logo
25 NİSAN 2024

AB'nin Türkiyesi paramparça

21.10.2009 00:00:00
AB'nin 93 sayfalık 2009 Türkiye İlerleme Raporunun 32 sayfalık Siyasi Kriterler bölümünde, Brüksel'in Türkiye'den yerine getirmesini istediği taleplerin sayısının her yıl arttığı gözleniyor. AB'nin istediği Türkiye, bugünküne hiç mi hiç benzemiyor.

 

Recep BAHAR - ÖZEL ANALİZ Yeni Mesaj, 93 sayfalık Avrupa Birliği 2009 Yılı Türkiye İlerleme Raporu'nu masaya yatırdı. Raporda çok farklı bir Türkiye tablosu çiziliyor. AKP Hükümetinin çıkardığı onlarca AB yasasına rağmen, AB'nin taleplerinde bir azalma olmuyor aksine raporun sayfa sayısı yapılanlara rağmen şişiyor. Nitekim AB'nin 2008 Türkiye Raporu 90 sayfa idi yani bu yılkinden 3 sayfa daha az!!!2009 yılı İlerleme Raporu'nda Türkiye'nin AB'ye katılım müzakerelerinin devam ettiği, bu çerçevede toplam 33 müzakere başlığından 1 tanesine ilişkin tarama raporunun AB Bakanlar Konseyi'ne iletilmeyi beklediği, halihazırda 9 tarama raporunun Bakanlar Konseyi'nde tartışılmakta olduğu, toplam 11 başlığın müzakerelere açıldığı, 1 adet başlığın da geçici olarak kapatıldığı belirtiliyor.Sivil toplumu kuruluşlarının idari kapasitelerinin geliştirilmesi, sosyal diyalog, kültür, sosyal kapsama, çocuklar ve bölgesel konularla ilgili projelere mali kaynak aktarıldığı belirtiliyor. Katılım Öncesi Mali Yardım (IPA) kapsamında 2009 yılında Türkiye'ye toplam 567 milyon Euro'luk IPA kriz önlemi mali paketi çerçevesinde ve çok taraflı programlar kanalıyla Türkiye'ye 52,5 milyon Euro'luk kaynak aktarıldığı vurgulanıyor.

Siyasi kriterlerErgenekon suç örgütüne yönelik soruşturmaların devam ettiğine işaret edilen 2009 Türkiye İlerleme Raporu'nda bu konuda şu hususlar öne sürülüyor: "Suçlamalar hükümeti devirmeye ve silahlı ayaklanma başlatmaya teşebbüsü de içermektedir. Ekim 2008'de başlayan yargı süreci devam etmektedir. Mart 2009'da mahkemeye sunulan ikinci iddianame üç emekli general ve bir jandarma komutanının da yer aldığı 56 zanlıyı kapsamaktadır. 52 zanlıyla ilgili olan üçüncü iddianame Temmuz ayında mahkemeye sunulmuştur. Bu dava Türkiye'nin ilk defa olarak bir darbe girişimine karşı başlattığı ilk geniş kapsamlı soruşturmadır. Demokratik Toplum Partisi'ne (DTP) yönelik olarak Kasım 2007'de başlayan kapatma davası hala sonuçlandırılmamıştır."

Anayasa değişmeliİlerleme Raporu'nda Türkiye'de Anayasa değişikliğine büyük önem atfedilmesi dikkat çekiyor. Bu konuda altı çizilen hususlar şunlar: ? Anayasa reformuyla ilgili siyasi ve sosyal tartışmalar devam etmiştir. Temel hak ve özgürlüklerin güvence altına alınması ve AB standartlarıyla uyum için 1982 Anayasası'nı gözden geçirilmesi gereğiyle ilgili toplumsal bilinç oluşmuştur.? Siyasi partiler arasında anayasa reformu konusunda bir uzlaşıya varılmamıştır. Bir grup akademisyen tarafından 2008'de hazırlanan taslakla ilgili sürecin devamı gelmemiştir.Askeri mahkemeler AB'ye uymalı!? Haziran 2009'da önünü açan yasayı onaylamıştır. Bu yasayla askeri mahkemelerin barış zamanında sivilleri yargılayabilme yetkisi alınmıştır. Türkiye bu alanda AB ile uyumlu hale gelmiştir. Ancak CHP bu yasayı iptal edilmesi için Anayasa mahkemesine başvurmuştur. ?  Askeri mahkemelerin işleyişi AB standartlarına uymalıdır.? Yüksek rütbeli ordu mensupları ulusal ve dış politika alan partiler gibi kendi yetkilerini aşan konularda fikirlerini açıklamaya devam etmiştir. Genel Kurmay Başkanı Ergenekon davasıyla ilgili olarak açıklama yaparak yargıyı baskı altına almıştır. ? Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) rol ve görevlerini tanımlayan ve askere geniş bir hareket alanı tanıyanhükümler içeren TSK İç Hizmet Kanunu ve Milli Güvenlik Kurulu Kanunu'nun değiştirilmeleri konusunda bir gelişme kaydedilmemiştir. ? 1997 EMASYA (Emniyet Yardımlaşma) Protokolü değişmemiştir ve hala yürürlüktedir.? TBMM'nin askeri bütçe ve harcamalar üzerindeki denetiminin güçlendirilmesi konusunda sağlanamamıştır. ? Birçok satın alma projesinin karşılandığı Savunma Sanayi Destek Fonu bütçe dışında fonlanmaktadır.? Parlamentonun savunma ve güvenlik politikası üretme yetkisi bulunmamaktadır.? Sayıştay askeriyeye ait varlıkların denetimini fiili olarak yapamamaktadır. ? Güvenlik kurumlarına iç denetim sağlayacak olan 2003 tarihli Kamu Maliyesi tümüyle uygulamaya konulmamıştır.

Yargı bağımsız değil? Yargının tarafsızlığı hakkında kaygılar sürmektedir. Yüksek Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun yapısıyla ilgili bir gelişme olmamıştır.? Savcılar yargıçların telefonlarının dinlenebilmesi için mahkeme kararı talep edebilmektedir. ? Şemdinli davası sonuçlandırılmamıştır. ? Üst düzey yargı görevlilerinin yaptığı siyasi yorumlar davalarla ilgili tarafsızlıklarına ilişkin şüpheye neden olmuştur.? Kamuoyunda izlenen davalar soruşturmaların kalitesi hakkında soru işaretleri uyandırmıştır. ? Ergenekon davası, Malatya'da 3 Protestan'ın öldürülmesi, Hrant Dink davası polis, jandarma ve yargı arasındaki işbirliğinin güçlendirilmesi gereğini ortaya koymuştur. Özellikle Hrant Dink'in öldürülmesiöncesinde güvenlik kuvvetlerinin gelen ihbarlar karşısında önlem alma konusunda ihmalkar davranması bu gerekliliği desteklemektedir. Bu davayla ilgili olarak Samsun, Trabzon ve İstanbul'da devam eden davalar Dink'in ailesinin talebine karşın birleştirilmemiştir. ? Ergenekon davası için gözaltına alınan kişilerin haklarıyla ilgili ihmaller bulunmaktadır.Yolsuzlukla mücadele sınırlı? Yolsuzlukla mücadelede kaydedilen gelişme sınırlıdır.? Deniz Feneri davasıyla ilgili olarak Türkiye'de cezai takibat başlamıştır. Ancak davayla ilgili iddianame mahkemeye sunulmamıştır.? Milletvekillerinin mal beyanlarının doğruluğu denetlenmemektedir.? Seçim kampanyalarının finansmanını denetleyecek bir devlet kurumu yoktur.? Yolsuzluk genel bir sorun olmaya devam etmektedir.İnsan hakları eşittir AİHM kararları!? Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin üç ek protokolü onaylanmamıştır.?  Raporlama süresinde Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) Türkiye'nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ni ihlal ettiğini belirleyen 381 karar almıştır. AİHM bu davaların 1/3'ünde adli yargılanma, özgürlük ve güvenlik haklarının ihlal edilmiş olduğunu belirlemiştir.?  AİHM kararlarının büyük bir çoğunluğu uygulamaya geçirilmesinde ilerleme kaydedilmiştir.?  Güney Kıbrıs-Türkiye davasında Kuzey Kıbrıs'ta yaşayan Rumların mülkiyet haklarıyla ilgili sınırlamalar ve kayıp kişilere ilişkin AİHM kararı uygulanmayı beklemektedir.? Şehirlerde tutukluların istekleri üzerine hemen avukat sağlanırken, kırsal bölgelerde özellikle Güneydoğu Anadolu'da tutuklulara avukat sağlanamamaktadır.? 15-18 yaş arasındaki çocuklar terörle mücadele yasası kapsamında gösterilere katılmaktan ötürü göz altına alındıklarında avukat sağlanması talepleri yerine getirilmemektedir.? Eski hapishaneler kapatılmalı ve yeni hapishaneler inşa edilmelidir.

AB'nin ifade özgürlüğünden anladığı? Türk Ceza Yasası'nın 301. maddesinin ifade özgürlüğünü kısıtlamak için sistemli bir şekildekullanılmasından vazgeçilmiştir. Bu maddede değişiklik yapılması sonrasında açılan dava sayısı azalmıştır. Bununla birlikte Türk yasaları ifade özgürlüğünü tam olarak güvence altına almaktan uzaktır.? TCK'nın 125, 131, 214, 216, 217, 218, 220, 312, 314. 318. ve 226. maddeleri ile Türk Harflerinin Kabul ve Tatbiki Hakkında Kanun ve Atatürk'ü Koruma Kanunu yargı tarafından farklı yorumlanmakta ve ifade özgürlüğüyle ilgili davalar açılmaktadır.? 200 aydının başlattığı "Ermenilerden özür kampanyası" sonucunda 30bin imza toplanmış ve ülke genelinde bir tartışma süreci başlamıştır.? Kamuoyunda hassas olarak değerlendirilen Kürt sorunu, azınlık hakları, ordunun rolü, Atatürk'ün mirası gibi konularda geniş kapsamlı tartışmalar yapılmaya başlamıştır.? Genel Kurmay Başkanlığı Güneydoğu Anadolu'da meydana gelen olaylarla ilgili bilgilere ulaşılmasını engellemiştir.?İnternet siteleri sık sık yasaklanmaktadır. Youtube sitesine erişim Mayıs 2008'den beri engellenmektedir Facebook, Google ve diğer sitelere açılan davalar sonuçlandırılmamıştır.

Misyonerlerin önü açıldı? Yabancı din adamlarının (misyonerler) çalışma izini alabilmelerine dair kısıtlamalar azalmaktadır!? Ankara, Antalya ve İstanbul idari mahkemeleri Alevi öğrencilerin din derslerinden muaf tutulabileceği konusunda karar almıştır.? Anayasanın 24. maddesi ve milli eğitim yasasına göre ilk ve ortaokullarda din eğitimi zorunlu olmaya devam etmektedir.? AIHM din derslerinin dinler hakkında genel bilgi vermeyip sadece Müslümanlıkla ilgili bilgiler verildiğinitespit ettikten sonra Türkiye'den bu derslerin içeriğini değiştirmesi ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi1 no.lu protokolünün 2. maddesine uyum sağlaması gerektiğine karar vermiştir. Bu karar uygulamaya konulmamış ve bu derslerin bir degişiklik yapılmamıştır.? Gayrı Müslim din adamlarının eğitimine dair kısıtlamalar sürmektedir.? Heybeliada Rum Ortodoks Ruhban Okulu açılmamıştır.? Ermeni Patriğinin bir üniversitede Ermeni dili kürsüsü kurulmasına ilişkin önerisi değerlendirilmeyi beklemektedir.

Kimliklerden din hanesi kaldırılmalı? Rum Ortodoks Patriği "Ekümenlik" unvanını kullanamamaktadır. ? Kimlik kartlarında kişinin hangi dine mensup olduğu yazılmakta ve bu ayrımcılığa yol açmaktadır.? Gayrı Müslim din adamlarına ve ibadet yerlerine karşı saldırılar olmaktadır. Adana'da Incil satan bir kitapevi Şubat 2009'da ikinci kez saldırıya uğramıştır.? Misyonerler, ülke bütünlüğüne bir tehdit olarak algılanmaya devam etmektedir.? Türk Silahlı Kuvvetleri sağlık yönetmeliği eşcinselliği ruhsal bir hastalık olarak nitelendirmektedir ve eşcinsellerin askerlik yapamayacağını belirtmektedir. Eşcinsel olduklarını bildirerek askerlik görevinden muaf tutulmak isteyen kişilerden bunu fotoğraf ya da aşağılayıcı sağlık muayeneleriyle ispat etmeleri istenmektedir.

Azınlık konusu önemli...Azınlık hakları konusunda ülke genelinde bir tartışma başlamıştır. STK'lar ve akademisyenler özellikleazınlıkların eğitim hakları konusunda raporlar yayınlamıştır.? Okul kitaplarından azınlıklarla ilgili ayrımcı ifadelerin çıkarılmasına başlanmıştır.?  Türkiye'nin BM Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi'ne (ICCPR) azınlıkların hakları konusunda koyduğu çekince ve ?  BM Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar Sözleşmesi'ne (ICESCR) eğitim hakkı konusunda koyduğu çekince endişe vericidir.?  Türkiye Avrupa Konseyi Ulusal Azınlıkların Korunması Çerçeve Sözleşmesi'ni ve Avrupa Bölgesel ve Azınlık Dilleri Şartı'nı imzalamamıştır.?  Rum azınlıkların eğitim ve mülkiyet hakları sorunları Gökçeada ve Bozcaada'da dahil olmak üzere devam etmektedir. Rum okullarında iki müdür olması konusu devam etmektedir.? Türkiye Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı Ulusal Azınlıklar Yüksek Komiseri ile diyalog kurarak azınlıkları kamu hayatı ve azınlık dillerinde yayın konularını ele almalıdır. Bu çalışma Türkiye'nin azınlık hakları konusunda AB'ye uyum sağlamasını kolaylaştıracaktır.Aralık 2008'de İsrail'in Gazze'ye saldırılarda bulunması üzerine Yahudi azınlığa yönelik nefret dolu söylemler baş göstermiştir. Cumhurbaşkanı ve Başbakan antisemitizmi kınayan açıklamalarda bulunmuştur.

Kürtçe açılımı?  Kürtçe yayın yapan TRT-6 televizyon kanalı yayına başlamıştır. ? Mardin Artuklu Üniversitesi "Yaşayan Diller Enstitüsü" kurarak Kürtçe eğitim vermek üzere YÖK'e başvuruda bulunmuştur. ? TRT radyosu Ermenice yayın yapmaya başlamıştır. ?  Yerel seçim kampanyaları sırasında politikacılar yasak olmasına rağmen Kürtçe konuşabilmişlerdir. ?  Kürtçe konuşan ya da Kürtçe tebrik gönderen Kürt politikacılara karşı açılan davalar beraat kararıyla sonuçlanmış; savcılar tarafından bu kararlar sıklıkla temyize gönderilmiştir. ? Kürtçe kullanmaktan ötürü DTP'ye yönelik suçlamalar devam etmektedir.? Televizyonlarda Kürtçe eğitim yapan programlara izin verilmemektedir.? Özel televizyon kanalların Kürtçe eğlence ya da siyasi tartışma programlarına izin verimemektedir. ? Anadili Türkçe olmayan çocuklar anadillerini Türk eğitim sistemi çerçevesinde öğrenememektedirler. ? Afyon Kocatepe Üniversitesi'nde Kürtçe eğitim görmek isteyen öğrencilere yönelik açılan davada AİHM Türkiye'yi haksız bulmuştur.? Türkçe konuşmayanların kamu hizmetlerine erişimi önündeki engellerin aşılmasına yönelik önlem alınmamıştır.

Kıbrıs olmazsa olmaz? AB Bakanlar Konseyi'nin Aralık 2006'da verdiği karardan bu yana Türkiye Ek Protokol'ün tamamıyla uygulamaya geçmesine yönelik hiçbir ilerleme kaydetmemiştir. Aralık 2008'deki Konsey kararı uyarınca Türkiye'nin Ek Protokol'ü tam olarak uygulamaya geçirmesi acil bir hal almıştır.? Türkiye, Güney Kıbrıs ile ikili ilişkilerini normalleştirmede bir ilerleme kaydetmemiştir. Türkiye, G.Kıbrıs'ın birçok uluslararası örgüte üyeliğini ve ayrıca Konvansiyonel Silahlar ve Çift KullanımlıMalzeme ve Teknolojinin İhracat Denetim Kurallarına ilişkin Wassenaar Anlaşması'na katılımını veto etmeye devam etmektedir.? G. Kıbrıs adına yolda olan sivil petrol arama gemileri birçok defa Türkiye deniz kuvvetleri tarafından engellenmiştir.? Yunan karasularının genişletilmesi olasılığına karşılık oluşan savaş sebebi (casus belli) TBMM'nin1995'te kabul ettiği karar önergesinde halen mevcuttur. Bu karar, AB Konseyi'nin Aralık 2008 kararları uyarınca Türkiye'nin BM kuralları dahilinde iyi komşuluk ilişkilerinde kararlılık göstermesi ve bu ilişkileri tehlikeye sokacak tehditlerden kaçınması şartına ters düşmektedir.? Yunanistan, Türkiye tarafından devam eden hava sahası ihlalleri konusunda birçok resmi şikayette bulunmuştur.
Irak'tan atılan adım hakkında MSB'den açıklama
PKK 'yasaklı örgüt' ilan edildi
Çorlu tren kazasının cezaları belli oldu
6 sene sonra karar açıklandı
İYİ Parti'de istifalar devam ediyor
Kongre öncesi üst düzey istifa
Şehirde göz gözü görmüyor
Çöl tozu İzmir'i teslim aldı
57. Alay Vefa Yürüyüşü düzenlendi
Her şey 109 yıl önceki gibi
31 Mart sonrası anketi
CHP yine birinci parti mi?
14 yaşındaki katil zanlısı tutuklandı
4 yaşındaki Sultan vahşice öldürüldü
Kınalı kuzular dedelerinin yolunda yürüdü
"Dedeciğim ben geldim"
Atatürk'ün Anzak annelerine yazdığı mektup okundu
Anzak Koyu'nda Şafak Ayini
Polisin alkollü sürücü ile imtihanı
44. seferde üflemeyi başardı
' Saray'la müzakere edilmez, mücadele edilir'
Zamanlaması manidar uyarı
Kameranın âlâsı üretildi
Ambargolar ASELSAN'ı kamçıladı
Vergi böyle toplanmaz
Eski Bakan Çelebi'den sert eleştiriler
'Tüm Almanya seçimdeki büyük başarınızı biliyor'
Steinmeier, Yavaş'a böyle dedi
Trabzonspor'un eski başkanı vefat etti
Evinde ölü bulundu
Irak'tan atılan adım hakkında MSB'den açıklama
PKK 'yasaklı örgüt' ilan edildi
Çorlu tren kazasının cezaları belli oldu
6 sene sonra karar açıklandı
İYİ Parti'de istifalar devam ediyor
Kongre öncesi üst düzey istifa
Şehirde göz gözü görmüyor
Çöl tozu İzmir'i teslim aldı
57. Alay Vefa Yürüyüşü düzenlendi
Her şey 109 yıl önceki gibi
31 Mart sonrası anketi
CHP yine birinci parti mi?
14 yaşındaki katil zanlısı tutuklandı
4 yaşındaki Sultan vahşice öldürüldü
Kınalı kuzular dedelerinin yolunda yürüdü
"Dedeciğim ben geldim"
Atatürk'ün Anzak annelerine yazdığı mektup okundu
Anzak Koyu'nda Şafak Ayini
Polisin alkollü sürücü ile imtihanı
44. seferde üflemeyi başardı
' Saray'la müzakere edilmez, mücadele edilir'
Zamanlaması manidar uyarı
Kameranın âlâsı üretildi
Ambargolar ASELSAN'ı kamçıladı
Vergi böyle toplanmaz
Eski Bakan Çelebi'den sert eleştiriler
'Tüm Almanya seçimdeki büyük başarınızı biliyor'
Steinmeier, Yavaş'a böyle dedi
Trabzonspor'un eski başkanı vefat etti
Evinde ölü bulundu

Irak yönetimi PKK'yı 'yasaklı örgüt' ilan etti, Türkiye 'terör örgütü' ilan edilmesini istiyor

Milli Savunma Bakanlığı(MSB), PKK terör örgütünün Irak tarafından 'yasaklı örgüt' ilan edilmesi yönünde alınan kararı memnuniyetle karşıladıklarını, bu yöndeki tasavvurun terör örgütü ilanına doğru evrilmesini beklediklerini açıkladı.
25.04.2024 12:23:00
İhlas Haber Ajansı
Irak yönetimi PKK'yı 'yasaklı örgüt' ilan etti, Türkiye 'terör örgütü' ilan edilmesini istiyor
Irak yönetimi PKK'yı 'yasaklı örgüt' ilan etti, Türkiye 'terör örgütü' ilan edilmesini istiyor
Milli Savunma Bakanlığı tarafından basın bilgilendirme toplantısı düzenlendi. Bakanlıkta gerçekleştirilen basın toplantısında konuşan Milli Savunma Bakanlığı Basın Halkla İlişkiler Müşaviri Tuğamiral Zeki Aktürk, Millî Savunma Bakanlığı olarak düzenlenen 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı ile Gazi Meclisin açılışının 104'üncü yıl dönümü kapsamında gerçekleşen etkinlikler hakkında bilgi verdi.


Aktürk, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler'in şehit ve gazilerin kıymetli çocukları ile 'Vatan Marşı'nı seslendiren TRT Çocuk Korosuyla Bakanlıkta bir araya geldiğini, komuta kademesi ile birlikte Ankara Ulus'taki Birinci Türkiye Büyük Millet Meclisinde düzenlenen törene ve Meclis'teki özel oturum ile resepsiyona katıldığını hatırlattı. Aktürk, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı ve TBMM açılışının 104'üncü yıl dönümü kapsamında 23 Deniz Kuvvetler tarafından 23 gemi ile 23 liman ziyareti gerçekleştirildiğini, Çanakkale'de SOLOTÜRK, Antalya'da Türk Yıldızları Akrobasi Timi gösterisinin yanı sıra Düzce'de 3 uçak ile muharip uçak geçişi yapıldığını belirtti. Aktürk, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı ile Gazi Meclisin açılışının 104'üncü yıl dönümünü bir kez daha kutladı. Aktürk, Çanakkale Kara Muharebeleri'nin 109'uncu yıl dönümünde Ebedî Başkomutanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere Çanakkale'yi geçilmez kılan kahramanlar ile tüm şehit ve gazileri rahmet, minnet ve saygıyla anarken Çanakkale Kara Muharebeleri'nin yıl dönümü ve 57'nci Alay Vefa Yürüyüşü Etkinliği kapsamında, 24-25 Nisan'da SOLOTÜRK tarafından Çanakkale'de (Şehitler Abidesi) gösteri uçuşları icra edildiğini vurguladı.

Terörle mücadele harekâtı

Türk Silahlı Kuvvetlerinin, terörle mücadelesini; sahanın gerekliliğine uygun, alışılmadık ve öngörülemez düzeyde, artan bir etki ve yoğun bir baskıyla sürdürdüğünün altını çizen Aktürk, 'Bu kapsamda Irak ve Suriye'nin kuzeyi dâhil; Son bir haftada 54, 1 Ocak 2024'ten bugüne kadar ise 360'ı Irak'ın, 442'si Suriye'nin kuzeyinde olmak üzere 802 terörist etkisiz hâle getirilmiştir. Kararlı operasyonlarımız sonucu Irak'ın kuzeyindeki barınma alanlarından kaçan 2 PKK'lı terörist daha 21 Nisan'da Habur'daki Hudut Karakolumuza teslim olmuştur' ifadelerini kullandı.

Hudut güvenliği

Aktürk, birliklerin imkân ve kabiliyetlerinin sürekli olarak geliştirildiği, dünya standartlarında ve teknoloji yoğunluklu sistemlerle korunan hudutlarda son bir haftada yasa dışı yollarla geçmeye çalışan 6'sı terör örgütü mensubu olmak üzere 284 şahıs yakalanmış, 2 bin 291 şahıs ise hududu geçemeden engellendiğini böylelikle, 01 Ocak'tan bugüne kadar hudutlardan yasa dışı yollarla geçmeye çalışırken yakalananların sayısı 2 bin 769'a, hududu geçemeden engellenen kişi sayısı da 48 bin 596'ya yükseldiğini açıkladı.
Aktürk, Milli Savunma Bakanı Güler'in 22 Nisan'da Sayın Cumhurbaşkanımızın Irak ziyaretine refakat ettiğini, 24 Nisan'da Vietnam Savunma Sanayi Başkanı'nı kabul ettiğini, aynı gün Avustralya Savunma Bakanı ile Gelibolu/Çanakkale'de savunma ve güvenlik konularının ele alındığı bir görüşme yaptığını belirtti.

Aktürk, Milli Savunma Bakanı Güler'in dün ve bugün de resmî ziyaret kapsamında bulunduğu Romanya'da mevkidaşıyla ikili ve askerî ilişkiler başta olmak üzere NATO ve bölgesel güvenlik konularında görüşmeler gerçekleştireceğini ifade etti.

Aktürk, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Metin Gürak'ın 18-19 Nisan'da Pakistan'a resmî ziyaret gerçekleştirdiğini ikili ve heyetler arası görüşmeler gerçekleştirerek Savunma Bakanı tarafından kabul edildiğini ve iki ülke ilişkileri ile silahlı kuvvetler arasındaki iş birliğine sağladığı katkılardan dolayı Pakistan Cumhurbaşkanı tarafından kendisine 'Pakistan İmtiyaz Nişanı' tevdi edildiğini vurguladı.

Bölgesel ve küresel barış ve istikrara katkılar, ikili ilişkiler

Türk Silahlı Kuvvetler; ikili ilişkiler ve uluslararası misyonlar çerçevesinde birçok coğrafyada başarıyla görev yapmakta; bölgesel ve küresel barış ve istikrara önemli katkılar sunduğunu ifade eden Aktürk, 'Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde gerçekleştirilen Irak ziyaretinde; 'Askerî Eğitim İş Birliği Mutabakat Muhtırası' ve 'Askerî Sağlık Alanında Eğitim ve İş Birliği Protokolü' imzalanmıştır. Anlaşmaların imzalanmasıyla askerî eğitim iş birliği faaliyet alanlarının genişleyeceğini ve askerî ilişkilerimizin daha ileri seviyeye taşınacağını değerlendiriyoruz. Ayrıca, ziyaret esnasında akdedilen 'Stratejik Çerçeve Hakkında Mutabakat Zaptı' ile ülkelerimizin, kalıcı hâle gelecek iş birliği vesilesiyle terörle mücadele konusunda daha sağlam zeminde ilerlemesini amaçlıyoruz. PKK terör örgütünün Irak tarafından 'yasaklı örgüt' ilan edilmesi yönünde alınan kararı memnuniyetle karşılıyor, bu yöndeki tasavvurun 'terör örgütü' ilanına doğru evrilmesini bekliyoruz' ifadelerini kullandı.

Türkiye ile Yunanistan heyetleri arasında Güven Artırıcı Önlemler Toplantısı

22 Nisan'da Atina'da gerçekleştirildiğini ifade eden Aktürk, 'Olumlu bir havada geçen toplantıda; 2024 yılı boyunca daha önce mutabık kalınan Güven Artırıcı Önlemler ile 2025 yılı uygulama planında yer alacak faaliyetler ele alınmış, bir sonraki toplantının Türkiye'de icra edilmesi konusunda karara varılmıştır' dedi.

İsrail'in Gazze'ye yönelik başlattığı saldırılar karşısında Türkiye'nin önceliğinin saldırıların durdurulması ve bölgesel barış adına kalıcı ateşkesin bir an önce tesis edilmesi olduğunun vurgulayan Aktürk, 'Masum Filistinlilerin özellikle çocukların öldürülmesinin ve yerlerinden edilmesinin hiçbir bahanesi olamaz. Hem bölge ülkeleri hem de uluslararası toplum yaşanan bu vahşet karşısında seslerini yükseltmeli, bu haksızlık ve hukuksuzluğun tüm dünyaya da yansıyabileceğini unutmamalıdır' şeklinde konuştu.

Aktürk, sözde Ermeni soykırımı olarak çarpıtılan olaylarda Ermeniler tarafından katledilen savunmasız ve masum Türkleri bir kez daha rahmetle andıklarının altını çizdi.

Eğitim-tatbikat faaliyetleri / uluslararası görevler

Türk Silahlı Kuvvetlerinin, hâlihazırda yürüttüğü tüm operasyonları ve görevleri ile eş zamanlı olarak eğitim ve tatbikat faaliyetlerini de aralıksız sürdürdüğünü aktaran Aktürk, 'Bu kapsamda; Fransa'da Mayın Harekâtına yönelik düzenlenen OLIVES NOIRES-2024 ile Romanya ev sahipliğinde Batı Karadeniz'de Temel Deniz Harekâtına yönelik icra edilen SEA SHIELD-2024 tatbikatlarına katılım sağlanmıştır. Birleşik Arap Emirlikleri'nde DESERT FLAG-9/2024, Estonya'da LOCKED SHİELDS (Kilitli Kalkan) -24, Cezayir'de Tehlike Altındaki Yolcu Gemisine Yardım-2024, Aksaz/Muğla'da KURTARAN-2024 tatbikatları ile, Millî Anadolu Kartalı Eğitimi icra edilmektedir. Türk Silahlı Kuvvetlerimizin planlı en büyük tatbikatlarından olan EFES-2024'ün Bilgisayar Destekli Komuta Yeri Safhası bugün (25 Nisan) başlamış olup 08 Mayıs'a kadar devam edecektir. Söz konusu tatbikatın Fiilî Atışlı Safhası ise 09-30 Mayıs tarihleri arasında gerçekleştirilecektir. Şu ana kadar 49 ülkeden bin 567 personelin katılacağı bildirilen tatbikat son yılların en geniş katılımlı EFES tatbikatı olacaktır. 26 Nisan-10 Mayıs tarihleri arasında NATO'nun Artırılmış Teyakkuz Faaliyetleri kapsamında Arnavutluk'ta NEPTUNE STRIKE 24.1 faaliyeti ile 29 Nisan-10 Mayıs tarihleri arasında ise Mayın Harekâtına yönelik eğitimler kapsamında İspanya'da SPANISH MINEX-2024 tatbikatları icra edilecektir. NEPTUNE STRIKE faaliyetinin 26-30 Nisan arasındaki bölümüne TCG Anadolu'nun liderliğinde Anadolu Görev Grubu ile ilk defa katılım sağlanacaktır. İspanya Deniz Kuvvetlerine ait BLAS DE LEZO gemisi İzmir'e, JUAN CARLOS gemisi İstanbul'a, Bangladeş Deniz Kuvvetlerine ait SANGRAM gemisi Mersin'e, Almanya Deniz Kuvvetlerine ait GROMITZ gemisi de Aksaz'a liman ziyareti gerçekleştirmiştir' şeklinde konuştu.

Aktürk, Türkiye-Japonya arasındaki diplomatik ilişkilerin tesisinin 100'üncü, ERTUĞRUL fırkateyninin Japonya seyrinin 134'üncü yıl dönümü kapsamında, 20 ülke 24 liman ziyareti gerçekleştirecek olan TCG KINALIADA korvetinin, Cidde ve Cibuti'nin ardından 23 Nisan'da Mogadişu/Somali'ye ulaştığını belirtti.

Somali'de liman ziyareti yapan TCG KINALIADA korvetinin, Somali Cumhurbaşkanı tarafından ziyaret edildiğini bildiren Aktürk, Gemimizi bizzat ziyaret ederek onurlandıran Somali Cumhurbaşkanı, konuşmasında iki ülke arasındaki dostluk, kardeşlik ve stratejik ortaklığa vurgu yapmıştır. Bu vesileyle Somali'de güvenlik ve istikrarın sağlanmasına yönelik eğitim, danışmanlık ve destek faaliyetlerimizin artarak devam edeceğini bir kez daha vurguluyoruz. KINALIADA korvetimiz bugün bir sonraki liman olan Maldivler'e doğru seyre başlayacak ve Japonya'ya intikaline devam edecektir' açıklamalarında bulundu.

Aktürk, NATO Müşterek Hava ve Deniz Komutanlıkları iş birliği kapsamında; Muharebe Görev Kuvveti tarafından 22 Nisan'da Doğu Akdeniz'de icra edilen Hava Savunma Eğitimine 4 adet F-16 uçağımız ile katılım sağlandığını dile getirdi.

Aktürk, Yarın Çanakkale 18 Mart Üniversitesinde SOLOTÜRK pilotlarının, 27 Nisan'da ise Yeşilköy/İstanbul'da bulunan Hava Kuvvetleri Müzesinde Türk Yıldızlarının söyleşi ve imza etkinlikleri yapılacağını söz konusu etkinliklere tüm halkın davetli olduğunu söyledi.

Savunma Sanayi, envantere giren yeni silah sistemleri

Aktürk, Cumhurbaşkanı Erdoğan, liderliğinde geliştirilen yerli, millî ve modern teknolojiyi haiz savunma sanayisi ürünleri ile Türk Silahlı Kuvvetlerimizin etkinlik ve caydırıcılığı daha da arttırdığını kaydetti. Aktürk, Kara Kuvvetleri Komutanlığınca muhtelif miktarda Taşınabilir Elektronik Taarruz Sisteminin (MİLKAR) muayene ve kabul faaliyeti tamamlandığını açıkladı.

Öğrenci ve personel temini faaliyetleri

Personel ve askerî öğrenci alım/temin faaliyetlerinin de planlandığı şekilde devam ettiğini belirten Aktürk, '03 Nisan'da başlayan '2024 Yılı Millî Savunma Üniversitesi Harp Okulları ve Astsubay Meslek Yüksekokulları Askerî Öğrenci Aday Tercih İşlemleri' 10 Mayıs'a kadar, 24 Nisan'da başlayan '2024 yılı Millî Savunma Bakanlığına Açıktan İşçi Temini' başvuruları ise 29 Nisan'a kadar devam edecektir. Sonuç olarak dünyanın en güçlü ordularından biri olan Türk Silahlı Kuvvetlerimiz, asil milletimizin sevgisi ve güveninden aldığı ilhamla üstlenmiş olduğu tüm görevleri başarıyla yerine getirmeye, başta yakın coğrafyamız olmak üzere küresel güvenlik, barış ve istikrarın tesisine yönelik faaliyetlerine artan bir gayretle devam edecektir' şeklinde konuştu.

Çorlu tren kazası duruşması başladı

Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde 25 kişinin hayatını kaybettiği tren kazasının duruşması başladı
25.04.2024 10:48:00
İhlas Haber Ajansı
Çorlu tren kazası duruşması başladı
Çorlu tren kazası duruşması başladı
Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde 25 kişinin hayatını kaybettiği tren kazasının duruşması başladı.



Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde 2018'de 25 kişinin hayatını kaybettiği, 340 kişinin yaralandığı tren kazasına ilişkin davanın duruşması başladı. Kazada hayatını kaybeden vatandaşların yakınları şehirde yürüyüş yaparak duruşmanın görüleceği Çorlu Halk Eğitim Merkezindeki mahkeme salonuna giriş yaptı.


Uzmanından 'Çöl tozu' açıklaması

 Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Abdullah Kansu, risk gruplarına ilişkin konuşurken çöl tozuna karşı toplumda dikkat edilmesi gerekenleri sıraladı.
25.04.2024 10:42:00
İhlas Haber Ajansı
Uzmanından 'Çöl tozu' açıklaması
Uzmanından 'Çöl tozu' açıklaması
Afrika üzerinden gelen çöl tozları ve sıcak hava dalgası Türkiye'de etkili olurken Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Abdullah Kansu, 'Çocuklar, alerjisi ve astımı olanlar, KOAH'lılar, yaşlılar daha fazla risk altında. Partiküllerin içinde kimyasallar da var, ileriye dönük kronik, nörolojik hastalıklar açısından etkiler oluşturduğu gösterilmiş. Solunum semptomları olan hastalar acillere artan şikayetlerle, atak dediğimiz tabloyla geliyor. 'Neden olduk' diyorlar. Dışarıda geçireceğimiz vakti azaltalım, maskeyle çıkalım, aldığımız sebze meyveleri bol suyla yıkamaya çalışalım' dedi.

Afrika üzerinden gelen çöl tozları ve sıcak hava dalgası Türkiye'de etkili oluyor. Rüzgar ile birlikte gelen toz, Yunanistan'ın başkenti Atina'yı turuncuya boyarken uzmanlar, tozun birkaç gün daha Türkiye'yi etkilemeye devam edeceğini belirtti. Meteoroloji Genel Müdürlüğü toz taşınımına yönelik uyarılar yaparken uzmanlar, insan sağlığına etkisine yönelik bilgi verdi. Medipol Mega Üniversite Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Abdullah Kansu, risk gruplarına ilişkin konuşurken çöl tozuna karşı toplumda dikkat edilmesi gerekenleri sıraladı.

'Çocuklar, alerjisi, astımı olanlar, KOAH'lılar ve yaşlılar daha fazla risk altında'

Havadaki tozun vücudun birçok noktasını etkilediğini ifade eden Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Abdullah Kansu, 'Kışı biraz zor geçirdik özellikle viral hastalıklarımız çok fazlaydı, o dönemi şu an biraz kapattık, biraz alerjenler ortaya çıkmıştı. Bahar erken geldi, mart ayında çiçekler, polenler alerji mevsimi derken bugünlerde sabahları uyanıyoruz, arabalarımızın üstü çamur şeklinde. Sahra Çölleri'nden gelen dünyanın döngüsünde olan şeyler bunlar, ülkemize, şehirlerimize ulaşan kum fırtınasıyla ortaya çıkmış bir toz bulutu var. Bunlar mikro küçük partiküller şeklinde havada şu anda uçuşuyorlar. Bunları soluyoruz, belli bir mikro partikülün altındakilerin de akciğerimizin en küçük hava keseciklerine kadar ulaştığını biliyoruz. Bu da bizim solunum yolu şikayetlerimizi artırıyor. Bir; çocukları söylemek lazım, ikincisi alerjisi ve astımı olanlar, üçüncü grup olarak KOAH'lı, dördüncü yaşlı grubumuzu saymamız lazım. 4 grubun bugünlerde dışarıdaki bu etkene maruz kaldığında doğacak sonuçları daha fazla. Hepimiz maruz kalıyoruz ama saydığımız 4 grup daha fazla risk altında. Sadece akciğer için de bir etki oluşturmuyor şu an cildimizde; yüzümüzde, elimizde, saçımızda hissediyoruz. Etrafta uçuştuğu için göz bölümüne gelen hasta sayımızda bir artış var, solunum yoluyla ilgili ciddi manada artan bir şey var. Bu tozların içinde sadece kum taneleri, toz değil kimyasallar da var. Onların ileriye dönük kronik, nörolojik hastalıklar açısından da etkiler oluşturduğu dünyada gösterilmiş. Evimizde sinekliklerimiz vardır, partikülleri, polenleri, böcekleri, uzaklaştıracak şekilde, az düzeyde olsa bile geçişini engeller ama 'Penceremizi çok açalım, havalandıralım' gibi durumları en azından şu bir hafta için biraz azaltmamamız gerekiyor. Çok acil, olağanüstü bir durum yoksa bu grubun özellikle dışarıda çok vakit geçirmemesini hatırlatmak lazım' dedi.

'Hastalar artan şikayetlerle, atak dediğimiz tabloyla geliyor'

Toza karşı maske kullanımına yönelik konuşan Dr. Öğr. Üyesi Kansu, 'Özellikle kronik grubun kullanması şart, en basit cerrahi maske dediğimiz pandemide kullandığımız maske ile başlanabilir ama bu belli partikülün altını tutmayacaktır. İmkanı olanların özellikle bu saydığımız risk faktöründeki kişilerin 3M maskeleri kullanmalarını hatırlatabiliriz. Bu günlerde göğüs hastalıkları ya da acillere solunum semptomları olan hastalar, alerji, astım geçmişi olan hastalarımız kum fırtınası, partiküller sebebiyle artan şikayetlerle, atak dediğimiz tabloyla karşımıza geliyor. Neler var; öksürük, hırıltı, gece solunum şikayetleri, bir miktar ateş, nefes darlığı şeklinde bu hastalar acile ya da göğüs hastalıklarına geliyorlar. 'Neden olduk, ne değişti' diyorlar, farkına değiller. Alerjenlerin bu günlerde etkisi var ama son 2 haftadır bu kum fırtınasının bu alerji, astım, KOAH olan hastalarda biraz daha solunum semptomlarını kötüleştirdiğini, acile getirdiğini biliyoruz. Meteoroloji açısından takip etmemiz lazım, uzmanların görüşünü dinleyeceğiz, bu hafta akışının süreceğini biliyoruz. Boğazımızda bir gıcık hissi sadece bu saydığımız risk grubu değil şu anda hepimizde var. Cildimizde bir kuruluk hissi var. Birincisi dışarıda geçireceğimiz vakti biraz azaltalım, ikincisi pencerelerimizi çok açmayalım, üçüncüsü maskeyle çıkalım, dördüncüsü eve geldiğimizde lütfen bir duş alalım, üstümüzü değiştirelim. Beşincisi sıvı tüketimi, bol su içmeye çalışalım çünkü o sinüslerimiz, bronşlarımız, burnumuzun içinde de birikiyor bize gıcık hissi de yapıyor. Bu sadece bedenimize aldığımız bir şey değil, şu an da her yere arabamızın üzerine düştüğü gibi tarladaki ekinlere, mahsullere, sebze, meyvelere de düşüyor. Eve aldığımız, pazardan getirdiğimiz sebze meyveleri bol suyla yıkamaya çalışalım" şeklinde konuştu.

Gar katliamı davasında mütalaa açıklandı

Yargıtay’ın bozma kararı sonrası tekrar görülen terör örgütü DEAŞ’ın Ankara Garı önünde 10 Ekim 2015’te düzenlediği ve 101 kişinin öldüğü saldırıyla ilgili 10’u tutuklu 26 sanığın yargılandığı davada esas hakkındaki mütalaa açıklandı.
25.04.2024 09:41:00
İhlas Haber Ajansı
Gar katliamı davasında mütalaa açıklandı
Gar katliamı davasında mütalaa açıklandı
Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya tutuklu sanıklar bulundukları cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katılırken, taraf avukatları salonda hazır bulundu.

Avukatlar, kovuşturmanın genişletilmesini ve terör saldırısından önce ihmali bulunan kamu görevlileri hakkındaki belgelerin mahkemece değerlendirilmesini talep etti.

Beyanların ardından esas hakkındaki görüşünü açıklayan savcı, sanık Erman Ekici'nin "anayasal düzeni ihlal" suçundan 1, "101 kişiyi kasten öldürme" suçundan da 101 kez olmak üzere toplam 102 kez ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmasını talep etti.

Ekici'nin 379 kişiyi kasten öldürmeye teşebbüs suçundan da 6 bin 822 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını talep eden savcı, diğer sanıklar Abdülmubtalip Demir, Talha Güneş, Metin Akaltın, Yakub Şahin, Hakan Şahin, Halil İbrahim Alçay, Resul Demir, Hacı Ali Durmaz ve Hüseyin Tunç için de "kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis talebinde bulundu.

Söz alan sanık Ekici, savunmasını hazırlamak için süre talep etti.

Mahkeme heyeti, tutuklu sanıkların mevcut hallerinin devamına hükmederek, duruşmayı 26 Haziran'a erteledi.

logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.