logo
18 NİSAN 2024

Oyunlarını altüst etti

04.02.2007 00:00:00
BTP lideri Prof. Dr. Haydar Baş, Türkiye'yi sömürmek isteyen iç ve dış odakların hesaplarını altüst ettiği için hedef tahtasına oturtulmak isteniyor. Küresel sömürücüler, yerli taşeronlarını Baş'ın üstüne salıyor; bu oyunları farkeden Türk milleti "bu sefer BTP" diyor Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, küresel sömürücülerin yerli taşeronlarınca hedef tahtasına oturtulmak isteniyor. Türkiye'nin bu odakların sofrasındaki bir lokma olmasına müsaade etmeyen, eserleri, konferansları, mitingleri, konuşmaları ve partisiyle bu talana "dur" diyen Prof. Dr. Haydar Baş, yerli taşeronlarca hedef haline getirilmeye çalışılıyor. Sabah Gazetesinden Fatih Altaylı ve Takvim Gazetesinden Nazlı Ilıcak'ın Prof. Dr. Haydar Baş'ı hedef alan "güdümlü" yazılarına cevaben, Bağımsız Türkiye Partisi Genel Merkezi yazılı bir açıklama yaptı. BTP Genel Merkezi'nin yaptığı basın açıklaması şöyle: "Son zamanlarda ülkemizin varlığı ve birliğine yönelik saldırı ve tehditler kaygı verecek boyutlara ulaşmıştır. Özellikle AKP iktidarı ile hızlanan tavizkâr politikalar neticesinde AB'ye üye olmak, ABD ile birlikte hareket etmek, IMF politikalarını uygulamak adına ülke çıkarları için büyük tehditler olabilecek icraatlara imza atılmıştır.Prof. Dr. Baş küresel sömürücülere engel olduİşte tam bu noktada, bütün tehditlerin altını kalın çizgilerle çizen ve bunları savuşturacak yolları gösteren, devleti-milleti, askeri-sivili, yaşlısı-genci, kadını-erkeği bir ve bütün, tek yumruk yapacak yapı harcının bizzat formülü ve adresi olan, ülkemizi süper güç haline getirecek vizyon ve basirete sahip Genel Başkanımız PROF. DR. HAYDAR BAŞ ve BA?IMSIZ TÜRKİYE PARTİSİ, iştahı kabarmış, gözü dönmüş global aktörlerin önüne adeta duvar örmüştür. Prof. Dr. Haydar Baş ve Bağımsız Türkiye Partisi gönüllüleri, insanımıza ülkemizin düşürülmek istendiği uçurumu ve ülkemizi dipten zirveye çıkartacak modeli göstermiştir.BTP güneşinin karşısında suçüstü yakalanıp paniğe kapılanlar, bu sefer öfkeden ne yapacağını bilmez bir halde, boğa misali gördüğü her kırmızıya saldırmaya başlamıştır. Milletimizi sindirmeye yönelik başlattıkları pskilojik harekatın önünde tek engel olarak gördükleri Prof. Dr. Haydar Baş ve onun şahsiyetinde BTP'yi bu sefer balçıkla sıvamaya kalkmışlardır.Bazı kalemler taşeronluğa soyunduMütareke basının bazı kalemşörleri ve yazar esnafı da maalesef bu kampanyanın taşeronluğuna soyunmuştur. Ülkemiz üzerinde oynanan oyunların bir adımı olan ve bu şekilde kullanılmak istenen Hrant Dink cinayeti sonrası yaşanan gelişmeleri iyi analiz etmemiz gerekiyor. Bu menfur cinayet sonrasında, cinayetin arkasındaki güçler bu cinayet ile vatana millete maddi ve manevi değerlere sahip çıkan, bağımsızlığı müdafaa eden, tutarlı ve şahsiyetli iç ve dış politika isteyen anlayış ve düşünceleri töhmet altında bırakmaya çalışmışlardır. Ayrıca gündem değiştirilmek istenmekte milletimizi yakından ilgilendiren bir kısım gelişmeler yüce milletimizin gözünden kaçırılmak istenmektedir. Bu tam bir hedef saptırmadır Sonrasında yaşanan gelişmelere baktığımızda; "bu cinayet kimin menfaatine hizmet etmiştir?" sualine cevap bulmak suretiyle, cinayetin kimler tarafından ve niçin işlenmiş olduğunu çözümleyebiliriz. Bu cinayet AB nin istediği tavizlerin verilmesi için bahane olarak kullanılmaktadır. Bu cinayet ile Kerkük meselemizin üstü örtülmüştür. Bu cinayetin gölgesinde alelacele petrollerimizi ecnebilere peşkeş çeken Petrol Yasası çıkartılmıştır. Cinayet tam olarak aydınlatılmadan bir kısım medya, devletin bağımsızlığını, ülkemizin bölünmez bütünlüğünü, maddi ve manevi değerlerini, milletin birlik ve beraberliğini, asker ve sivilin bütünleşmesini savunan, işgal ve sömürüye karşı çıkan, milletimizin kalkınmasını Milli Ekonomi Modeli ile gerçekleştirmek isteyen, devlet politikalarımız bağlamında milli duruşu vazgeçilmez kabul edenleri töhmet altında bırakmaya çalışmıştır. Topraklarımızın ve madenlerimizin ecnebilere peşkeş çekilmesine asla rıza göstermeyenleri iftiralarla karalamaya çalışmışlardır. Misyonerliğin milli ve dini bütünlüğümüze yönelik bir tehdit olduğunu ifade edenleri, adeta baskı altına ve kıskaca almaya çalışmışlardır.Halbuki kamuoyunun bugünlerde öğrendiği üzere, cinayetin işleneceği, 17 Şubat 2006 tarihinde Trabzon Emniyeti'nin yazdığı yazılarla ilgili bütün kurumlara bildirilmiştir. Buna rağmen Hükümetin hiçbir tedbir almaması baş sorumlunun hükümet olduğunu göstermektedir. Hal böyle olmasına rağmen, Güneri Civaoğlunun yazısında da belirttiği üzere, Başbakan sorumluluktan kurtulmak, dikkatleri başka tarafa çekmek için derin devlet tartışmasını açmıştır. Nitekim tahkikat esnasında cinayet ile ilgili bazı kişilerin bizzat emniyetçe görevlendirilmiş muhbirler olduğu ortaya çıkmıştır. Bugün bu cinayette parmağı olanların, yarın bizim aramıza da adamlarını sokarak haince töhmet ve iftiralarına zemin hazırlayacakları aldığımız duyumlar arasındadır. Ne tevafuktur ki aynı anda hükümetin sözcüsü olan bir kısım maaşlı gazeteciler tarafından Genel Başkanımızın derin devletin adamı olduğunu ima eden yazılar yazılmaya başlanmıştır. ABD ve AB'nin Türkiyeli stratejik ortakları ve medyadaki borazanları dillerinin altındaki baklayı çıkardılar. BTP'yi el altından karalamaya kalkıştılar; tutmayınca, iftiralarına açık adres eklediler.BTP'ye ve Genel Başkanımız Prof. Dr Haydar Baş'a; "Vatana, millete, sivile-askere, ekonomiye, köylüye-çiftçiye sahip çıkamazsınız; çıkarsanız, iftira ve yalanlarla sizi karalarız" demeye getiriyorlar. Ancak güneş balçıkla sıvanmaz.Tezgahlanan hunharca cinayetlere ve iftiralara bakıldığında; BTP'nin "devlet-millet ve sivil-asker birliğinin sağlanması kaçınılmazdır, şarttır, zaruridir, bu birlik ve bütünlüğe mecburuz" şeklindeki kanaati ve imanının ne kadar hayati ve ne kadar doğru olduğu bir kez daha ortaya çıkmıştır. Devlet-millet, sivil-asker inancından kopmayızİftira sahipleri ve hunharca cinayeti iftira furyasına dönüştürmeye çalışan odaklar; besledikleri medyalarda BTP'yi "devletin partisi, askerin partisi" diye güya halk nezdinde karamaya çalışırlarken, Türk askerine de "Bu adamlar Müslüman, dinci, tarikatçı, illegal faaliyetleri yok ama niyetleri şu? " gibi mesajlar vererek gönül bulandırmaya çalıştılar, çalışıyorlar.Bu oyun da tutmadı, tutmaz; BTP'yi "Türkiye'nin kurtuluşu için devlet-millet ve sivil-asker bütünlüğü şart" inancından kimse kopartamaz. BTP Genel Başkanı, "tarikatçı" ithamlarına hukuk şamarı atmış ve yıllardan beri milyarlarca TL tazminat kazanmıştır.Hatta Prof. Dr. Baş, Türkiye'de ilk defa TCK. 163. maddeden haksız itham sebebiyle devletten tazminat kazanmış bir hukuk adamıdır. Hükümetin beslemesi bir medya tetikçisi, "Kim bu Haydar Baş" diye soruyor.Haydar Baş, vatanına, milletine, dinine, devletine, bayrağına, sancağına, medeniyetine, köylüsüne-çiftçisine, amirine-memuruna sahip ve sadık, proje ve çözüm sahibi Bir Türk oğlu Türk'tür. Prof. Dr.Haydar Baş, laik demokratik sosyal bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyetinin tam bağımsızlığına, devletin ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğüne hayatını adamış; toplumun milli ve manevi değerleri ile Anayasanın Genel Esaslar kısmında yer alan ilkelere, demokratik kurallara ve kişi haklarına uygun olarak yüce milletimizin birlik ve beraberliği için ilmi, fikri ve fiili mücadele veren, devletinin ve milletinin menfaatlerini öne alan bir yaklaşım ile çözümler üreten bir bilim adamı ve siyasi liderdir. Prof. Dr. Baş bilime, ekonomiye, insan haklarına, dünya barışına ve iletişime bulunduğu katkılardan dolayı şeref ve liyakat ödülleriyle taltif edilen ve tüm dünyaya açık olan seçkin bir şahsiyettir. Aynı zamanda Milli Ekonomi Modeli adlı bilimsel teziyle, ekonomi alanında, sahasının uzmanı ekonomistler tarafından baş tacı edilerek Nobel ödülüne aday gösterilen ve bütün dünyanın kabul ettiği ünlü bir ekonomisttir. Asıl şöyle sormak lazım: Ya sen kimsin?Türk oğlu Türk'üm demek yerine, "Türkiyeliyim diyenlerden misin?! Yoksa Ermeni sopası kaldıranlardan mısın?! Kim adına siyasi tetikçilik yapıyorsun? Besleme medyadaki özel maaşlı siyasi tetikçi, "Televizyonlarda yaptığı konuşmalar, normal bir siyasi partinin sonsuza kadar kapatılmasını gerektirecek cinsten?" diyor.Prof. Dr. Baş'ın hangi cümlesi, hangi ifadesi hukuk dışı? Hukuk dışı bir tek cümlesi dahi yoktur, olmaz, olamaz?Böylesi bir "hukuk dışı" iftirayı atanlar, iddialarını ispat etmek zorundadırlar.  İspat edemezler ise, insanlıktan uzak ve şereften yoksun bir fiili işlemiş olurlar.Millet gerçek adresini bulduNazlı Ilıcak, hukuk dışı bir itham ile Prof. Dr. Baş'ı "Fetullah Gülen'in can düşmanı" diye ilan ediyor. Ilıcak, hangi akla hizmet ederek "hukuk dışı" biçimde halkın arasına kin ve nefret tohumları ekmeye kalkışıyor, Prof. Dr. Baş'ı birilerinin düşmanı göstermeye çalışıyor.Prof. Dr. Baş, 7'sinden 70'şine akıllısı ile delisiyle bu milletin tamamının sahibidir.Prof. Dr. Baş'ın düşmanlarından bahis açılacak ise; onun düşmanları, Yüce Türk milleti ve Türk vatanı üzerinde iştah kabartan işgalcilerdir, ecnebilerdir. Prof. Dr. Baş, söz konusu bu işgalcilerin içerideki taşeronların ayıkmaları için çalışmaktadır, dua etmektedir. Türk milleti de bu noktada, Prof. Dr. Baş ile aynı dua ve aynı kıbleyi paylaşmaktadır.  Sayın Ilıcak, Prof. Dr. Baş'ın karşısına kendince "düşman üreterek ve koyarak" hangi odaklara hizmet etmektedir?!Prof. Dr. Baş, "misyonerlik ve dinler arası diyalog"un, ecnebi işgaline zemin hazırlayan "sömürge yöntemleri"nden ve Vatikan projelerinden olduğunu ispatlayan bilgi ve belgelere dayanarak, akademik olarak inceleyen ve eserleriyle bunu ortaya koyan bir fikir adamıdır. Hiçbir Türk evladı, Prof. Dr. Baş'ın bu çalışmasından rahatsızlık duymamıştır, duymaz da?Artık bu oyunlar bozulmuştur, Yüce Türk Milleti bu cinayetin arkasındaki elleri görmektedir. Milletimiz, siyaset alanında BTP'nin Vatanın ve Milletin tek sahibi ve çözümün adresi olduğunu bir kez daha fark ederek BTP ile bütünleşmiştir.
ABD'den İsrail'e Refah saldırısı için yeşil ışık
İran'a saldırmama şartı iddiası
Parçalanmışlık, rekabet gücü kaybı, yatırım yetersizliği...
AB Liderler Zirvesi başladı
Otomobil piyasasında canlanma başladı
İşte en kolay satılan otomobiller
TÜİK konut satış rakamlarını açıkladı
Martta konut satışı düştü
Şimşek'in temasları ve ABD'den gelen ziyaretçinin şifreleri
'Erdoğan teslim oldu'
3 kişinin cansız bedenine ulaşıldı
Define ararken mağarayı çökerttiler
' Enflasyonun düşürülmesi öncelikli hedefimiz'
ABD'de Türkiye ekonomisini anlattı
3 ilçede okullar tatil edildi
Tokat depremle sarsıldı
Katil İsrail'de siyasi kriz
'Savaş Kabinesi feshedilsin'
Öyle büyük bir bela ki
Kansere yakalanma oranını katlıyor
Hayır çeşmesi yaparken toprak kaydı
2 kişi hayatını kaybetti
Çinlilerden 5G çıkarması
Teknoloji avcıları İstanbul'da buluşacak
'Almanya bizi kıskanıyor mu' dediniz?
Türkiye enflasyonda Nijerya'yı ikiye katladı
CHP parlamenter sistem hedefinden vaz mı geçti?
Yeni anayasada kritik düğüm
3 kişi gözaltına alındı
İşletme belgesi iptal edildi
ABD'den İsrail'e Refah saldırısı için yeşil ışık
İran'a saldırmama şartı iddiası
Parçalanmışlık, rekabet gücü kaybı, yatırım yetersizliği...
AB Liderler Zirvesi başladı
Otomobil piyasasında canlanma başladı
İşte en kolay satılan otomobiller
TÜİK konut satış rakamlarını açıkladı
Martta konut satışı düştü
Şimşek'in temasları ve ABD'den gelen ziyaretçinin şifreleri
'Erdoğan teslim oldu'
3 kişinin cansız bedenine ulaşıldı
Define ararken mağarayı çökerttiler
' Enflasyonun düşürülmesi öncelikli hedefimiz'
ABD'de Türkiye ekonomisini anlattı
3 ilçede okullar tatil edildi
Tokat depremle sarsıldı
Katil İsrail'de siyasi kriz
'Savaş Kabinesi feshedilsin'
Öyle büyük bir bela ki
Kansere yakalanma oranını katlıyor
Hayır çeşmesi yaparken toprak kaydı
2 kişi hayatını kaybetti
Çinlilerden 5G çıkarması
Teknoloji avcıları İstanbul'da buluşacak
'Almanya bizi kıskanıyor mu' dediniz?
Türkiye enflasyonda Nijerya'yı ikiye katladı
CHP parlamenter sistem hedefinden vaz mı geçti?
Yeni anayasada kritik düğüm
3 kişi gözaltına alındı
İşletme belgesi iptal edildi

Mersin'de 10 milyonluk lüks araçlar ele geçirildi

Mersin polisi, yurt dışından Mersin'e yedek parça olarak kullanmak için getirilen piyasa değeri yaklaşık 10 milyon lira olan 4 adet lüks aracı ele geçirdi, 2 şüpheliyi yakaladı
18.04.2024 10:38:00
İhlas Haber Ajansı
Mersin'de 10 milyonluk lüks araçlar ele geçirildi
Mersin'de 10 milyonluk lüks araçlar ele geçirildi
Mersin polisi, yurt dışından Mersin'e yedek parça olarak kullanmak için getirilen piyasa değeri yaklaşık 10 milyon lira olan 4 adet lüks aracı ele geçirdi, 2 şüpheliyi yakaladı.

Alınan bilgiye göre, İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Oto Hırsızlık Büro Amirliği ekipleri, yurt dışından gümrük kaçağı olarak getirilip yedek parça olarak kullanılan araçlara yönelik çalışma yaptı. Polisin çalışmasında merkez Akdeniz İlçesinde bir oto tamirhanesi tespit edildi.

Tespit edilen adrese operasyon yapan polis, yurt dışından getirilen, parçalanıp yedek parça olarak satışa sunulamaya başlanan piyasa değeri 10 milyon TL olan 4 adet gümrük kaçağı aracı ele geçirdi. Operasyonda 2 şüpheli gözaltına alındı.

Araçlara el konulurken emniyette ifadesi alınan 2 şüpheli adliyeye sevk edildi.

Üç ilçede eğitim ve öğretime 1 gün ara verildi

Tokat merkezli 2 depremin merkez üssü olan Sulusaray ile depremden etkilenen Artova ve Yeşilyurt ilçelerinde eğitime ara verildi.
18.04.2024 07:12:00
Haber Merkezi
Üç ilçede eğitim ve öğretime 1 gün ara verildi
Üç ilçede eğitim ve öğretime 1 gün ara verildi
Tokat Valiliği gece yaşanan 2 depremin merkez üssü olan Sulusaray ile depremden etkilenen Artova ve Yeşilyurt ilçelerinde eğitime ara verildiğini açıkladı.

Yapılan açıklamada "Tokat ilimiz Sulusaray ilçemizde 4,7 ve 4,1 büyüklüğünde meydana gelen 2 deprem nedeniyle Sulusaray, Yeşilyurt ve Artova ilçelerimizde eğitim ve öğretime 1 (bir) gün ara verilmiştir" denildi.


Askeri üniformalı servis görüntüsü ile ilgili 3 kişi gözaltına alındı

Beyoğlu'nda bulunan bir restoranda askeri üniforma ile çekilen görüntülerin sosyal medyada paylaşılması olayı ile ilgili 3 kişi gözaltına alındı.
17.04.2024 16:16:00 / Güncelleme: 17.04.2024 16:23:10
Haber Merkezi
Askeri üniformalı servis görüntüsü ile ilgili 3 kişi gözaltına alındı
Askeri üniformalı servis görüntüsü ile ilgili 3 kişi gözaltına alındı
Beyoğlu'nda bulunan bir restoranda askeri üniforma ile çekilen görüntüler sosyal medyada paylaşılmasının ardından emniyet harekete geçti.

Tepki çeken görüntüler sonrası yapılan incelemelerde iş yerinin Beyoğlu Hüseyin Ağa mahallesinde faaliyet gösterdiği ve restoranın A.K.'ye ait olduğu, görüntüdeki şahsın yabancı uyruklu Y.J., olduğu tespit edildi.


Valilikten açıklama: İşyerinin Turizm İşletme Belgesi iptal edilmiştir

İstanbul Valiliği olay ile ilgili yaptığı açıklamada, "16.04.2024 tarihinde sosyal medya platformlarında paylaşılan ve "İstanbul'da yabancı bir şahsa ait lüks restaurantta, şov yapmak için asker üniformasını giyip servis yapmışlar" ifadeleriyle yayınlanan görüntüler üzerine çalışma başlatılmıştır. Yapılan çalışma sonucunda söz konusu işletmenin Beyoğlu ilçesi Hüseyinağa mahallesinde faaliyet gösterdiği ve T.C. vatandaşı A.K.'ye ait olduğu belirlenmiştir. Videoda yer alan kişinin, işletmede çalışan yabancı uyruklu Y.J. isimli şahıs olduğu tespit edilmiştir. Olayla ilgili, işletme sahibi A.K. , işletme mesul müdürü A.G. ile görüntülerde üniforma ile servis yapan işletme çalışanı Y.J. olmak üzere 3 kişi gözaltına alınmıştır. Şahıslarla ilgili "Türk Milletini, Cumhuriyeti, Devletin Kurum ve Organlarını Aşağılama" suçundan adli işlem başlatılmıştır. Çalışmaların devamında, işletme içerisinde oturum izinleri olmadığı belirlenen ve sigortasız olarak çalıştıkları tespit edilen M.I. , A.R. ,H.M.Y.A. isimli yabancı uyruklu şahıslar muhafaza altına alınmış ve sınırdışı işlemleri başlatılmıştır. Ayrıca olayın meydana geldiği işyerinin Turizm İşletme Belgesi iptal edilmiştir" ifadelerine yer verildi.

Belediye de inceleme başlattı

Beyoğlu Belediyesi de söz konusu olayla ilgili inceleme başlatıldığını açıkladı.

Belediyeden yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

"Son günlerde muhtelif sosyal medya platformlarında paylaşılan ve kamuoyuna mal olan konuya ilişkin gerekli ön çalışmalar yapılmıştır.

İstanbul Valiliği'nin "Türk Milletini, Cumhuriyeti, Devletin Kurum ve Organlarını Aşağılama" suçundan adli işlem başlattığı işletmeyle ilgili Belediyemiz tarafından inceleme başlatılmıştır.

Söz konusu işletmenin, Turizm İşletme Belgesi iptal edilmiş olup, Turizm İşletme Plaketi ve Açık Alkollü İçki Satış Belgesi ekiplerimizce teslim alınmıştır.

İstanbul Valiliği ve Beyoğlu Kaymakamlığı ile iş birliği halinde ve titizlikle yürüttüğümüz sürecin neticesi, tüm kamuoyuna saygıyla duyurulur."


Türkiye'de 'ıstakoz' nerede, kaç TL'ye yenir?

AKP İzmir Milletvekili Şebnem Bursalı'nın Monaco'da ıstakoz yediği anları sosyal medyada paylaşması Türkiye'de tepkilere neden olmuştu. Biz de yenimesaj.com.tr olarak sizler için ülkemizdeki seçkin balık restoranlarında satılan ıstakozun fiyatları hakkında bilgi aldık
17.04.2024 12:27:00 / Güncelleme: 17.04.2024 16:08:31
Fahri Fatih Özcan
Türkiye'de 'ıstakoz' nerede, kaç TL'ye yenir?
Türkiye'de 'ıstakoz' nerede, kaç TL'ye yenir?
AKP İzmir Milletvekili Şebnem Bursalı'nın, Monaco'da Istakoz yediği anları sosyal medya hesabından paylaşması Türkiye'de büyük tepkilere neden oldu.

Bursalı'nın paylaşımına kendi partisinin içinden de sert eleştirler geldi. Bu arada Monaco Yat Kulübü'ndeki ıstakozun fiyatının da 60 avro olduğu ortaya çıktı.

Yat kulübündeki "Carte Restaurant 1909" isimli restoranın menüsünde yer alan fiyat listesine göre, Bursalı'nın paylaştığı "Langouste grillée" isimli ıstakoz yemeğinin 250 gramı 60 avro olarak görüldü. 60 avro, 2 bin 76 Türk lirasına karşılık geliyor.


Türkye'de ıstakoz satan çok iyi restoranlar var


Türkiye'nin seçkin balık restoranlarında ıstakoz fiyatları, lezzet tutkunlarının dikkatini çekiyor. İzmir'in ünlü Canbaba Istakoz ve Balık Restaurant'ında, Ege otlarıyla hazırlanan ıstakozlar, ziyaretçilerden tam not alıyor. Restoranın ıstakozları, kilosu 6 bin TL'den müşterilerine sunuluyor. Canbaba'da ıstakoz kilogram olarak servis edilirken porsiyon olarak servis edlen restoran ve otellerin de olduğu biliniyor. Fakat ülkemizdeki balık restoranlarında genellikte kilogram olarak satılıyor.

İstanbul'un Boğaz kıyısındaki Park Fora ise, 40 yıllık deneyimiyle balık ve deniz ürünleri konusunda iddialı. Mevsiminde balık tüketiminin önemine vurgu yapan Park Fora, ıstakoz ve diğer deniz canlılarını da menüsünde özenle sunuyor. Park Fora'da ıstakozun kilosu 7 bin TL'den satılıyor. Istakozun Türkiye'nin denizlerinde de bulunduğunu bildiren restoran yetkilisi, ıstakoz fiyatının, büyüklüğüne göre değiştiğini vurguluyor.

Bodrum ve Galataport İstanbul'da hizmet veren Sait Restoran da, Ege Denizi'nden taze çıkan ıstakozları ve diğer deniz ürünlerini, özel mezeler ve salatalarla birleştirerek misafirlerine sunuyor.

Bodrum Yalıkavak'ta bulunan Sait Restoran'ın şefiyle yaptığımız görüşmede, ıstakozun kilosunun 7-8 bin TL arasında değiştiğini belirtiyor. Fiyatların günlük olarak belirlendiği belirten Sait Restoran'ın şefi yerli ıstakoz kullandıklarını söylüyor. Sait Restoran, ıstakozu müşterilerinin isteğine göre haşlama, ızgara veya makarna eşliğinde servis ediyor.

Türkiye'de ıstakoz en çok Çanakkale'de yakalanıyor. Ayrıca büyük marketlerde satılan ıstakozlar ise genellikle ihtal ürünler oluyor. Bu açıdan Türkiye aynı zamanda ıstakoz ithalatçısı bir ülke. 

Bu restoranlar, deniz ürünleri severler için sadece lezzetli yemekler sunmakla kalmıyor, aynı zamanda Türkiye'nin zengin deniz kültürünü de yansıtıyor. Fiyatlar, restoranın konumuna, sunduğu hizmet kalitesine ve tabii ki ıstakozun büyüklüğüne göre değişiklik gösterse de, deneyimli gurme ve deniz ürünleri meraklıları için bu restoranlar, ıstakozun tadını çıkarmak için ideal adresler arasında yer alıyor.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.