Yurt turunu sürdüren Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, Malatya'da Hacıbektaşı Veli Kültür Vakfı Genel Merkezi'ni ziyaret etti.Kültür merkezi başkanı Hasan Meşeli, BTP Genel Başkanı'na ziyaretinden duyduğu memnuniyeti dile getirerek, şunları söyledi: "Özellikle vatana, milletine ve dinine olan fevkalade düşünceleriniz, duygularınız ve değerli hizmetlerinizden büyük bir haz ve mutluluk duyuyoruz. Bu duygular içinde bir kere daha Malatya'mıza hoş geldiniz, duyuyoruz."
Ölçülerini kaybetmiş insanların Hacı Bektaşi Veli'ye ihtiyacı varZiyarette Hacı Bektaşi hazretlerinin Anadolu'nun Müslüman olmasındaki payını anlatan Prof. Dr. Haydar Baş, insanlığın onun ışığına ihtiyacı var diye konuşarak, şunları kaydetti: "Ölçülerini kaybetmiş toplum ve insanların, Hac-ı Bektaşi Veli Hazretlerinin ışığına ihtiyacı vardır. Hem medeniyetini, hem kültürünü, hem siyasetini hem de maneviyatını tanımada ihtiyacı var."
Her şeyimiz ortakSohbet sırasında Alevi toplumun sıkıntılarından bahseden Hacı Bektaşi Veli Kültür Merkezi Başkanı Hasan Meşeli, çok kritik bir noktaya dikkat çekti.Alevileri eğitecek bir kurumun olmadığını ifade eden Meşeli, bu durumun Türkiye'nin milli ve dini bütünlüğünü hedef alanlar tarafından kullanıldığını söyledi. Meşeli, şunları söyledi: "Alevi kardeşlerimiz tıpkı Sünni kardeşlerimiz gibi dini İslam, kitabı Kur'an, Peygamberi Cenab-ı Muhammed (A.S), vatanı Türkiye, bayrağı Türk bayrağıdır. Ezanımız da, kıblemiz ve mezarlıklarımız da birdir. Anadolu'muzun bin yıllık tarihinde bu topraklar için Türk'ün ve İslam'ın düşmanlarına karşı Alevisiyle, Sünnisiyle, Türküyle, Kürdüyle, Lazıyla ve Çerkeziyle hep birlikte kan döktük."
AB'nin tehlikeli oyunlarıAlevilerin bu ülkenin milli ve dini bütünlüğünden yana olduğunu ifade eden Meşeli, Avrupa Birliği sürecinde Brüksel tarafından desteklenen bazı vakıfların faaliyetlerine de dikkat çekerek, şu önemli tespitlerde bulundu: "Bugün boşlukta kalan özellikle Alevi gençliği, Aleviliği Marksist ve ateist bir yörünge ile değerlendirmekte. Ve arkasında birçok Alevi kökenli vakıf ve dernekler, 'biz İslam dışıyız, biz Müslüman değiliz' küstah cüreti ve cehaletinde bulunmaktadır. Şimdi bu insanlar son zamanlarda Avrupa Birliği ile maalesef sıcak temas halinde olarak, "biz Müslüman değiliz, biz ülkemizde yaşayan Rum, Yahudi ve Ermeniler gibi azınlık statüsüne alınmak istiyoruz", diyerek daha vahim, daha tehlikeli bir yola tevessül etmişlerdir."
'Hakkınızı ben savunurum"BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş da hükümetin bu konudaki tavrını eleştirerek, şunları söyledi: "Sen şu kadar trilyon verdin, bir kilise imar ettin. 'Bugün 40 bin kilise açtık, şu kadar milyon dolar harcadığını' Batı dünyasına ve Avrupa Birliği'ne gururla ifade ediyorsun. Peki şu memlekette şu kadar cem evi var. Bunlara kaç para verdin? Bunlar veremezler, bu bir nasip meselesidir. Ben sayın Başkanım buraya Allah için geldim, sizlerin hakkını müsaade ederseniz ben savunurum."
Ve yapılması gerekenlerProf. Baş yapılması gerekenleri de şöyle sıraladı: "Toplumun insan yetiştirmede bu kurumlara olan ihtiyacını hem tarihi bilmeleri, hem de ilmen idrak etmeleri lazımdır. Buna göre, kurumlar ve kuruluşlar oluşturulmalıdır. Nasıl bir Diyanet varsa, veya o Diyanet'in paralelinde Alevi meşrep olan vatandaşlarımızın dini hayatlarını yaşamak için sistematik olarak bağlandıkları memurlar, hocalar olmalıdır. İlaveten maliyesinin halledildiği yine aynı kurum içinde bir başkanlık tesis edilmeli. Okullarda eğitim için ders kitapları hazırlanmalı? Bugün Sünni kesimin sahip olduğu bütün haklara Alevi arkadaşlarımızın da tamamen sahip olmalıdır."