1. Kürt açılımı projesini 4 ay evvel ortaya atanlar, DTP'nin adım adım kapanmaya doğru dittiğini çok iyi biliyorlardı. Bu proje gerçekten demokratik bir açılım projesi miydi yoksa (tam da AKP Güneydoğu'da büyük oranda oy kaybına uğramışken) kapatılacak bir partinin tabanının ele geçirilmesi için birkaç ay öncesinden girişilecek bir manevra mıydı?
2. DTP'nin kapatılmasına birkaç gün kala ABD'nin DTP'ye Washington'da temsilcilik açma izni vermesinin sırrı neydi?
3. Kürt açılımı sürecinde APO ile devlet adına bir takım kişilerin görüştüğü biliniyor. APO her ne kadar kapatma kararı sonrası "önemli değil, yolu devam" diyerek ne demek istemiştir? DTP'nin kapatılmasını demokrasiye aykırı bulan çevreler aslında DTP'nin kapatılmasını mı istiyorlardı?
4. "Gerekirse dağa çıkarız, daha çok kan akar" diyen Emine Ayna neden yasak kapsamına alınmadı?
5. Tokat'taki PKK saldırısı tam da kapatma davasının öncesine denk gelmişken ve PKK'nın intikam saldırısı olarak değerlendirilmesi en mantıklısı iken (ki zaten PKK saldırıyı üstlendi) neden bazı kesimler "Nayıır! Nolamaz! PKK yapmadı!" diye PKK severliğe büründüler? Bu sevdanın temelinde bizim bilmediğimiz bir şey mi var?
6. DTP'den sadece iki vekile yasak geldi. DTP'nin yedeği olan parti ise hazır: BDP. Siz bakmayın DTP'lilerin sine-i millete dönme hikayelerine. Ufak Uras yeni partiye geçerse yeniden grup kurmuş olacaklar. Anayasa Mahkemesi eğer 3 DTP'linin milletvekilliğini düşürseydi DTP'nin yerine geçecek parti, grup kuramayacaktı. Bu ince hesabı kim yaptı? Hangi güç DTP'nin yeniden grup kurmasına zemin hazırladı? 7. Yeni kurulan BDP (Barış ve Demokrasi Partisi, sevsinler sizin barış ve demokrasinizi!) biraz daha ılımlı söyleme başvurursa ve dağdan uzak bir siyaset ortaya koyarsa acaba Apo'nun affedilmesi ve BDP'nin başına geçmesi söz konusu olabilir mi?
8. DTP'nin son aylardaki söylem ve eylemleri adeta "gelin biz kapatın şeklindeydi." Geldiler ve kapattılar! İyi de bu siyasi söylem kimin tavsiyesiydi?
9. Herkes bir zamanlama hikâyesi tutturmuş gidiyor. DTP'nin kapatılacağı gün başbakanın ABD'de olması, Obama ile özel ve gizli bir görüşme yapması, bu gizliliğin dışişleri bakanlarından bile gizli olacak şekilde planlanmasının zamanlamasına Zaman'e gazeteleri neden dikkat çekmiyor?
10. Acaba yukarıdaki sorular bir komplo teorisi ürünü müdür, yoksa değil midir?
Muharrem BAYRAKTAR / mbayraktar@yenimesaj.com.tr