Yazma Eserler Kütüphanesi
Oluşturulan kütüphanenin Çelebi Mustafa Paşa, İzzet Paşa, Ayşe Hatun, Fatma Hatun, Hacıoğlu Hafız Mehmet, Hacı Osman Ali Efendi, Kazasker Şükrü Efendi, II. Murat, Sultan Bayezid, II. Bayezid, Sadık Bin Çavuş, Hüseyin Bin Salih, Abdülvesil Bin Hızır, Aliş Paşa, Mehmet Sadık, Halil Paşa, Faik Kaltakkıran gibi hayırsever kişiler, padişah ve halktan bağışlarla geliştiğini kaydeden Bilar, şöyle konuştu: Cumhuriyetin ilanından sonra medrese, tekke ve zaviyeler kapatılınca, buradaki kitaplar kütüphaneye devredilmiş. Halkevi Kütüphanesi'nde bulunan 577 adet basma arap harfli kitap ile II. Bayezid Külliyesi'ndeki kitaplar da Yazma Eserler Kütüphanesi'ne eklenmiş. 3 bin 354 yazma, 5 bin 118 adette basma esere sahip Yazma Eserler Kütüphanesi oluşmuş. 1920 yılında İstanbul'da Evkaf Müzesi kurulduğunda Edirne'den seçilen 110 adet yazma eser sergilenmek için İstanbul'a gönderilmiş. Bu Edirne Kütüphanesi'nin tarihi zenginliğini kanıtlamaktadır. Sergilenmek üzere gönderilen 110 kitap halen Türk İslam Müzesi'nde bulunmaktadır. Edirne'de Kırkpınar Kütüphanesi'nde bulunan eserler benzersiz, ciltlerle korunmuş ve süslenmiş şekilde, bazıları altın yazmalıdır."
Eserler sağlıklı ortamlarda tutulmalı
Birbirinden değerli eserlerin yer aldığı Selimiye Camii içindeki bir bölümde tutulan koleksiyonun 1996 yılında Kırkpınar Halk Kütüphanesi'ne taşındığını belirten Bilar, "Ancak şu anda personel yokluğundan kütüphane kapalı tutulmaktadır. Böylesi değerli eserlerin daha sağlıklı ortamlarda korunması ve okuyucu hizmetlerine sunulması gerekmektedir" dedi.
Birçok araştırmacının yararlandığı kitapların korunması, bakımı vekataloglanması ile sınıflandırılıp araştırmacıların hizmetine sunulmasın gerektiğini kaydeden Bilar, şöyle konuştu:
"Bu kitapların daha sağlıklı koşullarda korunması, gelecek kuşaklara aktarılması ve dünya kültürüne katkıda bulunulması için Ankara'da Milli Kütüphane veya İstanbul'daki Süleymaniye Yazmalar Kütüphanesi'ne alınmasıyla ilgili girişimler olmuştu. Buna Edirneli tarihçi, yazar ve aydınlar karşı çıkmıştı. Ancak bu kitapların çelik kasalar içinde otomotik ısı, nem, ışık, oksijen, ayarlayıcı cihazlar ve yangın söndürücüleri bulunan mekanlarda korunması gereklidir. Kitapların mikro filmi çekilip, kullanıcıya bu filmlerin verilmesi uygun olacaktır. Olası bir yangın gibi felakette, bir örnekleri daha bulunmayan bu tarihi eserlerin yok olması büyük bir kayıp olacaktır". Kitapları elimizde tutmayı düşünmekten çok onlara sahip çıkıp, korumak için gerekli girişimlerin yapılması gerektiğini belirten Bilar, "Bu konuda Edirne'de her kesimi, herkesi göreve davet ediyoruz. Bu tarih hazinelerini gerektiği gibi korumak için, belirtilen ortamı sağlamalıyız" dedi.