logo
08 MAYIS 2024

Dinçliğin formülü tuzda gizli

Fitoterapi uzmanı Dr. Mustafa Eraslan dinçliğin formülünün suda eritilmiş kaya tuzu olduğunu belirterek, kaya tuzunun suda eritilip günde birer kaşık tüketilmesinin insan sağlığına çok büyük katkı yapabileceğini ifade etti
03.08.2013 00:00:00
Fitoterapi uzmanı Dr. Mustafa Eraslan kaya tuzunun insan vücuduna çok yararlı olduğunu söyledi. Tarihte tuz için savaşların yaşandığını belirten Mustafa Eraslan, tuzun insan yaşamı için çok önemli olduğunu belirtti. Günümüzde tuzluklardan rahatlıkla akabilen tuzların birçok kimyasal içermesi sebebiyle insan vücuduna zarar verdiğini belirten Eraslan, "Bizim kullandığımız tuz, gerçek tuz değil. Tuzluğunuzu çevirdiğinizde hiç durmandan akan tuz sağlıklı tuz değildir. Başta Alzheimer dahil birçok hastalığa neden olan bu tuzun tüketilmesi oldukça zararlıdır. Sağlıklı olan tuz ise kaya ve deniz tuzudur" diye konuştu.İnsan dünyanın küçültülmüş modelidirİnsan vücudunun dünyanın küçültülmüş bir modeli olduğunu ifade eden Dr. Mustafa Eraslan, "Dünya üzerinde ne kadar madde ve element varsa, insan vücudunda da o kadar madde ve element vardır ve oranları bile sağlıklı bir insan vücudundaki ile aynıdır" ifadelerini kullandı. Bu maddelerin çoğunun dışarıdan alınamadığını söyleyen Eraslan, insan vücudu ve dünyada bulunan elementlerin tuzda da olduğunu söyledi ve kaya tuzunun insan vücudu için gerekli tüm maddeleri içerdiğini vurguladı. Eraslan, "Dünya üzerinde soy gazlar hariç 84 tane element var, insan vücudunda da 84 tane element var ve kaya tuzu da 84 element içeriyor. İşte siz gerçekten kaya tuzunu düzgün kullanırsanız, insan vücudunda en ufak bir sıkıntı çekmeden gıda takviyeleriyle birleştirerek sağlıklı bir yaşama kavuşabilirsiniz" diye konuştu. Tuz ihtiyacının sole denilen bir yöntemle hazırlanması gerektiğini söyleyen Mustafa Eraslan, "Sole kaya tuzunun yüzde 26'lık eriğidir. Kısaca 3 su bardağı suyun içinde 1 bardak kaya tuzunun eritilmesiyle elde edilir. Bu tuzlu su sabahları bir tatlı kaşığı ya da yemeklerde tuz olarak kullanılabilir" dedi. Solenin yararlarını sıralayan Eraslan, "Sole uygulaması sabahları dinç kalkmaya, hastalıklara karşı etkilidir. Sole sayesinde birçok hastalık zamanla kendi kendine ortadan kalkar, sabahları dinç kalkarsınız, çocukların zihni açılır ve odaklanma sorunu ortadan kalkar" ifadelerini kullandı.İnsan vücudu yağla çalışırGünümüzde insanların kronik yorgunluktan şikayetçi olduğunu söyleyen Dr. Mustafa Eraslan, bu yorgunluğu besin piramidi olarak dayatılan beslenme sistemine bağladı. Beslenme zincirinin Amerika tarafından üretilen bir yöntem olduğunu söyleyen Eraslan, bu sistemin uygulandığı ABD'de en çok obezin olduğunu ve en çok hastalığın bu ülkede yaşandığını ifade etti. Eraslan insan vücudunu arabaya benzeterek, yakıtın çok önemli olduğunu ve insanın da aldığı besinlerin yaşantısına son derece önemli etki yaptığını belirtti. Eraslan, "İnsan vücudu yağla çalışır, hayvansal ve zeytinyağları mutlaka sıklıkla tüketilmelidir. Peygamber efendimiz, "sığırın eti şifa yağı devadır" buyurmuştur, bizim de bunlara dikkat etmemiz gerekiyor" diye konuştu. Eraslan, günümüzde kullanılan gübre ve kimyasallar nedeniyle toprağın bozulduğunu ve sağlıklı beslenmeyi kötü etkilediğini söyledi. İHA
AKP’nin ‘muktedir’ olma başlığı: Yeni Anayasa
Bu devlet ve bu millet için ne yapmak istediniz de mevcut anayasa engel çıkardı?
Kartal finale uçtu
Maçın tek golünü Muci attı
İmamoğlu ekibi tepki gösterdi, Özel geri adım attı
Adaylık kavgası şimdilik yatıştı!
Adaylık tartışmalarına noktayı koydu
'Kendi adaylığımı dayatmam'
Şi Cinping ve Macron'dan ortak yazılı açıklama
İki lider, İsrail'in Refah'a saldırısına karşı
Görüşmenin ardından açıklama yapılmadı
Baş başa 45 dakika görüştüler
Bahçeli'den Sinan Ateş davası açıklaması
'Yargılama derhal başlamalı'
CHP'li başkan yeğenini atamıştı
Tepki çeken atamadan vazgeçti
Eylem Tok baskısı yapılan muhabirden genel müdürüne yanıt
'Her şeyden haberiniz vardı'
Mısır'a açılan kapının Filistin tarafı İsrail'in eline geçti
Refah'a kara saldırısı başladı
20 Mayıs'ta başvuru takvimi açılacak
20 bin öğretmen atanacak
Prof. Dr. Osman Bektaş'tan Doğu Karadeniz uyarısı
'3 riskli fay ortasında yer alıyor'
Tarlasını yola çevirenlere kızdı, tabelayı dikti
'Emlakçı geçemez vatandaşa helaldir'
'Tokadımı yersin' diyerek kadının üstüne yürüdü
Taksim'de 'göbeğime vurdun' tartışması
AKP’nin ‘muktedir’ olma başlığı: Yeni Anayasa
Bu devlet ve bu millet için ne yapmak istediniz de mevcut anayasa engel çıkardı?
Kartal finale uçtu
Maçın tek golünü Muci attı
İmamoğlu ekibi tepki gösterdi, Özel geri adım attı
Adaylık kavgası şimdilik yatıştı!
Adaylık tartışmalarına noktayı koydu
'Kendi adaylığımı dayatmam'
Şi Cinping ve Macron'dan ortak yazılı açıklama
İki lider, İsrail'in Refah'a saldırısına karşı
Görüşmenin ardından açıklama yapılmadı
Baş başa 45 dakika görüştüler
Bahçeli'den Sinan Ateş davası açıklaması
'Yargılama derhal başlamalı'
CHP'li başkan yeğenini atamıştı
Tepki çeken atamadan vazgeçti
Eylem Tok baskısı yapılan muhabirden genel müdürüne yanıt
'Her şeyden haberiniz vardı'
Mısır'a açılan kapının Filistin tarafı İsrail'in eline geçti
Refah'a kara saldırısı başladı
20 Mayıs'ta başvuru takvimi açılacak
20 bin öğretmen atanacak
Prof. Dr. Osman Bektaş'tan Doğu Karadeniz uyarısı
'3 riskli fay ortasında yer alıyor'
Tarlasını yola çevirenlere kızdı, tabelayı dikti
'Emlakçı geçemez vatandaşa helaldir'
'Tokadımı yersin' diyerek kadının üstüne yürüdü
Taksim'de 'göbeğime vurdun' tartışması

Eyüpsultan'da okul müdürünü vuran yabancı uyruklu öğrenci yakalandı

Eyüpsultan'da, özel bir lisenin müdürünü silahla ateş ederek yaralayan yabancı uyruklu öğrenci gözaltına alındı.
07.05.2024 19:39:00
Anadolu Ajansı
Eyüpsultan'da okul müdürünü vuran yabancı uyruklu öğrenci yakalandı
Eyüpsultan'da okul müdürünü vuran yabancı uyruklu öğrenci yakalandı
Alibeyköy Mahallesi Beste Sokak'taki özel lisede, yabancı uyruklu öğrenci, okuldan atılmasından sorumlu tuttuğu okul müdürü İbrahim Oktugan'a (74) silahla ateş etti.
Odasında uğradığı silahlı saldırıda ağır yaralanan Oktugan, hastaneye kaldırıldı.

Olayın ardından kaçan öğrenci polis ekiplerince yakalandı.

Gözaltına alınan şüphelinin emniyetteki işlemleri sürüyor.
Görgü tanıklardan Sevil Küçük, bahçede çay içtikleri sırada bağırma sesi duyulmasıyla dışarıya çıktığını söyledi. Bir kadının, "Ne olur, ambulansı çabuk arayın, ölüyor." diye bağırdığını ifade eden Küçük, ardından ambulans ve polisin geldiğini, yaralının sedyeyle çıkarılarak ambulansa alındığını anlattı.

Küçük, şöyle devam etti:

"Olay yeri inceleme ekipleri geldi, öğrencileri dağıttı. Kimisi evine gitti, kimisinin velisi geldi aldı. Öğrenciler dağıldıktan sonra kapıyı kilitlediler, hastaneye gittiler. Durumu ağırmış."
Yunus Emre Tüynüklü de müdürün bir öğrenciyi okuldan kovduğunu duyduğunu belirterek, "Okula silahla gelmiş, müdürü bacağından ve karnından vurmuş." dedi.

Kadın cinayetleri küresel bir sorun

Kadın cinayetleri, dünya genelinde ciddi bir insan hakları ihlali olarak kabul edilmekte ve birçok ülkede kadınlar, cinsiyetlerinden kaynaklanan şiddetin kurbanı olmakta
07.05.2024 16:34:00
Önder Yılmaz
Kadın cinayetleri küresel bir sorun
Kadın cinayetleri küresel bir sorun
Kadın cinayetleri, dünya genelinde ciddi bir insan hakları ihlali olarak kabul edilmekte ve birçok ülkede kadınlar, cinsiyetlerinden kaynaklanan şiddetin kurbanı olmakta. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu tarafından yayımlanan 2024 Nisan ayı veri raporuna göre, Türkiye'de 32 kadın öldürüldü ve 13 kadın ölümü şüpheli olarak kaydedildi. Kadın cinayetleri sadece Türkiye'de değil, dünya genelinde de önemli bir sorun. Dünya genelinde kadın cinayetleri oranlarına bakıldığında, Orta Afrika Cumhuriyeti 10.60 ile en yüksek orana sahip durumda. Bu ülkede kadınlar, cinsiyetlerine dayalı şiddetin en yüksek seviyelerine maruz kalıyor.

Türkiye'den kötü durumda olan ülkeler var

2021 yılı verilerine göre Türkiye'de 100.000 kadın başına düşen kadın cinayetleri oranı 1. Bu oran, Türkiye'nin kadın cinayetleri konusunda dünya genelindeki birçok ülkeden daha iyi bir durumda olduğunu gösterse de, her bir cinayetin arkasında yıkılan hayatlar ve aileler olduğu gerçeğini değiştirmiyor. Dünya Bankası verilerine göre 100.000 kadın başına düşen kadın cinayetleri oranı Jamaika'da 9.3, Günay Afrika'da 9, Meksika'da 6.2, Brezilya'da 3.5, Rusya'da 3.3, Irak'ta 3,  Hindistan'da 2.5, Ukrayna'da 1.9, Kazakistan'da 1.5 ve Azerbaycan'da 1.3 seviyesinde. Kanada, Finlandiya, Kosova ve Lübnan Türkiye'yle aynı orana sahipğ ülkelerden.

Önleme için çabalar sürüyor

Kadın cinayetlerinin önlenmesi ve farkındalığın artırılması için ulusal ve uluslararası düzeyde çeşitli çabalar sürdürülüyor. Türkiye'de ve dünya genelinde kadın hakları savunucuları, hükümetleri ve toplumları, kadına yönelik şiddeti sona erdirmek için daha etkili önlemler almaya çağırmakta. Ancak bu çabaların başarılı olabilmesi için yasaların etkin bir şekilde uygulanması gerekmekiyor. Sonuç olarak, kadın cinayetleri sadece Türkiye'nin değil, tüm dünyanın ortak sorunu olarak karşımıza çıkmaktadır. Her bir kadın cinayeti, toplumların bu konudaki duyarlılığını ve mücadelesini artırmak için bir çağrı niteliğinde Türkiye'de ve dünya genelinde kadın cinayetlerine karşı verilen mücadele, sadece kadınların değil, tüm insanlığın güvenliği ve refahı için hayati önem taşıyor.

Başıboş köpekler sorunu çözüm bekliyor

Dünya genelinde milyonlarca başıboş köpek, şehirlerde ve kasabalarda yaşıyor ve sık sık istenmeyen olayların çıkmasına sebep oluyor. Türkiye’nin üç büyük şehri İstanbul, Ankara ve İzmir’de toplamda 669 bin başıboş köpek bulunuyor
07.05.2024 16:02:00
Yenal Arman
Başıboş köpekler sorunu çözüm bekliyor
Başıboş köpekler sorunu çözüm bekliyor
Dünya genelinde milyonlarca başıboş köpek, şehirlerde ve kasabalarda yaşıyor ve sık sık istenmeyen olayların çıkmasına sebep oluyor. Türkiye'nin üç büyük şehri İstanbul, Ankara ve İzmir'de toplamda 669 bin başıboş köpek bulunuyor. İzmir'de 450 bin, İstanbul'da 129 bin, Ankara'da ise 90 bin başıboş köpek olduğu ifade ediliyor. Türkiye henüz bu sorunlar nasıl baş edebileceğini netleştirebilmiş değil. Ancak birçok ülke bu sorunu çözmüş durumda. Nu ülkelerden biri de Hollanda. Hollanda, başıboş köpek sorununu çözen ilk ülkelerden biri olarak dikkat çekiyor. Ülke, bu sorunu çeşitli adımlar atarak başarıyla aştı. Öncelikle Hollanda hükümeti, köpek sahiplenme kültürünü teşvik eden ve hayvan haklarına saygıyı artıran bir dizi yasa ve düzenleme hayata geçirdi. Ayrıca, kapsamlı bir kısırlaştırma ve aşılama programı uygulayarak köpek popülasyonunun kontrol altına alınmasını sağladı. Hollanda'da uygulanan kısırlaştırma ve aşılama programları, başıboş köpek sayısının azalmasında önemli rol oynadı. Bu programlar, köpeklerin üremesini kontrol altına alarak sokaklardaki köpek sayısını azalttı. Bunlarla da yetinmeyen Hollanda hükümeti, toplum bilincini artırmak için eğitim programları düzenledi. Vatandaşlar, sorumluluk sahibi evcil hayvan sahipliği ve hayvan hakları konusunda bilgilendirildi.

Türkiye de etkili adımlar atmalı

Türkiye'nin de benzer adımlar atılarak başıboş köpek sorunu yönetilebileğine dikkat çeken uzmanlar, kısırlaştırma ve aşılama programlarının yanı sıra, hayvan haklarına yönelik yasal düzenlemeler ve toplumun bilinçlendirilmesinin önem taşıdığını vurguluyor. Ayrıca, hayvan barınaklarının sayısının artırılması ve bu barınaklarda köpeklerin sağlık ve yaşam koşullarının iyileştirilmesi gerekiyor. Sonuç olarak, başıboş köpek sorununun çözümü, devlet, yerel yönetimler, sivil toplum kuruluşları ve vatandaşların iş birliği ile mümkün. Hollanda'nın başarılı örnekleri, Türkiye için de yol gösterici olabilir.

Rojda Altıntaş'tan kendisini işe çağıran DHA Genel Müdürü'ne yanıt: Her şeyden haberiniz vardı, dönmeyeceğim

"Her şeyden haberiniz vardı. Başka ses kayıtları veya görüntüler olup olmadığını merak ediyorsunuz. Bu sebeple her şeye rağmen DHA’nın resmî hesabından beni işe çağırmak zorunda bırakılmışsınız, ne kadar üzücü. Ancak işe dönmeyeceğim."
07.05.2024 12:00:00
Haber Merkezi
Rojda Altıntaş'tan kendisini işe çağıran DHA Genel Müdürü'ne yanıt: Her şeyden haberiniz vardı, dönmeyeceğim
Rojda Altıntaş'tan kendisini işe çağıran DHA Genel Müdürü'ne yanıt: Her şeyden haberiniz vardı, dönmeyeceğim
Yazar Eylem Tok'un 17 yaşındaki oğlu Timur C.'nin karıştığı ve Oğuz Murat Aci'nin hayatını kaybetmesine neden olduğu kazadan sonra Demirören Ailesi'nin kazanın haber yapılmaması için DHA muhabirini arayarak devreye girdiği iddia edildi. İddiaların ve paylaşımların ardından DHA Genel Müdürü Celal Korkut'tan açıklama geldi.

Korkut, DHA'nın resmi hesabından yaptığı açıklamada muhabiri Rojda Altıntaş'ın iddialarından haberinin olmadığını ve kazayı başından bu yana tüm ayrıntıları ile verdiklerini iddia etti.

Korkut, "Meslektaşım Rojda Altıntaş'ın kayda aldığı telefon görüşmelerinde tam olarak ne yaşadığını ve eğer varsa baskıyı benimle açıkça paylaşmasını beklerdim. Kendisine üzüleceği veya baskı altında hissedeceği bir durum olmadığını, bilakis haberi tüm yönleriyle takip edip yayınlamaya devam edeceğimizi söylerdim. Bir meslek büyüğü olarak kendisine ulaşamadığım için buradan sesleniyorum. Bir an önce işbaşı yapıp kaldığı yerden görevine devam etmesini bekliyorum." diyerek muahbirine yeniden işine dönmesi çağrısı yaptı.

Rojda Altıntaş: Her şeyden haberiniz vardı

DHA Genel Müdürü Celal Kokut'un açıklamasına muhabir Rojda Altıntaş'tan yanıt geldi.


Açıklamayı alıntılayarak sosyal medya hesabından bir açıklama yapan Altıntaş, "Her şeyden haberiniz vardı. Başka ses kayıtları veya görüntüler olup olmadığını merak ediyorsunuz. Bu sebeple her şeye rağmen DHA'nın resmî hesabından beni işe çağırmak zorunda bırakılmışsınız, ne kadar üzücü." dedi.

Altıntaş, Korkut'un çağrısına rağmen işe dönmeyeceğini de belirtti.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.