BTP Genel Sekreteri Dr. Kaplan, AKP hükümetinin ABD ile birlikte Türkiye'yi çöküşe sürüklediğine dikkat çekerek, "Türkiye, AKP İktidarını kaldıramamaktadır.
Bağımsız Türkiye Partisi Genel Sekreteri Dr. Nuri Kaplan ABD Dışişleri Bakanı Rice'ın Ankara ziyareti bağlamında AKP hükümetinin ABD'ye verdiği taahhütleri değerlendirdi. Kaplan yazılı basın açıklamasında şu görüşleri ifade etti:"AKP İktidarının "stratejik müttefik" olarak ilan ettiği ABD ile olan ilişkilerinin seviyesini ve kamuoyundan ısrarla gizlenen verilen sözlerin ne olduğunu bilmiyoruz ama zamanın Başbakanı İsmet İnönü'nün sorulan bir soruya "Büyük devletlerle işbirliği yapmak ayıyla aynı yatağa girmeye benzer" dediğini biliyoruz. Bildiğimiz başka bir şey daha var ki o da Türk ve Türkiye tarihinin yüz kızartıcı sayfalarına geçen bir diyalogdur.
Başbakan Erdoğan'ın danışmanlarından Cüneyt Zapsu ile AKP Sakarya Milletvekili Şaban Dişli'nin, AKP Hükümeti ile ABD arasındaki ilişkilerin düzeltilmesi için ABD'ye gittiklerinde Cüneyt Zapsu'nun söylediği: "ABD'ye ihtiyacımız var. Siz de AKP ile 6-7 yıl daha yaşamak zorundasınız. Alternatifiniz yok. Erdoğan'ı devirmeye çalışmaktansa, onu kullanın, delikten süpürmeyin" sözleridir.2 gün önce Türkiye'den rüzgar gibi geçen ABD Dışişleri Bakanı Rice, çoğunluğunu Müslüman halkların oluşturduğu ve içinde Türkiye'nin de bulunduğu "Fas'tan Çin'e kadar 22 devletin sınırlarının değişeceğini" bütün dünyaya ilan etmemiş miydi? ABD, uluslararası bütün kuralları çiğneyerek Irak'ı işgal etmedi mi? AKP İktidarından da Türkiye'nin G.Doğu bölgesine 60.000 askerini yerleştirmek üzere Meclis'ten tezkere çıkarmasını, başka bir deyişle "müsaadeli işgaline" onay istememiş miydi? Rice, bugün de aynı veya benzer bir talebi İran'a müdahale kapsamında AKP'nin önüne koymadı mı?
Türkiye'yi Kuva-yı Milliye hareketi kurtaracakO gün Cumhuriyeti kuran Kuva-yı Milliye hareketiydi. Bugün de aynı Cumhuriyeti koruyup ve kollayacak olanlar; bağımsızlığı, vatanperverliği ve samimi dindarlığı kalbinde yaşatan gerçek Kuvay-ı Milliyeciler'den başkası olmayacaktır. Yakın tarihin derinliklerinden tekrar günümüze dönecek olursak: Peki AKP İktidarı ne yaptı? Sevr'in kefeni, 2003'te AKP İktidarının stratejik müttefiği ABD tarafından Türk askerinin kafasına çuval olarak geçirilmedi mi? Başbakan o gün çilek bahçesini ziyaretle meşgul değil miydi? ABD'ye nota verilip verilmeyeceği sorulduğunda "Ne notası, müzik notası mı veriyorsun?" diye gazetecileri azarlamadı mı? Egemenliğin Avrupa Birliği'ne, dış politikanın ABD'ye, ekonominin IMF'ye teslimi bize, 1838'de İngilizlerle yapılan Baltalimanı Anlaşması'ndan başlayan ve 1920'de Sevr'le sonlanan Osmanlı'nın yıkılış ve dağılış sürecini hatırlatmıyor mu?Tarih - ibret alınmazsa tekerrürden ibarettir.
Türkiye, artık AKP'yi kaldıramıyorArtık Türkiye, AKP İktidarını kaldıramamaktadır. AKP İktidarının milletin sırtından inme vakti gelmiş, hatta geçmektedir. Ya "kusura bakmayın, beceremedik gidiyoruz" diyerek giderler; ya da Türk Milleti kendine yük olanları geçmişte nasıl bir sonla uğurlamışsa, öyle uğurlanırlar. Eski ve yeni, plansız, programsız ve projesiz siyasetçiler, Türk Milleti'ne tekrar yük olmamalıdır. Türk Milleti'nin ve Türk Devleti'nin onları taşıyacak tahammülü kalmamıştır.
Milli (Sosyal) Devlet projesinin sahibi ve Nobel'e aday gösterilen Prof. Dr. Haydar Baş'a ait dünyanın önde gelen ilim adamlarının büyük bir sevinç ve heyecanla kabullendikleri- Milli Ekonomi Modeli'nin Türkiye'de artık bir an önce hayata geçmesi gerekiyor. Ülkemizde bir tek fakir bırakmayacak olan Milli Ekonomi Modeli'nin uygulanacağı Bağımsız Türkiye Partisi'nin iktidarı, Türk Milleti'nin bayram günü olacaktır. Dileriz o gün, fazla gecikmez."
Bağımsız Türkiye Partisi Genel Sekreteri Dr. Nuri Kaplan ABD Dışişleri Bakanı Rice'ın Ankara ziyareti bağlamında AKP hükümetinin ABD'ye verdiği taahhütleri değerlendirdi. Kaplan yazılı basın açıklamasında şu görüşleri ifade etti:"AKP İktidarının "stratejik müttefik" olarak ilan ettiği ABD ile olan ilişkilerinin seviyesini ve kamuoyundan ısrarla gizlenen verilen sözlerin ne olduğunu bilmiyoruz ama zamanın Başbakanı İsmet İnönü'nün sorulan bir soruya "Büyük devletlerle işbirliği yapmak ayıyla aynı yatağa girmeye benzer" dediğini biliyoruz. Bildiğimiz başka bir şey daha var ki o da Türk ve Türkiye tarihinin yüz kızartıcı sayfalarına geçen bir diyalogdur.
Başbakan Erdoğan'ın danışmanlarından Cüneyt Zapsu ile AKP Sakarya Milletvekili Şaban Dişli'nin, AKP Hükümeti ile ABD arasındaki ilişkilerin düzeltilmesi için ABD'ye gittiklerinde Cüneyt Zapsu'nun söylediği: "ABD'ye ihtiyacımız var. Siz de AKP ile 6-7 yıl daha yaşamak zorundasınız. Alternatifiniz yok. Erdoğan'ı devirmeye çalışmaktansa, onu kullanın, delikten süpürmeyin" sözleridir.2 gün önce Türkiye'den rüzgar gibi geçen ABD Dışişleri Bakanı Rice, çoğunluğunu Müslüman halkların oluşturduğu ve içinde Türkiye'nin de bulunduğu "Fas'tan Çin'e kadar 22 devletin sınırlarının değişeceğini" bütün dünyaya ilan etmemiş miydi? ABD, uluslararası bütün kuralları çiğneyerek Irak'ı işgal etmedi mi? AKP İktidarından da Türkiye'nin G.Doğu bölgesine 60.000 askerini yerleştirmek üzere Meclis'ten tezkere çıkarmasını, başka bir deyişle "müsaadeli işgaline" onay istememiş miydi? Rice, bugün de aynı veya benzer bir talebi İran'a müdahale kapsamında AKP'nin önüne koymadı mı?
Türkiye'yi Kuva-yı Milliye hareketi kurtaracakO gün Cumhuriyeti kuran Kuva-yı Milliye hareketiydi. Bugün de aynı Cumhuriyeti koruyup ve kollayacak olanlar; bağımsızlığı, vatanperverliği ve samimi dindarlığı kalbinde yaşatan gerçek Kuvay-ı Milliyeciler'den başkası olmayacaktır. Yakın tarihin derinliklerinden tekrar günümüze dönecek olursak: Peki AKP İktidarı ne yaptı? Sevr'in kefeni, 2003'te AKP İktidarının stratejik müttefiği ABD tarafından Türk askerinin kafasına çuval olarak geçirilmedi mi? Başbakan o gün çilek bahçesini ziyaretle meşgul değil miydi? ABD'ye nota verilip verilmeyeceği sorulduğunda "Ne notası, müzik notası mı veriyorsun?" diye gazetecileri azarlamadı mı? Egemenliğin Avrupa Birliği'ne, dış politikanın ABD'ye, ekonominin IMF'ye teslimi bize, 1838'de İngilizlerle yapılan Baltalimanı Anlaşması'ndan başlayan ve 1920'de Sevr'le sonlanan Osmanlı'nın yıkılış ve dağılış sürecini hatırlatmıyor mu?Tarih - ibret alınmazsa tekerrürden ibarettir.
Türkiye, artık AKP'yi kaldıramıyorArtık Türkiye, AKP İktidarını kaldıramamaktadır. AKP İktidarının milletin sırtından inme vakti gelmiş, hatta geçmektedir. Ya "kusura bakmayın, beceremedik gidiyoruz" diyerek giderler; ya da Türk Milleti kendine yük olanları geçmişte nasıl bir sonla uğurlamışsa, öyle uğurlanırlar. Eski ve yeni, plansız, programsız ve projesiz siyasetçiler, Türk Milleti'ne tekrar yük olmamalıdır. Türk Milleti'nin ve Türk Devleti'nin onları taşıyacak tahammülü kalmamıştır.
Milli (Sosyal) Devlet projesinin sahibi ve Nobel'e aday gösterilen Prof. Dr. Haydar Baş'a ait dünyanın önde gelen ilim adamlarının büyük bir sevinç ve heyecanla kabullendikleri- Milli Ekonomi Modeli'nin Türkiye'de artık bir an önce hayata geçmesi gerekiyor. Ülkemizde bir tek fakir bırakmayacak olan Milli Ekonomi Modeli'nin uygulanacağı Bağımsız Türkiye Partisi'nin iktidarı, Türk Milleti'nin bayram günü olacaktır. Dileriz o gün, fazla gecikmez."