Gelişen teknolojiye yenik düşen Türk elsanatlarından gümüş ve altın kakmacılığının Türkiye'deki son temsilcilerinden Abdülkadir Sür, Bursa'nın Yeşil semtindeki küçük dükkanında, sanatını yaşatmaya çalışıyor Ata mesleği olan gümüş ve altın kakmacılığa 10 yaşında başlayan vegünümüzde bu mesleği icra eden tek kişi olduğunu öne süren Abdülkadir Sür (74), yaptığı açıklamada, giderek kaybolan Türk el sanatlarına kimsenin sahip çıkmadığından yakındı.
Ülkemizde gerçek sanata önem verilmiyor
Sanatının eski ihtişamlı günlerini özlemle andığını anlatan Sür, önceden kadınların gümüş kakma cımbızlara, aynalara sahip olmak için adeta birbirleriyle yarıştıklarını belirtti. Sür, "Eskiden müşteriler gelirler, beğendikleri eseri alırlardı. Şimdi insanlar dükkana ara sıra uğruyor ve (Nasıl yapıyorsun?) diye sormakla yetiniyor. Fiyatını söylediğimde kaçıp gidiyor" dedi. Sür, severek başladığı mesleğine 1965 yılında parasızlık yüzünden bir süre ara vermek zorunda kaldığını, mesleğinin para kazandırmayan bir iş olması nedeniyle çırak da yetiştiremediğini söyledi. Gücünün yettiği sürece bu işi yapmaya devam edeceğini bildiren Sür, ancak bu mesleğin kendisiyle birlikte yok olup gitmesinden endişe duyduğunu kaydetti. Sür, şunları söyledi: "Severek başladığım mesleğimi, para kazanamadığım, sanata değer verilmediği için 1965'te bıraktım. Ancak daha sonra gönlüm el vermedi,benden sonraya bir şeyler kalsın istedim. Çalışmalarıma yeniden başladım ve 160-170 parçalık bir koleksiyon oluşturdum. Çalışmalarımdabin ayar gümüş ile 24 ayar altın kullanıyorum. Metal üzerine işlenen desenlerin tamamı kendime ait. (El sanatları bitiyor) deniliyor, bitmesi çok kolay tabii ki. Çünkü insanlar bu sanatlara değer vermiyor. Bu yüzden de eski meslekler gün geçtikçe değer kaybediyor."
Ülkemizde gerçek sanata önem verilmiyor
Sanatının eski ihtişamlı günlerini özlemle andığını anlatan Sür, önceden kadınların gümüş kakma cımbızlara, aynalara sahip olmak için adeta birbirleriyle yarıştıklarını belirtti. Sür, "Eskiden müşteriler gelirler, beğendikleri eseri alırlardı. Şimdi insanlar dükkana ara sıra uğruyor ve (Nasıl yapıyorsun?) diye sormakla yetiniyor. Fiyatını söylediğimde kaçıp gidiyor" dedi. Sür, severek başladığı mesleğine 1965 yılında parasızlık yüzünden bir süre ara vermek zorunda kaldığını, mesleğinin para kazandırmayan bir iş olması nedeniyle çırak da yetiştiremediğini söyledi. Gücünün yettiği sürece bu işi yapmaya devam edeceğini bildiren Sür, ancak bu mesleğin kendisiyle birlikte yok olup gitmesinden endişe duyduğunu kaydetti. Sür, şunları söyledi: "Severek başladığım mesleğimi, para kazanamadığım, sanata değer verilmediği için 1965'te bıraktım. Ancak daha sonra gönlüm el vermedi,benden sonraya bir şeyler kalsın istedim. Çalışmalarıma yeniden başladım ve 160-170 parçalık bir koleksiyon oluşturdum. Çalışmalarımdabin ayar gümüş ile 24 ayar altın kullanıyorum. Metal üzerine işlenen desenlerin tamamı kendime ait. (El sanatları bitiyor) deniliyor, bitmesi çok kolay tabii ki. Çünkü insanlar bu sanatlara değer vermiyor. Bu yüzden de eski meslekler gün geçtikçe değer kaybediyor."