Başbakan Erdoğan'ın açıkladığı 'çılgın proje'nin ilk kez Kanuni Süleyman zamanında Mimar Sinan tarafından projelendirildiği biliniyor. Benzer projeler Sultan III. Murad, Sultan IV. Mehmed, Sultan III. Mustafa, Sultan II. Mahmud, Sultan Abdülmecid ve Sultan Abdülaziz dönemlerinde gündeme getirildi
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın önceki gün 'çılgın proje' olarak açıkladığı seçim vaadi kopya çıktı. Başbakan Erdoğan, İstanbul Kongre Merkezi'ndeki toplantıda 'çılgın proje' olarak adlandırılan "İstanbul Hazır; Hedef 2023" projesini açıkladı. Türkiye'nin bu büyük hayali, bu büyük projeyi gerçekleştirecek iradeye sahip olduğunu belirten Erdoğan, kaynak noktasında bir sıkıntı olmadığını söyledi. Erdoğan, şunları söyledi: "Projenin, yeri ve maliyeti 3 aşağı 5 yukarı belirlenmiş durumdadır. Sadece etüt çalışmaları tahminen 2 yıl sürecek. Böyle devasa bir projenin süreç içinde yer ve maliyet açısından değişikliklere uğrayacak olması da son derece tabiidir. Dünyada içinden nehir geçen nice şehirler var. Ama içinden deniz geçen yegane şehir İstanbul. Bu projeyle birlikte bir yarım ada daha oluşacak. İstanbul'un Avrupa yakasında, şehrin batısında, Karadeniz ile Marmara Denizi'nin arasına, yaklaşık 45-50 kilometre uzunluğunda bir kanal yapıyoruz. İstanbul'umuza 'Kanal İstanbul'u kazandırıyoruz. Kanalın su derinliği yaklaşık 25 metre olacak. Su yüzeyinde genişlik yaklaşık 145 -150 metre civarında olacak. Tabanda ise yaklaşık 120 metre olacak. Kanaldan bugün dünyadaki en büyük gemiler, 300 bin dwt'lik gemiler geçebilecek." Erdoğan, "Kanal İstanbul'' olarak adlandırdığı 'çılgın proje'yle ilgili, "Panama Kanalı ile Süveyş'te, Yunanistan'da Corinth Kanalı ile kıyas dahi kabul etmeyecek yüzyılın en büyük projelerinden biri için bugün kolları sıvıyoruz" dedi.
Osmanlı padişahları planladıMarmara ve Karadeniz'in kanal yoluyla birleştirilmesi projesi ilk kez Kanuni Sultan Süleyman tarafından ele alındı. Proje daha sonra 1999 yılında Sakarya Valiliği tarafından yeniden masaya yatırıldı. Sakarya Nehri, Sapanca Gölü ve İzmit Körfezi arasını birleştirmeyi hedefleyen proje için bir grup bilim adamı rapor hazırladı ancak 17 Ağustos depreminden sonra proje gündemden kalktı. Yedikıta Dergisi'nde yer alan bir inceleme yazısına göre, Osmanlı İmparatorluğu döneminde ilk olarak Sakarya Nehri, Sapanca Gölü ve İzmit Körfezi arasını birleştirmeyi hedefleyen bu proje, ticaretin geliştirilmesi ve malların nakliyesinin en ucuz yolla sağlanması amacıyla düşünüldü. İlk defa Kanuni Sultan Süleyman tarafından ele alınan projenin, fizibilite çalışmaları Mimar Sinan tarafından yapıldı. Mimar Sinan'ın, Sapanca'dan İzmit Körfezi'ne kadar olan bölgenin tüm etüt planlarını çıkardığı proje hayata geçirilemezken, Sultan III. Murad tarafından 1591 yılında yeniden keşifleri yapılan proje, Sultan IV. Mehmed, Sultan III. Mustafa, Sultan II. Mahmud, Sultan Abdülmecid ve Sultan Abdülaziz dönemlerinde de gündeme getirildi ve üzerinde çalışıldı. Daha sonraki yıllarda ise geliştirilerek Karadeniz'i Marmara'ya bağlayan proje halini alan çalışma, 1999 yılında Sakarya Valiliği tarafından ele alındı ve Valiliğin isteği üzerine Prof. Dr. Ağıralioğlu ile bir grup bilim adamı ile fizibilite raporu hazırlayarak su yolunu projelendirdi. Ancak konu 17 Ağustos 1999 depremi nedeniyle gündemden kalktı. Projeye göre, genişliği 30 metre olan su yolundan, nehir ve denizde hareket eden, taşıma kapasitesi 1500 ton, uzunluğu 95 metre, genişliği 9,5 metre ve su kesimi 3 metrelik gemilerin geçebileceği bildirildi. İlgili raporda, yaklaşık 960 milyon dolara malolacak su yolunun yılda 168 milyon dolar ekonomik fayda yaratabileceği ifade edildi. Bu arada, Ağaoğlu Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ali Ağaoğlu, "İkinci bir boğaz yapmak çılgın bir proje değil. Türkiye bunu yapabilecek güçte..." dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın önceki gün 'çılgın proje' olarak açıkladığı seçim vaadi kopya çıktı. Başbakan Erdoğan, İstanbul Kongre Merkezi'ndeki toplantıda 'çılgın proje' olarak adlandırılan "İstanbul Hazır; Hedef 2023" projesini açıkladı. Türkiye'nin bu büyük hayali, bu büyük projeyi gerçekleştirecek iradeye sahip olduğunu belirten Erdoğan, kaynak noktasında bir sıkıntı olmadığını söyledi. Erdoğan, şunları söyledi: "Projenin, yeri ve maliyeti 3 aşağı 5 yukarı belirlenmiş durumdadır. Sadece etüt çalışmaları tahminen 2 yıl sürecek. Böyle devasa bir projenin süreç içinde yer ve maliyet açısından değişikliklere uğrayacak olması da son derece tabiidir. Dünyada içinden nehir geçen nice şehirler var. Ama içinden deniz geçen yegane şehir İstanbul. Bu projeyle birlikte bir yarım ada daha oluşacak. İstanbul'un Avrupa yakasında, şehrin batısında, Karadeniz ile Marmara Denizi'nin arasına, yaklaşık 45-50 kilometre uzunluğunda bir kanal yapıyoruz. İstanbul'umuza 'Kanal İstanbul'u kazandırıyoruz. Kanalın su derinliği yaklaşık 25 metre olacak. Su yüzeyinde genişlik yaklaşık 145 -150 metre civarında olacak. Tabanda ise yaklaşık 120 metre olacak. Kanaldan bugün dünyadaki en büyük gemiler, 300 bin dwt'lik gemiler geçebilecek." Erdoğan, "Kanal İstanbul'' olarak adlandırdığı 'çılgın proje'yle ilgili, "Panama Kanalı ile Süveyş'te, Yunanistan'da Corinth Kanalı ile kıyas dahi kabul etmeyecek yüzyılın en büyük projelerinden biri için bugün kolları sıvıyoruz" dedi.
Osmanlı padişahları planladıMarmara ve Karadeniz'in kanal yoluyla birleştirilmesi projesi ilk kez Kanuni Sultan Süleyman tarafından ele alındı. Proje daha sonra 1999 yılında Sakarya Valiliği tarafından yeniden masaya yatırıldı. Sakarya Nehri, Sapanca Gölü ve İzmit Körfezi arasını birleştirmeyi hedefleyen proje için bir grup bilim adamı rapor hazırladı ancak 17 Ağustos depreminden sonra proje gündemden kalktı. Yedikıta Dergisi'nde yer alan bir inceleme yazısına göre, Osmanlı İmparatorluğu döneminde ilk olarak Sakarya Nehri, Sapanca Gölü ve İzmit Körfezi arasını birleştirmeyi hedefleyen bu proje, ticaretin geliştirilmesi ve malların nakliyesinin en ucuz yolla sağlanması amacıyla düşünüldü. İlk defa Kanuni Sultan Süleyman tarafından ele alınan projenin, fizibilite çalışmaları Mimar Sinan tarafından yapıldı. Mimar Sinan'ın, Sapanca'dan İzmit Körfezi'ne kadar olan bölgenin tüm etüt planlarını çıkardığı proje hayata geçirilemezken, Sultan III. Murad tarafından 1591 yılında yeniden keşifleri yapılan proje, Sultan IV. Mehmed, Sultan III. Mustafa, Sultan II. Mahmud, Sultan Abdülmecid ve Sultan Abdülaziz dönemlerinde de gündeme getirildi ve üzerinde çalışıldı. Daha sonraki yıllarda ise geliştirilerek Karadeniz'i Marmara'ya bağlayan proje halini alan çalışma, 1999 yılında Sakarya Valiliği tarafından ele alındı ve Valiliğin isteği üzerine Prof. Dr. Ağıralioğlu ile bir grup bilim adamı ile fizibilite raporu hazırlayarak su yolunu projelendirdi. Ancak konu 17 Ağustos 1999 depremi nedeniyle gündemden kalktı. Projeye göre, genişliği 30 metre olan su yolundan, nehir ve denizde hareket eden, taşıma kapasitesi 1500 ton, uzunluğu 95 metre, genişliği 9,5 metre ve su kesimi 3 metrelik gemilerin geçebileceği bildirildi. İlgili raporda, yaklaşık 960 milyon dolara malolacak su yolunun yılda 168 milyon dolar ekonomik fayda yaratabileceği ifade edildi. Bu arada, Ağaoğlu Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ali Ağaoğlu, "İkinci bir boğaz yapmak çılgın bir proje değil. Türkiye bunu yapabilecek güçte..." dedi.