Kıbrıs Rum Yönetimi Dışişleri Bakanı Yorgo Yakovu, AB Genel İşler ve Dış İlişkiler Konseyi'nin Lüksemburg'da dün yapılan toplantısında, istemeleri halinde Türkiye'ye veto uygulayarak ''adaya bir kahraman gibi dönebileceklerini'' söyledi.
Rum basınına göre Yakovu, anlaşmanın sağlanmasından sonra Lüksemburg'da düzenlediği basın toplantısında, ''İstesek veto koyar ve bir kahraman gibi adaya dönebilirdik. Çünkü 'Kıbrıs' (Rum) kamuoyu Türkiye ile ilgili konularda dinamik şekilde davranılmasını talep ediyor'' diye konuştu.
''Ancak bu yolu seçmek yerine sorumluluk duygusuyla görüşler sunduğunu ve AB dönem başkanı Avusturya'nın Dışişleri Bakanı Ursula Plassnik ile tartıştığını'' anlatan Yakovu, ''arka arkaya yapılan iyileştirmelerden sonra ortak metinde uzlaşma sağlandığını'' belirtti. Bu arada, Rum basını, AB Genel İşler ve Dış İlişkiler Konseyi toplantısında, Türkiye ile fiili müzakerelerin açılması çerçevesinde bilim ve araştırma başlığının açılıp kapanması konusunda sağlanan uzlaşmadan Rum yönetiminin memnun olduğunu yazdı.
LİLLİKAS'IN AÇIKLAMASIRum Dışişleri Bakanlığı görevine atanan Rum yönetimi sözcüsü Yorgos Lillikas da, yaptığı yazılı açıklamada, ''(Güney) 'Kıbrıs', Türkiye'nin AB ile müzakerelerine ciddi koşulların dahil edilmesi için koyduğu hedefleri başardı. Ayrıca ekim ayına kadar yükümlülüklerini yerine getirmesi konusunda Ankara'ya net mesajlar gönderdi'' ifadesini kullandı.
Türkiye'ye, müzakerelerin, AB'ye karşı yükümlülüklerini tam olarak yerine getirmesine bağlı olacağı konusunda 25 üyenin açık şekilde uyarıda bulunduğunu savunan Lillikas, ''AB'nin, Türkiye'nin sadece yükümlülüklerini yerine getirmeyi değil, 'Kıbrıs Cumhuriyeti'ni tanıma ve onunla ilişkilerini normalleştirmeyi de içeren 21 Eylül karşı deklarasyonundaki tüm hususları yeniden teyit ettiğini'' kaydetti.
GAZETELER: GERİ ADIM ATTIK ANCAK KAZANDIKPolitis gazetesi, ''Geri adım attık, ancak 'kazançlı' çıktık'' başlığıyla verdiği haberde, veto tehditlerinin yeniden ''kınında kaldığını'' belirterek, şu ifadelere yer verdi: ''Bilim ve araştırma başlığı 'geçici' olarak kapandı. Ancak yeniden müzakere edilmesi için 25'lerin oy birliği gerekir. Dolayısıyla Türkiye istediğini aldı. Tabii 'Kıbrıs' da eli boş dönmedi. Çünkü 25'ler 21 Eylül açıklamasını gündeme getirdi ve Türkiye'ye en yakın zamanda 'Kıbrıs'ı tanıma ve tüm ülkelerle ilişkilerini normalleştirmesi yükümlülüğü hatırlatıldı.'' Simerini gazetesi, ''Ekim perspektifli uzlaşma'' başlığıyla manşetten verdiği haberde, ''Türkiye'nin ilk müzakere başlığını açmayı başardığı, ancak Rum tarafının da Ankara'nın Brüksel'de ekim ayında yapılacak toplantının şekillenmesini sağladığı'' yorumunu yaptı. Gazete, sert pazarlıklarda Rum yönetiminin ''uzlaşma hedefiyle kazanç elde ettiğini'' yazdı.
Rum basınına göre Yakovu, anlaşmanın sağlanmasından sonra Lüksemburg'da düzenlediği basın toplantısında, ''İstesek veto koyar ve bir kahraman gibi adaya dönebilirdik. Çünkü 'Kıbrıs' (Rum) kamuoyu Türkiye ile ilgili konularda dinamik şekilde davranılmasını talep ediyor'' diye konuştu.
''Ancak bu yolu seçmek yerine sorumluluk duygusuyla görüşler sunduğunu ve AB dönem başkanı Avusturya'nın Dışişleri Bakanı Ursula Plassnik ile tartıştığını'' anlatan Yakovu, ''arka arkaya yapılan iyileştirmelerden sonra ortak metinde uzlaşma sağlandığını'' belirtti. Bu arada, Rum basını, AB Genel İşler ve Dış İlişkiler Konseyi toplantısında, Türkiye ile fiili müzakerelerin açılması çerçevesinde bilim ve araştırma başlığının açılıp kapanması konusunda sağlanan uzlaşmadan Rum yönetiminin memnun olduğunu yazdı.
LİLLİKAS'IN AÇIKLAMASIRum Dışişleri Bakanlığı görevine atanan Rum yönetimi sözcüsü Yorgos Lillikas da, yaptığı yazılı açıklamada, ''(Güney) 'Kıbrıs', Türkiye'nin AB ile müzakerelerine ciddi koşulların dahil edilmesi için koyduğu hedefleri başardı. Ayrıca ekim ayına kadar yükümlülüklerini yerine getirmesi konusunda Ankara'ya net mesajlar gönderdi'' ifadesini kullandı.
Türkiye'ye, müzakerelerin, AB'ye karşı yükümlülüklerini tam olarak yerine getirmesine bağlı olacağı konusunda 25 üyenin açık şekilde uyarıda bulunduğunu savunan Lillikas, ''AB'nin, Türkiye'nin sadece yükümlülüklerini yerine getirmeyi değil, 'Kıbrıs Cumhuriyeti'ni tanıma ve onunla ilişkilerini normalleştirmeyi de içeren 21 Eylül karşı deklarasyonundaki tüm hususları yeniden teyit ettiğini'' kaydetti.
GAZETELER: GERİ ADIM ATTIK ANCAK KAZANDIKPolitis gazetesi, ''Geri adım attık, ancak 'kazançlı' çıktık'' başlığıyla verdiği haberde, veto tehditlerinin yeniden ''kınında kaldığını'' belirterek, şu ifadelere yer verdi: ''Bilim ve araştırma başlığı 'geçici' olarak kapandı. Ancak yeniden müzakere edilmesi için 25'lerin oy birliği gerekir. Dolayısıyla Türkiye istediğini aldı. Tabii 'Kıbrıs' da eli boş dönmedi. Çünkü 25'ler 21 Eylül açıklamasını gündeme getirdi ve Türkiye'ye en yakın zamanda 'Kıbrıs'ı tanıma ve tüm ülkelerle ilişkilerini normalleştirmesi yükümlülüğü hatırlatıldı.'' Simerini gazetesi, ''Ekim perspektifli uzlaşma'' başlığıyla manşetten verdiği haberde, ''Türkiye'nin ilk müzakere başlığını açmayı başardığı, ancak Rum tarafının da Ankara'nın Brüksel'de ekim ayında yapılacak toplantının şekillenmesini sağladığı'' yorumunu yaptı. Gazete, sert pazarlıklarda Rum yönetiminin ''uzlaşma hedefiyle kazanç elde ettiğini'' yazdı.