Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş hükümetin İsrail'e kınama kararı almasını değerlendirdiği konuşmasında siyasilerin ciddi bir tiyatro oynadığını ifade etti. İktidarın kınama metninde 'mali ve askeri konuların gözden geçirilmesi' cümlesine önce müsaade etmediğini ifade eden Prof. Dr. Baş son basının korkusundan hükümetin bunu kabul etmek zorunda kaldığını söyledi. BTP Genel Başkanı şöyle konuştu: "O kadar ciddi bir tiyatro oynandı ki, kınama kararı alınırken mali ve askeri meselelerin gözden geçirilmesi teklifi yapılıyor dikkat edin, her partiden bir şahıs seçilerek bir komisyon oluşturuluyor Bunlar müşterek bir metin hazırlıyorlar bu müşterek metinde de ifade; "İsrail'le aramızdaki aramızda mali ve askeri konuları gözden geçireceğiz." İktidar, buna bile müsaade etmiyor. 'Siz nasıl olurda bunlardan mali ve askeri konuları gözden geçirme teklifini sunabilirsiniz' diyor. Düşünebiliyor musunuz? Tam 3 saat bir cedelleşmeden sonra basının yoğun baskısıyla beraber 'kamuoyunda bu duyulursa rezil oluruz' anlayışıyla bir çark yapıyorlar neticede bu kınama kararına mali ve askeri tedbirler gözden geçirilecek ibaresi alınıyor."
İsrail'in tasdik ettiği iktidar"İsrail'in ve Amerika'nın hareketlerini kabul edip tasdik ettiği bir iktidardan faydalı hiçbir şey beklenemez" diye konuşan BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş şöyle konuştu: "AKP'nin bakanlarını ve Sayın Başbakan'ı dinlediğimiz zaman durum hiç böyle görünmüyor. Asacak kesecek yok edecek ve hiçbir şey yapacak değil. İç siyasete iç politikaya dönük sözlerden başka bir şey yapmıyor. Hatta enteresandır hatırıma geldi İsrail'in bir bakanı, Türkiye'de kamuoyunun ayaklanmasına 'ya bırakın diyor bunlar bağırsın çağırsınlar. Sayın Tayyip Bey'e de bu kadar ruhsat tanıyım o iç politikayı yatıştırmaya dönük bir takım olayların olmasına göz yumdu aslında iktidar bizim çok samimi dostumuzdur, onu kaybedersek ciddi zararlar çekeriz' diyor. Düşünebiliyor musunuz? Bunların bu yaptığına ceza vermek istiyorsak ileride herhangi bir müsait bir zamanda temsilcilerinin koltuğunu beş santim daha aşağıya düşürürüz olur biter. Bu kadar basittir bu iş. Şimdi İsrail'in de olayı bu şekilde algılaması bu olayları asla kendilerine dönük politika olarak AKP hükümetinin yaptığını kabul etmiyor. İç kamuoyunu yatıştırmaya onların gazını almaya dönük bir faaliyettir, diyor.
OECD kapılarını İsrail'e Türkiye açtıİsrail'in OECD'ye katılımının Türkiye'nin onay vermesiyle mümkün olduğuna dikkatleri çeken Prof. Dr. Haydar Baş şöyle konuştu: "İsrail'in OECD'ye katılımı da Türkiye'nin teklifiyle beraber elde etti. Hatırlarsanız iki üç yıl evvel Lübnan olayında, Hizbullah olayında Türkiye hükümeti İsrail'e bir kınama kararı dahi çıkartamamıştır. Buna imkan vermemiştir. Bir sürü insanını öldürdü. Hatırlarsanız İsrail tarafından evler yıkıldı, apartmanlar, yollar, köprüler darmadağın edildi ama Türkiye sesini çıkartıp da bir tane kınama kararı alamamıştır.Cumhuriyet Halk Partisi bu kınama kararını teklif etmesine rağmen bunu meclisten geçirememiştir. Şimdi böyle bir iktidarla Türkiye'nin yapması mümkün olmayan adımları atması Türkiye'nin aleyhinedir, yanlış anlamayın. Niye? Böyle bir niyeti yok adamın. Ben kalkayım da İsrail'e hesap sorayım onu düşünmeye, yaptıklarının yanlış olduğunu idrak etmeye sürükleyecek bir davranış içerisine gireyim, böyle bir politikası yok. Geçen Akşam bir sohbet ediyoruz ne kadar İsrailli zengin şirketler var iktidarın yakınlarının ortaklığı bunlarla beraber. Yani Yahudi asıllı insanların teşekkül ettirdiği şirketlere bizim bu arkadaşlarımızın yakınları tamamen ortak? Yüzde 50 altın şirketlerini bunlar Türkiye'de işletiyor. Şimdi bunların İsrail vatandaşlarıyla beraber olup işlettiği şirketlerden elde edeceği kârı bir tarafa koyacak da orta doğudaki Müslümanların safında ve İsrail'e karşı yer alacak bu mümkün degil."
Türkiye ciddi bir muhasebe yapmalıYapılması gerekenin ne olduğunu da konuşmasında dile getiren BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş şunları söyledi: "Yapılması gereken nedir? Türkiye'nin artık bundan sonra başını öne eğip ciddi bir muhasebe yapmasıdır. Nedir bu muhasebe? Biz Ortadoğu'da kabul etsek de etmesek de Müslüman olarak bilinen ve Müslüman kişilerin oluşturduğu devletlerin ne olursa olsun sevgisini takvimini kazanan bir millet ve devletiz. Binaenaleyh bizim politikalarız evvela bunların menfaatine olması, Türkiye'nin menfaatine olması, bunların aleyhinde ve Türkiye'nin aleyhinde olmaması lazım, esasına bina edilecektir. Her şeyden önemlisi bakınız bize yakın olan komşularımızın coğrafyamızın üzerinde hesabı olmayan komşular olması lazım. Soruyorum şimdi Suriye'nin bizim topraklarımızın üzerinde hesabı var mı? Yok. İran'ın hesabı var mı? Yok. Körfez ülkelerinin, İslam ülkelerinin bir tanesinin bizim coğrafya üzerinde bir hesabı var mı? Yok. Amma müttefikimiz diye kabul ettiğimiz İsrail'in bizim topraklarımızın coğrafyamızın üzerinde hesabı var. Ve biz bizim topraklar üzerinde hesabı olan insanların daha doğrusu devletin vatandaşlarına Güneydoğu'da o kadar büyük imkânlar tanıdık ki Güneydoğu'yu neredeyse onlara verdik. Artı yer altı kaynaklarımız petrollerimiz altınız bakırımız demirimiz bunların şirketlerinin eline geçti."
İktidarın gücü yoksula yetiyor"Hem yer altı kaynaklarımızı hem yer üstü gelirimizi Türk milletinin menfaatine devletinin menfaatine lehimize çevirmemiz lazım" diye konuşan BTP Lideri şunları söyledi: "Bu nasıl olacaksa o davranışı öne çıkartıp fiili hala getirmemiz lazım yani sözle lafla bir şey bırakmayacaksın, bunu öne çıkartıp hayata geçireceksin. Bu iktidar bunu yapabilir mi? Bana sorarsanız bunların hiç birini yapacak ne gücü var ne iradesi? Onun gücü kime yeter masum saf insanlara yeter. Anadolu'ya bakın Anadolu tarım kesimi hayvancısı madencisi dericisi hepsi mağdur olmuştur. Ticaret tamamen mağdur olmuştur. Niye? Gücü onlara yetiyor başkasına geçmiyor. Kısaca yapılacak iş tekrar ediyorum bize ait kaynaklarımızı bu milletin menfaatine tebdil edebilmek için acil bir karar çıkartıp bunu hayata geçirmemiz lazım ve Türkiye'nin toprakları üzerinde hesabı olmayan, coğrafyası üzerinde hesabı olmayan devletlerle şayet ittifak edeceksek ittifak etmemiz lazım."