Ankara Tandoğan Meydanı'nı dolduran yüzbinler, Bağımsız Türkiye Partisi Lideri Prof. Dr. Haydar Baş ile buluştu. 'Bağımsız Türkiye' nidalarıyla meydanı inleten vatandaşlar, kararsızların adresinin Bağımsız Türkiye Partisi olduğunu gösterdi Bağımsız Türkiye Partisi'nin(BTP) 19 Kasım'da İstanbul Çağlayan Meydanı'nda başlayan; 26 Kasım'da Bursa Fomora Meydanı'nda devam eden görkemli miting serisi, Ankara Tandoğan Meydanı'nda Türk milletinin yeni adresini tüm dünyaya haykıran çok güçlü bir 'ses'e dönüştü. Yüzbinlerin 'tek bilek, tek yürek olduğu' mitingde, vatandaşlar 'Bu sefer BTP' diyerek, Genel Başkan Prof. Dr. Haydar Baş'ın 2007 yılındaki seçimlerde Türkiye'nin Başbakanı olması gerektiğini çok güçlü bir duygu seli ve coşkuyla ortaya koydular. İktidar, ecnebi kuvvetlerle ittifak ettiBTP Lideri Prof. Dr. Baş, mitingde yaptığı konuşmada, AKP iktidarının 4 yıldan bu yana ABD, AB ve IMF'nin emrinden çıkamadığına işaret ederek, "Bu arkadaşları önümüzdeki seçimde sandığa gömmeye var mısınız?" dedi. Yüzbinlerin hep bir ağızdan "Varız" demesinin ardından Prof. Dr. Baş, AKP'nin IMF'yi, ABD'yi, Bush'u ve AB'yi dinlediğini; Türk milleti ile ittifak etmediğini vurguladı. Haydar Baş, "Bu iktidar, Türk Silahlı Kuvvetleri ile ittifak etmedi, ecnebi kuvvetlerle ittifak etti" dedi. Güvenlik önlemleriyle verilen mesajPapa 16. Benedictus'un Türkiye ziyaretini değerlendiren Prof. Dr. Baş, alınan görülmemiş güvenlik önlemleriyle ilgili çok çarpıcı bir değerlendirmede bulundu. Ankaralılar ve İstanbulluların sokağa çıkmalarının imkansız hale getirildiğine dikkatleri çeken Prof. Baş, bunun nedenini şu anlamlı cümleleri kurarak izah etti: "Türkiye'ye bu kadar devlet ve hükümet başkanı, misafir geldi. Hiçbirinde böylesi güvenlik tedbiri alınmadı. Papa için peki niçin bu kadar yoğun önlem alındı? Çünkü Papa, Almanya'da yaptığı konuşmada Peygamber Efendimizin ve İslam dünyasının 'terörist' olduğunu söyledi. Türk milletini de, İstanbulluları da 'terörist' ilan etti. Onun için bu kadar tedbir alındı."Bizlerin Türk Milleti olarak bulunduğumuz bütün coğrafyalarda namus, din, can ve mal emniyetlerini teminat altına aldığımızı hatırlatan BTP Lideri, "Türk milleti, insanlık aleminin en şerefli milletidir. Papa bu milleti gördüğünde, 'şükür secdesi' yapmalıydı. Ancak Allah bunu ona nasip etmedi."Bizans hortlatıldıPapa'nın Fener Rum Patrikhanesi'nde yayınladıkları ortak deklarasyonu tahlil den BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Baş, bu girişimle birlikte Bizans'ın hortlatıldığını vurguladı. Papa'nın Katoliklerle Ortodokslar arasında 1054 yılından bu yana süre gelen ayrılığı gidermek için Türkiye'ye geldiğine işaret eden Prof. Dr. Baş, "Patrik ve Papa, İslam dünyasına ve Türk milletine karşı ittifak ettiler, bu amaçla aralarındaki kavgaya nihayet verdiler" dedi. BTP Lideri, Papa ile Patrik Bartholomeos'un "En büyük düşmanımız İslam ve Türk dünyasıdır" mesajını verdiklerinin altını çizdi. Sözkonusu deklarasyonun Türkiye'de imzalanmasına karşın Türkçe yayınlanmadığına dikkatleri çeken BTP Lideri, şöyle konuştu: "Papa, Ortodoks Patrik'ine 'ekümenik' sıfatını verdi. Bizans devleti hortlatıldı. Devlet içinde bir devlet kuruldu. Laiklik ilksi ihlal edildi. Atatürk Patrikhane'yi bir 'fitne yuvası' olarak nitelemişti. Doğu Roma hortladı. Ancak bu millet, asla Lozan Anlaşması'nın ve Atatürk'ün ilkelerinin delinmesine müsaade etmeyecektir."Erdoğan, 'Hoşgeldin Papam' dediBaşbakan Erdoğan'ın daha önce Papa ile görüşmeyeceğini kamuoyuna deklare ettiğini hatırlatan BTP Lideri, Başbakan'ın tiyatro oynadığını belirtti. Haydar Baş, şunları söyledi: "Ancak ne oldu, Erdoğan uçağın dibine giderek 'Hoşgeldin Papam' dedi. Başbakan Papa'dan ne istedi peki? Diyalog zemininde destek istedi. Papa da 'Dinlerarası diyalog bizim misyonumuz. Bu ne derece yetişmiş adam ki, bizi de solladı. Elbette seni destekleyeceğiz. Sen bizim misyonumuzu takip ediyorsun' mesajını verdi."Dinlerarası diyalogun anlamıDinlerarası diyalogun ne manaya geldiğini veciz bir şekilde izah eden BTP Lideri, şu tarihi tespitlerde bulundu: "Dinlerarası diyalog, hiç kimseyi önünde engel olarak görmeden bütün dünyayı Hıristiyanlaştırmaktır. Şimdi Asya ülkeleri hedefte. Hıristiyanlaştırılacak ülkelerin başında Türkiye var. Ortadoğu ülkeleri de sırada... Misyonerlik faaliyetleri ile verilen mesaj şudur: O topraklar bize aittir. O toprakları sahiplerinin ellerinden almamız lazım. Müslüman kaldıkları sürece, vatanları için canlarını feda ederler, şehit olurlar. Müslüman kaldıkları sürece, topraklarını alamayız. Bu yüzden asker ile milleti ters düşürdüler. Misyonerlik, dinlerarası diyalog, Medeniyetlerarası ittifak hepsi aynı kapıya çıkar."Türk milletine oynanan oyunBatının Türklerin Müslüman kaldığı sürece; bizi Rum, Ermeni, Keldani, Süryani yapamayacağını vurgulayan BTP Lideri, tespitlerini şöyle sürdürdü: "Türk milletini Hıristiyan yaptıklarında, ona 'Sen Ermenisin, sen Rumsun, Sen Keldanisin, sen Süryanisin' diyecekler. Bu maksatla dinlerarası diyalogu gündeme getirdiler. Bunlara karşı dimdik ayakta durmaya var mısınız?"Türkiye'yi kurtaracak iki güçTürk milletini zikrettiği tehditlerden iki gücün koruyabileceğine işaret eden BTP Lideri, bunları 'laik, demokratik, sosyal, hukuk devleti ile Türk Silahlı Kuvvetleri olarak sıraladı. Türkiye Filistin olmasınBTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, konuşmasında Türkiye'nin kaderi ile Filistin'in kaderinin aynı olabileceğine de işaret etti. Yabancıların Türkiye'de yoğun şekilde toprak aldığını kaydeden BTP Lideri, Türkiye'nin değerli ve verimli arazilerinin bir bir yabancılara geçtiğine işaret etti. BTP Lideri Prof. Dr. Baş, şunları söyledi: "Bu oyun Filistin'de de oynandı. Yahudiler yoğun şekilde oradan toprak aldılar. Şimdi Filistin'in halini görüyorsunuz. vatanını, canını, namusunu, nefsini müdafaa eden Filistinlilere 'terörist' diyorlar. Yarın sana da 'terörist' diyecekler. El ele verip, buna 'dur' diyeceğiz. tek bilek, tek yürek olmaya var mısınız?"İktidar Kıbrıs'ı verdiBTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, konuşmasında Avrupa Birliği sürecinde yaşanan son gelişmelere de temas etti. AKP iktidarının Kıbrıs'ı elden çıkardığını hatırlatan BTP Lideri, durumu şu şekilde özetledi: "AB yetkilileri Başbakan'a '2005 yılında Ek Porotokol'e imza attınız. Şimdi niçin bu imzanızın gereğini yerine getirmiyorsunuz' diye soruyorlar. Başbakan da onlara (Türkiye'nin zemini şimdi müsait değil. Önümüzde cumhurbaşkanlığı seçimleri var. Cumhurbaşkanı olursak, Maraş'ı da, Gazi Mağusa'yı da veririz size) diyor. Göreceksiniz, bu iktidar onların taleplerinin hepsini yerine getirecektir, her istediklerini yapacaktır. Ancak şunu bilmeliler ki, Kıbrıs için 10 bin şehit verilmiştir. Bunun hesabını dünyada bu millete, ahirette de Allah'a veremezler. Bu arkadaşlar ne yaptıklarını bilmiyorlar. Allah onları ayıktırsın."