logo
20 NİSAN 2024

Türkiye'ye 'anlamlı' mesajlar

17.04.2004 00:00:00
KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, TBMM'de yaptığ konuşmada,

Annan Planı'nın "KKTC'nin yok olması ve O'nu tanıyan Türkiye'nin bölge coğrafyasında, zaman içinde marjinalleştirilmesi" olduğunu vurguladı. Denktaş, "Bugün, tahammülü zor baskılarla Kıbrıs'ı Türkiye'den ayırma eylemi başarılı olduğu taktirde, aynı baskılarla, aynı yöntemle Türkiye'den daha neler isteneceğini düşünmek bile insanı ürpertiyor" dedi. 32 sayfalık konuşma metninin zaman zaman dışına çıkarak konuşan Denktaş, TBMM'nin kuruluş yıldönümünden bir gün sonra "Tarihin bir cilvesi" olarak Kıbrıs'ta 21 yaşındaki KKTC'nin kaderini tayin için halkın sandık başına gideceğini belirtti.

Denktaş'ın konuşmasının önemli noktalarını TBMM tutanaklarından yola çıkarak 'konu konu' derledik...

Annan Planı ve Kıbrıs

KIBRIS'IN ÖNEMİ: Kıbrıs sadece Kıbrıslı soydaşlarımızın bir meselesi değildir. Türkiye'nin güvenliği de söz konusudur. Kıbrıs'ın Türkiye'nin güvenliği ile ilişkisi; Türkiye'ye olan mesafesi ile açıklanacak kadar yüzeysel değil, daha çok Doğu Akdeniz'deki hak ve menfaatlerimizin korunması ile ilişkilidir.

ANNAN PLANI'NIN GETİRDİKLERİ: Annan Planı adil ve kalıcı bir çözüm getirmiyor. Bu planı kabul ettiğimiz takdirde, Türkiye'nin Kıbrıs üzerinde hak iddiası tamamen sıfırlanacaktır.

ADA'DA KAVGA KAÇINILMAZ: BM de çatışma, kargaşa, kavga beklediğini açıkça itiraf ediyor: Rumları BM askerleri ne dereceye kadar kontrol edebilecektir? 1963-1974 yıllarında BM askerlerinin performanslarını hatırlayan bir halk için bunlar barışın ve huzurun habercisi, kalıcı bir anlaşmanın garantisi olamıyor.

MAKARİOS'UN GİRİT MODELİ: Makarios'un zaman zaman açıkladığı gibi Kıbrıs'ta başlattığı Girit Modeli'nin son sayfalarını bu planla yazıp kapatmak istemektedirler.

Erdoğan'a ince mesajlar

ERDO?AN'IN (MARJİNAL ELEŞTİRİSİNE) İNCE GÖNDERME: Sayın Başbakan'ın 9 Mayıs 2003'te Kıbrıs'taki tarihi konuşmasında isabetle altını çizmiş olduğu hususların hiçbiri Annan Planı ile getirilmek istenilen çözümde yer bulmamıştır. Netice KKTC'nin yok olması ve O'nu tanıyan Türkiye'nin bölge coğrafyasında, zaman içinde marjinalleştirilmesidir. Bugün, tahammülü zor baskılarla Kıbrıs'ı Türkiye'den ayırma eylemi başarılı olduğu takdirde, aynı baskılarla, aynı yöntemle Türkiye'den daha neler isteneceğini düşünmek bile insanı ürpertiyor.

ERDO?AN'A İKİNCİ MESAJ: Kıbrıs meselesi, şunun, bunun hatası nedeniyle kaybedilecek bir mesele değildir diye düşünmekteyim. Kul hata yapabilir... Hükümetler de hata yapmış olabilirler... Ancak, tüm bu hata iddialarına rağmen önümüzde Türkiye'nin tanıdığı bir KKTC'nin yok ediliş planı vardır. Geçmişte hata yapmış olan varsa, bunlar, bu devletin ortadan kalkmasını gerektiren bir hata yapmış değildirler. Tam aksi, Türkiye'nin güvenliğini de etkileyecek olan bu gidişatın karşısında inatla ve basiretle direnmesini bilmişlerdir. Bugün Kıbrıs'ın tümü benimdir... Türkler vatandaşımdır, azınlığımdır... Egemenlik tektir ve Kıbrıs Cumhuriyetine aittir diyen bir zihniyetin karşısındayız.

Annan Planı'ndaki tuzaklar

İKİ KESİMLİLİK: Planda tarafların eşit statüsü ve iki kesimlilik sulandırılmaktadır. Rum bölgesinde yüzde yüz Rumlardan oluşan bir sözde kurucu devlet, Türk tarafında ise kısa bir zaman süresi içerisinde yüzde 33 oranında Rumla karışık bir kurucu devlet oluşturmaktadır.

KURUCU DEVLET KAVRAMI: Kurucu Devlet, deyimi aldatıcıdır, çünkü bunlar egemenlik hak ve yetkilerinden yoksun, Rum çoğunluğuna tabi bir merkezi hükümetin anayasasının öngördüğü şekilde hareket edebilecek vilayet idarelerdir.

GARANTÖRLÜK: Garantörlük hakkı kağıt üstünde kalıyor. 2018'den sonra 650 kişiye düşecek olan Garantör Kuvvetin adadan ne zaman büsbütün çekileceği, adanın tümünün nihai aşamada askersizleşeceği hedefiyle, her üç yılda bir tezekkür edilecektir deniyor. Bu da Rumlara, bu konuda devamlı ajitasyon yapma, tahriklerde bulunma fırsatını veriyor. 1963-74 arasında bu konuda nelere tevessül ettiklerini bilenler için, bu konuyu Rumların devamlı bir huzursuzluk ve şikayet konusu haline getireceklerini teslim edeceklerdir.

Türkiye'ye üzerindeki hesaplar

BÜYÜK OYUN OYNANIYOR: Türkiye'nin bu planı kabul etmesi ve bize de kabul ettirmesi için bir baskı unsuru olarak kullanılıyor. Böylelikle, kararınızda uluslararası anlaşmaların açık ihlali olarak tanımladığınız Kıbrıs'ı Türkiye'den önce AB üyesi yapma eylemi bu plana evet demekle tamamlanarak uluslararası antlaşmaların açık ihlali başarı ile noktalanmış oluyor. Bu yetmezmiş gibi, Türkiye'nin bu ihlali hoş karşılayıp Kıbrıs Türk tarafına da bu ihlali meşrulaştırmak için planı kabul etmesi yönünde baskı yapmasında ısrar ediliyor. Biz de bu planı kabul edip bu ihlali meşrulaştırdığımız takdirde, Türkiy'nin Kıbrıs üzerinde hak iddiası tamamen sıfırlanacaktır.

BATI'NIN İKİYÜZLÜLÜ?Ü: Bize 1963-74'ü yaşatanlar, halen sahte bir unvan altında Kıbrıs'ın tümünde hak iddia edebilmekte ve silahlanmaktadır. Yabancı diplomatlar bize (Anlaşma olunca, AB'ye girince bunlar son bulacaktır?) demektedirler. 1960-63 arasında da Makarios'un beyanatları ve hazırlığı karşısında aynı dost ülkelerin diplomatları bize aynı teselliyi vermekteydiler. 1963-74 arasında toplu mezarlarımız açılırken ağlayanlar bizlerdik. Onlar değildi.

Bu mesajlar da halka

ve milletvekillerine

GELECE?İNİZLE KUMAR OYNAR MIYDINIZ?: Milli iradenin temsilcisi olan sizler, bizim yerimizde olsaydınız, geleceğiniz ile böyle bir kumar oynar mıydınız? Yabancıların hazırladıkları yasalarla, anayasaları kabul eder ve bununadına barış der miydiniz?

TÜRK HALKINA MESAJ: Türkiye en halkı ve en güçlü olduğu bu milli davada emperyalist baskılara ne kadar direnebilecektir? Yapay bir uzlaşma adına tanıdığı bir devletin egemenliğinden ve güvenliğinden vazgeçecek mi? Bu soru dost ülkelerin temsilcileri tarafından sık sık sorulmaktadır.

'Hayır' kararına 9 gerekçe

NEDEN 'HAYIR' DİYORUM?

1) Bu anlaşma Rumlara, kısa bir süre içinde Kıbrıs'ın tümüne sahip çıkma olanağını vermekte, Kıbrıs Türkünü anavatandan ayırmaktadır.

2) Bu anlaşma iki kesimliliği bozmakta, AB normları altında, bizi nereye götüreceği belli olmayan karmaşık idari ve siyasi bir çerçeve içine oturtmaktadır.

3) Mal-mülk sorunlarını halletmiyor, bunları, bireyler arasında içinden çıkılmaz bir karmaşa haline getiriyor; geleceğin büyük kavgalarına zemin hazırlıyor.

4) 1960 antlaşmaları ile bize verilmiş olan garantileri zaman içinde tümüyle ortadan kaldırmaya açık kapı bırakıyor.

5) Halkımızın yarısını göçmen yapıyor ve bunların rehabilite edilebilecekleri toprak bırakmıyor; rehabilitasyonu apartman daireleri ile halletmeye çalışıyor; onun parasını da rehabilite edilecek kişilerden alıyor.

6) Bu planda bize verilmiş görülen haklar AB normları altında yok edilebilecektir... Kalıcı derogasyonları içermemektedir...

7) AB Kıbrıs Hükümeti sahte adı altında Rum yönetimi ile yaptığı anlaşmaya verdiği birincil hukuk statüsünü bizi de kapsayacak şekilde genişletmek niyetinde olmadığını açıklamıştır.

8) Rumların AB ile hazırladıkları 9000 sayfalık bir paketin geleceğimizi nasıl etkileyeceğini bilmiyorum... Çünkü bu paketin içinde, Meclisimizin onayından geçmeyen, ancak geleceğimizi ipotek altına alacak bir Anayasa bile var.

9) Bu plan bizi Türkiye'ye, Anadolu ya ebediyen hasret bırakacaktır.

Ve denktaş'ın çözüm önerisi

KIBRIS MESELESİ NASIL HALLEDİLİR? Kıbrıs meselesi doğru, gerçekçi bir teşhisle, gerçekler kaale alınarak halledilir... Ve bu gerçekler Kıbrıs'ta iki halkın, iki devletin varlığıdır; Türk-Yunan dengesidir; fiili ve etkin garantilerin devamıdır... Bu esaslar dahilinde Rumlarla iyi komşuluk, adil ve kalıcı bir anlaşma ile yeni bir ortaklıktır.
Devletin malı deniz, yiyen ıstakoz
Beşiktaş 5 maç sonra kazandı
Galibiyet Serdar Topraktepe yönetiminde geldi
Geçen yılki yatırım tutarı 3.7 milyar dolar
5 yılda 11.2 milyar dolarlık yatırım yaptı
Randevusunu iptal etmeyen yandı
Koca'dan MHRS açıklaması
Seçim sonrası ilk karşılaşma
Özel ve Kılıçdaroğlu aynı karede
Polis aracında ağlayarak pişman olduğunu söyledi
Jandarma üniforması ile GBT yapıyordu
İsviçre'de çıkan haber tartışma yaratmıştı
Beypazarı'ndan 'mevzuat' açıklaması
Yeni seçilen CHP’li başkanların ‘genelge’ sıkıntısı
Liyakat mi sadakat mi?
İsrail, Suriye'nin hava savunma sistemlerini hedef aldı
Saldırıda maddi hasar meydana geldi
Polat çiftine 'vergi usul kanuna muhalefet'ten tahliye
Diğer suçlardan 'tutukluluk' devam ediyor
CHP'den iktidarın arazi satışlarına tepki
'AKP enkaz bırakarak çöküyor'
Yüksek et fiyatı sorunu ithalatla çözülemez
Et ürünlerinde KDV kaldırılsın
Merkez Bankası anketi açıklandı
Dolar, enflasyon, faiz tahminleri belli oldu
Gelecek burada
10 yılda 20 kat büyüyecek
Çocuk nüfusumuz açıklandı
Nüfusumuzun yüzde 26'sı çocuk
Devletin malı deniz, yiyen ıstakoz
Beşiktaş 5 maç sonra kazandı
Galibiyet Serdar Topraktepe yönetiminde geldi
Geçen yılki yatırım tutarı 3.7 milyar dolar
5 yılda 11.2 milyar dolarlık yatırım yaptı
Randevusunu iptal etmeyen yandı
Koca'dan MHRS açıklaması
Seçim sonrası ilk karşılaşma
Özel ve Kılıçdaroğlu aynı karede
Polis aracında ağlayarak pişman olduğunu söyledi
Jandarma üniforması ile GBT yapıyordu
İsviçre'de çıkan haber tartışma yaratmıştı
Beypazarı'ndan 'mevzuat' açıklaması
Yeni seçilen CHP’li başkanların ‘genelge’ sıkıntısı
Liyakat mi sadakat mi?
İsrail, Suriye'nin hava savunma sistemlerini hedef aldı
Saldırıda maddi hasar meydana geldi
Polat çiftine 'vergi usul kanuna muhalefet'ten tahliye
Diğer suçlardan 'tutukluluk' devam ediyor
CHP'den iktidarın arazi satışlarına tepki
'AKP enkaz bırakarak çöküyor'
Yüksek et fiyatı sorunu ithalatla çözülemez
Et ürünlerinde KDV kaldırılsın
Merkez Bankası anketi açıklandı
Dolar, enflasyon, faiz tahminleri belli oldu
Gelecek burada
10 yılda 20 kat büyüyecek
Çocuk nüfusumuz açıklandı
Nüfusumuzun yüzde 26'sı çocuk

Beypazarı Maden Suyu firmasından 'İsviçre' açıklaması

Beypazarı Maden Suyu firması, ürün değerlerinin Avrupa Birliği mineralli su kriterlerine ve Türkiye Doğal Mineralli Sular Hakkında Yönetmelik limitlerine uygun olduğunu belirterek, durumun Avrupa Birliği üyesi olmayan İsviçre'de mevzuatın farklılığından kaynaklandığını açıkladı.
19.04.2024 14:17:00 / Güncelleme: 19.04.2024 14:39:00
İhlas Haber Ajansı
Beypazarı Maden Suyu firmasından 'İsviçre' açıklaması
Beypazarı Maden Suyu firmasından 'İsviçre' açıklaması
İsviçre Federal Gıda Güvenliği ve Veterinerlik Bürosu, Beypazarı Maden Suyu firmasının bazı ürünlerinden alınan numune sonrası "ürünlerde bor miktarının yüksek olduğu" gerekçesiyle teslim edilen ürünler hakkında satış durdurma kararının alınmasını istemişti.

Geçtiğimiz günlerde firma tarafından yapılan açıklamada ise sosyal medyada ürün hakkında atılan iddialar yalanlanmıştı.

Firma, tartışmalara konu olan iddialar hakkında talep edilen İsviçre kaynaklı analiz sonucunun taraflarına ulaştığını açıkladı.



Firma tarafından analiz kaynaklarına ilişkin yapılan yazılı açıklamada, "Maden suyumuzun değerleri Avrupa Birliği mineralli su kriterlerine ve Türkiye Doğal Mineralli Sular Hakkında Yönetmelik limitlerine uygundur. Avrupa Birliği üyesi olmayan İsviçre'de yaşanan bu durum Avrupa Birliği ve İsviçre mevzuatının farklılığından kaynaklanmaktadır. Doğal maden suyumuz, Sağlık Bakanlığı ve Ankara İl Sağlık Müdürlüğü denetiminde olup üretim sıklığı ile orantılı olarak düzenli bir şekilde denetlenip, analiz edilmektedir. Yer altında doğal olarak oluşan maden suyumuz tam 68 yıldır aynı kaynaktan, el değmeden şişelenmekte ve bütün ülkelere aynı içerikte ürün gönderilmektedir" ifadelerine yer verildi.

Mersin'de şafak operasyonu: 78 gözaltı

Mersin'de haklarında çeşitli suçlardan yakalama kararı bulunan şahıslara yönelik sabah saatlerinde gerçekleştirilen şafak operasyonunda 78 kişi gözaltına alındı
19.04.2024 11:20:00
İhlas Haber Ajansı
Mersin'de şafak operasyonu: 78 gözaltı
Mersin'de şafak operasyonu: 78 gözaltı
Mersin'de haklarında çeşitli suçlardan yakalama kararı bulunan şahıslara yönelik sabah saatlerinde gerçekleştirilen şafak operasyonunda 78 kişi gözaltına alındı.

İl Emniyet Müdürlüğünden yapılan açıklamaya göre, dolandırıcılık, yaralama, hakaret, hırsızlık ve tehdit gibi suçlardan haklarında yakalama kararı bulunan şahısların yakalanmasına yönelik Asayiş Şube Müdürlüğü Aranan Şahıslar Büro Amirliği koordinesinde operasyon düzenlendi. İl genelinde 30 adrese düzenlenen şafak operasyonunda 78 kişi yakalanarak gözaltına alındı.

Gözaltına alınan şahıslarla ilgili işlemlerin sürdüğü bildirildi.

Türkiye nüfusunun yüzde 26'sı çocuk

Türkiye'nin, geçen yıl sonu itibarıyla 22 milyon 206 bin 34 olarak belirlenen çocuk nüfusu, ülke nüfusunun yüzde 26'sını oluşturdu
 

 
19.04.2024 10:34:00 / Güncelleme: 19.04.2024 10:43:28
AA
Türkiye nüfusunun yüzde 26'sı çocuk
Türkiye nüfusunun yüzde 26'sı çocuk

Türkiye İstatistik Kurumu, 2023 yılına ilişkin çocuk istatistiklerini açıkladı.

Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi sonuçlarına göre, 2023 yıl sonu itibarıyla Türkiye nüfusu 85 milyon 372 bin 377 kişi iken bunun 22 milyon 206 bin 34'ü çocuk olarak kayıtlara geçti.

Çocuk nüfusun yüzde 51,3'ünü erkek, yüzde 48,7'sini kız çocuklar oluşturdu.

Birleşmiş Milletler tanımına göre, 0-17 yaş grubunu içeren çocuk nüfus, 1970 yılında toplam nüfusun yüzde 48,5'ini oluştururken bu oran 1990'da yüzde 41,8 ve 2023'te yüzde 26 oldu.

Nüfus projeksiyonlarına göre, çocuk nüfus oranının 2030'da yüzde 25,6, 2040'ta yüzde 23,3, 2060'ta yüzde 20,4, 2080'de yüzde 19 olacağı öngörüldü.

Avrupa Birliği (AB) üyesi 27 ülkenin çocuk nüfus oranları incelendiğinde, 2023'te çocuk nüfus oranının AB ortalaması yüzde 18 oldu.

AB üye ülkeleri içinde en fazla çocuk nüfus oranına sahip ülkeler sırasıyla yüzde 23,4 ile İrlanda, yüzde 21,1 ile Fransa ve yüzde 20,9 ile İsveç olarak kaydedildi.

Çocuk nüfus oranının en düşük olduğu ülkeler ise sırasıyla yüzde 15,1 ile Malta, yüzde 15,4 ile İtalya, yüzde 15,9 ile Portekiz olarak belirlendi.

Türkiye'nin çocuk nüfus oranının AB'ye üye ülkelerden daha yüksek olduğu görüldü.

 

İstanbul-Tahran seferini yapan uçak Elazığ'a zorunlu iniş yaptı

İran'ın hava sahasını tüm uçuşlara geçici olarak kapatmasından dolayı İstanbul-İran seferini yapan uçak, Elazığ Havalimanı'na zorunlu iniş yaptı
19.04.2024 10:29:00
İhlas Haber Ajansı
İstanbul-Tahran seferini yapan uçak Elazığ'a zorunlu iniş yaptı
İstanbul-Tahran seferini yapan uçak Elazığ'a zorunlu iniş yaptı
İran'ın hava sahasını tüm uçuşlara geçici olarak kapatmasından dolayı İstanbul-İran seferini yapan uçak, Elazığ Havalimanı'na zorunlu iniş yaptı. Uçak yaklaşık 2 saat sonra tekrar havalandı.

İran'ın hava sahasını tüm uçuşlara geçici olarak kapatmasından dolayı İstanbul-Tahran seferini yapan Meraj Airlines uçağı, Elazığ Havalimanı'na zorunlu iniş yaptı. Bir süre havalimanında bekleyen yolcular, yaklaşık 2 saat sonra hava sahasının açılmasıyla birlikte yeniden Tahran'a havalandı.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.