(dünden devam…)
"Kutbu'l Aktab bahsi Atatürk'ün kaleminden Nutuk'ta da geçmektedir. Atatürk, İstanbul Hükûmeti ile aralarında geçen rüptürün (irtibat kopukluğunun) 15. gününde, yani Eylül'ün 25'inde gelen bir telgraftan bahseder. Telgrafı yazan zat, Genelkurmay tuğgenerallerinden Abdülkerim Paşa'dır. Verdiği bilgi şuydu: "Bu gece İstanbul telgrafhanesinden Fuat Paşa'yı telgraf başına istediler. Dahiliye Nezareti'nin vilayet şifresi ile bir şifre yazdırdılar. Bunun özeti; vatanın kurtulması yalnız padişahın beyannamesindeki en doğru yol göstermelere uygun hareket etmekle kolaylaşacaktır.
Millî Mücadele, medeniyet dünyasına iğrenç gayeler gibi aksettirildi. Hükûmetle milletin ayrılığı yabancıların işe karışmasına yol açacaktır. Neticede, hareketin liderleri ile görüşmek üzere, yüksek şahsiyetlerle bildirilecek yerde buluşma, bir emrivaki şekline sokularak vaktin darlığı dolayısıyla hemen cevap beklenmektedir. Efendiler, ismi geçen merhum Abdülkerim Paşa, benim çok eski bir arkadaşımdı. Çok namuslu, gayretli, temiz kalpli bir vatanperverdi. Selanik'te ben yüzbaşı, o binbaşı olarak bir büroda çalışmış, senelerce hususi arkadaşlık etmiştik.
Merhumun tavır ve vaziyetinden bir tarikata bağlı olduğu anlaşılıyordu. Bazı tekkelere devam ettiği de görülmüştür. Fakat herhangi bir şeyhe mürit olduğunu bilen yoktur. Çünkü kendisini inançları ve vicdanî değerlendirmelerinde taşıdığı manevî derece bakımından 'Hazret-i Evvel-Büyük Hazret' kabul eder, kendi dostluk çevresi içinde yer alanlara, kendisince karşısındakinde gördüğü yeteneğe uygun 'Hazret' 'Kutub' gibi makamlar verirdi. Bana da 'Kutbu'l-Aktab/Kutublar Kutbu' derdi.
Efendiler, 27/28 Eylül 1919 gecesi, geceyarısına bir saat kala telgraf başında Kerim Paşa ile karşı karşıya geldik. İki taraf birbirini şu sözlerle tanıdı: Sivas: 'Mustafa Kemal Paşa, telgraf başındadır. Kerim Paşa'ya söyleyiniz, buyursunlar diyorlar.' İstanbul: 'Yüksek şahsiyetleri, Mustafa Kemal Paşa Hazretleri misiniz, ruhum?' Ben: 'Evet, muhterem Kerim Paşa Hazretleri' dedikten sonra; Kerim Paşa, Sivas'ta Mustafa Kemal Paşa Hazretleri'ne adresini yazdırdı ve 'Paşa'ya söyleyiniz, anlar; Hazret-i Evvel karşınızdadır' sözlerini bir nevi parola gibi ilave etti. Kerim Paşa, 'Zat-ı âlilerinin afiyetleri iyidir inşaallah kardeşim' diye başladı.
Kerim Paşa'nın, İstanbul Hükûmeti tarafından kalbinin temizliğinden ve ahlakının güzelliğinden istifade edilerek nasıl aldatıldığını anlamak için, sözlerinin başlangıcını kendisine olduğu gibi tekrar ettireceğim. Merhum Kerim Paşa şöyle devam etti: 'Vatanın iyiliği için bütün vatanperver kardeşlerimle ve temsil heyetimdeki can dostlarla görüşmek isterim. Ayağınızın tozuna ulaşmak üzere Ali Fuat Paşa vasıtasıyla bir telgraf göndermiştim. İşte, zat-ı âlinizin eline ulaşan o telgraftaki esaslar üzerinde sevindirici bir çözüm inşaallah buluruz." (devam edecek…)
- Mustafa Kemal ile beraber hareket dönemi-I / 09.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-VI / 08.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-V / 07.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-IV / 04.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-III / 03.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-II / 02.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-I / 01.12.2020
- Millî Mücadele’de din adamları-XI / 30.11.2020
- Millî Mücadele’de din adamları-X / 29.11.2020