logo
23 NİSAN 2024

Mal değil can yaylası

07.09.2005 00:00:00


Sisi, çisesi, güneşi, temiz havası, çam kokusu, soğuk suları, benzerinin başka yerde bulunmayıp yüzlerce yılda teşekkül ettiği söylenen "topuk çimenleri", yaz ve kış sporları imkanları, şenlikleri, pestili, kavurması ile Sisdağı müthiş bir yayla özelliği taşıyor. Onun içindir ki Sisdağı'nı bilenler "mal yaylası değil can yaylası" deyimini kullanılıyor.

Temiz havası sanki insanın canına can, sağlığına sağlık katan Sisdağı için halk arasında "Mal yaylası değil, can yaylası" deyimi yaygın olarak kullanılıyor.  Öyle ki yine doğduğu yerden doyduğu yere savrulma kaderinden nasibin düşeni alarak İstanbul'da ikamete mecbur kalan, yılların hastası Hacı Mehmet Evren, her yaz soluğu burada alıyor,  son zamanlarda sıkça dile getirilen "hasta yakını" gerçeğini bütün detaylarıyla yaşadığına tanık olduğumuz çilekeş eşi Hanım Evren teyze, "Mehmet amcan buralara gelince iyi oluyor" sözünü dilinden düşürmüyordu. Mehmet amcanın sıhhat açısından Sisdağı ile o kadar ileri derecede halvetliği vardı ki "Rabbine dön!" emrini bile Sisdağı'nda duyuyor, "toprağı insanı çeker" gerçeğini ahirete rıhlet etme boyutuyla Sisdağı'nda yaşıyordu. Onun içindir ki bu yaylanın özellikle Hanyanı, Üvezli Alan mevkiilerinde sağlık hizmetleri dağıtan dinlenme tesisleri, kampları kurulacağını öngörmek cana sıhhat boyutunu bilenler tarafından pek de uzak ihtimal olarak görülmüyor. Adı kavurma ile özdeş yaylaSisdağı'nda, yaz mevsiminde, her Cumartesi günü 1850 m yükseltideki Pazaryerinde pazar kuruluyor. Oteli, lokantaları, çayhaneleri de bulunan Pazaryeri'nde kendini bulanlar daha çok "et kavurma"sına rağbet ediyorlar. Sisdağı denilince akla kavurma geliyor. Ne istenirse bulunabilmesine rağmen Sisdağı'nda kavurma yemek adettir. Sisdağı, kavurması ile meşhur olup neredeyse adı kavurma ile özdeş hale gelmiş bulunuyor. Tadı, lezzeti Sisdağı'na özel olan kavurmayı yemek için kurulan sofralar ise "topuk çimenler"in üzerinden başkası değildir. Yanında salata, meyve ve Karadeniz'e has somun ekmeği olur. İçecek ise soğuk sudur. Kavurma ya "kendin pişir kendin ye" usulünce ya da belli bir ücret karşılığında kavurmacılar tarafından yapılıyor. Eti doğramak, yağını, tuzunu, soğanını vermek de etin sahibine aittir. Sisdağı, "Ye kavurmayı iç suyu" sözüyle de meşhur olup karpuz çatlatan soğuk mu soğuk sularının sindirimi çok hızlandırdığı, hazmı kolaylaştırdığı, ne kadar çok yemek yenilirse yenilsin insanın kısa süre sonra yine açlık hissetme tecrübesiyle sabit olarak biliniyor. 186. Şenlik geride kaldıTemmuz'un 3.ncü Cumartesi günü geleneksel Sisdağı şenlikleri gerçekleştiriliyor. Sisdağı şenliği, Kadırga ile birlikte Karadeniz'deki yayla şenliklerinin anası-babası sayılıyor. Yöre halkı tarafından "otçu haftası/kaynak haftası" adı verilen bu şenlik bilenler tarafından o kadar önemli sayılıyor ki vakit yaklaştığında neredeyse herkes kendini ona hazırlıyor. Doğdukları bu yerlerden Türkiye'nin dört bucağına, Avrupa'ya, yaban illere kadar doydukları yerlere savrulanlar yıllık izinlerine bu zaman dilimine göre ayarlıyorlar. Binlerce araba ile müthiş bir kalabalık Sisdağı'na akın ediyor. Yıllar, hatta on yıllarca birbirini görmeyenler burada görüşme, hasret giderme imkanı buluyorlar. Ayrılanları buluşturma, hasret gidermelerini sağlama boyutuyla da büyük bir fonksiyon icra eden şenliğin önemli bir bölümünü ise geleneksel horon teşkil ediyor. Gelebilme imkanı bulanlar da bu yıl olduğu gibi 186.cısı düzenlenen Sisdağı şenlikleri ile özdeşleşen geleneksel horondan nasiplerini ya horon halkasında yer almak, ya da seyretmek suretiyle almadan geçmiyorlar. Sisdağı şenliklerinin ünü o kadar yayılmış bulunuyor ki son on yıllarda kaymakamların, valilerin, milletvekillerinin, hatta bakanların bile bu şenliklere katıldıkları görülüyor. Tabii görüntülü ve yazılı medyada da haberler, haber programlar eksik olmuyor.

Yayla turizmi için birebir yerKireçhane, Üvezli Alan, Hanyanı düzlükleri, Kalpakkaya, Sandık Gölü ve şelalesi, çam ağaçları içinde kıvrılan şose ve patika yollarıyla doğal bir yürüyüş ve koşu parkuru özelliği taşıyan, Sisdağı'nın Üvezli Alan'ında çamların sıhhat dağıtan kokusu ciğerlere çekilirken, Camış Düzü çevresinde benzerinin başka yerde bulunmadığı ve yüzlerce yılda teşekkül ettiği söylenen ve "topuk" denilen çimler üzerinde yürüdüğünüzde vücudunuzdaki gerilimlerin toprağa aktığını hissedersiniz. Belki de hepsinden önemlisi yolu bu dağa düşenleri, obalarındaki güleryüzlü insanların "Buyurun hanemize! Bir çayımızı, soğuk ayranımızı için. Bulunandan bir yemeğimizi yiyin. Kalacak yeriniz yoksa misafirimiz olun" şeklinde samimi ve yapmacıklıktan uzak davetiyle karşıladıklarına tanık olursunuz. Sisdağı'nın müthiş bir turizm etkinlik potansiyeli de var olup, Yaz aylarında trakking yürüyüşü, çim kayağı, yamaç paraşütü türü sporlar için birebir olan Sisdağı, kış sporları için de çok uygun bir yer olma özelliği taşıyor. Hatta, Trabzon Şalpazarı ilçesinin sahile en yakın yükseltisi olan Sisdağı'nda bu satırların yazarının bu yıl bizzat gözlemlediği gibi Yaz mevsimi ortasında bile yer yer "kar"a rastlanıyor. Ruslara karşı "kudret topları" Ve son bir not: Dizimizde "toprak" ve "vatan" adlı iki kelime ile dikkat çekmeye çalıştığımız yakın tarih hakikatinden tabii ki Sisdağı da payına düşeni almış. 1. Dünya Savaşında yurdumuzu işgal eden Ruslar, Sisdağı'na da gelmişler, bir sene kalmışlar. Rusların çadır yatakları, 1850 m'de kurulan Pazaryeri'nin karşısındaki düzlükte halen durmakta, hatta kazdıkları siper yerleri bile bu gerçeği hatırlatmakta. Bir son not daha: İşgali sırasında ( 1916-1918) Ruslar, Karadağ'dan toplarla çevreyi döverken Sisdağı'ndaki Halil Evliyası'ndan, sabahlara kadar Ruslara cevap veren top sesleri duyanlar var olup yaşlılar bu toplara "kudret topları" derlermiş. Bu notlar da Eğitimci Abdullah Gülay'ın Ağasar Çepni Kültürü adlı eserinde mevcut. 
En çarpıcı deprem uyarısı
'Baza ve koltuk altlarını doldurun'
İstanbul'da kutlamaların merkezi Taksim Meydanı'ydı
Taksim Cumhuriyet Anıtı'na çelenk sunuldu
Esad, Abhazya Dışişleri Bakanı'na söyleşi verdi
'ABD'yle zaman zaman görüşüyoruz'
Bilim adamından korkutan uyarı
'Sıcaklık 4 ila 6 derece arttı'
Erdoğan buradaki törene katılmadı
Devlet erkanı Anıtkabir'de
Erbil ziyareti Metiner'i heyecanlandırdı
'Erdoğan’ı Kürtsüz bırakma operasyonu'
Havaların ısınmasıyla yine ortaya çıktı
Yılın ilk kene vakası görüldü
Arapça soru sorulunca Türkçesini istedi
Erbaş, Arapça bilmiyor mu?
Barzani'den Erdoğan'a teşekkür
'Zor zamanlarımızda yardım etti'
Milli irade 104 yıl önce hakim oldu
23 Nisan kutlu olsun
8 gün önce intihar etmişti
Mezarını açıp cesedi ateşe verdi!
Yatırım değil dizi tavsiyesi verdi
'İzlemeyen kalmasın'
Yükselirse, işi zor
Biden'ın geleceği petrol fiyatlarına bağlı
Vergileri indirin
Çin'in Ankara Büyükelçisi'nden tuhaf istek
En çarpıcı deprem uyarısı
'Baza ve koltuk altlarını doldurun'
İstanbul'da kutlamaların merkezi Taksim Meydanı'ydı
Taksim Cumhuriyet Anıtı'na çelenk sunuldu
Esad, Abhazya Dışişleri Bakanı'na söyleşi verdi
'ABD'yle zaman zaman görüşüyoruz'
Bilim adamından korkutan uyarı
'Sıcaklık 4 ila 6 derece arttı'
Erdoğan buradaki törene katılmadı
Devlet erkanı Anıtkabir'de
Erbil ziyareti Metiner'i heyecanlandırdı
'Erdoğan’ı Kürtsüz bırakma operasyonu'
Havaların ısınmasıyla yine ortaya çıktı
Yılın ilk kene vakası görüldü
Arapça soru sorulunca Türkçesini istedi
Erbaş, Arapça bilmiyor mu?
Barzani'den Erdoğan'a teşekkür
'Zor zamanlarımızda yardım etti'
Milli irade 104 yıl önce hakim oldu
23 Nisan kutlu olsun
8 gün önce intihar etmişti
Mezarını açıp cesedi ateşe verdi!
Yatırım değil dizi tavsiyesi verdi
'İzlemeyen kalmasın'
Yükselirse, işi zor
Biden'ın geleceği petrol fiyatlarına bağlı
Vergileri indirin
Çin'in Ankara Büyükelçisi'nden tuhaf istek

BTP Beylikdüzü teşkilatı 23 Nisan'ı kutladı

Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Beylikdüzü İlçe Başkanı Mehmet Aksoy ve ilçe teşkilatı Beylikdüzü Yaşam Vadisi'nde gerçekleştirilen 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlamalarına katıldı ve Çanakkale rölyef anıtının önüne BTP çelenkini koydu
23.04.2024 13:04:00 / Güncelleme: 23.04.2024 13:11:04
Ahmet Haydar Tarhanlı
BTP Beylikdüzü teşkilatı 23 Nisan'ı kutladı
BTP Beylikdüzü teşkilatı 23 Nisan'ı kutladı
Yurdun dört bir tarafında büyük bir coşkuyla kutlanan 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, İstanbul Beylikdüzü'nde de ilçe portokolü eşliğinde Yaşam Vadisi'nde Çanakkale rölyef anıtının önünde kutlandı.

Törene ilçe kaymakamı, ilçe belediye başkanı, ilçe eğitim müdürü, siyasi parti temsilcileri, Atatürk Düşünce Derneği, Murahip Gaziler Derneği gibi sivil toplum örgütü temsilcileri, ilçede bulunan ilkokul, ortaokul ve liseleri temsilen öğrenciler ve vatandaşlar katıldı.



Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) de İlçe Başkanı Mehmet Aksoy ve ilçe teşkilatı ile birlikte saat 09.00'da BTP çelenkiyle törende yerini aldı.



Tören, Beylikdüzü İlçe Milli Eğitim Müdürü Mustafa Koç'un çelenk koymasıyla başladı. Ardından Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık'ın da çelenk koymasıyda devam etti. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı okundu.

Törene diğer siyasi partilerin çelenk koymasıyla devam edildi.

Kocaeli'nde 23 Nisan coşkuyla kutlandı

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı tüm yurtta olduğu gibi Kocaeli'de de kutlandı
23.04.2024 12:44:00 / Güncelleme: 23.04.2024 12:48:56
Ahmet Haydar Tarhanlı
Kocaeli'nde 23 Nisan coşkuyla kutlandı
Kocaeli'nde 23 Nisan coşkuyla kutlandı
Kocaeli Valiliği'nin önderliğinde İzmit Kent Meydanında 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, Kocaeli Valisi, Belediye Başkanı, İl Eğitim Müdürü, siyasi parti başkanlarının katılımıyla protokol eşliğinde kutlandı.



Geniş katılımın olduğu 23 Nisan programı, saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın ardından mozoleye çelenk sunumuyla devam etti.



Bayram programına Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Kocaeli İl Başkanı Muharrem Can ve İzmit İlçe Başkanı Cahit Barutçu da davetli olarak katıldı.



23 Nisan aynı zamanda 'Çocuk Bayramı' olması nedeniyle BTP İl Başkanı Muharrem Can programda bulunan çocuklarla yakından ilgilendi.

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Arapça soruyu Türkçeye çevirtti

Erbaş'ın Diyanet'in resmi sitesinde yer alan özgeçmişinde iyi derecede Arapça ve Fransızca bildiği yazıyor.
23.04.2024 08:21:00 / Güncelleme: 23.04.2024 08:32:04
Haber Merkezi
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Arapça soruyu Türkçeye çevirtti
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Arapça soruyu Türkçeye çevirtti

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Irak ziyaretinde yanında bulunan Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Rûdaw muhabirinin Arapça sorusunu Türkçe'ye çevirtti. O anlar gündem oldu. Erbaş'ın Diyanet'in resmi sitesinde yer alan özgeçmişinde ise iyi derecede Arapça ve Fransızca bildiği yazıyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Irak ziyareti kapsamında Bağdat'ta bulunan Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş ve Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) Başkanı Serkan Kayalar, TİKA tarafından restore edilen Abdulkadir Geylani Külliyesi ve İmam-ı Azam Külliyesi'ni ziyaret etti.

Bağdat'ta bulunan Türkiye Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Rûdaw muhabirinin Selahaddin-i Eyyubi ve Şeyh Abdulkadir Geylani gibi Kürt şahsiyetlerin İslam'a hizmetleri hakkındaki sorusunu Türkçe'ye çevirtti. O anlar gündem oldu.



Ali Erbaş'ın Diyanet İşleri Başkanlığı'nın sitesindeki özgeçmişinde "İyi derecede Arapça ve Fransızca bilmektedir" ifadeleri yer alıyor.

Yaşasın 23 Nisan

Türk milletinin gönlünde, onun bağımsızlığının sarsılmaz ifadesi olarak önemli yer tutan 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı milletimize ve bütün çocuklara kutlu olsun
23.04.2024 07:00:00
Haber Merkezi
Yaşasın 23 Nisan
Yaşasın 23 Nisan
Mustafa Kemal Atatürk'ün önderliğinde Türk milleti ve Türk askerleri Kurtuluş Savaşı'nda büyük bir zafer kazandı. Düşmanın topraklarımızdan atılma sürecinde bundan tam 104 yıl önce 23 Nisan 1920'de TBMM Ankara'da açılmıştır.

Düşman askerleri topraklarımızdan çıkarıldığında da cumhuriyet ilan edilmiştir. Mustafa Kemal Atatürk 23 Nisan 1924'te, 23 Nisan'ın bayram olarak kutlanmasına karar vermiştir. 1929 yılında ise 23 Nisan Bayramı'nı çocuklara armağan etmiştir.

23 Nisan, çocukların bayramı olduğu gibi, Türkiye'nin bağımsızlığının da simgesidir. Atatürk, 23 Nisan'ı çocuklara armağan ettikten sonra, uluslararası alanda da çalışmalar yapılmaya devam edilmiş ve 23 Nisan dünya çocuklarının bayramı olarak değer kazanmıştır.

Türkiye'nin bağımsızlığını gösteren 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı yalnızca çocuklar tarafından değil, tüm Türkiye tarafından kutlanmaktadır. Yıllardır türlü eğlencelerle ve coşkuyla kutladığımız bu şenlik, sizin de bildiğiniz gibi, dünyada çocukların sahip olduğu tek bayram. UNESCO, 1979 yılını 'Çocuk Yılı' olarak ilan edince, Türkiye Cumhuriyeti, 23 Nisan bayramını dünya çocuklarıyla kutlamaya karar verdi O yıl kutlamaya 6 ülke katıldı, ama her yıl bu sayı büyüdü ve bütün dünya çocuklarının kutladığı uluslararası bir bayram haline geldi.


TBMM'nin açılması ve ilk hükümetin kurulması


Mustafa Kemal'in Meclis-i Mebusan'ın İstanbul dışında bir yerde toplanması gerektiği düşüncesinde ısrar etmesine rağmen, meclisin İstanbul'da toplanmasını kabul edilmek zorunda kalınmış, Mustafa Kemal'in korktuğu gelişme yaşanarak İstanbul işgal edilmiş ve Meclis-i Mebusan çalışmalarına süresiz ara vermişti.

Bu gelişme millet iradesinin tecelli etmesi imkânını ortadan kaldırmıştı. Dolayısıyla gelişmeler İngilizlerin arzu ettiği yöndeydi. İngilizler Damat Ferit Hükümeti'nin iş başına getirilmesini sağlayarak hazırlayacakları barış şartlarını İstanbul Hükümeti'ne rahatlıkla kabul ettirebilecekleri ortamı oluşturmuşlardı. Bir aksilik halinde Yunan kuvvetleri zaten saldırıya hazır bekletilmekteydi. Ancak Anadolu'ya geçtiği günden itibaren Milli Mücadele hareketini Türk milletine mal etme kararı ile hareket eden Mustafa Kemal boş durmamıştı. Artık

Mustafa Kemal'in millet egemenliğine dayalı yeni bir devlet kurmanın zamanı gelmişti.

Mustafa Kemal ilk adım olarak işe, 19 Mart 1920'de askeri ve sivil yetkililere bir genelge göndermekle başlamıştı. Bu genelge ile durumu yetkililere izah eden Mustafa Kemal, Ankara'da her livadan seçilerek belirlenen beşer temsilcinin bir kurucu meclis oluşturulacağını açıklamıştı. Bu genelgenin yayımlanmasından sonra hızla seçimlere başlanmış ve seçilen üyeler Ankara'ya ulaşmaya çalışmışlardı. Mustafa Kemal 21 Nisan'da ikinci bir genelge daha yayımlayarak, Meclis'in 23 Nisan 1920 Cuma günü çalışmalara başlayacağını açıklamıştı. 23 Nisan günü Ankara'ya ulaşabilen 78 üyenin katılımı ile İlk TBMM resmen, açılmıştı.


Meclis dualarla, hatimlerle açıldı


Mustafa Kemal Paşa'nın Anadolu'daki bütün askerî ve mülkî makamlara gönderdiği genelge ile Meclis'in Cuma namazının ardından dualarla, hatimlerle, salâvatlarla, tekbirlerle ve kurbanlarla açılması emredilmişti.

Genelgenin ikinci maddesi şöyleydi: Meclis'in açılışını cumaya rastlatmakla o günün kutsallığından yararlanılacak; bütün milletvekilleriyle birlikte Hacı Bayram Camii'nde Cuma namazı kılınacak, Kur'an ve salâttan yararlanılacak, namazdan sonra sancağı şerif alınarak Meclis'e gidilecek, toplantıya başlanmadan bir dua okunarak kurbanlar kesilecektir... YENİ MESAJ
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.