Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Spor Hekimliği Bilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd.Doç.Dr.Bedrettin Akova, yaptığı açıklamada, sporda ani ölümlerin, kalpteki ritm bozukluğu, damar tıkanması, sigara veya aileden gelen kalıtsal hastalıkla ortaya çıkabildiğini söyledi.
Kontrol zorunlu olmalı
Spor yapan gençlerin, kalp ya da başka rahatsızlıkları olabileceğine olasılık vermemeleri nedeniyle, önceden ortaya çıkabilecek belirtileri de ciddiye almadıklarına değinen Akova, sporculara lisans verilirken, ayrıntılı sağlık kontrolünün zorunlu tutulması gerektiğini savundu.
Ciddiye alınmıyor
Türkiye'de sporculara lisans verilebilmesi için herhangi bir doktorun imzasının yeterli olduğuna dikkati çeken Akova, şunları söyledi: "Sağlık kontrollerinin yetersiz olduğu ülkemizde, lisans almak için kontrole gelen sporcular da, (ben gencim ne sorunum olabilir ki) anlayışıyla kontrolü gereksiz bir formalite veya spor hayatlarının önündeki bir engel olarak görüyor. Kontrolün bir an önce bitmesi için sorulara kaçamak yanıt veriyorlar. İş yoğunluğu olan doktorun (bir rahatsızlığın var mı) sorusuna verilen (yok) yanıtıyla lisans için gerekli imza atılıyor. Oysa en fazla 1 saatlik muayene, tüm riskleri ortadan kaldırabilir. Doktor, soru-yanıt şeklindeki tetkik yerine, gerekli tahlilleri yaptırmalıdır. Ayrıca, tek bir doktorun imzasıyla sporcu lisansı verilmesi doğru değil."
Risk taşıyorlar
Akova, ailesinde şeker, hipertansiyon ve kalp rahatsızlığı olan sporcuların risk taşıdıklarını, bu kişilerin spora başlamadan önce ciddi sağlık kontrollerinden geçmeleri gerektiğini bildirdi. Ailelerinde bu tür risk taşıyan ve aktif spor yapan çocuklarını, kontroller için zorlamaları gerektiğini vurgulayan Akova, "Biz onları spordan men etmiyoruz. Kontroller sonucunda ciddi bir sorun olduğunda, kendilerine uygun olan sporu öneriyoruz. Böylece hem spordan geri kalmıyorlar, hem de sağlıklı şekilde yaşamlarını sürdürüyorlar" dedi.