Ruhen bölündük gidiyoruz ey Millet

Olacağı buydu ve oldu.
En çetin Milli Mücadele şartlarında bile tek vücud olan koca Türk milleti, bugün ruhen bölündü, gönül coğrafyamız darmadağın oldu.
TKSSD adına Infakto Research Workshop tarafından yapılan "Türkiye'de Kutuplaşmanın Boyutları Araştırması" kör gözlere şiş?İşte birkaç sonuç:
- İnsanımızın yüzde 83.4'ü, kızının, sevmediği partinin taraftarlarından biriyle evlenmesine razı değil?
- Yüzde 78.4'ü, sevmediği partinin taraftarlarından biriyle iş yapmak istemiyor.
- Yüzde 76'sı, kendine uzak hissettiği partinin taraftarı ile komşu bile olmak istemiyor.
- Yüzde 73'ü, sevmediği partinin taraftarıyla çocuklarının arkadaşlık etmesini istemiyor.
Milletin ruhunun bölünmesi budur.
Şimdi ise iş, ruhları bölünmüş ve gönül dünyaları darmadağın edilmiş millete son vuruşu yapıp coğrafi bölünme safhasını gerçekleştirmektir.
Hariçteki işgalcilerin planları ve dahildeki Başkanlık sevdalılarının hevesleri ile Türkiye'yi Kürdistan, Çerkezistan, Lazistan? vs. gibi federatif bölgelere ayırmak, bölmek, parçalamak.
Kısacası işin son safhası, ABD'nin Büyük Ortadoğu Projesi ekseninde Türkiye'yi kabristana çevirmek!
1983'lü yıllardan beri Prof. Dr. Haydar Baş hocamız, ayağında demir çarık il il, ilçe ilçe tüm vatan sathını ve hatta Avrupa'daki gurbetçilerimizi gezerek yıllarca Birlik ve Beraberliğimizin Zarureti ve Temel Unsurları konulu konferanslar verdi. O günden beri hep birlik ve Tevhid vurgusu yaptı, yapmaya devam ediyor? Sadece ona kulak verenlerin ruhları bölünmemiş, gönülleri Tevhid üzere bugün.
Gerisini adeta veba vurmuş gibi, toplumun tamamı darmadağın vaziyette.
Koca millet, koca Cumhuriyet, koskoca medeniyetimiz bölünüp parçalanarak yok oluşa sürükleniyor.
Dünyevi ihtiras ve hevesleri uğruna dini, imanı, İslam'ı istismar edenler ile dinişinde öyle çok da bezi olmayanlar, Amerika ve Avrupa'dan konma akılla karşılıklı paslaşarak Türkiye'yi ve Türk milletini bu noktaya sürüklediler.
AKP iktidarı ve geçen yıla kadarki Dinlerarası Diyalogcu F tipi ortakçıları, bu yolda hatırı sayılır işler yaptılar. 
Millet de gerçekleri görmedi, görmezlikten geldi; zokayı yuttu.
İslam'ın ismi, Kur'an'ın resmi kalmış adeta?
İslam'ın esası Kelime-i Tevhid'i makasladılar, böldüler; gönüllerdeki birlik ve tevhid yok oldu gitti, milletin ruhu parçalandı.
Partileri oldu din, liderleri oldu peygamber.
Müslüman Türk milletinin kızlarını Hristiyanlarla, gayr-ı Müslimlerle nikahlama seremonileri tertip edenler, öyle bir din uydurdular ve millete yutturdular ki, artık insanımızın yüzde 83.4'ü, kızının, sevmediği bir partinin taraftarıyla evlenmesine razı değil!
Papalık'ın Dinlerarası Diyalog Kurumu ve Amerika'nın Büyük Ortadoğu Projesi ekseninde öyle bir kardeşlik tesis ettiler ki, işgalci gayrimüslimle kardeşsin, Müslüman'a karşı aynı cephede onlarla askersin, ortaksın, dostsun? Lakin Yüce Allah'ın kardeş kıldığı (Hucûrat Suresi, 49/10) Müslüman ile kardeş değilsin, Müslüman komşun ile kardeş değilsin, ona düşmansın, ona silah çekeceksin!
Netice; Türk milletinin yüzde 76'sı, artık sevmediği partinin taraftarı ile komşu bile olmak istemiyor!
İşgalci Amerika ile ortakçı, yayılmacı İsrail ile dostsun, kardeşten de ötesin; lakin Kelime-i Tevhid'i ikrar ve ona iman etmiş Suriyeli, Libyalı, Yemenli, şayet Allah'ın seviniz diye emrettiği (Şûra Suresi, 42/23) Ehl-i Beyti seviyorsa, ona düşmansın, onunla kardeş olamazsın!
İşte uydurulan ve milletimize yutturulan yeni İslam bu?
Babür hükümdarı Ekber Şahda böyle bir Din-i İlahi uydurmuştu. Bu illeti kapan imparatorluğu çok sürmedi, hâk ile yeksan oldu.
Araştırmanın sonucuna göre devlet ve milletimizin sürüklendiği ahval bu.
Bu anlayış helak olmaya bile bile lades demektir.
Türk milleti, dün 4-5 asırlık koca Babür Türk medeniyetini yok eden, 5-6 altı asırlık koskoca Endülüs medeniyetinde taş üstüne taş, omuz üstünde baş bırakmayıp tarihe gömen büyük illetten acilen kurtulmak durumundadır.
Bu illeti fark etmenin ve ondan kurtulmanın yolu, Prof. Dr. Haydar Baş hocamızın açtığı Tevhid'in Merkezi Ehl-i Beyt çığırına kulak vermek, Tevhid ve birlik adamı olmaktır? İşgalcilerin İslam coğrafyasındaki ve Türkiye'deki tetikçisi yahut maşası olmak değildir.