logo
29 MART 2024

Yaylalarda sorun var

11.09.2005 00:00:00
Günlerdir potansiyelinden bahsedip Devletin yatırımını beklediğini belirttiğimiz Sisdağı sakinlerinin kapısını sürpriz bir tasarruf çaldı. Buradaki kökleri yüzlerce yıla uzanan Sisdağı sakinleri kendilerini "mera mütecavizi" kapsamında buldu. Mevcutlar yetmiyormuş gibi hem Sisdağı sakinlerinin hem de ülkemizin sorunlarına bir de yayla sorunu eklendi.

"Dedemi bırak, babamı bırak, kendim 95 senedir burayı kumanda ediyorum. 1936'dan beri de emlak vergisi ödüyorum. Bu nasıl iştir anlamadık?" sözleri 108 yaşında olduğunu belirten Geyikli sakinlerinden Hacı Osman Öztürk' ait. Hacı Osman Öztürk amca bu sözleri bizzat kendisinin 95 senedir yaylacılılk yaptığı, babası, dedesi de işin içine katıldığında yapılan yaylacılığın 195, 295 yıllara çıktığı Sisdağı'nda son zamanlarda gündeme getirilen bir uygulamadan dolayı söylüyor. Bu uygulama, önce, Devletin, Çevre ve Orman Bakanlığı kanalıyla Sisdağı yaylası sakinlerinin arazilerinin kendine ait olduğunu hatırlaması (!), çevirgelerini yıkması, mevcut her eve 600 m2 vermesi, çitleri bu alana çekmesi şeklinde kendini gösterirken, şimdilerde, 2005 Temmuz ve Ağustos'unda, bir adım daha atarak, 600 m2 yer vermekten vazgeçtiği gibi kimisinin yaşı yüzyıllara, kimisinin yarım, kimisinin çeyrek asırlara varan evlerin kaçak olduğu, terk edilmesi gerektiği hükmüne kadar uzanıyordu.3091 Sayılı Kanun gereği tahkikatBu çerçevede, 3091 Sayılı Kanun ( 04.12.1984 tarihli,Taşınmaz Mal Zilyedliğine Yapılan Tecavüzlerin Önlenmesi Hakkında Kanun) gereğince, "Sisdağı'nda meraya haksız tecavüz ve müdahalede bulunan" olarak nitelenen tam 264 kişi hakkında,  28.07.2005 Perşembe günü tahkikat yapılıyor, haneleri başında bulunanlardan veya yakınlarından "mütecaviz" sıfatıyla yazılı ifadeleri alınıyor, çoğu ifade de "Sisdağı'nda, atamdan, dedemden, babamdan, kocamdan kalma bir evim ve takriben 500-600 m2 çevirgem var", veya "Sisdağı'nda bir evim ve biraz çevirgem var. Ev ve yerler bana atamdan, dedemden kaldı", ya da "Sisdağı yaylasında bir evim var. Çevirgem yok" şeklinde ifade tutanağına geçiyordu. Bu işlem yapılırken de Sisdağı'nı kendine vatan bilmiş vatandaşta, "Devlet, herhalde artık bu soruna bir çözüm getirecek. Mevcut evimizin bize ait olduğunu tescilleyecek ve biraz da çevirge verecek" anlayışı vardı. Kaldı ki ifade alan memurlar bile çevirgesi bulunanın çevirgesini mutlaka yazmasını salık veriyor, yarın, vatandaşın inandığı şekilde devletin karar alması halinde çevirgesi olduğunu yazmayanların bu haktan istifade edemeyeceği kanaatini aktarıyordu. Aynı şekilde, mahalde hazır bulunan Geyikli Belediye Başkanı Muzaffer Türkmen de, tahkikatı yürüten Şalpazarı Kaymakamlık makamı  ile görüştüğünü, vatandaşın aleyhine herhangi bir kararın söz konusu olmadığını, sadece daha önce görülmüş Mahkeme sonuçlarına istinaden "idare"nin yapması gerekeni yaptığı, tahkikat sonuçlarının bir dosya halinde Valilik makamına sunulacağı bilgisinin kendisine verildiğini belirtiyordu. İlçe İdare Kurulu'nun Men kararıPeki neticede ne mi oldu? Neticede, vatandaşı hayal kırıklığına uğratan bir kararla çıkagelindi. Şalpazarı İlçe İdare Kurulu 05.08.2005'te toplanmış, "Mülki sınırlarımız içerisindeki beldemiz Sis dağında bulunan obalarda 28.07.2005 Perşembe günü saat 10.00'dan itibaren 3091 Sayılı Kanun gereğince yapılan tahkikat sonucu verilen 05.08.2005 tarih ve 3091/4-5-6-7-8-9-10 sayılı men kararları 11.08.2005 Perşembe günü saat 10.00'dan itibaren yerinde infaz edilecektir" şeklinde umuma açık yerlere asılarak duyurulan bir karar almıştı. Kararın vatandaşı ilgilendiren bölümü şöyleydi: "Şalpazarı Geyikli beldesi sınırları içerisinde bulunan Sisdağı'nda oba tabir edilen yerler menfaati umuma ait taşınmazlardan yaylak olup, Devletin hüküm ve tasarrufu altındadır. Buralardan müştereklik ve eşitlik ilkeleri doğrultusunda her vatandaşın yararlanması gerekmektedir. Kaldı ki tel örgü ile çevirmek veya ev inşa etmek suretiyle sahiplenme cihetine gidilmesi mümkün değildir. Davalılar (Mütecaviz)'ın ev inşa ederek veya tel örgü ile çevirerek Geyikli beldesi sınırları içerisinde bulunan Sisdağı yaylağındaki alanlar (Oba)'a haksız tecavüz ve müdahalede bulundukları anlaşılmıştır. Bu nedenle, yukarıda adı geçen davalılar (Mütecaviz)'ın Geyikli beldesi Sisdağı yaylağında bulunan hanyanı obasındaki haksız tecavüz ve müdahalesinin 3091 sayılı Kanun gereğince MEN'ine, taşınmazın Zilyedi adına Geyikli Belediyesine teslimine, tarafların üstün hak iddia ettiği takdirde genel hükümler çerçevesinde Yargı yoluna başvurmaları gerektiğine, soruşturma ve infaz giderlerinin İcra yolu ile davalı (Mütecaviz)'lerden tahsil edilerek hazineye irad kaydedilmesine; 3091 sayılı Kanunun 2'nci, 7'nci ve bu Kanuna ilişkin Yönetmeliğin 35'nci maddesi gereğince karar verilmiştir."  Müsadere kapsamına giren evlerVatandaşı etkileyen karar sadece bundan ibaret değildi. Bu karar sadece Geyikli beldesi Yeşilyurt mahallesi hudutları içinde bulunup da "mera" olarak telakki edilen yerleri kapsarken, "Zilyedi adına Belediyeye teslimi" öngörürken, bir başka karar vardı ki "orman arazisi" telakki edilen yerlerle ilgiliydi. kapsıyordu. Duyanları "şok"a uğratan ve toplam 57 kişiyiilgilendiren B.18.1.OGM.1.23.07.03.Ş2/830 Sayılı bu kararın, Şalpazarı Orman İşletme Şefi Erkan Kurt imzasıyla duyuru metninde, "müsadereli evler hakkında" konu başlığıyla şu ifadeler yer alıyordu: "Şalpazarı Sulh Ceza Mahkemesince Şefliğimize bağlı Sisdağı Hanyanı, Eskioba, Erkeksu ve Pelitçik yaylalarında Orman arazisi içinde yapılan kaçak yapı ve tesislerin müsaderesine karar verilmiş ve bu kararlar kesinleştikten sonra ekli listede sunulan müsadereli kaçak yapı ve tesislerden çevirge türü (dikenli tel, tahta çit vs) olanların infazı 2001 yılında idaremizce yapılmış olup geride infazı yapılmamış yayla evleri kalmış olmakla beraber bu evlerin müsaderesi için ilgili kurumlarla gerekli resmi yazışmalar yapılmış en son durum VALİLİK MAKAMINA intikal ettirilmiş idi. Ancak İşletme Müdürlüğümüzün 25.07.2005 tarih ve B.18.1.OGM.1.23.07-Ş2/3694 sayılı yazıları gereğince, Mahkeme kararlarının idaremizce infaz edilmesi emirlendiğinden, Mahalle Muhtarlığınız yetki alanı içerisinde kalan kaçak yayla evlerine tüm hizmetlerin kesilmesini ve yazımızın Mahalle Muhtarlığınıza tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde Devlet Ormanı içerisinde bulunan kaçak yayla evlerini terk etmeleri için Muhtarlığınızca ilan edilmesini... arz ederim." 

Vatandaş şoka uğradıBu satırların yazarının da gözlemlediği şekliyle infaz memurları yukarıdaki kararları yerinde infaz etmek için gerçekten de belirtilen tarihte, tam vaktinde, saat 10.00'da Sisdağı yaylasında oldular. Hazır bulunan vatandaşlara tebligatı yaptılar. Çoğu hazır bulunamadı. Köylerinde cenazeleri vardı. Komşuları Seyit Aydemir ölmüş, komşuluk görevini ifa için gelememişlerdi. Kaldı ki gelememiş olmaları infaza bir engel teşkil etmiyordu. Çünkü duyuruda "yokluklarında da infaz işleminin yerine getirileceği" ibaresi vardı. Hazır bulunanlar önce men ve müsadere kararlarına inanmak istemediler. Tahkikat atmosferine binaen evlerinin ve hatta çevirgelerinin adlarına tescilini bekliyorlardı; şaşırdılar. Atadede-babadan miras kaldığını bildikleri yerlerinin, asırlık-yarım asırlık-çeyrek asırlık evlerinin, onlara ait olmadığı, terk etmeleri söyleniyordu; şok oldular. Anadolu'nun çilekeş insanının bildik tepkisini gösterdiler. "Olmaz böyle şey" dediler. "Bu bir haksızlık" dediler. "Bu işte bir yanlışlık var" dediler. "Madem buralar devlete aitmiş. Peki biz kime aitiz?" diye sordular. O sıralarda PKK'nın Karadeniz'e sızma girişimleri konuşuluyordu; "Buraları bizden alıp PKK'lılara mı verecekler?" diye serzenişte bulunanlar oldu. "Bu yerler, evler bize atadan, dededen kaldı. Hak sahibi olduğumuzu biliyorduk. Şimdi öyle olmadığı söyleniyor. Devlet bizi dava ediyor. Peki Türkiye'nin en büyük davası ne? Türkiye, bu en büyük davasından vazgeçmedi mi? İş, bu yaylalara mı kaldı? Devletin gücü bize mi yetiyor?" şeklinde fikir yürütenler oldu. Aralarında konuştular, tartıştılar. Bilenler bilmeyenlere, idrak edenler etmeyenlere, anlayanlar anlamayanlara neler yapılabileceğini anlattılar. Mutlaka düzeltilmesi gereken bir haksız uygulama ile karşı karşıya bulunduklarına kanaat getirdiler. Haklı oldukları şuuruyla hukuk çerçevesinde haklarını aramaya karar verdiler. İnfaz memurları ve güvenlik güçlerine her zamanki misafirperverliklerini göstermeyi de ihmal etmediler. Görevlerini ifa edip uğurladıktan sonra da haklılık inancının verdiği güçle günlük, mutad meşguliyetlerine döndüler. Aldığımız son bilgilere göre ise hadise biraz küllenmeye bırakılmış durumda.
Oy sayımı iftar saatine denk geliyor
YSK 'iftar' konusunda karar verdi
'İBB adayını çek' teklifine yanıt verdi
AKP'ye 3 şartını açıkladı
AKP'den bir seçim klasiği
Seçime 3 gün kala gaz bulundu!
İSO'dan tarihi uyarı
'Eğitimli gençlerimizi avlamak için...'
'AJet ile anlaşmamız yok'
THY'den çok garip Ajet kararı!
Almanya'nın öteki yüzü
Avrupa'nın ilk siyonist ülkesi Almanya!
CHP adayı istifa edip AKP'ye katıldı
'Erdoğan'ın emrinde olacağız'
Rezalet ötesi
Yahudi askerler aşağılıkta da zirvede!
'Sandık, hepimizin namusuna emanettir'
Erdoğan son mitingini yaptı
'Gençler BTP’ye akın ediyor'
Zeytinburnu'nda BTP coşkusu
'Para sayma' soruşturmasında Muammer Keskin'in ifadesi
'Bağış karşılığı makbuz almadım'
Yargıtay Başkanı seçimi 31 Mart sonrasına kaldı
10. turda da sonuç çıkmadı
1 Nisan'da okullar tatil mi?
Milli Eğitim Bakanlığı açıkladı
Emekli maaşı için seçim sonrasını işaret etti
'Temmuz' ayında masaya yatıracağız'
Oy sayımı iftar saatine denk geliyor
YSK 'iftar' konusunda karar verdi
'İBB adayını çek' teklifine yanıt verdi
AKP'ye 3 şartını açıkladı
AKP'den bir seçim klasiği
Seçime 3 gün kala gaz bulundu!
İSO'dan tarihi uyarı
'Eğitimli gençlerimizi avlamak için...'
'AJet ile anlaşmamız yok'
THY'den çok garip Ajet kararı!
Almanya'nın öteki yüzü
Avrupa'nın ilk siyonist ülkesi Almanya!
CHP adayı istifa edip AKP'ye katıldı
'Erdoğan'ın emrinde olacağız'
Rezalet ötesi
Yahudi askerler aşağılıkta da zirvede!
'Sandık, hepimizin namusuna emanettir'
Erdoğan son mitingini yaptı
'Gençler BTP’ye akın ediyor'
Zeytinburnu'nda BTP coşkusu
'Para sayma' soruşturmasında Muammer Keskin'in ifadesi
'Bağış karşılığı makbuz almadım'
Yargıtay Başkanı seçimi 31 Mart sonrasına kaldı
10. turda da sonuç çıkmadı
1 Nisan'da okullar tatil mi?
Milli Eğitim Bakanlığı açıkladı
Emekli maaşı için seçim sonrasını işaret etti
'Temmuz' ayında masaya yatıracağız'

Şanlıurfa'da zincirleme trafik kazası: 3 kişi öldü, 6 kişi yaralandı

Şanlıurfa'nın Siverek ilçesinde zincirleme trafik kazasında 3 kişi öldü, 6 kişi yaralandı.
28.03.2024 22:45:00
Anadolu Ajansı
Şanlıurfa'da zincirleme trafik kazası: 3 kişi öldü, 6 kişi yaralandı
Şanlıurfa'da zincirleme trafik kazası: 3 kişi öldü, 6 kişi yaralandı

Siverek-Şanlıurfa kara yolunun 3'üncü kilometresi Siverek Devlet Hastanesi yakınlarında, Mehmet Karakayalı idaresindeki 34 SRM 01 plakalı otomobil, Kudbettin Kazancı yönetimindeki 07 GHV 87 plakalı hafif ticari araç ve Hamdullah Kınış'ın kullandığı 63 N 5314 plakalı motosiklet çarpıştı.

Çevredekilerin ihbarı üzerine bölgeye 112 Acil Servis, polis, jandarma ve itfaiye ekipleri sevk edildi.

Kazada yaralanan 9 kişi Siverek Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Yaralılardan İbrahim Erol, Hamdullah Kınış ile kimliği henüz belirlenemeyen 1 kişi yapılan müdahalelere rağmen kurtarılamadı.

Kaza nedeniyle ulaşıma kapanan kara yolu, araçların kaldırılmasının ardından yeniden trafiğe açıldı.

Şanlıurfa Valisi Hasan Şıldak, sosyal medya platformu X hesabından, Siverek ilçesinde meydana gelen kazada 3 kişinin hayatını kaybettiğini, 6 kişinin de yaralandığını belirterek, şu ifadelere yer verdi:

"Kazaya trafik ve sağlık birimlerimiz tarafından en hızlı şekilde müdahale edilmiş, yaralılar hastaneye kaldırılmıştır. Kazada hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum." 

Utanmadan bir de paylaşım yapıyorlar

 
İnsanlıktan zerre kadar nasibini almamış çeteciler olarak da bilinen Yahudi askerler, Gazze'de yaptıklarıyla ahlaksızlıkta da zirveyi kimseye bırakmıyor.
28.03.2024 17:50:00 / Güncelleme: 28.03.2024 17:54:49
HASAN PARLAK
 Utanmadan bir de paylaşım yapıyorlar
 Utanmadan bir de paylaşım yapıyorlar

İnsanlıktan zerre kadar nasibini almamış çeteciler güruhu olarak da bilinen Yahudi askerler, Gazze'de yaptıklarıyla ahlaksızlıkta da zirveyi kimseye bırakmıyor. Nitekim Gazze'de soykırım yapan Yahudi askerleri, işgal ettikleri bölgede her türlü rezalete imza atıyor. Hatta rezaletlerini sosyal medyada paylaşmaktan da geri durmuyor. Reuters ajansında yer alan görüntüler de Yahudi askerlerinin ne kadar 'insanlık sınıfı'nın dışında olduğunu ortaya koyuyor. Nitekim İsrail askerleri, Filistinlilerin evlerinde bulunan iç çamaşırlarıyla oynadıklarını gösteren fotoğraf ve videoları yayınlamaktan geri durmadı. Videolardan birinde Gazze'deki bir odada bir koltukta oturan İsrailli bir asker sırıtıyor, bir elinde silah, diğer elinde beyaz saten iç çamaşırını kanepede yatan bir yoldaşın açık ağzının üzerine sallıyor. Böylece Yahudi askerlerin insan olmadığını, başka tür bir mahluk olduğunu tüm dünyaya haykırıyorlar. 

Özgür Özel hakkında 'zibidi' benzetmesi nedeniyle suç duyurusu

Kahramankazan 15 Temmuz Gaziler ve Şehit Aileleri Derneği, CHP Genel Başkanı Özgür Özel hakkında "Kot üstüne perdelik kumaştan kefen çeken zibidiler' sözleri nedeniyle suç duyurusunda bulundu.
28.03.2024 16:32:00
İhlas Haber Ajansı
Özgür Özel hakkında 'zibidi' benzetmesi nedeniyle suç duyurusu
Özgür Özel hakkında 'zibidi' benzetmesi nedeniyle suç duyurusu
Kahramankazan 15 Temmuz Gaziler ve Şehit Aileleri Derneği, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel'in bir mitingde 'Tayyip Bey çağırınca oraya dizilen kot üstüne perdelik kumaştan kefen çeken zibidiler değil, dedesi Çanakkale'de kefensiz yatanlar kurtarır bu memleketi" ifadelerini kullanması üzerine hakkında suç duyurusunda bulundu.

Konuya ilişkin açıklamada bulunan Kahramankazan 15 Temmuz Gaziler ve Şehit Aileleri Derneği Başkanı Cafer Akın, 'CHP Genel Başkanı Özgür Özel haddini aşan açıklamalarda bulunmuştur. Bunun üzerine Kahramankazan 15 Temmuz Şehit Aileleri ve Gaziler Derneği olarak suç duyurusunda bulunacağız. CHP Genel Başkanı hadsiz Özgür Özel, 15 Temmuz darbe girişimine karşı koyan vatandaşlarımıza utanmadan, sıkılmadan 'zibidi' dedi. 'Tayyip Bey'in çağrısına oraya dizilen kot üstüne perdelik kumaştan kefen çeken zibidiler değil, dedesi Çanakkale'de kefensiz yatanlar kurtarır bu memleketi' ifadesini kullandı. CHP, Mustafa Kemal Atatürk'ün kemiklerini sızlatmaya devam ediyor. Özgür Özel'i kınıyoruz. 15 Temmuz şehit ve gazilerine zibidi diyemezsin, haddini bil' diye konuştu.

'Fetullahçı teröristlere inanç grubu güzellemesi yapan CHP Genel Başkanı Özgür Özel'i kınıyoruz'

Özel'den özür beklediklerini söyleyen Akın, 'Aziz Türk milleti evlatları, söz konusu vatan olduğunda canlarından geçerek darbecileri ve darbeciliğe alkış tutanları durdurmuşlardır. 15 Temmuz'da devletinin çağrısıyla milletle kol kola şehadete yürüyerek tanklara siper olan aziz şehitlerimizin aileleriyle birlikte şehitlere 'zibidi' deme hadsizliğini gösteren Fetullahçı teröristlere inanç grubu güzellemesi yapan CHP Genel Başkanı Özgür Özel'i kınıyoruz. Her halükarda ülkeyi sizin kurtarmayacağınız kesin. Tankların arasından sıvışıp giderken, televizyon karşısında kahvenizi yudumlayarak izlediğiniz 15 Temmuz'da meydanlarda can veren, kan veren o 'zibidi' dediğiniz korkusuz kahramanlardan öğrenecek çok şeyiniz var. Asıl zibidi kim biliyor musunuz' O gece darbe oluyor diye alkış tutanlar, o gece kadeh kaldıranlar, o gece tankların arasından sıvışanlar, o geceden sonra darbecileri savunanlar, kahpe teröristlerle iş birliği içerisinde olanlar; millet siz siyasi malzeme yapın diye kurtarmadı bu vatanı. Ne Çanakkale'de kefensiz yatan atalarımız ne de 15 Temmuz'da karşı koyarken şehit olan yiğitlerimiz. Kahraman gazilerimiz, bu ülke için zerre faydası olmayanlar, ülke yönetimine talip olmaktan utanmıyorlar. CHP Genel Başkanı Özgür Özel'den şehit ailelerimiz ve gazilerimizden acilen özür dilemesini bekliyor ve şiddetle kınıyoruz' dedi.

'Atatürk'ün kurduğu bir partide gazilere ve şehitlere bu söylem kabul edilemez niteliktedir'

Özel'in sözlerinin kabul edilemez olduğunu söyleyen Avukat Burakhan Çınar ise, 'Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve aziz milleti için bir an olsun gözünü kırpmadan şehit olan ve yine bu uğurda gazi olanlara CHP Genel Başkanı'nın TV kanallarında da görüleceği üzere açık bir şekilde 'zibidi' şeklindeki hakaretini derin bir üzüntü ile hep beraber izledik, takip ettik. DEM Parti ile kent uzantısı neticesinde PKK'lı kişileri ilçe yönetimlerine sokan bir partinin genel başkanının her mitingde, hatta kendi partisinin genel başkanlık seçimlerinde dahi Selahattin Demirtaş'a, Osman Kavala'ya selam gönderirken, gazi veya şehit gibi kelimelerin nasıl bir maneviyat oluşturduğunu anlaması bizler tarafından beklenemez. Türk Ceza Kanunu'nun belirli maddelerini ihlal etmesi ve gazilerimiz ile şehit ailelerimiz üzerinde nasıl bir etki uyandırdığı kamuoyunun takdirindedir. Bu nedenle Kahramankazan Cumhuriyet Başsavcılığımıza şikayetçi olmak için burada bulunuyoruz. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu bir partide gazilere ve şehitlere bu söylem kabul edilemez niteliktedir. Bu nedenle de Özgür Özel'i kınıyoruz ve kendisinden şikayetçiyiz. Yüce Türk adaleti gereğini yapacaktır' ifadelerini kullandı.

Yargıtay Başkanı seçimi 31 Mart sonrasına kaldı

Adaylardan Mehmet Akarca 120, Ömer Kerkez 138 oy alırken, 9 boş oy, 71 de geçersiz oy kullanıldı. Salt çoğunluğun sağlanamaması nedeniyle seçime 11. tur oylamayla devam edilecek.
28.03.2024 16:24:00
Anadolu Ajansı
Yargıtay Başkanı seçimi 31 Mart sonrasına kaldı
Yargıtay Başkanı seçimi 31 Mart sonrasına kaldı
Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca'nın 4 yıllık görev süresinin dolması nedeniyle yapılmaya başlanan başkanlık seçimlerinin onuncu turunda da hiçbir aday salt çoğunluğu sağlayamadı.

Mehmet Akarca, Yargıtay Başkanlığı görevine 24 Mart 2020'de seçilmiş, 4 yıllık görev süresi pazar günü itibarıyla dolmuştu.

Bu kapsamda Yüksek Mahkemenin 4 yıl boyunca görev yapacak yeni başkanını belirlemek için Yargıtay'da pazartesi günü sandık kuruldu ve Yargıtay üyeleri sandık başına gitti.

Seçimin ilk dokuz turunda hiçbir adayın, 348 Yargıtay üyesinin salt çoğunluğu olan en az 175 oyu alamaması üzerine bugün, Akarca ve Kerkez'in katıldığı onuncu tur oylama yapıldı.

Oylama sonucu Yargıtay Başkanı Akarca 120, 3. Hukuk Dairesi Başkanı Ömer Kerkez ise 138 oy aldı. Seçime katılım 338 olarak kayıtlara geçerken, kullanılan oylardan 9'u boş, 71'i ise geçersiz sayıldı.

Sekizinci tur oylamada diğer aday Muhsin Şentürk 96 oy almış, 3 oy geçersiz sayılmış, boş oy ise kullanılmamıştı.

Seçime 1 Nisan Pazartesi günü 11. tur oylamayla devam edilecek. Bu turda Muhsin Şentürk de oylamaya katılabilecek.

Seçimlerde üye tam sayısının salt çoğunluğunun hazır bulunması gerekiyor.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.