Mesut Yılmaz, AB hedefini diğer alternatifler seviyesine indirgemenin, Türkiye'nin 200 yıllık uğraşının heba edilmesi anlamına geleceğini öne sürdü.
Yılmaz, Türkiye'nin 2002 yılı sonunda tam üyelik müzakerelerine geçebilmesi için, idam cezasının kaldırılması, ana dilde yayına ve anadil öğreminime imkan tanınması ile Kıbrıs sorununa barışçı bir çözüm bulunması gerektiğini söyledi.
Mesut Yılmaz, Türkiye'nin 4 ana sorunu çözdüğü takdirde bile, AB'den tam üyelik için alınabilecek en erken tarihin 2007 yılı olduğunu söyledi. Yılmaz, bundan sonra atılacak adımların daha cesaretli olacağına inandıklarını söyledi.
Yılmaz'a göre AB bir başka
Yılmaz, Türkiye'de AB dışındaki alternatiflerin sık sık dile getirilmesine ilişkin bir soru üzerine, hiçbir ülkenin dış politikasını tek alternatif üzerine kuramayacağını belirtti.
AB'nin, Türkiye için "diğer dış politika alternatiflerinin çok ötesinde anlama sahip" olduğunu iddia eden Yılmaz, şöyle devam etti:
"Her şeyden önce, Türk milletinin 200 yılı bulan Batılılaşma mücadelesi vardır. Ayrıca, Cumhuriyetimizi kuranların bizlere gösterdikleri muasır medeniyet hedefleri vardır. AB, her iki yönelişin de günümüzdeki somut biçimi niteliğindedir. Türkiye'nin bu hedeften herhangi bir şekilde vazgeçmesi veya bunu diğer alternatifler seviyesine indirmesi, 200 yıllık bir uğraşın heba edilmesi anlamına gelmektedir."
Taviz listesi
Yılmaz, Türkiye'nin 2002 yılı sonunda tam üyelik müzakerelerine geçebilmesi için, idam cezasının kaldırılması, ana dilde yayına ve ana dilde eğitime imkan tanınması ve Kıbrıs sorununa barışçı bir çözüm bulunması gerektiğini söyledi.
"İdam cezasının kaldırılması, hususunda yeterli olmasa da kısmi bir çözüm yolunda mutabakata varılmıştır" diyen Yılmaz, ana dilde yayın konusunda yakında uzlaşma sağlanacağı inancında olduğunu, Kıbrıs görüşmelerinin de olumlu çizgide ilerlediğini belirtirken, ana dilde eğitim konusunda ise belirsizliğin sürdüğünü kaydetti.
Tavizler verilse bile tarih çok geç
Türkiye'nin bu dört sorunu 2002 yılı sonuna kadar çözdüğü takdirde tam üyelik müzakerelerinin başlayabileceğine işaret eden Yılmaz, bu durumda bile AB'den tam üyelik için alınabilecek en erken tarihin 2007 yılı olduğunu söyledi. Yılmaz, "Şayet bu yıl sonuna kadar tam üyelik müzakerelerine başlayamaz isek, tam üyeliğimizin belirsizliğe girme tehlikesi fevkalade yüksektir" diye konuştu.
Yılmaz, Türkiye'nin 2002 yılı sonunda tam üyelik müzakerelerine geçebilmesi için, idam cezasının kaldırılması, ana dilde yayına ve anadil öğreminime imkan tanınması ile Kıbrıs sorununa barışçı bir çözüm bulunması gerektiğini söyledi.
Mesut Yılmaz, Türkiye'nin 4 ana sorunu çözdüğü takdirde bile, AB'den tam üyelik için alınabilecek en erken tarihin 2007 yılı olduğunu söyledi. Yılmaz, bundan sonra atılacak adımların daha cesaretli olacağına inandıklarını söyledi.
Yılmaz'a göre AB bir başka
Yılmaz, Türkiye'de AB dışındaki alternatiflerin sık sık dile getirilmesine ilişkin bir soru üzerine, hiçbir ülkenin dış politikasını tek alternatif üzerine kuramayacağını belirtti.
AB'nin, Türkiye için "diğer dış politika alternatiflerinin çok ötesinde anlama sahip" olduğunu iddia eden Yılmaz, şöyle devam etti:
"Her şeyden önce, Türk milletinin 200 yılı bulan Batılılaşma mücadelesi vardır. Ayrıca, Cumhuriyetimizi kuranların bizlere gösterdikleri muasır medeniyet hedefleri vardır. AB, her iki yönelişin de günümüzdeki somut biçimi niteliğindedir. Türkiye'nin bu hedeften herhangi bir şekilde vazgeçmesi veya bunu diğer alternatifler seviyesine indirmesi, 200 yıllık bir uğraşın heba edilmesi anlamına gelmektedir."
Taviz listesi
Yılmaz, Türkiye'nin 2002 yılı sonunda tam üyelik müzakerelerine geçebilmesi için, idam cezasının kaldırılması, ana dilde yayına ve ana dilde eğitime imkan tanınması ve Kıbrıs sorununa barışçı bir çözüm bulunması gerektiğini söyledi.
"İdam cezasının kaldırılması, hususunda yeterli olmasa da kısmi bir çözüm yolunda mutabakata varılmıştır" diyen Yılmaz, ana dilde yayın konusunda yakında uzlaşma sağlanacağı inancında olduğunu, Kıbrıs görüşmelerinin de olumlu çizgide ilerlediğini belirtirken, ana dilde eğitim konusunda ise belirsizliğin sürdüğünü kaydetti.
Tavizler verilse bile tarih çok geç
Türkiye'nin bu dört sorunu 2002 yılı sonuna kadar çözdüğü takdirde tam üyelik müzakerelerinin başlayabileceğine işaret eden Yılmaz, bu durumda bile AB'den tam üyelik için alınabilecek en erken tarihin 2007 yılı olduğunu söyledi. Yılmaz, "Şayet bu yıl sonuna kadar tam üyelik müzakerelerine başlayamaz isek, tam üyeliğimizin belirsizliğe girme tehlikesi fevkalade yüksektir" diye konuştu.