logo
29 MART 2024

Köylüyü toprağını satmaya zorluyorlar

26.02.2010 00:00:00
Hükümetin tarımı mahkûm ettiği noktada tarım kesiminin ürünlerini zararına sattığını ve parasını da zamanında alamadığını dile getiren Prof. Dr. Haydar Baş, " Gelinen durum dolaylı yoldan bu toprakları satın mesajıdır" dedi.

 

Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş yaptığı açıklamada tarım sektörünün Türkiye için çok önemli bir sektör olduğunu dile getirdi. "Gıda ürünleri, savaşta top ve tüfekten bir daha kıymetlidir" diyen Prof. Dr. Baş, tarım sektörünün her halükarda devlet tarafından desteklenmesinin bir zaruret olduğunu söyledi. Açıklamasında siyasilerin Avrupa Birliği'ne tarım ürünü yetiştiren 35 milyon nüfusun 10 milyona düşürülme sözü verdiğini açıkladı. Tarım sektörünün desteklenmesi için gereken kaynağın nasıl bulunacağını da açıklayan BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, "ben sadece Gümüşhane'nin sahip olduğu kaynaklarla Türkiye'yi 100 yıl idare ederim" diye konuştu.

Tarım ürünleri silahtan kıymetlidirTarım sektörünün stratejik bir sektör olduğunu açıklayan Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, yeri geldiğinde tarım ürünleri silahtan da daha kıymetlidir diye konuştu. Prof. Dr. Haydar Baş şunları söyledi: "Tarım çok önemli bir sektördür. En stratejik sektörümüz tarımdır. Sizin ekmeğiniz, suyunuz olmazsa savaşamazsınız. Onun için ekmek ve su savaşta top ve tüfekten bir daha kıymetlidir. Binaenaleyh bu sektörün her dönem ayakta durması ve en güçlü sektör olması şarttır. Şimdi siz topa, tüfeğe para verirken bundan şunu kazanacağım diye hesap ediyor musunuz? Etmiyorsunuz. Niye böyle bir hesaba girmiyorsunuz? Çünkü korunmanız için buna mutlak suretle bir yatırım yapmanız lazım. Tarım ürünleri de aynen bunun gibidir." AB'ye verilen söz tutuluyorBağımsız Türkiye Partisi'nin iktidarı döneminde tarım sektörüne sadece kâr mantığı ile bakılmayacağını dile getiren BTP Genel Başkanı, üretim miktarının da elde edilen kazancın da kat kat artacağını söyledi. Prof. Dr. Haydar Baş şöyle konuştu: "Bağımsız Türkiye Partisi iktidarı döneminde 'ben tarımdan şunu kazanıyorum şu kadar kazanmam lazım' hesabı olmayacak. Tarımda üretimi birken ikiye, ikiyken dörde, dörtken sekize çıkartmanın hesabı olacak. Şimdi bunlar ne yapıyorlar? Dördü ikiye, ikiyi bire indirmenin hesabını yapıyorlar. Neden? Avrupa Birliği diyor ki; 'Ey Türkiye sen Avrupa Birliği'ne girmek istiyorsun. AB'ye girebilmen için sen İspanya'nın, İtalya'nın, Portekiz'in, Yunanistan'ın rakibi olmayacaksın. Niye? Orada zeytin var. Orada üzüm, buğday, pamuk ve fındık var bunların hiçbirinde bu ülkelerin rakibi olmayacaksın. E ne olacak? Senin 35 milyon insanın köylerde tarım ürünlerinin yetiştirildiği bölgelerde yaşıyor bu nüfusu 10 milyona düşüreceksin. Ondan sonra ben seni Avrupa Birliği ülkelerinden sayacağım.' Bunlar da buna evet dediler. Kim söyledi bu eveti? Sayın Devlet Bahçeli, Rahmetli Ecevit, Mesut Yılmaz ve Tayip Bey bu sözü verdiler. Şimdi bu sözün gereğini yerine getiriyorlar."

Toprağınızı satın diyorlarTarımla iştigal eden milyonların bu şekilde baskı altında tutulmasını ve ürettikleri ürünler üzerinden kar etmelerine olanak tanınmamasını 'topraklarını satın mesajı veriliyor' şeklinde değerlendiren Prof. Dr. Haydar Baş şunları söyledi: "Eğer ürettiği ürününü karlı bir şekilde satabilse tarımla iştigal eden vatandaşın o toprağı terk edip başkasına satması mümkün müdür? Cebine parasını indirdiği zaman vatandaş o tarlasını terk eder mi? Etmez. Ama bugün olduğu gibi zararına ürettiklerini satan ve parasını da zamanında alamayan kardeşlerimiz o bağı bahçeyi satar mı satmaz mı? Satmak zorunda kalır. Bu dolaylı yoldan bu toprakları satın mesajıdır. Kendi adamlarıyla birlikte bu işin üzerine çullandılar, bu politikaları hayata geçirdiler onun için tarım köylüsünün ürünleri para etmiyor. Bunun para edebilmesi için devletin mutlak suretle onlara destek vermesi lazım. Bunu Türkiye'de yapabilecek tek bir iktidar var o da Bağımsız Türkiye Partisi iktidarıdır."

Sadece Gümüşhane Türkiye'yi 100 yıl bakarBazı aklı evvellerin tarıma bu kadar destek verecek parayı nereden bulacaksınız? diye sorduklarına değinen BTP Genel Başkanı, Türkiye'nin bir yılda faize 70 milyar dolar ödediğini bu paranın 5 milyar doları tarım kesimine verilse bu kesimin abat olacağını dile getirdi. Prof. Dr. Haydar Baş şöyle konuştu: "Bazıları, 'nereden bulacak? , nasıl yapacak? , diye sorabilirler. Sen bir yılda 70 milyar dolar faize para veriyorsun. Ben o 70 milyar doların 5 milyar dolarını tarım kesimine versem abat olur burası yahu. Senin mantığın yanlış. Sen yüz kişide 99 kişiyi aç bırakıyorsun bir kişiyi zengin ediyorsun. Buna Bağımsız Türkiye Partisi olarak biz son vereceğiz. Sadece kaynağımız bu değil. Yeminle konuşuyorum ben sadece Gümüşhane'yle Türkiye'yi 100 yıl idare ederim. Nasıl mı? Bizim Gümüşhane'miz çok zengin altın rezervlerine sahip. Tahminlerde göre en az 10 trilyon dolarlık altın rezervi var Gümüşhane'nin. Ayrıca trilyon dolarlık mermer rezervi var. Ne ediyor 12 trilyon dolar. Bu madenler işlendiği zaman en az bire on değer kazanıyorlar. 12 trilyonu 10'la çarparsanız 120 trilyon eder. Ne oldu? 12 trilyonumuz 120 trilyon oldu. 120 trilyon serveti olan bir milletin, bir devletin köylüsünün, işçisiniz, memurunun, çiftçisinin aç kalması mümkün olabilir mi? Ben milletimi bir eli yağda bir eli balda yaşatacağım. Ama at sahibine göre kişner bunlar bu işi bilmezler. Ondan sonra sana nerden bulacaksınız der."
Oy sayımı iftar saatine denk geliyor
YSK 'iftar' konusunda karar verdi
'İBB adayını çek' teklifine yanıt verdi
AKP'ye 3 şartını açıkladı
AKP'den bir seçim klasiği
Seçime 3 gün kala gaz bulundu!
İSO'dan tarihi uyarı
'Eğitimli gençlerimizi avlamak için...'
'AJet ile anlaşmamız yok'
THY'den çok garip Ajet kararı!
Almanya'nın öteki yüzü
Avrupa'nın ilk siyonist ülkesi Almanya!
CHP adayı istifa edip AKP'ye katıldı
'Erdoğan'ın emrinde olacağız'
Rezalet ötesi
Yahudi askerler aşağılıkta da zirvede!
'Sandık, hepimizin namusuna emanettir'
Erdoğan son mitingini yaptı
'Gençler BTP’ye akın ediyor'
Zeytinburnu'nda BTP coşkusu
'Para sayma' soruşturmasında Muammer Keskin'in ifadesi
'Bağış karşılığı makbuz almadım'
Yargıtay Başkanı seçimi 31 Mart sonrasına kaldı
10. turda da sonuç çıkmadı
1 Nisan'da okullar tatil mi?
Milli Eğitim Bakanlığı açıkladı
Emekli maaşı için seçim sonrasını işaret etti
'Temmuz' ayında masaya yatıracağız'
Oy sayımı iftar saatine denk geliyor
YSK 'iftar' konusunda karar verdi
'İBB adayını çek' teklifine yanıt verdi
AKP'ye 3 şartını açıkladı
AKP'den bir seçim klasiği
Seçime 3 gün kala gaz bulundu!
İSO'dan tarihi uyarı
'Eğitimli gençlerimizi avlamak için...'
'AJet ile anlaşmamız yok'
THY'den çok garip Ajet kararı!
Almanya'nın öteki yüzü
Avrupa'nın ilk siyonist ülkesi Almanya!
CHP adayı istifa edip AKP'ye katıldı
'Erdoğan'ın emrinde olacağız'
Rezalet ötesi
Yahudi askerler aşağılıkta da zirvede!
'Sandık, hepimizin namusuna emanettir'
Erdoğan son mitingini yaptı
'Gençler BTP’ye akın ediyor'
Zeytinburnu'nda BTP coşkusu
'Para sayma' soruşturmasında Muammer Keskin'in ifadesi
'Bağış karşılığı makbuz almadım'
Yargıtay Başkanı seçimi 31 Mart sonrasına kaldı
10. turda da sonuç çıkmadı
1 Nisan'da okullar tatil mi?
Milli Eğitim Bakanlığı açıkladı
Emekli maaşı için seçim sonrasını işaret etti
'Temmuz' ayında masaya yatıracağız'

Utanmadan bir de paylaşım yapıyorlar

 
İnsanlıktan zerre kadar nasibini almamış çeteciler olarak da bilinen Yahudi askerler, Gazze'de yaptıklarıyla ahlaksızlıkta da zirveyi kimseye bırakmıyor.
28.03.2024 17:50:00 / Güncelleme: 28.03.2024 17:54:49
HASAN PARLAK
 Utanmadan bir de paylaşım yapıyorlar
 Utanmadan bir de paylaşım yapıyorlar

İnsanlıktan zerre kadar nasibini almamış çeteciler güruhu olarak da bilinen Yahudi askerler, Gazze'de yaptıklarıyla ahlaksızlıkta da zirveyi kimseye bırakmıyor. Nitekim Gazze'de soykırım yapan Yahudi askerleri, işgal ettikleri bölgede her türlü rezalete imza atıyor. Hatta rezaletlerini sosyal medyada paylaşmaktan da geri durmuyor. Reuters ajansında yer alan görüntüler de Yahudi askerlerinin ne kadar 'insanlık sınıfı'nın dışında olduğunu ortaya koyuyor. Nitekim İsrail askerleri, Filistinlilerin evlerinde bulunan iç çamaşırlarıyla oynadıklarını gösteren fotoğraf ve videoları yayınlamaktan geri durmadı. Videolardan birinde Gazze'deki bir odada bir koltukta oturan İsrailli bir asker sırıtıyor, bir elinde silah, diğer elinde beyaz saten iç çamaşırını kanepede yatan bir yoldaşın açık ağzının üzerine sallıyor. Böylece Yahudi askerlerin insan olmadığını, başka tür bir mahluk olduğunu tüm dünyaya haykırıyorlar. 

Özgür Özel hakkında 'zibidi' benzetmesi nedeniyle suç duyurusu

Kahramankazan 15 Temmuz Gaziler ve Şehit Aileleri Derneği, CHP Genel Başkanı Özgür Özel hakkında "Kot üstüne perdelik kumaştan kefen çeken zibidiler' sözleri nedeniyle suç duyurusunda bulundu.
28.03.2024 16:32:00
İhlas Haber Ajansı
Özgür Özel hakkında 'zibidi' benzetmesi nedeniyle suç duyurusu
Özgür Özel hakkında 'zibidi' benzetmesi nedeniyle suç duyurusu
Kahramankazan 15 Temmuz Gaziler ve Şehit Aileleri Derneği, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel'in bir mitingde 'Tayyip Bey çağırınca oraya dizilen kot üstüne perdelik kumaştan kefen çeken zibidiler değil, dedesi Çanakkale'de kefensiz yatanlar kurtarır bu memleketi" ifadelerini kullanması üzerine hakkında suç duyurusunda bulundu.

Konuya ilişkin açıklamada bulunan Kahramankazan 15 Temmuz Gaziler ve Şehit Aileleri Derneği Başkanı Cafer Akın, 'CHP Genel Başkanı Özgür Özel haddini aşan açıklamalarda bulunmuştur. Bunun üzerine Kahramankazan 15 Temmuz Şehit Aileleri ve Gaziler Derneği olarak suç duyurusunda bulunacağız. CHP Genel Başkanı hadsiz Özgür Özel, 15 Temmuz darbe girişimine karşı koyan vatandaşlarımıza utanmadan, sıkılmadan 'zibidi' dedi. 'Tayyip Bey'in çağrısına oraya dizilen kot üstüne perdelik kumaştan kefen çeken zibidiler değil, dedesi Çanakkale'de kefensiz yatanlar kurtarır bu memleketi' ifadesini kullandı. CHP, Mustafa Kemal Atatürk'ün kemiklerini sızlatmaya devam ediyor. Özgür Özel'i kınıyoruz. 15 Temmuz şehit ve gazilerine zibidi diyemezsin, haddini bil' diye konuştu.

'Fetullahçı teröristlere inanç grubu güzellemesi yapan CHP Genel Başkanı Özgür Özel'i kınıyoruz'

Özel'den özür beklediklerini söyleyen Akın, 'Aziz Türk milleti evlatları, söz konusu vatan olduğunda canlarından geçerek darbecileri ve darbeciliğe alkış tutanları durdurmuşlardır. 15 Temmuz'da devletinin çağrısıyla milletle kol kola şehadete yürüyerek tanklara siper olan aziz şehitlerimizin aileleriyle birlikte şehitlere 'zibidi' deme hadsizliğini gösteren Fetullahçı teröristlere inanç grubu güzellemesi yapan CHP Genel Başkanı Özgür Özel'i kınıyoruz. Her halükarda ülkeyi sizin kurtarmayacağınız kesin. Tankların arasından sıvışıp giderken, televizyon karşısında kahvenizi yudumlayarak izlediğiniz 15 Temmuz'da meydanlarda can veren, kan veren o 'zibidi' dediğiniz korkusuz kahramanlardan öğrenecek çok şeyiniz var. Asıl zibidi kim biliyor musunuz' O gece darbe oluyor diye alkış tutanlar, o gece kadeh kaldıranlar, o gece tankların arasından sıvışanlar, o geceden sonra darbecileri savunanlar, kahpe teröristlerle iş birliği içerisinde olanlar; millet siz siyasi malzeme yapın diye kurtarmadı bu vatanı. Ne Çanakkale'de kefensiz yatan atalarımız ne de 15 Temmuz'da karşı koyarken şehit olan yiğitlerimiz. Kahraman gazilerimiz, bu ülke için zerre faydası olmayanlar, ülke yönetimine talip olmaktan utanmıyorlar. CHP Genel Başkanı Özgür Özel'den şehit ailelerimiz ve gazilerimizden acilen özür dilemesini bekliyor ve şiddetle kınıyoruz' dedi.

'Atatürk'ün kurduğu bir partide gazilere ve şehitlere bu söylem kabul edilemez niteliktedir'

Özel'in sözlerinin kabul edilemez olduğunu söyleyen Avukat Burakhan Çınar ise, 'Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve aziz milleti için bir an olsun gözünü kırpmadan şehit olan ve yine bu uğurda gazi olanlara CHP Genel Başkanı'nın TV kanallarında da görüleceği üzere açık bir şekilde 'zibidi' şeklindeki hakaretini derin bir üzüntü ile hep beraber izledik, takip ettik. DEM Parti ile kent uzantısı neticesinde PKK'lı kişileri ilçe yönetimlerine sokan bir partinin genel başkanının her mitingde, hatta kendi partisinin genel başkanlık seçimlerinde dahi Selahattin Demirtaş'a, Osman Kavala'ya selam gönderirken, gazi veya şehit gibi kelimelerin nasıl bir maneviyat oluşturduğunu anlaması bizler tarafından beklenemez. Türk Ceza Kanunu'nun belirli maddelerini ihlal etmesi ve gazilerimiz ile şehit ailelerimiz üzerinde nasıl bir etki uyandırdığı kamuoyunun takdirindedir. Bu nedenle Kahramankazan Cumhuriyet Başsavcılığımıza şikayetçi olmak için burada bulunuyoruz. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu bir partide gazilere ve şehitlere bu söylem kabul edilemez niteliktedir. Bu nedenle de Özgür Özel'i kınıyoruz ve kendisinden şikayetçiyiz. Yüce Türk adaleti gereğini yapacaktır' ifadelerini kullandı.

Marmara'da 'müsilaj' tehlikesi yeniden gündemde

Geçen yıl yaşanan müsilaj tehlikesiyle büyük bir mücadele gerçekleştirmek zorunda kalan Marmara Denizi, atıkların denize boşaltılması devam ettiği için bu yıl da ciddi bir sorun olarak karşımıza çıkacak. Marmara şimdiden alarm vermeye başladı
28.03.2024 14:55:00 / Güncelleme: 28.03.2024 15:00:59
Ahmet Haydar Tarhanlı
Marmara'da 'müsilaj' tehlikesi yeniden gündemde
Marmara'da 'müsilaj' tehlikesi yeniden gündemde
Müsilaj, kapalı denizlerde zaman zaman ortaya çıkan bir salgıdır. Fitoplankton adı verilen mikro alglerin aşırı çoğalması sonucu ortaya çıkar. Bu mukoza benzeri yapı, suyun içindeki mikroorganizmalar için uygun bir beslenme habitatı oluşturur ve zararlı canlılar da bu salgının üzerinde toplanır.

Denizin üstünde gördüğümüz beyaz, köpük benzeri yapı aslında "buzdağının görünen kısmıdır". Denizin altında ise bu salgı bir tül gibi uzanır.

Marmara Denizi, geçen yıl su yüzeyini ve derinlerini saran müsilajla boğuştu. Müsilajın yoğunluğu arttı ve çevresel kaygılara neden oldu. Bu sene de müsilaj tehlikesiin Marmara'yı tehdit edeceği ifade ediliyor.

Müsilajın temel sebebi, atıkların denize boşaltılması. Bu sebep temelden çözülmedikçe müsilaj sorunu artarak devam edecek.

Deniz biyoloğu Mert Gökalp, "Marmara Denizi feryat ediyor. Bu, Marmara Denizi'nin foseptik çukuru olabileceğinin bir sinyali" uyarısını yapıyor.

Profesör Mustafa Sarı, Marmara Denizi'ne arıtmadan atık boşaltımının acilen durması gerektiğini vurguluyor.

Hidrobiyolog Levent Artüz ise bu durumun bir zincir ve sonuç olduğunu ifade ediyor.

Gelecekte ne bekliyor?

Müsilajın yakın ve uzak gelecekte Marmara Denizi'ni, deniz canlılarını ve çevresinde yaşayan insanları nasıl etkileyeceği henüz net değil.

Ancak çözüm için atık yönetimi, arıtma tesislerinin etkin kullanımı ve bilinçli tüketim önemlidir.

Yargıtay Başkanlığı seçiminde dokuzuncu turda da sonuç çıkmadı

Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca'nın 4 yıllık görev süresinin dolması nedeniyle yapılan başkanlık seçimlerinin dokuzuncu turunda da iki aday salt çoğunluğu sağlayamadı.
28.03.2024 11:15:00 / Güncelleme: 28.03.2024 16:31:51
İhlas Haber Ajansı
Yargıtay Başkanlığı seçiminde dokuzuncu turda da sonuç çıkmadı
Yargıtay Başkanlığı seçiminde dokuzuncu turda da sonuç çıkmadı
24 Mart 2020'de Yargıtay Başkanlığı görevine seçilen Mehmet Akarca'nın 4 yıllık görev süresi pazar günü itibarıyla dolmuştu.

Yüksek Mahkeme'nin 4 yıl boyunca görev yapacak yeni başkanını belirlemek için Yargıtay'da sandık kuruldu ve pazartesi saat 08.00 itibarıyla Yargıtay üyeleri sandık başına gitti.

Seçimin ilk 8 turunda hiçbir aday, 348 Yargıtay üyesinin salt çoğunluğu olan en az 175 oyu alamadı.

Bugün gerçekleştirilen dokuzuncu tur da sonuçlandı.

Dokuzuncu turda adaylardan Mehmet Akarca 119, Ömer Kerkez ise 138 oy aldı.

Oylamada 11 oy boş, 68 oy ise geçersiz sayıldı. İki aday da salt çoğunluğu bu turda da sağlayamadı.

Oylama onuncu tur ile devam edecek.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.