logo
25 NİSAN 2024

Dış mihrakların işi

01.03.2006 00:00:00
BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Baş, Irak'ta Şii ve Sünnileri dış mihrakların birbirine düşürmek istediğini belirterek, "Sünnilerin Hasan el Asker türbesine saldırmaları mümkün değildir. Bu işgalcilerin oyunu" dedi BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, Irak'ta Şii-Sünni çatışmasını dış mihrakların tezgahladığını söyledi. Irak'ın Samarra şehrindeki Hasan el Asker türbesinin bombalanmasıyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Prof. Dr. Baş, meseleye bir takım ölçülerle bakılması gerektiğini dile getirdi. Meltem TV'deki Haftanın Sohbeti programında Muharrem Bayraktar'ın sorularını cevaplandıran Prof Dr. Haydar Baş, Irak'ta yaşanan işgale bu ülke vatandaşlarının ellerindeki imkanlar nispetinde tepki gösterdiğini dile getirdi. Prof. Dr. Baş, "İşgal güçleri demokrasi adı altında bir takım eylemlerde, hareketlerde bulundular, seçimle hükümet kurdular. Bunların tamamı işgal edenlerin projesinin hayata geçmesi tarzındaydı" dedi. İşgalci ile işgalcinin kurduğu hükümet arasında fark yokBTP Genel Başkanı Prof. Dr. Baş, tarihi bir tespitte bulunarak, işgal edenlere karşı verilen mücadeleyle, işgal sonrası kurulan hükümete karşı verilen mücadele arasında pek bir fark bulunmadığını vurguladı. BTP Lideri, bu bağlamda şunları söyledi: "Her iki dönemde de Iraklı bu işgali kabul etmemiş, işgal gücünün adına iktidar olanların demokratik gerekçeyle de olsa meşru olmadığını savunmuştur. Sünniler bu noktada çok ileri çıktılar. Hakikaten belki de izahı yapılamayacak harikulade başarılar ortaya koydular. Bu direniş zaman zaman işgalci ABD'nin moralini darmadağan etti. Hatta 'biz buradan askerlerimizi geri çekeceğiz' gibi tavırlar aldıkları da bilinen gerçekler arasında".Iraklı teslim olmuyorIrak'ın fiilen işgal edildiğine ama teslim alınamadığına işaret eden Prof. Dr. Haydar Baş, ABD'nin Büyük Ortadoğu Projesi'nin bir parçası olarak Irak'ta asayişi temin etmeye çabaladığını belirtti. "Zira siz işgal ettiğiniz bölgede asayişi temin edemezseniz; ikinci, üçüncü, dördüncü emsal olabilecek girişimlerde muvaffak olamazsanız" diyen BTP Lideri, işgal güçlerinin çıkış olarak Şii-Sünni çatışmasına bel bağladığını vurguladı. Prof. Dr. Haydar Baş, şunları kaydetti: "Irak'ta en güzel çıkış yolu olarak da, 'nasıl olur da bu coğrafyayı tamamen elimize geçiririz, istediğimiz iradeyi iktidar ederiz.'  Bu arada Kuzey Irak bölgesinde hakimiyetini ortaya koyan ve ilan edilen bir Kürt devleti oluşumu var. Bütün bunlar içiçe ve işgal gücünün hakimiyetine bağlı meseleler. Düşünüldü, taşınıldı böyle fitne zaman zaman çıkarılmak istendi ama hiç biri başarılı olmadı. 'Bunu eylem safhasına dökünce biz muvaffak oluruz' düşüncesinden hareketle Hasan el- Asker hazretlerinin (ki en büyük imamlardan bir tanesidir, çok büyük bir ilim ve maneviyat sahibi bir insandır, Peygamber Efendimizin sülalesindendir, İmamiye'nin meşhur imamlarındandır, sadece İmamiye'nin değil, aynı zamanda Ehl-i Sünnet'in de itibar ettiği, 'büyük imamdır' dediği, feyzinden, ilminden tefeyyüz ettiği bir zattır) türbesini hedef seçtiler, burayı kundakladılar."Sünniler bunu kesinlikle yapmazSünnilerin Şiilerden intikam almak kastıyla Hasan el Asker türbesini bombalamalarının asla mümkün olamayacağını belirten BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, "Sünniler, Şiiler ne kadar haksızlık yaparsa yapsın böyle bir şey asla mümkün olmaz" dedi. Şiilerin kendilerine göre bir strateji uyguladığına işaret eden Prof. Dr. Baş, bunun Sunnilerce bilinen bir gerçek olduğuna işaret etti. BTP Lideri, şu görüşleri öne çıkardı: "Farz edelim ki, Şiiler çok büyük yanlışlar yaptılar, bu yanlışlara rağmen dahi olsa Sunniler kalkıp Hasan el Asker hazretlerinin türbesini tahrip edemez. Orada ölüme yol açamaz. Yani Hasan el Asker'in şahsiyetine sadece Şii Müslümanlar değil, Sünni Müslümanlar da hürmet ederler. Her ikisi de belki de yarış halinde ona tazim ederler. Mesela  ben Sünniyim. Bana göre Hasan el Asker yeryüzüne gelmiş sayılı şahsiyetlerden, büyük manevi önderlerden birisidir. Benim Şiilikle hiçbir ilgim yok. Hangi insana giderseniz gidin, Hasan el Asker dediğiniz zaman durur. Peygamber ailesinden, büyük bir alim, maneviyat ehli, hendese hesaplarını çok iyi bilen bir insan, yani onu okuyan bir insan ilmin, muhabbetin, Allah sevgisinin, Hz. Muhammed aşkının ne demek olduğunu anlar. Böyle bir insanı bir Müslüman hedef seçecek ve onun arkasından giden insanlardan 'intikam alacağım' diyecek. Böyle bir şey olmaz. Hele hele işgal güçlerinin Hasan el Asker'i seçmeleri büyük bir yanlış. Öyle bir insan ki, ismini duyduğu zaman Ehl-i Sünnet dünyası 'hazır ol' duruşuna geçiyor. Öyle bir saygısı var."Büyük bir tertipHasan el Asker üzerinden böyle bir fitnenin çıkarılmasının, 'meydana gelen hadisenin bir tertip ve provokasyon olduğunun en açık ispatı olduğuna işaret eden Prof. Dr. Haydar Baş, patlamaları işgal güçlerinin organize ettiğine işaret etti. BTP Lideri, şunları söyledi: "Bu işgal güçlerine siz okyanus ötesinden gelenler diyebilirsiniz. O bölgeyi ele geçirebilmek için MOSSAD'ın arkasındaki güçler diyebilirsiniz. Hangisi olursa bu doğrudur. Ama kesinlikle bunu Sünni bir grubun yapması mümkün değildir. Ve bugün göreceksiniz ki, Sünnilerle Şiiler bunun büyük bir oyun olduğunu görecekler ve kardeşliklerini ilan edecekler. Türkiye'de dünyada 'birbirine düştüler' havasını veren bir basın var. Bunu böyle göstermek istiyorlar. Bu grupların içine bir takım provokatörler sızmış olabilir."Olayların tarihi arka planı varBağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, Şii Sünni çatışmasını amaçlayan oyunların 1850'lerde başladığına işaret ederek , o dönemde İngiliz ajanların sunni ve şiileri birbirlerine düşürmek istediklerini hatırlattı. Prof. Dr. Haydar Baş, bu çerçevede şunları söyledi: "Orada ilk yapmak istedikleri şey, Şii ve Sünni grupları çatıştırmaktı. Bu konuda raporlar var, itirafları var: 'Ne kadar uğraştıksak, muvaffak olamadık' diyorlar. Zira Sünniler halifelerine, Şiiler de mollalarına bağlı... 'Biz tefrika istemiyoruz' diyorlar. Burada bunun için 'yeni bir mezhebin kurulmasına karar verdik' diyorlar. Bu iş yeni değil, mazisi çok eski. Aynı şey devam ediyor. Belki Sünni ve Şiilerin içine kendilerinden olan provokatörleri yerleştirmiş olabilirler. Ama işin başı olan insanlar zaman içinde bunu bertaraf edeceklerdir."
'Suça konu ihaleyi hatırlamıyorum'
'Siyasi yasak' davası ertelendi
'Herkes lütfen bu tavrımızı çok iyi bilsin'
CHP'de 'Saray' kavgası kızışıyor!
İmam nikahlı eş anneden şikayetçi oldu
7 aylık bebeğini yola bıraktı!
AKP'li belediyeden o görüntü hakkında açıklama
'Takdir halkımızındır'
Ankara'da konuşulan Akşener senaryosu
Hedefi 2028 mi?
Piyasalar merakla bekliyordu
TCMB faiz kararını açıkladı
İddia üzerine DMM'den açıklama geldi
Ehliyetlerine el konulmayacak!
Projeyi öğrenciler geliştirdi
8 şiddetindeki depreme dayanıklı
Özel'den 'Çorlu' kararı hakkında açıklama
'Siyasi sorumluluk unutulmamalı'
AK Partili meclis üyesinin dikkat çeken şovu
Başkanın önünde kendini yere attı
Irak'tan atılan adım hakkında MSB'den açıklama
PKK 'yasaklı örgüt' ilan edildi
Çorlu tren kazasının cezaları belli oldu
6 sene sonra karar açıklandı
İYİ Parti'de istifalar devam ediyor
Kongre öncesi üst düzey istifa
Şehirde göz gözü görmüyor
Çöl tozu İzmir'i teslim aldı
57. Alay Vefa Yürüyüşü düzenlendi
Her şey 109 yıl önceki gibi
'Suça konu ihaleyi hatırlamıyorum'
'Siyasi yasak' davası ertelendi
'Herkes lütfen bu tavrımızı çok iyi bilsin'
CHP'de 'Saray' kavgası kızışıyor!
İmam nikahlı eş anneden şikayetçi oldu
7 aylık bebeğini yola bıraktı!
AKP'li belediyeden o görüntü hakkında açıklama
'Takdir halkımızındır'
Ankara'da konuşulan Akşener senaryosu
Hedefi 2028 mi?
Piyasalar merakla bekliyordu
TCMB faiz kararını açıkladı
İddia üzerine DMM'den açıklama geldi
Ehliyetlerine el konulmayacak!
Projeyi öğrenciler geliştirdi
8 şiddetindeki depreme dayanıklı
Özel'den 'Çorlu' kararı hakkında açıklama
'Siyasi sorumluluk unutulmamalı'
AK Partili meclis üyesinin dikkat çeken şovu
Başkanın önünde kendini yere attı
Irak'tan atılan adım hakkında MSB'den açıklama
PKK 'yasaklı örgüt' ilan edildi
Çorlu tren kazasının cezaları belli oldu
6 sene sonra karar açıklandı
İYİ Parti'de istifalar devam ediyor
Kongre öncesi üst düzey istifa
Şehirde göz gözü görmüyor
Çöl tozu İzmir'i teslim aldı
57. Alay Vefa Yürüyüşü düzenlendi
Her şey 109 yıl önceki gibi

'Uyku apnesi tanısı konan kişilerin ehliyetine el konacak' iddiası yalanlandı

İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM), Kara Yolları Trafik Yönetmeliği'nde değişiklik yapıldığı iddialarını yalanlayarak, uyku apnesi tanısı konan kişilerin ehliyet alamayacağı ve ehliyetini yenileyemeyeceği iddiasının manipülasyon içerdiğini bildirdi.
25.04.2024 13:48:00
İhlas Haber Ajansı
'Uyku apnesi tanısı konan kişilerin ehliyetine el konacak' iddiası yalanlandı
'Uyku apnesi tanısı konan kişilerin ehliyetine el konacak' iddiası yalanlandı
Dezenformasyonla Mücadele Merkezi tarafından yapılan açıklamada, sürücü adayları ve sürücülerde aranacak sağlık şartları ile muayenelerine dair usul ve esasların Sürücü Adayları ve Sürücülerde Aranacak Sağlık Şartları ile Muayenelerine Dair Yönetmelik kapsamında belirlendiğ hatırlatılarak, 'Yürürlükte olan yönetmeliğin 7. maddesi kapsamında ağır derecede veya orta derecede uyku apnesi olanlar ile birlikte gündüz uyuklama hali tespit edilen kişilerin tedavi görmeden sürücü belgesi alamayacakları, ancak uyku apnesinin kontrol altına alındığı veya tedavi edildiği doktor heyeti tarafından tespit edilen kişilere sürücü belgesi verilebileceği açıkça belirtilmiştir. Yönetmelikte güncel bir değişiklik söz konusu değildir' denildi.


Açıklamada, kamuoyunu manipüle etmeye yönelik paylaşımlara itibar edilmemesi gerektiği uyarısında bulunuldu.

Çorlu tren kazası davasında karar çıktı

Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde 25 kişinin hayatını kaybettiği, 340 kişinin yaralandığı tren kazasına ilişkin davada 9 sanığa 8 yıl 4 ay ile 17 yıl 6 ay arasında hapis cezası verildi
25.04.2024 12:03:00 / Güncelleme: 25.04.2024 12:38:25
AA
Çorlu tren kazası davasında karar çıktı
Çorlu tren kazası davasında karar çıktı
Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde 25 kişinin hayatını kaybettiği, 340 kişinin yaralandığı tren kazasına ilişkin yargılanan 13 sanıktan 9'una, 8 yıl 4 ay ile 17 yıl 6 ay arasında değişen hapis cezaları verildi.

Çorlu 1. Ağır Ceza Mahkemesince Halk Eğitim Merkezi Salonu'nda görülen davanın 20. duruşması yapıldı.

Duruşmaya tutuksuz sanıklar dönemin Çerkezköy Yol Bakım ve Onarım Şefi Özkan Polat, Köprüler Şefi Çetin Yıldırım, dönemin Demir Yolu Bakım Müdürü Turgut Kurt, hat bakım onarım memuru Celaleddin Çabuk, TCDD Üst Yapıdan Sorumlu 1. Bölge Bakım Servis Müdür Yardımcısı Levent Kaytan, dönemin Altyapıdan Sorumlu 1. Bölge Bakım Servis Müdür Yardımcısı Nizamettin Aras, yol kontrolörü Burhan Ortancıl, dönemin Bakım Servis Müdürü Mümin Karasu, dönemin Bakım Servis Alanlarından Sorumlu Müdür Yardımcısı Levent Meriçli, dönemin TCDD 1. Bölge Müdürü Nihat Aslan, mühendisler Tevfik Baran Önder, Deniz Parlak ve Kubilay Başkaya, kazada ölenlerin yakınları ve yaralananlar ile tarafların avukatları katıldı.

Duruşma, mahkemeye sunulan belgelerin okunmasıyla başladı.

Daha sonra karar öncesi sanıklara son sözleri soruldu.

Sanıklardan Karasu ek iddianame ve mütalaa da görevini yapanın cezalandırılmak istendiğini ileri sürerek "Halkalı'dan Kapıkule'ye kadar olan hatla ilgili uyarıları ve denetimi yazışmalar ile bildirmiştim. Görevimi yerine getirdim. Beraatımı talep ediyorum." dedi.

Diğer sanıklar da suçsuz olduklarını ileri sürerek beraatlarını talep etti.

Mahkeme heyeti verdiği kısa aranın ardından açıkladığı kararda "Taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan Karasu'ya 17 yıl 6 ay, Kurt'a 16 yıl 3 ay, Aslan'a 15 yıl, Polat'a 13 yıl 9 ay, Önder'e 10 yıl,  Meriçli, Parlak ve Başkaya'ya 9 yıl 2'şer ay, Aras'a ise 8 yıl 4 ay hapis verdi.

Heyet, sanıklardan Kaytan, Ortancıl, Yıldırım ve Çubuk'un ise beraat etmesine hükmetti.

Mahkeme ayrıca sanıklardan Aslan, Karasu, Kurt ve Polat'ın hükümle birlikte tutuklanmasına karar verdi.

Tekirdağ'daki tren kazası

Uzunköprü-İstanbul seferini yapan yolcu treninin 8 Temmuz 2018'de Çorlu yakınlarında vagonlarından bazılarının devrilmesi sonucu 25 kişi yaşamını yitirmiş, 340 kişi yaralanmıştı.
Davanın iddianamesinde "kazanın meydana gelmesinde asli kusurlu" bulundukları gerekçesiyle sanıklar Turgut Kurt, Özkan Polat, Çetin Yıldırım ve Celaleddin Çabuk'un "birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan 2 yıldan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılması istenmişti.
 
Çorlu Cumhuriyet Başsavcılığınca alınan bilirkişi raporları ve değerlendirme neticesinde 9 Eylül 2022'de soruşturmanın genişletilmesine karar verilmiş, bu kapsamda aynı suçtan Nihat Aslan, Levent Meriçli, Mümin Karasu, Levent Kaytan, Nizamettin Aras, Burhan Ortancıl, Tevfik Baran Önder, Deniz Parlak ve Kubilay Başkaya hakkında Çorlu Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açılmıştı.
 
Dava kapsamında söz konusu dönem TCDD 1. Bölge Müdürlüğü'nde Bakım Servis Müdürü olan Mümin Karasu 10 Ekim 2022'de tutuklanmış, tutukluluğuna yapılan itiraz üzerine Çorlu 2. Ağır Ceza Mahkemesince 25 Kasım 2022'de hakkında yurt dışına çıkış yasağı konularak tahliye edilmişti.
 
Davanın 17'nci duruşmasında Cumhuriyet savcısı esas hakkındaki son görüşünde, tutuksuz 13 sanığın tamamının "birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan cezalandırılmasını, Karasu, Kurt ve Polat'ın üzerlerine atılı suçun vasıf ve mahiyeti, mevcut delil durumu, üzerlerine atılı suç için öngörülen ceza miktarı dikkate alındığında adli kontrol hükümlerinin yetersiz kalacak olmasından tutuklanmalarını istemişti.

Çorlu tren kazası duruşması başladı

Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde 25 kişinin hayatını kaybettiği tren kazasının duruşması başladı
25.04.2024 10:48:00
İhlas Haber Ajansı
Çorlu tren kazası duruşması başladı
Çorlu tren kazası duruşması başladı
Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde 25 kişinin hayatını kaybettiği tren kazasının duruşması başladı.



Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde 2018'de 25 kişinin hayatını kaybettiği, 340 kişinin yaralandığı tren kazasına ilişkin davanın duruşması başladı. Kazada hayatını kaybeden vatandaşların yakınları şehirde yürüyüş yaparak duruşmanın görüleceği Çorlu Halk Eğitim Merkezindeki mahkeme salonuna giriş yaptı.


Grip vakaları arttı, servisler doldu

Trabzon'da havaların son günlerde bir sıcak bir serin seyretmesi ile birlikte gribal enfeksiyonların artış gösterdiği ve geçtiğimiz yıl Eylül ayından beri aktif olan grip salgının sürdüğü belirtildi.
25.04.2024 09:12:00
İhlas Haber Ajansı
Grip vakaları arttı, servisler doldu
Grip vakaları arttı, servisler doldu
Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi Farabi Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Gürdal Yılmaz, 'Influenza salgını bir türlü bitmedi; Eylül ayında başlayan salgın halen devam etmekte' dedi.

Bugünlerde havaların değişkenlik göstermesi ile enfeksiyonların da arttırdığını kaydeden Yılmaz, 'Hava değişimleri zamanı enfeksiyonların en yoğun olduğu zamanlardır. Şu anda hava değişimi zamanı olduğu için enfeksiyon hastalıkları servisinde yer bulamıyoruz. Bu değişim ile birlikte her türlü enfeksiyon karşımıza çıkıyor. Influenza salgını bir türlü bitmedi; Eylül ayında başlayan salgın halen devam etmekte. Yazın inşallah olmayacağını düşünüyoruz. Koronavirüs kışın da vardı ancak Influenza'nın altında kaldı. Influenza daha ön planda karşımıza çıktı. Koronavirüs'ü yine göreceğiz ancak daha az karşılaşacağız diye düşünüyorum. Hijyen kurallarına uyulması gerekiyor, hasta olan kişi ile temasta bulunmamak gerekiyor, hasta olan kişinin maske kullanması gerekiyor. Artık dünya çok küçüldü seyahatlerin kolaylaşması ile birlikte. Hemen her yerde insan olabiliyor. Türkiye'den Çin'e giden de var, Çin'den Türkiye'ye gelenler de. Virüs çok kolaylıkla yayılabiliyor. Dünya genelinde değişik virüsler ile karşı karşıya kalınabiliyor ama toplum içinde belli bir bağışıklık oluştuğu için önceki kadar yayılmıyor, yayılanlar da o seviyede azalıyor ve kayboluyor' diye konuştu.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.