logo
19 NİSAN 2024

Hastalar yol gözlüyor

08.05.2003 00:00:00
Kan, insan unsurunun hayatını devam ettirmesi için olmazsa olmaz maddelerden olduğu gibi, insan üzerinde çoğu zaman gerçekleştirilen operasyonlarda mutlak ihtiyaç duyulan bir maddedir de. Hemen hemen bütün ameliyatlarda kan nakline (transfüzyon) ihtiyaç olabilmektedir. Bazı ameliyatlarda ise normal taze kanın yanısıra, "plazma", "eritrosit süspansiyon", "trombosit süspansiyon" olarak isimlendirilen kan komponentlerine ve "plazma"dan elde edilen birtakım kan ürünleri aynı anda gerekebilmektedir. Mesela bir kalp ameliyatı olan koroner by-pass ameliyatında; 4-6 ünite eritrosit süspansiyonu, 5-6 ünite plazma, 2-4 ünite trombosit süspansiyonu aynı ameliyat sürecinde hastaya gerekli olabilmektedir. Görüldüğü gibi böyle bir durumda sadece 1 hasta için ortalama 10 kişinin kan bağışı yapması gerekmektedir. Onun içindir ki kalp ameliyatı öncesinde hasta sahipleri gerekli sayıda kan verecek kişiyi hastane kapısına dikmek durumunda kalmaktadır. Kan kanunu ve yönetmeliği gereği yataklı hastaya kanı hastanenin temin etme mecburiyeti getirilmiş olmasına ve gelişmiş ülkelerde sistem böyle işlemesine rağmen, kan bağışı duyarlılığımızın az olması dolayısıyla Türkiye'de çark maalesef böyle dönmektedir. Kalp hastalığının yüksek seviyelerde seyrettiği göz önüne alındığında sadece bu örnek bile kan bağışının ne kadar önemli olduğunu ortaya koymaktadır.

Kan nakli ihtiyacı sadece ameliyatlarda değil pek çok hastalıkta da kendini gösterebilir. Trafik ve iş kazaları başta olmak üzere çeşitli yaralanmalara bağlı kan kayıpları, mide kanaması gibi iç organlarda görülen çeşitli hastalıklara bağlı kanamalar, kanserin birçok tipi, doğumlarda vukubulan kanamalar, bebeklerde kan uyuşmazlığı gibi vak'alarda acil kan nakli gerekebilir.

Bütün bunların yanısıra belirli aralıklarla kan nakli ihtiyacını beraberinde getiren bazı hastalıklar vardır. Talasemi, hemofili, anemi, lösemi bu gurupta yer almaktadır. Yani, bu tür hastalığa yakalanmış olanlar, hele bir de az bulunan kan gurubuna sahip iseler, büyük risk altında sürdürdükleri hayatlarını, kendilerine kan verecek insan yolu gözlemekle geçirmek zorunda kalabilmektedirler.

ANEMİ

Kansızlık olarak bilinen ve çok çeşitli nedenlere bağlı olarak ortaya çıkan hastalıklar grubunun genel adıdır. Temel olarak sorun alyuvarlarda ve/veya hemoglobindedir. Oksijen, hayatın devamı için çok önemlidir. Kandaki alyuvarlar ise oksijeni atardamarlar yoluyla dokulara taşıyan, dokularda biriken karbondioksiti de toplar damarlar yoluyla akciğerlere götüren maddedir. Dolayısıyla kansızlık durumunda dokuların oksijenlenmesi bozulmakta, buna bağlı olarak da, çabuk yorulma, halsizlik, çarpıntı, baş ağrısı, baş dönmesi, göz kararması, kulak çınlaması, iştahsızlık, tırnakların kolayca kırılması, saç dökülmesi, hatta sarılık gibi birçok rahatsızlık meydana gelmektedir.

En sık rastlanan kansızlık tipi demir eksikliği anemisidir. Demir elementi alyuvarlarda yer alan ve oksijen taşımakla görevli hemoglobin proteininin yapısında bulunur. Oksijen taşınmasında çok önemli görevi vardır. Demir gıdalarla alınamaz veya vücuttan kaybı çok olursa anemi ortaya çıkar. Bu tip anemiler kadınlarda daha sık görülür. Tedavisi kolaydır. Ancak uzun sürer. Tedavide ağızdan alınan ve demir içeren ilaçlar kullanılır. Diğer anemiler sebeplerine yönelik olarak tedavi edilirler ve hastalığın gidişi aneminin tipine göre değişir.

Ağır anemilerde bazen tek tedavi kan nakli yapılmasıdır. Özellikle Talasemi ve böbrek yetmezliği hastaları için, belirli aralıklarla düzenli olarak kan nakli gerekmektedir.

TALASEMİ

Kalıtsal (Anne-babadan geçen) bir kan hastalığıdır. Hemoglobin (Hücrelere oksijen taşıyan madde) yapımında bir bozukluk söz konusu olup, bu durum kansızlığa yol açmaktadır. Talasemi, Akdeniz'e kıyısı olan ülkelerde daha sık görülme özelliği ile de bilinen bir hastalıktır.

Kemik iliği nakli ile tedavisi mümkün olabilen Talasemi, kemik iliği nakli mümkün olmayan hastalar için kesin tedavisi olmayan bir hastalık sınıfına girmektedir. Talasemi hastalarına hayatları boyunca belirli aralıklarla kan nakli yapılması gerekmektedir. Kan naklinde ise en çok eritrosit süspansiyonu kullanılmaktadır. Tedavi sürecinde dalağın ameliyatla alınması söz konusu olabilmektedir.

HEMOFİLİ

Bu da kalıtsal bir kanama hastalığıdır. Kan pıhtılaşmadığı için kanama durmaz. Önemsiz bir darbenin yarattığı sıyrıktan bile vücut dışına yada içine kanamaya (eklem içi, kas içi, göz içi vb kanamalar) yol açabilen bir hastalıktır. En hafif darbede bile büyük morluklar oluşur. Diş çekimi gibi küçük girişimlerden sonra durdurulamayan ölümcül kanamalar görülebilir. İç organ, eklem içi kanamalar sıklıkla görülür.

Hastalığa, kanın pıhtılaşma mekanizmalarında rol alan plazma proteinlerinin eksikliği sebep olmaktadır. İki tip hemofili olup, Hemofili A'da Faktör 8, Hemofili B'de Faktör 9 denilen pıhtılaşma proteinleri eksiktir. Hemofili B daha az görülür.

Tedavi, kanama durumunda eksik olan plazma proteinleri Faktör 8 veya Faktör 9'un hastaya verilmesi şeklindedir. Kanın pıhtılaşmasını sağlayan bu proteinler, fraksinasyon tesislerinde, plazmadan üretilebilmektedir.

LÖSEMİ

Kan kanseri denilen hastalıktır. Akyuvarların ani ve denetlenemez biçimde üremesiyle ortaya çıkar. Bütün kanserlerin olduğu gibi löseminin de kesin tedavisi bulunamamıştır. Kesin tanı kan testleri ve kemik iliğinden parça alınıp incelenmesi ile konulmaktadır. Özellikle çocuklarda erken tanı ile tedaviden olumlu sonuçlar alınmaktadır. Tedavisinde kemoterapinin yanısıra kemik iliği nakli yer almaktadır. Bu tür hastaların, çoğunlukla kan ve kan komponentleri kullanması gerekmektedir. Tedavi sürecinde özellikle trombosit süspansiyonları çok önemli yer tutmaktadır.

Bunlardan başka böbrek yetmezliği olan hastalar da belli aralıklarla kan nakline ihtiyaç duymaktadırlar.

Yarın: Kan ver hayat kurtar
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler; Peygamberimizin ahlakı
Fenerbahçe penaltılarda yıkıldı
Umutlu başlangıç kabusa döndü
Hayber’deki 'Demir Kubbe'yi yıkan adam
Fabrikalarda işler tersine döndü
Ustaysan, zanaatkârsan maaş kıyak
Teknoloji geliştiriyor
Özellikle 5G teknolojilerinde iddialı
Sulusaray'da deprem korkusu sürüyor
Geceyi dışarıda geçiriyorlar
Kaçmaya çalışan 5 kişi yaralandı
Tokat bu kez 5.6 ile sallandı
Tokat beşik gibi sallanıyor
5.6'lık deprem korkuttu
Doç. Dr. Mehtap Aras 'kaçış yok' dedi
'6 ila 7,2 arasında bir deprem kaçınılmaz'
Kayyum başkan toplantıya katılmadı
Seçimi kaybeden başkan toplantıda
Özel'den seçime dair çarpıcı değerlendirme
' 31 Mart bir zafer değildir'
ABD'den İsrail'e Refah saldırısı için yeşil ışık
İran'a saldırmama şartı iddiası
Parçalanmışlık, rekabet gücü kaybı, yatırım yetersizliği...
AB Liderler Zirvesi başladı
Otomobil piyasasında canlanma başladı
İşte en kolay satılan otomobiller
TÜİK konut satış rakamlarını açıkladı
Martta konut satışı düştü
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler; Peygamberimizin ahlakı
Fenerbahçe penaltılarda yıkıldı
Umutlu başlangıç kabusa döndü
Hayber’deki 'Demir Kubbe'yi yıkan adam
Fabrikalarda işler tersine döndü
Ustaysan, zanaatkârsan maaş kıyak
Teknoloji geliştiriyor
Özellikle 5G teknolojilerinde iddialı
Sulusaray'da deprem korkusu sürüyor
Geceyi dışarıda geçiriyorlar
Kaçmaya çalışan 5 kişi yaralandı
Tokat bu kez 5.6 ile sallandı
Tokat beşik gibi sallanıyor
5.6'lık deprem korkuttu
Doç. Dr. Mehtap Aras 'kaçış yok' dedi
'6 ila 7,2 arasında bir deprem kaçınılmaz'
Kayyum başkan toplantıya katılmadı
Seçimi kaybeden başkan toplantıda
Özel'den seçime dair çarpıcı değerlendirme
' 31 Mart bir zafer değildir'
ABD'den İsrail'e Refah saldırısı için yeşil ışık
İran'a saldırmama şartı iddiası
Parçalanmışlık, rekabet gücü kaybı, yatırım yetersizliği...
AB Liderler Zirvesi başladı
Otomobil piyasasında canlanma başladı
İşte en kolay satılan otomobiller
TÜİK konut satış rakamlarını açıkladı
Martta konut satışı düştü

Tokat'taki deprem Sivas'ta da hissedildi

Tokat'ın Sulusaray ilçesinde meydana gelen 5,6 büyüklüğündeki deprem Sivas'ta da hissedildi.
19.04.2024 01:27:00
İhlas Haber Ajansı
Tokat'taki deprem Sivas'ta da hissedildi
Tokat'taki deprem Sivas'ta da hissedildi
Akşam saat 18.11'de Tokat'ın Sulusaray ilçesinde meydana gelen 5,6'lık deprem sonrası vatandaşlar soluğu dışarıda aldı.

Depreme evinde ve iş yerinde yakalanan vatandaşlar yeni bir deprem korkusuyla kendilerini dışarıya attı.

Bazı vatandaşlar evlerinin önünde ateş yakarak soğuktan korunurken bazı vatandaşlar ise evlerinin önünde toplanarak çay içerek yemeklerini yedi.

Evlerinin önünde ailecek vakit geçiren vatandaşlar çocukların etkilenmemesi için piknik ortamı oluşturdu.

Depreme evinde yakalanan 70 yaşındaki Osman Erten, korku dolu anları anlattı.

Sulusaray'da vatandaşlar geceyi dışarıda geçiriyor

Tokat'ın Sulusaray ilçesinde meydana gelen 5.6 büyüklüğündeki deprem sonrası vatandaşlar geceyi dışarıda geçiriyor.
18.04.2024 22:39:00 / Güncelleme: 18.04.2024 22:43:07
İhlas Haber Ajansı
Sulusaray'da vatandaşlar geceyi dışarıda geçiriyor
Sulusaray'da vatandaşlar geceyi dışarıda geçiriyor
Akşam saat 18.11'de Tokat'ın Sulusaray ilçesinde meydana gelen 5.6'lık deprem sonrası vatandaşlar soluğu dışarıda aldı.

Depreme evinde ve işyerinde yakalanan vatandaşlar yeni bir deprem korkusuyla kendilerini dışarıya attı.

Bazı vatandaşlar evlerinin önünde ateş yakarak soğuktan korunurken bazı vatandaşlar ise evlerinin önünde toplanarak çay içerek yemeklerini yedi.



Evlerinin önünde ailecek vakit geçiren vatandaşlar çocukların etkilenmemesi için piknik ortamı oluşturdu.

Depreme evinde yakalanan 70 yaşındaki Osman Erten, korku dolu anları anlattı.

Deprem riskinin en düşük olduğu zemin yapıları hangileri?

Deprem riskinin en düşük olduğu zemin yapıları, genellikle kaya, kılavuz delme, kompakt ve sıkı, kumlu ve kılıf gibi dayanıklı ve sağlam zemin türleridir. Bu zeminlerde inşa edilen binalar, depremlere karşı daha dirençli olabilir ve daha az hasar görebilirler.
18.04.2024 22:14:00
Ahmet Turan Yiğit
Deprem riskinin en düşük olduğu zemin yapıları hangileri?
Deprem riskinin en düşük olduğu zemin yapıları hangileri?
Deprem, dünyanın birçok yerinde ciddi yıkımlara ve can kayıplarına neden olan doğal felaketlerden biri. Deprem kuşağı ülkesi olan Türkiye ise iki günden bu yana Tokat'ta peş peşe yaşanan depremler nedeniyle yine diken üstünde.

Depremin neden olduğu yıkımın önüne geçmek için yapı mühendisliğinin imkanlarınından yararlanmak kadar, bina yapımı için zemin seçimi de o kadar önemli.

Mühendislik biliminin imkanları ile bugün dünyada 9'un üstündeki depremlere dayanıklı yapılar üretmek mümkün. Ancak yarattığı maliyet nedeniyle özellikle az gelişmiş ve geri kalmış ülkelerde bu tür yapıların yeterli sayıda üretilmesi mevcut ekonomi modellerle imkansız gibi görünüyor.

Depremlerin etkilerini azaltmanın en önemli yollarından biri, binaların güvenli zeminler üzerine inşa edilmesi.

Yapıların inşa edileceği alanların zemin analizi ve mühendislik değerlendirmeleri dikkate alınmalı.

Peki deprem riskine karşı en dayanıklı zemin yapıları hangileri?

Kaya Zeminler

Kaya zeminler, deprem riskinin en düşük olduğu zemin türlerinden biridir. Kaya zemine sahip olan bölgelerde yapılan binalar, doğal olarak daha sağlam bir temele otururlar ve depremlere karşı daha dirençli olabilirler. Kaya zeminler, binaların sallanmasını ve yer değiştirmesini en aza indirerek deprem etkilerini absorbe ederler.

Kılavuz Delme Zeminleri

Kılavuz delme zeminleri, yüksek mukavemetli kaya katmanlarının altında bulunan ve mühendislik teknikleri kullanılarak oluşturulan özel zemin yapılarıdır. Bu tür zeminler, depremlere karşı dayanıklı olmalarıyla bilinirler. Kılavuz delme zeminleri, yapıların sismik hareketlere karşı daha iyi direnç göstermesine yardımcı olur.

Kompakt ve Sıkı Zeminler

Kompakt ve sıkı zeminler, deprem riskinin düşük olduğu diğer bir zemin türüdür. Bu zeminler, genellikle sıkıştırılmış kum, çakıl veya sert toprak gibi malzemelerden oluşur. Bu tür zeminler, depremlerde yapıların hareketini azaltabilir ve yapıların sabit kalmasına yardımcı olabilir.

Kumlu ve Kılıf Zeminler

Kumlu ve kılıf zeminler, deprem riskinin en düşük olduğu zemin türlerinden biridir. Bu tür zeminler genellikle kum, çakıl ve kil karışımından oluşur. Kumlu ve kılıf zeminler, deprem sırasında suyun çıkarılması veya eklenmesiyle sıkıştırılabilecek esnek malzemelerdir. Bu özellikleri, deprem sırasında yapıların zarar görmesini azaltabilir.



Yozgat'ta 3 ilçede okullar tatil edildi

Deprem dolayısıyla Çekerek, Kadışehri ve Aydıncık ilçelerinde Cuma günü eğitim ve öğretime ara verildiği duyuruldu.
18.04.2024 21:25:00
İhlas Haber Ajansı
Yozgat'ta 3 ilçede okullar tatil edildi
Yozgat'ta 3 ilçede okullar tatil edildi
Tokat'ın Sulusaray ilçesinde meydana gelen 5.6 büyüklüğündeki depremden etkilenen Yozgat'ın 3 ilçesinde okullar 1 gün süreyle tatil edildi.

Yozgat Valiliğinden yapılan açıklamada, deprem dolayısıyla Çekerek, Kadışehri ve Aydıncık ilçelerinde Cuma günü eğitim ve öğretime ara verildiği duyuruldu.

Öte yandan evlerine girmekte çekinen vatandaşların spor salonlarında misafir edileceği belirtildi.

logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.