Gazetecilerin çeşitli konulardaki sorularını cevaplayan Gürel, "Hem yönetimden şikayet edip DSP'den ayrılacaksınız, ya da neden ayrıldığınızı belli etmeden ayrılıp buna bir kılıf geçirmek için yönetimden şikayet edeceksiniz. Hem de ondan sonra DSP'nin işleyişi ile ilgili dışarıdan konuşmaya başlayacaksınız. Ben bunu ahlaki bulmuyorum" dedi.
Uluslararası komplo
Partiden ayrılanlara geri dönme çağrısı yapıp yapmayacağına ilişkin bir başka soru üzerine de Başbakan Yardımcısı Gürel, şunları kaydetti: "Bütün arkadaşlarımızı böyle suçlamıyorum. Ama Türkiye'de şimdiye kadar siyaseti etkilemiş, siyasete ve ülkeye yönetimine doğrudan doğruya el koymamış, cüret edememiş birtakım çevrelerin, adeta bir uluslararası kapsamı olan plan çerçevesinde, sayın Başbakanı istifaya zorlamak, ondan sonra da kendi el koyuşlarına uygun bir hükümet modelini hayata geçirmek için önce DSP'de bir kundaklama eylemine giriştiklerini söylemeye çalışıyorum. Arkadaşlarımızın büyük bir bölümü kundaklama olayından sonra çıkan yangının, dumanın içerisinde teknenin nereye savrulduğunu fark etmeden DSP'den kopmuşlardır."
Teşkilat etkilenmedi
Bakan Gürel, yangının DSP evinin ancak bir bölümünde çıkarılabildiğini, bunun da Meclis grubu olduğunu, ancak örgütün her şeyin farkında olduğunu ve çok fazla etkilenmediğini kaydetti. Devlet Bakanı Kemal Derviş'in yeni oluşuma verdiği destekle ilgili bir başka soru üzerine Gürel, Derviş'in en azından yeni oluşumla ilgisini azalttığını göstermek için hükümette kaldığını, ama bu anlayışta değilse, eski anlayışını sürdürüyorsa bunun eski anlayışının sakıncalarının devam ettiği anlamına geldiğini bildirdi.
Cem kundakçılık yapıyor
Yeni oluşumun lideri İsmail Cem'in yeni istifaların olacağına ilişkin söyleminin hatırlatılması üzerine de Gürel, "DSP grubunda şimdiye kadar kundakçılık yapmış olanlar bundan sonra da bu yangının devam etmesini istiyor olabilirler. Kendi bilecekleri bir şey" dedi.
"AB'ye karşı değilim"
Kendisinin Dışişleri Bakanlığı'nın AB ile ilişkilerde handikap olarak değerlendirildiğinin hatırlatılması üzerine Gürel, bunun gerçek olmadığını ve karşı kampanyaların devamı olduğunu belirterek, AB üyeliğine hiçbir zaman karşı çıkmadığını bildirdi.
Türkiye'nin bu üyeliği hakettiğini belirten Gürel, ama hiçbir şekilde Türkiye'nin en temel ulusal çıkarlarından ödün verilerek herhangi hedefe ulaşmanın mümkün olmadığını vurguladı.