Damar sertliği nasıl anlaşılır?
Damar sertliğinin kalp krizi, inme, beyin kanaması, koroner arter hastalığı ve bazı böbrek hastalıklarının en önemli nedeni olduğu bildirildi
23.02.2012 00:00:00
Kalp-Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Bülent Kısacıkoğlu, yaptığı açıklamada, halk arasında damar sertliği olarak bilinen ‘ateroskleroz'un, atardamarların esnekliğini kaybedip kalınlaşması ile oluşan ve daha sıklıkla erkeklerde görülen bir damar hastalığı olduğunu belirtti. Atardamarların vücudun canlılığını devam ettirmesi için şart olan kanı organlara taşıdığını ve bazı faktörlerin etkisiyle atardamarların en içteki tabakasının tahrip olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Kısacıkoğlu, bu bölgeye kandaki yağların kolesterol ve pıhtılaşma faktörlerinin biriktiğini kaydetti. Prof. Dr. Kısacıkoğlu, “Damar sertliği oluştuktan sonra damar duvarından damarın iç kısmına doğru plaklar oluşur. Bu plaklar damarın tıkanmasına ve damarın yapısının zayıflayarak çeşitli komplikasyonların oluşmasına yol açar. Damar sertliği, diğer bütün hastalıklardan daha fazla ölüme neden olur. Damar sertliği, kalp krizinin, inmenin, beyin kanamasının, koroner arter hastalığının ve bazı böbrek hastalıklarının en önemli nedeni olduğu için ölüm riski çok fazladır. Örneğin kalp damar hastalıkları tüm ölümlerin yüzde 40'na yakınını oluşturmaktadır” dedi.
Tansiyon ve şekere dikkat
Prof. Dr. Bülent Kısacıkoğlu, damar sertliğindeki en önemli faktörlerin cinsiyet, yaş ve kalıtsal özellikler olduğunu ifade ederken, yaşın ilerlemesiyle damar sertliği riskinin arttığını aktardı. Damar sertliğinin erişkin erkeklerde daha yaygın olduğunu dile getiren Prof. Dr. Bülent Kısacıkoğlu, iskemik kalp hastalığına bağlı ölümlerin ileri yaşlarda her on yılda bir belirgin olarak arttığını vurguladı. Damar sertliği hastalığının menopozdan sonra kadınlar için de risk oluşturduğunu belirten Prof. Dr. Bülent Kısacıkoğlu, “Çünkü menopoz sonrasında iki cins arasındaki fark ortadan kalkar. Kadınlarda östrojenin ve öteki eşey hormonlarının damar sertliğine karşı koruyucu etkisi bilinmektedir” dedi.
Yaş ve cinsiyetin yanı sıra birçok genin bu hastalığın ortaya çıkmasında etkili olduğunu anlatan Kısacıkoğlu, şöyle devam etti: “Ailede hipertansiyon yada diyabet olması ve yüksek kan-kolesterol seviyeleri damar sertliğinin ortaya çıkmasına neden olur. Diyabet, hipertansiyon, sigara kullanımı, kan, yağ ve kolesterol seviyesinin yüksekliği kontrol edilebilen 4 ana risk faktörlerdir. Tansiyonun yüksek olması damar sertliği için her yaşta önemli bir risk faktörüdür. Tansiyonun 16,5-9,5'un üzerinde olması riski 5 kat artırmaktadır. Hipertansiyonun tedavi edilmesi felç ve koroner arter hastalığı riskini azaltacaktır. Sigara, çok iyi bilinen bir risk faktörüdür. Yıllarca günde 1 paket sigara içen kişide kalp hastalığı riski yüzde 200 artmaktadır. Şeker hastalığı, kolesterolün yükselmesine ve damar sertliğine yatkınlığı artırır. Şeker hastalarında kalp krizi riski 2 kat fazladır. Bunların dışında, şişmanlık, hareketsiz yaşam, stres ve aşırı alkol tüketimi de damar sertliğinin hızlanmasına neden olan faktörlerdir.”
Tansiyon ve şekere dikkat
Prof. Dr. Bülent Kısacıkoğlu, damar sertliğindeki en önemli faktörlerin cinsiyet, yaş ve kalıtsal özellikler olduğunu ifade ederken, yaşın ilerlemesiyle damar sertliği riskinin arttığını aktardı. Damar sertliğinin erişkin erkeklerde daha yaygın olduğunu dile getiren Prof. Dr. Bülent Kısacıkoğlu, iskemik kalp hastalığına bağlı ölümlerin ileri yaşlarda her on yılda bir belirgin olarak arttığını vurguladı. Damar sertliği hastalığının menopozdan sonra kadınlar için de risk oluşturduğunu belirten Prof. Dr. Bülent Kısacıkoğlu, “Çünkü menopoz sonrasında iki cins arasındaki fark ortadan kalkar. Kadınlarda östrojenin ve öteki eşey hormonlarının damar sertliğine karşı koruyucu etkisi bilinmektedir” dedi.
Yaş ve cinsiyetin yanı sıra birçok genin bu hastalığın ortaya çıkmasında etkili olduğunu anlatan Kısacıkoğlu, şöyle devam etti: “Ailede hipertansiyon yada diyabet olması ve yüksek kan-kolesterol seviyeleri damar sertliğinin ortaya çıkmasına neden olur. Diyabet, hipertansiyon, sigara kullanımı, kan, yağ ve kolesterol seviyesinin yüksekliği kontrol edilebilen 4 ana risk faktörlerdir. Tansiyonun yüksek olması damar sertliği için her yaşta önemli bir risk faktörüdür. Tansiyonun 16,5-9,5'un üzerinde olması riski 5 kat artırmaktadır. Hipertansiyonun tedavi edilmesi felç ve koroner arter hastalığı riskini azaltacaktır. Sigara, çok iyi bilinen bir risk faktörüdür. Yıllarca günde 1 paket sigara içen kişide kalp hastalığı riski yüzde 200 artmaktadır. Şeker hastalığı, kolesterolün yükselmesine ve damar sertliğine yatkınlığı artırır. Şeker hastalarında kalp krizi riski 2 kat fazladır. Bunların dışında, şişmanlık, hareketsiz yaşam, stres ve aşırı alkol tüketimi de damar sertliğinin hızlanmasına neden olan faktörlerdir.”