Göz kapağı düşüklüğü ameliyatı olarak adlandırılan ‘oküloplastik cerrahi’, direk gözü etkileyebilen göz kapağıyla ilgili bozuklukların tedavisinde  son derece başarılı sonuçlar veriyor. Bilhassa göz kapağında görülen kapanma  içe veya dışa dönme  gibi sorunlarda devreye giren oküloplastik cerrahi, göz sağlığını korumak için büyük önem taşıyor ve estetik görünüme de büyük katkıda bulunuyor. Bir kişiye karşıdan bakıldığında göz bebeği üstten 1 ila 2 mt. kapakla örtülüdür. Şayet bu düşüklük daha fazla ise, kirpikli kenar göz bebeğini 4 ila 5 metre örtüyorsa, hatta ortadaki görme aksını kapatıyorsa bu hale " göz kapağı düşüklüğü (ptozis)" ismi verilmektedir. Göz kapağı düşüklüğü ileri yaşta yaşlanmaya bağlı olarak dokuların gevşemesiyle oluşabilmektedir. çocuklarda ise; doğuştan meydana gelebilmektedir. Bunun dışında travma, kaza, felç, beyin problemleri geçirenlerde de ortaya çıkabilmektedir. Kapaktaki sinir ve kas sorunları, göz ameliyatları ve ur gibi nedenler de bu soruna yol açmaktadır. Bunlara ek olarak kontakt lens kullanması da alerji yaparak gözde kapak düşüklüğüne neden olabilmektedir.

Göz Kapağı Düşüklüğünde Son Yenilikler

Göz kapağı düşüklüğü tedavisinde bazı yenilikler olduğunu vurgulayan Özel Meltem Hastanesi plastik cerrahları, bu yenilikleri şöyle anlatıyor: “Alt kapaktaki yağ torbalarının çıkarılması yerine, yayılması ve şekillendirilmesi işlemi bu operasyon için uygulanan en iyi yöntemdir. Bu yöntem daha organik sonuç verirken, kapak ile yanak arasında güzel bir ahenk sağlar. Alt kapağa yara izi bırakmadan, kirpiklerin iç tarafından  yaklaşmak dikişsiz bir yöntem olarak değişik avantajlar sağlar. Bu metod ile iyileşme çok çabuk ve hızlıdır. Kişi birkaç gün arasında normal yaşantısına devam eder. Alt kapak ten rengini açan ve deriyi sıkılaştıran lazer ve kimyasal soyucular da kapak estetiğini geliştirir. Üst kapaktaki fazlalıkların alın derisinin gevşemesine ve kaşın aşağıya inmesine bağlı olduğu hallerde üst kapak hakkında yeni yaklaşımlar da bulunmaktadır. Endoskopik estetik cerrahi işlemleri ile alın derisi sıkılaştırılıp, kaş eski yerine alındığında bu sıkıntı çözülmüş olur. Bu tür durumlarda üst kapaktaki fazlalığın alınması, kaşın daha da aşağı düşmesine sebep olacaktır.Alt kapak ve üst kapak için ameliyatsız bir biçimde bazı dolgu maddeleri ile sorunlar azaltılıp gizlenebilir ve kapaklar güçlendirilebilir. Bu yöntemde hyaluronik asit jel veya yağ hücresi kullanılır ve insanın sosyal hayatını hiç bir şekilde kısıtlamaz.”

Lokal Anestezi ve Göz Kapağı Düşüklüğü Ameliyatı

Göz kapağı ameliyatlarının sık şekilde lokal anesteziyle gerçekleştirildiğini belirten Özel Meltem hastanesi Plastik cerrahları ameliyat süresinin göze yapılacak işlemin boyutuna göre değişebileceğini söyleyerek şunları söyledi; “Kapak başına ortalama ameliyat süresi 15 ila 20 dakika civarındadır.Uygulanan işlem sonrası göz kapatılmaz. Hastalar genelde aynı gün taburcu olurlar. Ertesi gün normal aktivitelerinin büyük bir bölümünü rahatlıkla yerine getirebilirler. Bir hafta on gün sonra dikişlerin alınmasıyla tam olarak normal hayatlarına dönerler. Kapak ameliyatlarında en ciddi konu, estetik amaçlı planlanan cerrahilerde bile, kapak fonksiyonelliğinin korunmasıdır. Bu bakımdan, gözün yapısına ve göz kapağının fonksiyonelliğine hakim göz hastalıkları uzmanı oküloplastik cerrahlar tarafından uygulanması çok önemlidir.”