Plansız ve programsız yatırımlar sonucunda krizle birlikte ciddi sıkıntılarla yüzyüze kalan tekstil ve konfeksiyon sektörünün sorunlarının araştırmak amacıyla kurulan TBMM Araştırma Komisyonu raporunu hazırlayarak TBMM Başkanlığı'na sundu.

Raporda, kamu kesimindeki ilgili kurumlar arasında koordinasyon ve işbirliğinin sağlanması için sektörle ilgili yetkililerin katılacağı bir "Tekstil ve Hazır Giyim Koordinasyon Kurulu" oluşturulması istendi. Sektörün her alanında "Merkezi Veri Bankası" kurulması görüşüne yer verilen raporda, çalışanlara yönelik verimliliği ve kaliteyi artırıcı eğitimlerin sürekli geliştirilmesi ve buna paralel politikalar izlenmesi görüşü ifade edildi. Komisyon raporunda, ulusal ve uluslararası krizlere karşı hükümet-işveren-sendika katılımlı "Kriz Yönetim Politikaları" geliştirilmesi gerektiği üzerinde duruldu.

Sektör çeşitlendirilmesine gidilmeli

Tüm hükümetlerin tekstil ve konfeksiyon sektörünü sınırsız teşvik ettiği belirtilen raporda, bu uygulamaların kesinlikle yeniden gözden geçirilmesi gerektiği vurgulandı. Raporda, "Önümüzdeki birkaç yılda başta ipekçilik, tekstil terbiyesi, yuvarlak örmecilik olmak üzere tekstil sektöründe yeni işletmelerin kurulması ve salt kapasite artırıcı yatırımlar teşvik edilmemeli" denildi.

Doğu ve Güneydoğu'ya yatırım şart

Raporda, Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da tekstil ve özellikle pamuk iplikçiliği sanayilerinin daha fazla büyütülmesinde yarar olmadığı vurgulanarak, "Bu bölgelerde yeni konfeksiyon fabrikaları kurmak yerine, fason dikim firmaları değil mevcut gerçek konfeksiyon firmalarının, bölge müteşebbisiyle ortak girişimler oluşturarak veya kendi başlarına, dikim işletmeleri kurmalarının teşvik edilmesi" gerektiği kaydedildi.

Bankacılık sektörünün ihracatın finansmanına yönlendirilmesi amacıyla plasmanlarının belirli bir oranını ihracata yönelik kredi olarak tahsis etmeleri zorunluluğu getirilmesi gerektiği belirtilen raporda, şu görüşlere yer verildi: "Yaşanan krizler reel sektörü çok olumsuz etkilemiştir. Mali sektörde yaşanan sıkıntılar reel kesime yeni kredi imkanını ortadan kaldırırken, reel kesimin kredi geri ödemelerinde de önemli sorunlara yol açmaktadır. Bankalar, özellikle kriz dönemlerinde sanayicilerin kullandıkları banka kredilerinde tek taraflı olarak faiz oranlarında veya ödeme planlarında değişiklik yapmaktadır. Bu husus güven unsurunu ortadan kaldırmakta, kredi kullanan müteşebbisleri, ödeme güçlüğü ile karşı karşıya bırakmaktadır. Banka kredilerinde sözleşme anında geçerli olanödeme planı ve faiz oranları şartlar ne olursa olsun tabii tutulmalıdır."

KDV oranı indirilmeli

Araştırma Komisyonu raporunda, ipek ve kumaşta yüzde 18 olan KDV oranının yüzde 8'e düşürülmesi, vergi mevzuatının oluşturan kanunların uygulanmasına yönelik genel tebliğlerin yeniden hazırlanması da istendi.