Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın tarımda öngördüğü 2018-2022 Stratejik Planı'nda 'Milli Tarım' vurgusu yapılmış olmasına rağmen; Türkiye tarımının son yılları ardı ardına sıfır gümrüklü ithalat kararlarının alınması ile geçti diyebiliriz. Hasat zamanlarında alınan kararlarla ithalatta gümrüklerin sıfırlanması ya da yarılara çekilmesiyle çiftçilerin elde ettiği ürünlerin fiyatı baskılanmış oldu. Böylece milli tarımdan kastedilen şeyin yabancı ülkelerin çiftçilerinin desteklenmesi olmuş oldu.
Samandan lop ete, canlı hayvandan kuru baklagile kadar tüm tarım ürününde yaşanan ithalat harcaması, 2016'da 15 milyar 637 bin dolar iken, 2017 Kasım'ında 16 milyar 514 bin dolara yükseldi. Bakalım 2018'de kaç milyar dolarlara ulaşacağız. Türkiye tarımında uygulanan yanlış tarım politikaları nedeniyle yaklaşık Belçika yüzölçümü kadar alanda artık üretim yapılmıyor.
12 yılda toplam 400 milyar TL ithalata para ödemiş durumdayız. Çöken tarım ekonomisi Türkiye'yi Şili'den, Uruguay'dan, Sırbistan'dan bile canlı hayvan ve karkas et alacak seviyeye getirdi. Buna göre Türkiye buğdayını; Rusya, Almanya, Fransa ve Ukrayna'dan temin etti. Arpayı İngiltere ve Hırvatistan'dan aldı. Samanını Gürcistan'dan aldı. Pamuğunu ABD, Yunanistan, Türkmenistan ve Hindistan'dan temin etti. Soyayı Arjantin'den, mısırını ABD, Arjantin ve Brezilya'dan ithal etti. Çeltik ve pirincini ABD, Vietnam, İtalya ve Tayland'dan sağladı. Mısır ve Çin'den kuru fasulye aldı. Kanada'dan yeşil mercimek ve nohut ithal etti. ABD, Ukrayna ve Kanada'dan bezelyesini, Bulgaristan'dan kurbanlık koyun, Şili, Uruguay ve Fransa'dan büyükbaş hayvan, Bosna Hersek'ten lop et ithal etti.
Geçtiğimiz günlerde Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba'ya Rusya'nın Türkiye'ye yapacağı et, süt ve süt ürünleri ihracatı sorulduğunda özetle şu yanıtı verdi: "Gittiğiniz ülkede diyorlar ki 'Sizden bu kadarlık mal alıyoruz, siz bizden ne alacaksınız? Bu en fazla et konusunda oluyor. Mecburen bir şeyler almak zorunda kalıyoruz."
Yıllardan beri Rusya'ya sembolik ürünler olan meyve-sebze ihraç ederiz. Bu ürünleri alma karşılığında Rusya'da bizlere karkas et satma şartını getirir ve satar. Tabir yerinde ise 1 liralık mal satarsak 10 liralık alırız.
Gelin görün ki sevgili okurlar bu uygulamayı dünyada lider olduğumuz stratejik ürünlerde yapamayız, yapmayız. Fındıkta, kuru üzümde, kuru incirde, kayısıda dünyada lideriz, dünya bizlere gebedir. Bu ürünleri istediğimiz fiyata dünyaya satamayız, satmayız. Elin gâvuru bu ürünleri ucuza kapatır bizden ve beş-on katına dünya ülkelerine satar para kazanır. Aynen bor madeninde olduğu gibi.. Bor madeninin dünyada yüzde 75'i bu ülke toprakları altında. Dünya bizlere gebe ve muhtaç. Ama bizler bu madeni ham olarak yok pahasına satarız ya da yabancı maden firmalarına peşkeş çekmişizdir.
Ülkede bu işleri tersyüz edecek ve bu milleti zengin kılacak sistemin adı elbette Milli Ekonomi Modeli. Prof. Dr. Haydar BAŞ Bey'e dönene ve Bağımsız Türkiye Partisi'ni iktidar edene kadar sürünmeye, ezilmeye ve en nihayetinde yok olmaya mahkûmuz. Kurtuluş elimizde ve yanı başımızda...
Samandan lop ete, canlı hayvandan kuru baklagile kadar tüm tarım ürününde yaşanan ithalat harcaması, 2016'da 15 milyar 637 bin dolar iken, 2017 Kasım'ında 16 milyar 514 bin dolara yükseldi. Bakalım 2018'de kaç milyar dolarlara ulaşacağız. Türkiye tarımında uygulanan yanlış tarım politikaları nedeniyle yaklaşık Belçika yüzölçümü kadar alanda artık üretim yapılmıyor.
12 yılda toplam 400 milyar TL ithalata para ödemiş durumdayız. Çöken tarım ekonomisi Türkiye'yi Şili'den, Uruguay'dan, Sırbistan'dan bile canlı hayvan ve karkas et alacak seviyeye getirdi. Buna göre Türkiye buğdayını; Rusya, Almanya, Fransa ve Ukrayna'dan temin etti. Arpayı İngiltere ve Hırvatistan'dan aldı. Samanını Gürcistan'dan aldı. Pamuğunu ABD, Yunanistan, Türkmenistan ve Hindistan'dan temin etti. Soyayı Arjantin'den, mısırını ABD, Arjantin ve Brezilya'dan ithal etti. Çeltik ve pirincini ABD, Vietnam, İtalya ve Tayland'dan sağladı. Mısır ve Çin'den kuru fasulye aldı. Kanada'dan yeşil mercimek ve nohut ithal etti. ABD, Ukrayna ve Kanada'dan bezelyesini, Bulgaristan'dan kurbanlık koyun, Şili, Uruguay ve Fransa'dan büyükbaş hayvan, Bosna Hersek'ten lop et ithal etti.
Geçtiğimiz günlerde Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba'ya Rusya'nın Türkiye'ye yapacağı et, süt ve süt ürünleri ihracatı sorulduğunda özetle şu yanıtı verdi: "Gittiğiniz ülkede diyorlar ki 'Sizden bu kadarlık mal alıyoruz, siz bizden ne alacaksınız? Bu en fazla et konusunda oluyor. Mecburen bir şeyler almak zorunda kalıyoruz."
Yıllardan beri Rusya'ya sembolik ürünler olan meyve-sebze ihraç ederiz. Bu ürünleri alma karşılığında Rusya'da bizlere karkas et satma şartını getirir ve satar. Tabir yerinde ise 1 liralık mal satarsak 10 liralık alırız.
Gelin görün ki sevgili okurlar bu uygulamayı dünyada lider olduğumuz stratejik ürünlerde yapamayız, yapmayız. Fındıkta, kuru üzümde, kuru incirde, kayısıda dünyada lideriz, dünya bizlere gebedir. Bu ürünleri istediğimiz fiyata dünyaya satamayız, satmayız. Elin gâvuru bu ürünleri ucuza kapatır bizden ve beş-on katına dünya ülkelerine satar para kazanır. Aynen bor madeninde olduğu gibi.. Bor madeninin dünyada yüzde 75'i bu ülke toprakları altında. Dünya bizlere gebe ve muhtaç. Ama bizler bu madeni ham olarak yok pahasına satarız ya da yabancı maden firmalarına peşkeş çekmişizdir.
Ülkede bu işleri tersyüz edecek ve bu milleti zengin kılacak sistemin adı elbette Milli Ekonomi Modeli. Prof. Dr. Haydar BAŞ Bey'e dönene ve Bağımsız Türkiye Partisi'ni iktidar edene kadar sürünmeye, ezilmeye ve en nihayetinde yok olmaya mahkûmuz. Kurtuluş elimizde ve yanı başımızda...
Adem Birinci / diğer yazıları
- Ali'nin Hendek’teki darbesi / 28.11.2023
- Kisa hadisi ve Ehl-i Aba / 25.11.2023
- Huzur hakkı ve çoklu maaş / 17.11.2023
- Zilzal Suresi / 26.10.2023
- Bu ülke insanı intihar edemez / 24.10.2023
- Taif ya da zulüm ve merhamet / 06.10.2023
- Boykot / 04.10.2023
- Hz. Fatıma anamızın nuru / 27.09.2023
- Âlemler nura gark oldu Muhammed doğduğu gece / 26.09.2023
- Ebu Leheb (Ateşin Babası) / 04.09.2023
- Kisa hadisi ve Ehl-i Aba / 25.11.2023
- Huzur hakkı ve çoklu maaş / 17.11.2023
- Zilzal Suresi / 26.10.2023
- Bu ülke insanı intihar edemez / 24.10.2023
- Taif ya da zulüm ve merhamet / 06.10.2023
- Boykot / 04.10.2023
- Hz. Fatıma anamızın nuru / 27.09.2023
- Âlemler nura gark oldu Muhammed doğduğu gece / 26.09.2023
- Ebu Leheb (Ateşin Babası) / 04.09.2023