık üst düzey ziyaretler gerçekleşiyor. 15 Temmuz darbe girişiminden sonra Türkiye'nin yüzüne pek bakmayan ABD, bugünlerde Ankara'yı su yoluna çevirdi.
Önce CIA Başkanı Pompeo, ardından da ABD Genelkurmay Başkanı Dunford?
Münbiç ABD'nin desteklediği PYD'nin elinde ve Fırat'ın batısında? Türkiye PYD'yi Fırat'ın batısında görmek istemiyor, kırmızıçizgisi? PYD ise Münbiç'i terk edecek gibi görünmüyor.
Peki, Türkiye ABD'ye rağmen Münbiç'e herhangi bir operasyon yapabilir mi? Oldukça zor görünüyor.
Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, El Bab operasyonu bitene kadar Münbiç'teki PKK'nın Suriye uzantısı PYD-YPG unsurlarının çekilmiş olmasını istediklerini belirterek, "Bu noktada ABD'yle çalışıyoruz. Arzu ettiğimiz sonucu şu ana kadar alamadık" ifadesini kullandı.
Işık açıklamasının devamında, "Türkiye bir terör örgütüne karşı başka bir terör örgütünün kullanılmasını kesinlikle bu bölge için felakete sebep olacak tehlikeli bir gelişme olarak görüyor" dedi.
Diğer zor denklem ise Rakka konusunda? Rakka IŞİD'in başkenti olarak ifade ediliyor ve ABD, ilk başlarda buraya sadece PYD ile operasyon yapmayı planlıyordu.
Türkiye, ÖSO unsurları ile beraber El Bab operasyonuna başlayınca, ABD, PYD ile yapılacak olan Rakka operasyonunu askıya aldı.
Rakka operasyonu PYD ile yapılabilir mi? Türkiye buna karşı çıkıyor. TSK ve ÖSO ile yapılabilir mi? ABD, PYD'siz düşünmüyor. Bu durumda Türkiye ile PYD beraber operasyon yapar mı? PYD'yi terör örgütü olarak kabul eden Türkiye bunu kabul etmez.
ABD kendisi yapabilir mi? Pentagonun bazı yetkilileri böyle bir seçeneğin masada olabileceğini ifade ediyorlar. CNN televizyonunda çıkan bir haberde, ismi açıklanmayan bir savunma yetkilisinin "Bir süreliğine konvansiyonel kara birlikleri Suriye'ye gidebilir" dediği belirtildi ve bu planın Trump'a sunulduğu ifade edildi.
Trump tarafından onaylanırsa, ABD'nin Irak savaşından beri ilk kez bu ülkenin sınırdaşına operasyon yapmak üzere konvansiyonel kara gücü göndereceği belirtiliyor.
CNN'e göre ABD kara birliklerinin PKK/PYD terör örgütünün Türkiye'nin menfaatlerine zarar vermeyeceği konusunda Ankara'ya teminat verilmesi de söz konusu.
İddia somut bir plana dönüştüğü ve Trump tarafından da onaylandığı takdirde ABD askerlerinin Rakka'nın kurtarılmasında rol oynayabileceği belirtiliyor.
İddia edildiği gibi bu askerlerin geliş nedeni, Türkiye'nin çıkarlarına PYD'nin zarar vermemesini sağlamak mı, yoksa PYD'yi Türkiye'nin operasyonlarına karşı korumak mı?
Bu arada Astana'da 3. barış görüşmesi de yapıldı. Türkiye, Rusya, Suriye, İran ve muhalifler arasında sağlanan mutabakat süreci ve ateşkes, ufak tefek sorunlar yaşansa da başarılı bir şekilde devam ediyor. Eğer Astana süreci yaşanmasaydı El Bab'ta çok ciddi problemler yaşanabilirdi.
Ama ABD ve PYD'nin hakimiyetindeki bölge için aynı mutabakat yok. Astana'da ve de Cenevre'de Suriyeli Kürtlerin de çözüm masasında olması gerekiyor ama temsil sorunu var. Kürtlerin temsilcisi olarak PYD öne çıkarsa bunu Türkiye kabul etmeyecektir.
Kürtlerin ağırlıklı olarak bulunduğu ve PYD'nin kontrolündeki bölgede ABD'nin iki askeri üssü var. Ve ABD daha önceki yazılarımızda da ifade ettiğimiz gibi buraya defalarca silah, mühimmat ve zırhlı araç yardımında bulundu, profesyonel askerlerle PYD'lilere askeri eğitim vererek bir ordu oluşumunun temellerini attı.
Bu bölge de Suriye barış görüşmelerine dahil olmazsa, bir toprak ve millet bütünlüğünden bahsetmek mümkün olmayacak.
ABD, "PYD" diyor, Türkiye "PYD terör örgütüdür olmaz" diyor; Rusya ve Suriye ise Astana ve Cenevre'de Suriyeli Kürtlerin mutlaka temsil edilmesi gerektiğini belirtiyor.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, BM Suriye Özel Temsilcisi Mistura ile yaptığı toplantıda, Cenevre'deki barış görüşmelerinin Kürtlerin katılımı olmadan başarısızlıkla sonuçlanacağını söyledi.
ABD'nin PYD'yi, Suriye'deki kendi askeri ve siyasi varlığı için bir bahane olarak gösterdiği bir atmosferde, böyle bir denklemin nasıl çözüleceği gerçekten merak konusu?
ABD'den Ankara'ya yapılan üst düzey ziyaretler, PYD konusunda ikna turları mı, ya da BOP'un Türkiye'yi ilgilendiren farklı senaryolarının devreye sokulma sinyalleri mi zaman gösterecek.
Suriyeli Kürtler, bu noktada gerçekten barış sürecine dahil olmak istiyorlarsa, PYD'nin dışında, terörle kirlenmemiş bir oluşumla hareket etmelidir.
Murat Çabas / diğer yazıları
- Churchill: Sadece Mustafa Kemal’i hesaba katmamışız / 19.03.2024
- Kriter ekonomiyse iktidarın şansı yok! / 16.03.2024
- Gazze’de soykırım ve bağımsızlığın önemi / 15.03.2024
- Milli kimliğimizi korumak için yeni anayasaya hayır / 13.03.2024
- ‘Memnun değilsen, mecbur değilsin’ / 12.03.2024
- Rahmet ve bereket ayına ulaştık / 09.03.2024
- Emekliler yılında emekli can çekişiyor / 08.03.2024
- Anketlere aldanmayın! / 06.03.2024
- Türk milleti ‘değişim’ istiyor / 05.03.2024
- 13 bin dolar kişi başı milli gelir nerede? / 02.03.2024
- Kriter ekonomiyse iktidarın şansı yok! / 16.03.2024
- Gazze’de soykırım ve bağımsızlığın önemi / 15.03.2024
- Milli kimliğimizi korumak için yeni anayasaya hayır / 13.03.2024
- ‘Memnun değilsen, mecbur değilsin’ / 12.03.2024
- Rahmet ve bereket ayına ulaştık / 09.03.2024
- Emekliler yılında emekli can çekişiyor / 08.03.2024
- Anketlere aldanmayın! / 06.03.2024
- Türk milleti ‘değişim’ istiyor / 05.03.2024
- 13 bin dolar kişi başı milli gelir nerede? / 02.03.2024