Prof. Dr. Haydar Baş Bey hakikaten siyaset yapmıyor.
İcmal Gençlik kampının kapanış konuşmasında ifade ettiği saklanan tarih de bunun ispatı?
Onun dediklerini dile getirmek, yürek ister, cesaret ister ve en önemlisi sağlam bir iman ister.
Zira her dönem ve devirde üzerine gidilen, ifade ettikleri nedeniyle hakkında pek çok iftiralara dayalı davalar açılan; bir dönem askerin adamı, diğer dönem derin devletin adamı diye halkın arasında hakkında ajanlar gezdirilen bir lider kendisi.
Oysa kendileri bağımsız bir Türkiye'nin, bir ve beraber yaşayan bir Türk milletinin derdinde ve bunun için her şeyi göze alarak yanlışların üzerine gidiyor, oyunları bozuyor.
Temas ettiği konulara bakıldığında da bu görülüyor.
Türkiye Cumhuriyeti devletinin kurucusu Atatürk hakkında açıkladığı gizli tarih de aynı gaye için aslında.
Atatürk'ün dinsizliği öyle büyük bir yalan ki, Osmanlı arşiv belgelerine, halen hayatta olan şahitlerin anılarına ters ama bir o kadar etrafımızı sarmış şekilde.
Enteresan olan, bu hakikatleri bilenlerin de dile getiremeyecek kadar korkutulmuş, sindirilmiş olması.
Siz, anne soyu Şems-i Tebrizi'ye, baba soyu imam Ali'ye dayanan birini nasıl babası belli olmayan bir dinsiz olarak anlatırsınız!
Çocukluk yıllarımızda O'nun inançsız olduğunu duyardık, ya da öldüğünde O'nu toprak kabul etmedi yalanını dinlerdik.
İcmal kampında Sayın Baş, dindar bir Atatürk'ün ötesinde, 'kutbul aktap' olan yani irşad ehli büyük bir evliyayı karşımıza çıkardı.
İnanın, taşlar şimdi yerine oturuyor. İmkânsızlık içinde yedi düvele karşı Türk milletini harekete geçiren ve zaferle taçlandıran Atatürk'ün sırrı şimdi ortaya çıkıyor.
Sayın Baş, "Bu savaş kazanıldı çünkü Ata'nın omzunda İmam Ali'nin eli vardı" dedi ve ekledi "Ben size onu anlatırken bir muhabbet hissediyorsunuz ya, işte O'nun maneviyatı şu anda aramızda?"
İmam Ali'nin evladı Mustafa Kemal'in babası hakkında şu bilgileri de verdi Sayın Baş; "OSMANLI ARŞİVLERİNDEKİ EVKAF DEFTERİ KAYITLARINDAN 1857-1868 TARİHLERİ ARASINDA SELANİK'TE EVKAF İDARESİNDE, KÂTİB-İ MECLİS ES-SEYYİD ALİ RIZA EFENDİ NAMIYLA MECLİS KÂTİBİ OLARAK GÖREV YAPMIŞTIR."
Yani hakkında dinsizdir, Allah inancı yoktur denilen Mustafa Kemal, Seyyiddir.
Sayın Baş'ın siyaset anlayışı ezber bozuyor ve esasen her konuşmasında Türk milletine yeni bir şeyler öğretiyor, doğru bildiği yanlışları düzeltiyor.
Koltuk kavgasının ötesinde, iktidar hevesi uğruna bazılarına yaranmaya çalışmadan, Hak adına halkın yararına yapılan siyaset?
Tanzimat'tan itibaren başlayan ve Cumhuriyet sonrasında İngiliz ve Yunan ajanlar eliyle kökleştirilen Batıcılık, Batı hayranlığı ve kendi kendimize yetmemize imkân olmadığı ezikliği, Sayın Baş'ın cesareti ile yok oluyor.
Aynı cesaret Kapitalizmi yerle bir eden Mili Ekonomi Modeli'ni yazdırıyor, ekonomide devrim yapıyor.
Aynı İman gücü, Ehl-i Beyt etrafında Alevi, Sünni, Caferi, Bektaşi kardeştir dedi; Suriye'deki işgalin önüne geçecek bir set oldu.
İnanınız Türk milleti O'nu, Türk milleti için yapmak istediklerini yeni yeni anlıyor.
Bu saatten sonra vazife de bizlere düşüyor.
Ya ezber bozan liderin etrafında birleşecek ve onu iktidar yapacağız ya da ajanların ağzından çıkanlara inanarak, tarihi, geçmişi ve Atatürk'ü inkâr etmeye devam edeceğiz?
İcmal Gençlik kampının kapanış konuşmasında ifade ettiği saklanan tarih de bunun ispatı?
Onun dediklerini dile getirmek, yürek ister, cesaret ister ve en önemlisi sağlam bir iman ister.
Zira her dönem ve devirde üzerine gidilen, ifade ettikleri nedeniyle hakkında pek çok iftiralara dayalı davalar açılan; bir dönem askerin adamı, diğer dönem derin devletin adamı diye halkın arasında hakkında ajanlar gezdirilen bir lider kendisi.
Oysa kendileri bağımsız bir Türkiye'nin, bir ve beraber yaşayan bir Türk milletinin derdinde ve bunun için her şeyi göze alarak yanlışların üzerine gidiyor, oyunları bozuyor.
Temas ettiği konulara bakıldığında da bu görülüyor.
Türkiye Cumhuriyeti devletinin kurucusu Atatürk hakkında açıkladığı gizli tarih de aynı gaye için aslında.
Atatürk'ün dinsizliği öyle büyük bir yalan ki, Osmanlı arşiv belgelerine, halen hayatta olan şahitlerin anılarına ters ama bir o kadar etrafımızı sarmış şekilde.
Enteresan olan, bu hakikatleri bilenlerin de dile getiremeyecek kadar korkutulmuş, sindirilmiş olması.
Siz, anne soyu Şems-i Tebrizi'ye, baba soyu imam Ali'ye dayanan birini nasıl babası belli olmayan bir dinsiz olarak anlatırsınız!
Çocukluk yıllarımızda O'nun inançsız olduğunu duyardık, ya da öldüğünde O'nu toprak kabul etmedi yalanını dinlerdik.
İcmal kampında Sayın Baş, dindar bir Atatürk'ün ötesinde, 'kutbul aktap' olan yani irşad ehli büyük bir evliyayı karşımıza çıkardı.
İnanın, taşlar şimdi yerine oturuyor. İmkânsızlık içinde yedi düvele karşı Türk milletini harekete geçiren ve zaferle taçlandıran Atatürk'ün sırrı şimdi ortaya çıkıyor.
Sayın Baş, "Bu savaş kazanıldı çünkü Ata'nın omzunda İmam Ali'nin eli vardı" dedi ve ekledi "Ben size onu anlatırken bir muhabbet hissediyorsunuz ya, işte O'nun maneviyatı şu anda aramızda?"
İmam Ali'nin evladı Mustafa Kemal'in babası hakkında şu bilgileri de verdi Sayın Baş; "OSMANLI ARŞİVLERİNDEKİ EVKAF DEFTERİ KAYITLARINDAN 1857-1868 TARİHLERİ ARASINDA SELANİK'TE EVKAF İDARESİNDE, KÂTİB-İ MECLİS ES-SEYYİD ALİ RIZA EFENDİ NAMIYLA MECLİS KÂTİBİ OLARAK GÖREV YAPMIŞTIR."
Yani hakkında dinsizdir, Allah inancı yoktur denilen Mustafa Kemal, Seyyiddir.
Sayın Baş'ın siyaset anlayışı ezber bozuyor ve esasen her konuşmasında Türk milletine yeni bir şeyler öğretiyor, doğru bildiği yanlışları düzeltiyor.
Koltuk kavgasının ötesinde, iktidar hevesi uğruna bazılarına yaranmaya çalışmadan, Hak adına halkın yararına yapılan siyaset?
Tanzimat'tan itibaren başlayan ve Cumhuriyet sonrasında İngiliz ve Yunan ajanlar eliyle kökleştirilen Batıcılık, Batı hayranlığı ve kendi kendimize yetmemize imkân olmadığı ezikliği, Sayın Baş'ın cesareti ile yok oluyor.
Aynı cesaret Kapitalizmi yerle bir eden Mili Ekonomi Modeli'ni yazdırıyor, ekonomide devrim yapıyor.
Aynı İman gücü, Ehl-i Beyt etrafında Alevi, Sünni, Caferi, Bektaşi kardeştir dedi; Suriye'deki işgalin önüne geçecek bir set oldu.
İnanınız Türk milleti O'nu, Türk milleti için yapmak istediklerini yeni yeni anlıyor.
Bu saatten sonra vazife de bizlere düşüyor.
Ya ezber bozan liderin etrafında birleşecek ve onu iktidar yapacağız ya da ajanların ağzından çıkanlara inanarak, tarihi, geçmişi ve Atatürk'ü inkâr etmeye devam edeceğiz?
Sinem Baş / diğer yazıları
- Geçmiş olsun Sayın Baş / 23.03.2020
- Gün BTP iktidarına çalışma günüdür / 19.11.2019
- Tebrikler Türk milleti! / 02.04.2019
- Ne mutlu ‘BTP’liyim’ diyebilene / 06.03.2019
- 2. buluşma iktidarın ayak sesleri / 26.02.2019
- Artık ‘Bağımsız Türkiye Partisi’ demeliyiz / 05.02.2019
- Prof. Dr. Haydar Baş’a çirkin saldırı / 11.01.2019
- Cumhuriyet ve iftiralar / 29.10.2018
- 10. Milli Ekonomi Modeli Kongresi / 29.05.2018
- Yarın 23 Nisan / 22.04.2018
- Gün BTP iktidarına çalışma günüdür / 19.11.2019
- Tebrikler Türk milleti! / 02.04.2019
- Ne mutlu ‘BTP’liyim’ diyebilene / 06.03.2019
- 2. buluşma iktidarın ayak sesleri / 26.02.2019
- Artık ‘Bağımsız Türkiye Partisi’ demeliyiz / 05.02.2019
- Prof. Dr. Haydar Baş’a çirkin saldırı / 11.01.2019
- Cumhuriyet ve iftiralar / 29.10.2018
- 10. Milli Ekonomi Modeli Kongresi / 29.05.2018
- Yarın 23 Nisan / 22.04.2018