Psikolojik sorunlar sedefi tetikliyor
Deri ve Zührevi Hastalıklar Uzmanı Mehmet Doğru, psikolojik sıkıntıların sedef hastalığını tetiklediğine dikkat çekti
28.02.2012 00:00:00
Sedef hastalığının süreklilik gösteren ve kırmızı zeminde sedef rengi kabuklarla seyreden bir deri hastalığı olduğunu ancak alerjik bir rahatsızlık olmadığını belirten Doğru, “Sedef hastalığında bağışıklık sistemi tetikleniyor. Sedef hastalığı daha çok gövde, kollar ve bacaklarda görülür ve bunlar doktor olmayanlar tarafından dahi çok kolayca tanınır. Saçlı deride, avuç içinde, ayak tabanında, büklüm yerlerinde yerleşenler ise mantar hastalığı, egzama ve benzeri başka hastalıklara benzer. Bazen doktorlar dahi bunları ayırt edemeyebilir. Ancak deri hastalıkları uzmanlarının bu konudaki tecrübesi teşhis için yeterli olacaktır. Yalnızca tırnakta da görülebilir. Tırnakta kalınlaşma, renk değişikliği, çukurcuklar görülebilir” dedi.
Hastalığın kesin sebebinin bilinmediğini anlatan Dr. Mehmet Doğru, “Yüzde 70 oranında kalıtımsaldır. Çevre faktörleri de etkili olur. Bu faktörler arasında en iyi bilinenler, psikolojik olanlarıdır. Sedef hastalığının oluşmasındaki psikolojik olaylar, ani şoklar, sıkıntı, gerginlik, sevgi eksikliği, anne-çocuk ilişkisi bozuklukları önemli tetikleyici faktörler olup, hastalığı başlatabilir veya alevlendirebilir. Diş çürüğü, bademcik iltihabı, idrar yolları iltihabı gibi mikrobik odaklar ve sürtme, çarpma,
kaşıma gibi zedelemeler de tetikleyici etki yapabilir. Bunların dışında bilinen ciddi bir tetikleyici yoktur. Hastalığın karaciğer veya başka bir organla ilgisi olmadığı gibi, yenilen yiyeceklerle de hiçbir alakası yoktur” diye konuştu.
Sedef hastalığının tedavisinin önce cildi nemli ve yumuşak tutmakla başladığını kaydeden Doğru, “Bunun yanında döküntüleri söndürmeye yönelik kremler, losyonlar, mor ötesi ışın tedavisi ve bağışıklık sistemini baskılayan tabletler kullanılır. Kafa derisinde döküntü olan hastalar özellikle şampuan formundaki ilaçlardan fayda görür. İlaçlar belirtileri kontrol altında tutar ancak bu hastalık için henüz kesin tedavi yoktur” dedi. (İHA)
Hastalığın kesin sebebinin bilinmediğini anlatan Dr. Mehmet Doğru, “Yüzde 70 oranında kalıtımsaldır. Çevre faktörleri de etkili olur. Bu faktörler arasında en iyi bilinenler, psikolojik olanlarıdır. Sedef hastalığının oluşmasındaki psikolojik olaylar, ani şoklar, sıkıntı, gerginlik, sevgi eksikliği, anne-çocuk ilişkisi bozuklukları önemli tetikleyici faktörler olup, hastalığı başlatabilir veya alevlendirebilir. Diş çürüğü, bademcik iltihabı, idrar yolları iltihabı gibi mikrobik odaklar ve sürtme, çarpma,
kaşıma gibi zedelemeler de tetikleyici etki yapabilir. Bunların dışında bilinen ciddi bir tetikleyici yoktur. Hastalığın karaciğer veya başka bir organla ilgisi olmadığı gibi, yenilen yiyeceklerle de hiçbir alakası yoktur” diye konuştu.
Sedef hastalığının tedavisinin önce cildi nemli ve yumuşak tutmakla başladığını kaydeden Doğru, “Bunun yanında döküntüleri söndürmeye yönelik kremler, losyonlar, mor ötesi ışın tedavisi ve bağışıklık sistemini baskılayan tabletler kullanılır. Kafa derisinde döküntü olan hastalar özellikle şampuan formundaki ilaçlardan fayda görür. İlaçlar belirtileri kontrol altında tutar ancak bu hastalık için henüz kesin tedavi yoktur” dedi. (İHA)