Nutuk sadeleştirme çalışmaları çerçevesinde yapılan bir araştırma, yeni kuşakların tarihi eseri dil, sözcük ve anlatım özellikleri bakımından yeteri kadar anlamadıklarını ortaya koydu Eğitimcilerin çeşitli illerdeki 100 lisede düzenlediği anket, öğrencilerin yüzde 92'sinin Atatürk'ün Nutuk adlı tarihi eserini yeterince anlamadığını belirledi.
Anlayarak okumak için bugünkü Türkçe
Öğrenciler, "Nutuk"ta belirlenen örnek sayfaları okuyarak, metnin anlaşılmasını engelleyen dil, sözcük ve anlatım sorunlarını saptadılar ve düşüncelerini anket formlarına aktardılar. Buna göre öğrencilerin yalnız yüzde 8'i "eseri rahatlıkla ve eksiksiz anladığını" belirtirken, yüzde 19'u "Hiç anlayamadım", yüzde 44'ü "Anlayamadığım yerler çoğunlukta oldu", yüzde 29'u "Bazı yerleri anlamakta güçlük çektim" yanıtını verdi. Kullanılan sözcüklerin değerlendirilmesi istendiğinde de öğrencilerin yalnız yüzde 7'si "sözcüklerin tümünü anlaşılır bulduğunu" ifade etti. Yüzde 62'si "sözcüklerin çoğunun anlamını bilmediği" kaydederken, yüzde 31'i de "Çok az sözcüğü anlayabildiğini" belirtti. Öğrencilerin büyük bölümü, "anlayarak okumak" için eserin günümüz Türkçe'sine çevrilmesi gerektiğine inanıyor. Ancak yüzde 26'sı "sonunda veya sayfanın altında açıklamalar o yüzde 7'si de "ilk yazıldığı haliyle kalmalı" görüşünü savunuyor.
Öğretmenler sadeleştirmeden yana
Öğretmenlerin, öğrencilere ilişkin gözlemlerinden de faydalanılmasının amaçlandığı ankette, öğrencilerin "anlama" ve "dil" yönünden düzeyleriyle ilgili görüşler soruldu. Öğretmenlerin yüzde 49'u "içeriği kavramakta güçlük çektiler", yüzde 42'si de "anlayamadılar ve ilgileri dağıldı" yorumunu yaparken, yüzde 9'u öğrencilerin "anlayarak okuduğunu" savundu.
Öğretmenlerin yüzde 69'u öğrencilerin "sözcüklerin büyük çoğunluğunun anlamını bilemediğini", yüzde 21 "kimi sözcüklerin anlamını bilemediğini" belirtirken, yüzde 10'u sözcüklerin büyük bölümünün anlamının bilindiğini kaydetti. Bu noktadan hareketle "Nutuk'un genç kuşaklarca daha yaygın okunman ne yapılmalı" sorusuna öğretmenlerin yüzde 75'i "günümüz Türkçe'si gözönünde bulundurularak sadeleştirilmeli", yüzde 13'ü "anlatım korunarak açıklama ve dipnotlarla yetinilmeli", yüzde 12'si "dil ve anlatım açısından ilk yazıldığı haliyle kalmalı" yanıtını verdi.
Anlayarak okumak için bugünkü Türkçe
Öğrenciler, "Nutuk"ta belirlenen örnek sayfaları okuyarak, metnin anlaşılmasını engelleyen dil, sözcük ve anlatım sorunlarını saptadılar ve düşüncelerini anket formlarına aktardılar. Buna göre öğrencilerin yalnız yüzde 8'i "eseri rahatlıkla ve eksiksiz anladığını" belirtirken, yüzde 19'u "Hiç anlayamadım", yüzde 44'ü "Anlayamadığım yerler çoğunlukta oldu", yüzde 29'u "Bazı yerleri anlamakta güçlük çektim" yanıtını verdi. Kullanılan sözcüklerin değerlendirilmesi istendiğinde de öğrencilerin yalnız yüzde 7'si "sözcüklerin tümünü anlaşılır bulduğunu" ifade etti. Yüzde 62'si "sözcüklerin çoğunun anlamını bilmediği" kaydederken, yüzde 31'i de "Çok az sözcüğü anlayabildiğini" belirtti. Öğrencilerin büyük bölümü, "anlayarak okumak" için eserin günümüz Türkçe'sine çevrilmesi gerektiğine inanıyor. Ancak yüzde 26'sı "sonunda veya sayfanın altında açıklamalar o yüzde 7'si de "ilk yazıldığı haliyle kalmalı" görüşünü savunuyor.
Öğretmenler sadeleştirmeden yana
Öğretmenlerin, öğrencilere ilişkin gözlemlerinden de faydalanılmasının amaçlandığı ankette, öğrencilerin "anlama" ve "dil" yönünden düzeyleriyle ilgili görüşler soruldu. Öğretmenlerin yüzde 49'u "içeriği kavramakta güçlük çektiler", yüzde 42'si de "anlayamadılar ve ilgileri dağıldı" yorumunu yaparken, yüzde 9'u öğrencilerin "anlayarak okuduğunu" savundu.
Öğretmenlerin yüzde 69'u öğrencilerin "sözcüklerin büyük çoğunluğunun anlamını bilemediğini", yüzde 21 "kimi sözcüklerin anlamını bilemediğini" belirtirken, yüzde 10'u sözcüklerin büyük bölümünün anlamının bilindiğini kaydetti. Bu noktadan hareketle "Nutuk'un genç kuşaklarca daha yaygın okunman ne yapılmalı" sorusuna öğretmenlerin yüzde 75'i "günümüz Türkçe'si gözönünde bulundurularak sadeleştirilmeli", yüzde 13'ü "anlatım korunarak açıklama ve dipnotlarla yetinilmeli", yüzde 12'si "dil ve anlatım açısından ilk yazıldığı haliyle kalmalı" yanıtını verdi.