hazırlayan: ali rıza bayzan / www.bayzan.net/ arbayzan@hotmail.com
Türkiye'deki Protestan kiliselerin faaliyetlerine destek olması için vakıflaşma sürecine girdiklerini de belirtmeliyiz. İstanbul Protestan Kilisesi (Bostancı Kilisesi), Resmi Gazete'de yer alan ilana göre geçen yıl bir vakıf kurdu. Vakfın kurucuları arasında Salih Kurtbaş, Beryl Margaret Şimşek, Cemal Ercüment Tarkan, M. Ali Şimşek, M. Celalettin Çıkın, Yüksel Köroğlu, Birsen Ayhan, Zeynep Hatun Gümüş, Timur Topuz, Fatma Özkan, Mert Subaşıoğlu, Ömer Diren, Nuray Köylü, Zeynep Köylü, Selma Gümüş, Hülya Yılmaz, Rana Tarkan gibi isimler yer alıyor.
Protestan kiliseler 1986'dan itibaren kendi aralarında bir üst örgütlenme sürecine girmiştir. Başlangıçta adı "Bağımsız Protestan Kiliseleri Danışma Kurulu" idi. Bu "Danışma Kurulu" medyada yer alan haberlere göre artık bir "Türkiye Protestan Kiliseleri Birliği"ne dönüşmüş durumdadır. Ve dizimizde adı geçen Protestan kiliselerin büyük bir çoğunluğu bu birliğe üyedir. Böyle bir örgütlenmenin yasal olduğunu sanmıyoruz. Öyle ya yeni kiliseler yasalara uygun değilse onların kurduğu birlik nasıl olur da yasal olur?Türkiye'deki Protestan kiliseler kendi aralarında bir üst örgütlenmeye gittiklerini de belirtmeliyiz. İstanbul'daki Türk Protestan kilisesi, Ankara ve İzmir'de bulunan Protestan kiliseler 1986'dan itibaren bir araya gelmeye başlamıştır. Zamanla üç ayda bir düzenli bir biçimde toplantılar yapılmaya başlanmıştır. Organizasyonun başlangıçtaki adı "Bağımsız Protestan Kiliseleri Danışma Kurulu" idi.
Bu "Danışma Kurulu" medyada yer alan haberlere göre artık bir "TÜRKİYE PROTESTAN KİLİSELERİ BİRLİ?İ"ne dönüşmüş durumdadır. Ve dizimizde adı geçen Protestan kiliselerin büyük bir çoğunluğu bu birliğe üyedir. Böyle bir örgütlenmenin yasal olduğunu sanmıyoruz. Öyle ya yeni kiliseler yasalara uygun değilse onların kurduğu birlik nasıl olur da yasal olur?
Türkiye Protestan Kiliseleri Birliği'nin Basın Danışmanı 1995'ten beri İSA KARATAŞ'tır. Birliğin Başkanı ise BEHNAN KONUTGAN'dır.
Bible House İmmanuel Protestan Ermeni Kilisesi(1) papazı olan Behnan Konutgan, aynı zamanda "AMERICAN BIBLES SOCIETY" yetkililerindendir. Bible Society'nin direktörünün AMENIEL BA?DAŞ olduğunu kaydedelim. Başka deyişle Ameniel Bağdaş ve Behnan Konutgan çalışma arkadaşıdır. Ameniel Bağdaş'ın Alevilere özel ilgi gösterdiğini ve Bible Society 'nin web sitesinde Türkiye'nin yüzde otuzunu Alevi olarak gösterdiğini de not etmeliyiz.(2) (Ameniel Bağdaş'la ilgili olarak ayrı dosya hazırlamakta olduğumuzu da belirtelim. Türkiye Protestan Kiliseleri Birliği'nin başta Amerika, İngiltere ve Almanya olmak üzere uluslararası bağlantılarında "American Bibles Society"nin önemli bir köprü olduğunu belirtmeliyiz.
Amerikan Board Teşkilatı ve Genel Sekreteri Protestan misyoner Alan McCain
Hem BİBLE HOUSE İMMANUEL PROTESTAN ERMENİ KİLİSESİ hem de Bible Society, AMERİKAN BOARD TEŞKİLATI'nın mirasçısı olan Sağlık ve Eğitim Vakfı'na ait binayı garip bir şekilde ayrıcalıklı olarak kullanmaktadır.
Amerikan Board, daha önce söz ettiğimiz ünlü Protestan misyoner örgüt ABCFM'dir. Hani şu Ermeni, Bulgar ve Pontus isyanlarının entelektüel temellerini atan Amerikan Kolejleri'nin kurucusu olan örgüt. Amerikan Board Teşkilatı'nın şimdiki Genel Sekreteri Protestan papaz ALAN McCAİN'dir. Amerikan vatandaşı olan Alan McCain aynı zamanda SEV vakfında kurucu temsilcisidir. Alan McCain, hem aktif bir misyoner olarak görev yapmakta hem de Dünya Kiliseler Birliği ile yakın ilişki halindedir.
Anlaşılan o ki "Türkiye Protestan Kiliseleri Birliği" ile DÜNYA KİLİSELER BİRLİ?İ, arasındaki köprülerden birisi Alan McCain'dir.
SEV'in iki kurucusundan birisi olan TAC mezunu Av. ENGİN ÜNSAL'ın verdiği bilgiye göre Türkiye'de ikamet eden Protestan papaz Alan McCain'in en çok ziyaret ettiği yerler arasında Mardin ve İsrail başı çekmektedir. Sn Ünsal, bu ziyaretlerin amacını bilmiyordu. "Karataş'ın Konutgan'ın ve Bağdaş'ın Süryani olması bir fikir vermiyor mu?" diye Mardin sorusunun cevabını bu satırların yazarı sunmuştu. Amerikan Board Teşkilatı, Osmanlı'da Ermeniler aracılığıyla yaptıklarını şimdi de Süryaniler aracılığıyla yapmak istiyor demek ki. İsrail boyutunu, bu dizinin ilk bölümlerinde ele aldık: "TANRISAL MUTLULUK ÇA?IN ARİFESİ" adlı ilahiyat doktrini hakkında yazdıklarımıza bakılabilir.
Protestan Vakfı
Türkiye'deki Protestan kiliselerin faaliyetlerine destek olması için vakıflaşma sürecine girdiklerini de belirtmeliyiz. İstanbul Protestan Kilisesi (Bostancı Kilisesi), Resmi Gazete'de yer alan ilana göre geçen yıl bir vakıf kurdu. Bildiğimiz kadarıyla haber yalnızca Zaman gazetesinde çıktı. Zaman'ın haberine göre "Protestan inancına mensup olan vatandaşlar ile yabancıların dini ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla vakıf kurdu. Vakfın kurucuları arasında SALİH KURTBAŞ, BERYL MARGARET ŞİMŞEK, CEMAL ERCÜMENT TARKAN, M. ALİ ŞİMŞEK, M. CELALETTİN ÇIKIN, YÜKSEL KÖRO?LU, BİRSEN AYHAN, ZEYNEP HATUN GÜMÜŞ, TİMUR TOPUZ, FATMA ÖZKAN, MERT SUBAŞIO?LU, ÖMER DİREN, NURAY KÖYLÜ, ZEYNEP KÖYLÜ, SELMA GÜMÜŞ, HÜLYA YILMAZ, RANA TARKAN gibi isimler yer alıyor.(3)
Yurt dışıbağlantılarına örnekler
Türkiye'deki Protestan örgütlenmelerin yurt dışı bağlantıları yalnızca Dünya Kiliseler Birliği ile olan ilişkilerinden ibaret değildir. Türkiye'deki Protestanların örgütlenmelerin yurt dışındaki Türkler üzerinde propaganda faaliyeti sürdüren kimi kilise ve örgütlerle ilişki halindedirler. Bağlantılı oldukları kurumlardan bazılarını örnek kabilinden şöyle sıralayabiliriz:
1) Hollanda'da, Müjde Kurumu, (Enschede) başında Necmi adlı bir Türk var.
2) İngiltere'de, London Downs Baptist Church,
3) Yine Hollanda'da, Amsterdam Müjde Kilisesi,
4) Belçika'da, başında papaz Sarkis Paşaoğlu adında Türkiye kökenli bir Ermeni olan, Brüksel Avederanagan (İncili) Kilisesi,
5) Almanya'da, Papazı Recep Avşer olan Türkçe Konuşan Kilise Topluluğu, Sindelfingen).
Dipnotlar:
1) Ermeni Kilisesi olmakla birlikte şimdi kontrol cemaatın çoğunluğunu oluşturan Süryanilerdedir.
2)www.biblesociety.org/bs-tur.htm
3) 25.6.2001 tarihli Zaman Gazetesi.
4 ) www.yenimesaj.com.tr/index.php?dizi_yazi=1&secim=5&secili=1&sira=139
Protestan misyonerlerin örgütlenme stratejisi
28.05.2002 - 03.06.2002 tarihleri arasında yayınladığımız "Misyoner Örgütlerin İzmir Dosyası" başlıklı araştırmamızda Protestan misyonerlerin örgütlenme modellerini de ele almıştık. (Bkz., 30.5.2002 tarihli Yeni Mesaj.) Yeri geldiği için söz konusu araştırmamızdan bir alıntı yapacağız:
"Çoğu Protestan grubun oluşumunda izlenen stratejiyi şöyle özetleyebiliriz. Önce yurt dışından gönderilen profesyonel bir çekirdek kadro oluşturulmaktadır. Bu çekirdek kadro, önce bir alan çalışması yapmakta ve lojistik destek alacağı kişileri ve kurumları saptamaktadır.
Lojistik destek için başta azınlıklar olmak üzere kendilerine sempatik yaklaşan çevrelere başvurmaktadırlar. Dinler arası Diyalog stratejisi bu bakımdan misyonerlere olağanüstü avantaj sağlamaktadır.
İlk hedef, genellikle aslen Hıristiyan olan yabancılar olmaktadır. Böylece ikinci çemberi kurmaktadırlar. Üçüncü çember ise daha çok dini duyarlılığı zayıf Türk gençlerinden devşirilen yeni Hıristiyanlardan oluşturulmaktadır. Hedef olarak seçilen Türk vatandaşları daha çok milli ve dini bütünlük içerisinde yeterince kaynaşamamış kişiler olmaktadır.
Misyoner Fakültelerin ders programlarında beyin yıkama, hipnoz, telkin, propaganda ve ikna gibi konuları içeren psikoloji ve sosyal psikoloji dersleri de olduğu için profesyonel misyonerler için devşirme yöntemi pek de zor olmamaktadır.
Türklerin seçiminde çeşitli teknikler kullanılmaktadır. İngilizce kursları, İsa Mesih filmi, ev kiliseler, yaz kampları gibi. Mektuplar, internet, İncil dağıtımı, İngilizce kursu genellikle ilk tanışma aracı olarak kullanılmaktadır. İkinci aşamada bu yolla seçilenler, kilise içinde bir hıristiyanlaştırma kursundan geçirilmekte. Kurslarda küçük gruplar oluşturulmakta ve katılımcılar birebir izlenmektedir.
Üçüncü aşamada bu kursu başarıyla bitirenler ev kiliselere transfer edilmekte. Genellikle altı ay ya da bir yıl süren bu süreçten sonra yaz kamplarında vaftiz aşamasına geçilmektedir.
Kilisedeki hiyerarşik düzen de örgütlenme tarzına uygun bir biçimde piramit modeline göre kurulmaktadır. Tepede profesyonel misyonerler, ortada aslen Hıristiyan olan yabancılar, en altta ise Hıristiyanlaştırılan Türkler yer almaktadır.
Hıristiyanlaştırılan Türklerin öne geçebilmesinin başlıca koşulu aslen Hıristiyan olan eşlerle evlenmeleridir. Bu yolla özel yaşam da denetim altına alınmakta ve misyoner örgütlerin içine sızılması engellenmektedir."(4)