BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, Başbakan'ın Almanya'da gurbetçilerimize yönelik "entegre olun" talimatını, "Siyasilerin görevi, milletimizi, ecnebilere entegre olun emriyle asimile etmek değil; milli kimlik ve kültürü korumaktır" ifadeleriyle değerlendirdi.

 

Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, Başbakan R. Tayyip Erdoğan'ın Almanya'da yaptığı "entegre olun" açıklamalarına cevap verdi. Meltem TV'de yayınlanan Haftanın Sohbeti programında Türkiye'nin gündemiyle ilgili önemli konularda değerlendirmelerde bulunan BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Baş, "siyasilerin görevi milletini başka milletlere entegre etmek, asimile etmek değildir. Başbakanın dediği tarzda bir entegrasyon Türk toplumu için kabul edilemez" dedi.

Siyasetin görevi, milletini entegre etmek değildir!BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Baş konuşmasını şöyle sürdürdü: Devleti idare eden siyasilerin görevi milletini, farklı milletlere entegre etmek, entegre adı altında asimile etmek değildir. Eğer asimile olacak olanlar varsa, milletine dahil olanlar olması lazımdır. Tarihimizde bunu böyle yaşadık. Onun için de Anadolu'ya yaşayan bizim azınlık dediklerimiz, hep şunu iddia etmişlerdir; siz, Rumları asimile ettiniz, , Ermenileri asimile ettiniz? Yani Müslüman ettiniz. Müslüman ederek asimile ettiniz. Bizim Türk milletinin tarihinde insanlığı hidayete vesile kılmak yoluyla beraber asimile etme diye batılıların iddia ettiği bir husus var. Bu olursa böyle olurdu. Kendi kültürünüze, kendi medeniyetinize, kendi siyasetinize, başka milletleri davet ederek ve bunlara çeşitli haklar vererek olursa; böyle bir şey entegrasyon olur. Bilmem anlatabiliyor muyum?

Erdoğan asimilasyonu tavsiye etti..BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Baş, "Sayın Başbakan'ın dediği tarzda bir entegrasyonu, Türk toplumu için kabul etmiyorum. Burada Başbakan, 'ben acizim, benim şahsen Alman toplumu karşısında size verecek bir şeyim yoktur; onların karşısında sizin kimliğinizi koruyabilecek herhangi bir önerim de yoktur, siz rahatlıkla asimile olabilirsiniz' manasına gelen entegrasyonu tavsiye ediyor. Bu bir siyasetçinin ağzından çıkacak olan son söz değil, hiçbir söz olamaz. Nasıl siyasetçisin sen?! Sen milleti korumakla görevlisin; değil mi? Siyasetçi, milletinin karnını doyuracak, sırtını giydirecek, kültürünü, kimliğini ve medeniyetini koruyacak. Bunları yapamayan siyasetçi, siyasetçi değildir. Onun için de bu mantıkta olduklarından dolayı, ben şimdi onları çok daha iyi anlıyorum" şeklinde konuştu.

Dinini, dilini ve milliyetini terk eden, onlardan olur!"Hükümet üyeleri, uzun yıllardan beri, daha doğrusu iktidara geldikten bu tarafa Avrupa'da kapı kapı dolaşıyor, bizi kendi medeniyetinize kabul edin diyorlar" diyen BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Baş, "Bu işin şakası da olmaz. Bazı şeyler vardır ki bunların ciddisi de ciddidir, şakası da ciddidir. Bunlar nelerdir? Bunlar, bir milletin kültürüdür, medeniyetidir, siyasetidir, dinidir. Burada şaka yaptım, onun için söyledim, söylemedim, mazereti geçerli değildir. Hani üç şey vardır; bunun üçünde şaka da yapsan ciddidir, ciddi de yapsan ciddidir. Mesela, dinden çıktım diyen bir adam gerçekten dinden çıkar. Adam eşine seni ben boşadım derse gerçekten hanımını boşar. Bu işlerin şakası-makası yoktur? Siyasetçinin bu derin kültürü milleti adına bilmesi ve özümsemiş olması lazım gelir. Ha, bilmeyebilir? En azından öğrenmesi lazım? Biz bu güne kadar sağını da gördük solunu da gördük. Dini hiç bilmeyenleri de gördük. Ama hiçbirinin böyle büyük bir tarzda kaba idrake dahi sığmayacak, hatta kaba idrakin dahi zorlandığı böylesi bir yorum içinde olduğunu görmedim. Kısaca, entegre olmak çok yanlış bir dönüşüm? Neyi terk edeceksin? Dinini terk edecek, dilini terk edecek, milliyetini terk edeceksin, insan ortak paydasında ve insani değerlerde buluşan bir adam olacaksın. Dini terk ettin, dili terk ettin oldun ondan?" şeklinde konuştu.

Avrupa, vatandaşlığa geçmeyi yeterli bulmuyorLudwigshafen'deki yangın faciasına da değinen BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, "Gurbette yanarak ölen kardeşlerimize Allah rahmet eylesin. Ludwigshafen'de arkadaşlarım var, çok yakinen tanıdıklarım? Onlara sordum. Altısı, Alman vatandaşı olduklarını söylediler. Yani Başbakan'ın dediği manada entegre olmak buysa, oldular. Ama Alman öyle entegrasyonu kabul etmiyor; vatandaşlığına geçeni dahi kabul etmiyor, diri diri yakıyor. Yüce Kitabımız Ku'ran-ı Kerim'in bir ayetinde, çok enteresan bir hakikat var? Yüce Allah beyan ediyor buyuruyor ki, "Siz onlardan olmadığınız, onların dinine tam tabi olmadığınız müddetçe onlar katiyen sizden olmazlar." İki çarpı iki eşittir dört? Biz bu insanlarla entegre olacağız, yani onlar gibi ikna olacağız diyenlerin üzerinde, demek hala bir şeyler kalmış ki, onlar bunları kabul etmiyorlar. Bu yönüyle bir hayır duada bulunalım, Allah bunları ayıktırsın diyelim" şeklinde konuştu.