"Düne kadar Mübarek'i destekleyen batılı ülkeler niye şimdi Mübarek'e karşı çıktılar?" diye soran Prof. Dr. Haydar Baş, "batılılar insanları önce kullanıyor sonra posası çıktığında çöpe atıyorlar" diye konuştu
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş kaynayan coğrafya Ortadoğu ve Kuzey Afrika'daki gelişmeler üzerine önemli değerlendirmelerde bulundu. Batılı ülkelerin İslam ülkelerindeki birçok lideri önce posasını çıkarıncaya kadar kullandıklarını sonra da çöpe attıklarını ifade eden BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Baş, 'Batılıların talimatıyla iş göre bütün siyasilerin başına aynı akıbet gelecektir" diye konuştu. Konuşmasında "İslam coğrafyasında düzelmesi gereken bir sorun varsa bunu düzeltecek olan Avrupa ve Amerika değildir" diyen Prof. Dr. Baş, "İslam coğrafyasındaki mesele bizim meselemiz. Bunu tartışacak, görüşecek, yolunu yordamını belirleyecek sen değilsin, biz yapacağız bunu. Avrupa'nın, Amerika'nın ne işi var burada?" diye sordu.
Kol kırılır yen içinde kalırBağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, "İslam coğrafyasında düzelmesi gereken bir sorun varsa bunu düzeltecek olan Avrupa ve Amerika değildir" dedi ve konuşmasını şöyle sürdürdü: "Biz demiyoruz ki bunların diktatörlüğüne evet diyelim. Bu yanlışlarda devam etsinler. Bu da anlaşılmasın. Bizde bir atasözü var, kol kırılır yen içinde kalır. Bu mesele bizim meselemiz. Bunu tartışacak, görüşecek, yolunu yordamını belirleyecek sen değilsin, biz yapacağız bunu. Avrupa'nın, Amerika'nın ne işi var burada? Bu ülkelerin gayesi Ortadoğu İslam ülkelerinde artı Kuzey Afrika İslam ülkelerinde ne kadar kaynak var, bunları ellerine geçirmek istiyorlar. Onun için işte bu adam diktatördür, bu adam halka karşıdır. Bu adam imanda değildir gibi bir sürü yalanı, dedikoduyu, iftirayı yaparlar. Ne için? O kaynakları sömürebilmek alabilmek için."
Ilımlı İslam BOP'a hizmet ediyorDinler arası diyalog iki, ılımlı İslam projesinin Büyük Ortadoğu Projesi'nin hedeflerine ulaşabilmesi için ortaya konulmuş senaryolar olduğunun altını çizen Prof. Dr. Haydar Baş şunları söyledi: "Büyük Ortadoğu Projesi'nin (BOP) hayata geçmesi için başlatılan bir uygulama vardır. Bu uygulamalara ne diyoruz biz? Başta bir, dinler arası diyalog iki, ılımlı İslam projesi. Niçin bunları hayata geçirmek istediler? Müslüman karakteri, dışarıdan Müslüman olacak ama içinden başka bir şey olacak, İslam olmayacak. İşte bu dinin adına da biz ılımlı İslam diyeceğiz. Öyle bir Müslüman tipi olacak ki içi Hıristiyan, her tarafı hoş görülü? Elinden toprağı, bağı ve bahçesi alınacak, aman be ne olacak, Allah Kerim diyecek. Namusuna göz dikecekler, önemsemeyecek. İşte bu yozlaşmış karakteri taşıyan kişinin adına Müslüman diyorlar. Beni iyi dinleyin arkadaşlar, bizimle öyle oynuyorlar ki, maalesef bu yolda da öyle insanları kullandılar ki, benim hayret ettiğim bu."
Hz. Muhammed'i devreden çıkardılar"Öyle bir noktaya gelindi ki, Hz. Muhammed'i (sav) kabul etmeden de Müslüman olabiliyorsun. Böyle bir sapıklık olabilir mi?" diye soran Prof. Dr. Baş şunları söyledi: "Var mı böyle bir şey? Akaid okudunuz, İslam'ı biliyorsunuz böyle bir şey bizim inancımızda, Kur'an'ımızda, peygamberimizin anlattığı İslam'da böyle bir şey var mı? Yok. İslam'ın iki rüknü vardır biri Allah'tır, diğeri Muhammed Aleyhissalatu Vesselam'dır. Bu iki temel rükün olmadan iman olmaz. Onun için Kelime-i Şehadet nedir? 'Eşhedüenlailaheillallah ve eşhedüenne Muhammeden Abduhu ve Resüluh.' Yani Allah'ın birliğine şahitlik ediyorsun, ondan sonra Muhammed Mustafa (SAV) efendimizin Allah'ın hem kulu hem de elçisi olduğuna şahitlik ediyorsun. Bu rükün seni Müslüman yapıyor. Bu iki rükünden birini inkâr ettin mi Müslüman olamazsın, bu bizim kanaatimiz, içtihadımız, görüşümüz değil, Allah'ın hükmü. Şimdi asrımızda bu hükümler hep değişti. O'nu kabul etmeden de olur. Ne olur? Müslüman olur. O da cennete girer. İşte bu karakterle beraber bizim içimizi boşaltıp onun yerine başka bir kimlik koymak istiyorlar. O kimlik, bir ülke işgal edildiği zaman Irak'ta gafletteki Müslüman kardeşlerimiz gibi çiçeklerle, gideceğiz Amerikan askerlerini karşılayacağız."
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş kaynayan coğrafya Ortadoğu ve Kuzey Afrika'daki gelişmeler üzerine önemli değerlendirmelerde bulundu. Batılı ülkelerin İslam ülkelerindeki birçok lideri önce posasını çıkarıncaya kadar kullandıklarını sonra da çöpe attıklarını ifade eden BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Baş, 'Batılıların talimatıyla iş göre bütün siyasilerin başına aynı akıbet gelecektir" diye konuştu. Konuşmasında "İslam coğrafyasında düzelmesi gereken bir sorun varsa bunu düzeltecek olan Avrupa ve Amerika değildir" diyen Prof. Dr. Baş, "İslam coğrafyasındaki mesele bizim meselemiz. Bunu tartışacak, görüşecek, yolunu yordamını belirleyecek sen değilsin, biz yapacağız bunu. Avrupa'nın, Amerika'nın ne işi var burada?" diye sordu.
Kol kırılır yen içinde kalırBağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, "İslam coğrafyasında düzelmesi gereken bir sorun varsa bunu düzeltecek olan Avrupa ve Amerika değildir" dedi ve konuşmasını şöyle sürdürdü: "Biz demiyoruz ki bunların diktatörlüğüne evet diyelim. Bu yanlışlarda devam etsinler. Bu da anlaşılmasın. Bizde bir atasözü var, kol kırılır yen içinde kalır. Bu mesele bizim meselemiz. Bunu tartışacak, görüşecek, yolunu yordamını belirleyecek sen değilsin, biz yapacağız bunu. Avrupa'nın, Amerika'nın ne işi var burada? Bu ülkelerin gayesi Ortadoğu İslam ülkelerinde artı Kuzey Afrika İslam ülkelerinde ne kadar kaynak var, bunları ellerine geçirmek istiyorlar. Onun için işte bu adam diktatördür, bu adam halka karşıdır. Bu adam imanda değildir gibi bir sürü yalanı, dedikoduyu, iftirayı yaparlar. Ne için? O kaynakları sömürebilmek alabilmek için."
Ilımlı İslam BOP'a hizmet ediyorDinler arası diyalog iki, ılımlı İslam projesinin Büyük Ortadoğu Projesi'nin hedeflerine ulaşabilmesi için ortaya konulmuş senaryolar olduğunun altını çizen Prof. Dr. Haydar Baş şunları söyledi: "Büyük Ortadoğu Projesi'nin (BOP) hayata geçmesi için başlatılan bir uygulama vardır. Bu uygulamalara ne diyoruz biz? Başta bir, dinler arası diyalog iki, ılımlı İslam projesi. Niçin bunları hayata geçirmek istediler? Müslüman karakteri, dışarıdan Müslüman olacak ama içinden başka bir şey olacak, İslam olmayacak. İşte bu dinin adına da biz ılımlı İslam diyeceğiz. Öyle bir Müslüman tipi olacak ki içi Hıristiyan, her tarafı hoş görülü? Elinden toprağı, bağı ve bahçesi alınacak, aman be ne olacak, Allah Kerim diyecek. Namusuna göz dikecekler, önemsemeyecek. İşte bu yozlaşmış karakteri taşıyan kişinin adına Müslüman diyorlar. Beni iyi dinleyin arkadaşlar, bizimle öyle oynuyorlar ki, maalesef bu yolda da öyle insanları kullandılar ki, benim hayret ettiğim bu."
Hz. Muhammed'i devreden çıkardılar"Öyle bir noktaya gelindi ki, Hz. Muhammed'i (sav) kabul etmeden de Müslüman olabiliyorsun. Böyle bir sapıklık olabilir mi?" diye soran Prof. Dr. Baş şunları söyledi: "Var mı böyle bir şey? Akaid okudunuz, İslam'ı biliyorsunuz böyle bir şey bizim inancımızda, Kur'an'ımızda, peygamberimizin anlattığı İslam'da böyle bir şey var mı? Yok. İslam'ın iki rüknü vardır biri Allah'tır, diğeri Muhammed Aleyhissalatu Vesselam'dır. Bu iki temel rükün olmadan iman olmaz. Onun için Kelime-i Şehadet nedir? 'Eşhedüenlailaheillallah ve eşhedüenne Muhammeden Abduhu ve Resüluh.' Yani Allah'ın birliğine şahitlik ediyorsun, ondan sonra Muhammed Mustafa (SAV) efendimizin Allah'ın hem kulu hem de elçisi olduğuna şahitlik ediyorsun. Bu rükün seni Müslüman yapıyor. Bu iki rükünden birini inkâr ettin mi Müslüman olamazsın, bu bizim kanaatimiz, içtihadımız, görüşümüz değil, Allah'ın hükmü. Şimdi asrımızda bu hükümler hep değişti. O'nu kabul etmeden de olur. Ne olur? Müslüman olur. O da cennete girer. İşte bu karakterle beraber bizim içimizi boşaltıp onun yerine başka bir kimlik koymak istiyorlar. O kimlik, bir ülke işgal edildiği zaman Irak'ta gafletteki Müslüman kardeşlerimiz gibi çiçeklerle, gideceğiz Amerikan askerlerini karşılayacağız."