Sami Küçük (semazen): Sağda solda, otellerde, lokantalarda sema eden insanları edebe davet ediyorum. Lütfen bu işi alıp satmasınlar, çünkü bu işin ticareti olmaz. Bu iş gönül işidir, gitsinler simit satsınlar, limon satsınlar, çok naçar kaldılarsa buyursunlar gelsinler biz yardımcı olalım ama bu işi yapmasınlar.
Mustafa Polat (semazen): Herkes Mevlana'yı sever, kimsenin tekelinde değildir. Bir adama soruyorsun, şu hareketin anlamı ne diye; bilmiyor! Para kazanmak için yapılan hareketler tasvip edilmez biraz da bu işin içinde yaşamak gerekir.
Semazenler, korsan semazen sayısındaki artıştan yana da dertli.
Sami Küçük: Ticari bir mevzuat haline getirildi sema artık. Bu çok sakıncalı, oyuncak değil bu iş. Desen ki hadi Konya'da dansöz bulalım binanın çok zor bulursunuz, hadi semazen bulalım deseniz, 3 liraya beş liraya bir sürü ne idüğü belirsiz insan bulursunuz.Vatandaşlar da semazenlerin bu sıkıntısına hak veriyor.
"Bu Mevlana'ya saygısızlık olur, bu işi bilenler yapsın, bilmeyenler yapmasın."