Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Baş, "Ben bir yılda 600 milyar doları silip atacağım. Bütün gelirler hortumlanıp bir yere aktarılırsa, elbette bu borçlar artar" dedi.

 

Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, başkent Ankara'da gençlerle buluştu. Kocatepe Camii Konferans Salonu'nda gerçekleştirilen Eko Analiz programında üniversite öğrencisi gençler merak ettiklerini sordu, Prof. Dr. Haydar Baş cevaplandırdı. İşte o diyaloglardan bazı bölümler: 

SORU: Siz 'Ben hem dindarım, hem Atatürkçüyüm, hem de Cumhuriyetçiyim" diyorsunuz. Bir insan nasıl bu 3 özelliğe birden sahip olabilir? PROF. DR. HAYDAR BAŞ: Baş: Bugün bu terimleri ele alıp yargılayanlar, kendi düşüncelerinden yola çıkarak bunu yapmıyorlar. Birileri bunların kafasına sokuyor, maksat ülkenin bölünüp parçalanması... 'O Atatürkçüymüş, şu Cumhuriyetçiymiş, bu dinciymiş' sıfatları takılıyor. Ne demek dinci? Tenekeci mi bu adam? Öyle şey mi olur. Müslüman Müslümandır. Cumhuriyet halkın iradesinin ekseriyetinin temsil edildiği sistemdir. Madem buna inanmıyorlar, niye siyaset yapıyorlar?

SORU: 600 milyar Doları aşan borcu nasıl ödemeyi düşünüyorsunuz? PROF. DR. HAYDAR BAŞ: Bir yıl içinde tarımdan, hayvancılıktan ne kazanacağız? Yeraltı kaynaklarını çıkartıp işlettiğimizde yıllık kazancımız ne olacak?  Bütün bunların hesabı yapılmıştır. Ben bir yılda 600 milyar Doları silip atacağım. Sen bütün gelirleri hortumlayıp bir yere aktarırsan, elbette ki bu borçlar artar. Kanaatkar olacağız, adil paylaşıma yer vereceğiz. Hem milletin karnı doyacak, hem de bu sıkıntılardan kurtulacağız. Ama bunun bir şartı var: 24 saat çalışacağız.

SORU: Gençler için projeleriniz nelerdir? Bunları merak ediyorum. PROF. DR. HAYDAR BAŞ: Birinci madde yuva kurmaları yani evlenmeleri. Devlet evlenmek isteyen gençlere faizsiz kredi verecek. İkincisi devlet gençlere iş verecek, dahası okumak isteyenin önünü açacak. Gençler de okuyabildiği kadar okuyacak.

SORU: Siz üniversitelere sınavsız geçiş olacağını söylüyorsunuz. Öğrencileri üniversiteye yerleştirirken, eleme kriterleriniz ne olacak? PROF. DR. HAYDAR BAŞ: Bu soru bana sıklıkla soruluyor. İşte herkes doktor olmak isterse, o zaman doktor enflasyonu olur.  Şimdi herkes neden 'TIP' diyor çünkü uzman hekimler 4 -5 bin liradan başlayan maaşlar alıyor, mesela öğretmenler de 1500 - 1800 TL... Haydar Hoca, öğretmenine 4 - 5 bin TL verirse, neden herkes doktor olsun ki... Biz bütün bunların hesabını yaptık. Ülkede ne bir fazla doktor olacak, ne de bir eksik mühendis. Olması gerektiği kadar mühendis, doktor, avukat, öğretmen yetişecek. Endişe etmeyin, bunu biz yaparız. Bir de yetişme çağında çocuklarımızı eğitirken de, yönlendireceğiz.

SORU: Benim babam bile sizin söylediklerinizi anlıyor da, hükümet neden anlamıyor?PROF. DR. HAYDAR BAŞ: Bunlar bizi anlamıyor değil ama işlerine gelmiyor. Sen şimdi 100 yere 'evet' dersen, Haydar Hoca'ya elbette 'evet' diyemezsin. Şimdi IMF'ye, AB'ye, ABD'ye 'hayır' demesi lazım. Ama nasıl desin? Göbek bağı ile oraya bağlanmışlar. 

SORU: Türkiye'de asgari ücret 550- 650 TL seviyesinde. Bir çok işveren bunu vermekte zorlanıyor. Asgari ücret 3 bin TL olduğu zaman, bunu nasıl verecekler?PROF. DR. HAYDAR BAŞ: Bakınız biz hem kaynaklarımıza mukabil emisyonu devreye koyacağız. Hem kazancımıza mukabil paramızı basacağız, senyoraj hakkımızı devreye koyacağız. Bu ikisinin toplamı dünyayı bakar. Yapacağımız iş sanayiciyi desteklemektir. Sanayici çalıştırdığı elemanına belli bir ücret verecek, gerisini devlet tamamlayacak. Devlet, her konumda üreteni ve tüketeni destekleyecektir. İşte benim devletim böyle bir devlet. Gençler, beni iyi dinleyin: Kapitalist ve sosyalist mantıkla bunları kavramak mümkün değil.