Spor, insanların sağlıklı yaşamları ve eğlenmeleri için icat edilmiş; daha güzel olanı, daha faydalı olanı, daha başarılı olanı belirlemek ve ödüllendirilmek üzerine kurulmuştur.
Böylece insanların saklı olan birçok yetenekleri meydana çıksın, insanlar birbiriyle kaynaşın, anlaşsın, rekabet ederek daha iyiye daha güzle ulaşılsın istenmiştir.
Maalesef her şeyde olduğu gibi spor konusunda da kavram kargaşaları, anlam kaymaları oluşmuş; niyetler, amaçlar, araçlar değişmiş; spor, dostluğun değil kavgaların, yanlışlıkların, yolsuzlukların, inanılmaz şikelerin, inanılmaz paraların döndüğü çok farklı bir kulvara dönüşmüştür.
Böylece spor sahalardan çok, saha dışına kaymış, asıl amacından sapmış; büyük paraların, inanılmaz rantların döndüğü bir sahaya dönüşmüştür. Spor; oyuncusundan, yöneticisinden, taraftarına varıncaya kadar inanılmaz hesapların döndüğü bu kulvara dönüşmüş, rekabetler kavgaya dönüşmüş, dostluklar yerini düşmanlıklara terk etmiştir.
Son zamanlarda spor müsabakalarında meydana gelen olaylar, sporda rekabetin yok olduğunu, şiddetin egemen hale geldiği gerçeğini meydana çıkarmıştır.
Kendi takımı müsabaka kaybettiği zaman etrafa zarar vermenin, diğer takımın taraftarlarını dövmenin, mekânları eşyaları araçları tahrip etmenin hiçbir sebebi yoktur.
Sporda şiddetin ortadan kaldırılması için insanların neden bu hale geldiğinin sosyolojik sebeplerini araştırmak ve gereğini yerine getirmek lazımdır.
İnsanoğlu bencil bir varlık olmuş, kendi fikrini, kendi tercihini, değişmez doğrular olarak kabul etmiş; fikri karşısında başka fikri, tercihi karşısında başka tercihi kabullenmez bir hale bürünmüştür.
Kendi bencilliğini her sahada ortaya koyan insanoğlu, sporda da bencil davranmakta, fikriyle mücadele edemediği durumlarda daha hırçınlaşmakta, hırçınlık bazen yerini inanılmaz kavgalara terk etmektedir. Takımı kaybedince kaybetmeyi hazmedemeyen taraftarlar etrafı yakıp yıkmaktadırlar.
Eğer bir toplumda suçlarda belli bir oranda artışlar oluyorsa, burada bir çarpıklık var demektir. Burada ya suça teşvik vardır, ya da suça verilen cezalar yetersizdir.
Sporda şiddete, saha içi ve saha dışı kirli oyunlara bir de bu açıdan bakınca; bazı gerçekleri görmek ve çözüme yaklaşmak ihtimali vardır.
Böylece insanların saklı olan birçok yetenekleri meydana çıksın, insanlar birbiriyle kaynaşın, anlaşsın, rekabet ederek daha iyiye daha güzle ulaşılsın istenmiştir.
Maalesef her şeyde olduğu gibi spor konusunda da kavram kargaşaları, anlam kaymaları oluşmuş; niyetler, amaçlar, araçlar değişmiş; spor, dostluğun değil kavgaların, yanlışlıkların, yolsuzlukların, inanılmaz şikelerin, inanılmaz paraların döndüğü çok farklı bir kulvara dönüşmüştür.
Böylece spor sahalardan çok, saha dışına kaymış, asıl amacından sapmış; büyük paraların, inanılmaz rantların döndüğü bir sahaya dönüşmüştür. Spor; oyuncusundan, yöneticisinden, taraftarına varıncaya kadar inanılmaz hesapların döndüğü bu kulvara dönüşmüş, rekabetler kavgaya dönüşmüş, dostluklar yerini düşmanlıklara terk etmiştir.
Son zamanlarda spor müsabakalarında meydana gelen olaylar, sporda rekabetin yok olduğunu, şiddetin egemen hale geldiği gerçeğini meydana çıkarmıştır.
Kendi takımı müsabaka kaybettiği zaman etrafa zarar vermenin, diğer takımın taraftarlarını dövmenin, mekânları eşyaları araçları tahrip etmenin hiçbir sebebi yoktur.
Sporda şiddetin ortadan kaldırılması için insanların neden bu hale geldiğinin sosyolojik sebeplerini araştırmak ve gereğini yerine getirmek lazımdır.
İnsanoğlu bencil bir varlık olmuş, kendi fikrini, kendi tercihini, değişmez doğrular olarak kabul etmiş; fikri karşısında başka fikri, tercihi karşısında başka tercihi kabullenmez bir hale bürünmüştür.
Kendi bencilliğini her sahada ortaya koyan insanoğlu, sporda da bencil davranmakta, fikriyle mücadele edemediği durumlarda daha hırçınlaşmakta, hırçınlık bazen yerini inanılmaz kavgalara terk etmektedir. Takımı kaybedince kaybetmeyi hazmedemeyen taraftarlar etrafı yakıp yıkmaktadırlar.
Eğer bir toplumda suçlarda belli bir oranda artışlar oluyorsa, burada bir çarpıklık var demektir. Burada ya suça teşvik vardır, ya da suça verilen cezalar yetersizdir.
Sporda şiddete, saha içi ve saha dışı kirli oyunlara bir de bu açıdan bakınca; bazı gerçekleri görmek ve çözüme yaklaşmak ihtimali vardır.
Uğur Kepekçi / diğer yazıları
- 23 Nisan Bayramı Türk milletine hayırlı olsun / 23.04.2024
- Sorunlardan korkmayın! / 22.04.2024
- ‘Biz bitti demeden bitmez’ miş / 20.04.2024
- Timsah gözyaşları kanıma dokunuyor / 19.04.2024
- Emanetine biz sahip çıkacağız / 18.04.2024
- ‘Haydar Hoca ezber bozandı’ / 17.04.2024
- Ölüm sende dirildi / 16.04.2024
- Sensiz zifiri karanlıklardayız / 15.04.2024
- Şevval orucu ve kurtuluş namazı hakkında / 13.04.2024
- Bayramı fırsat bilmelidir / 09.04.2024
- Sorunlardan korkmayın! / 22.04.2024
- ‘Biz bitti demeden bitmez’ miş / 20.04.2024
- Timsah gözyaşları kanıma dokunuyor / 19.04.2024
- Emanetine biz sahip çıkacağız / 18.04.2024
- ‘Haydar Hoca ezber bozandı’ / 17.04.2024
- Ölüm sende dirildi / 16.04.2024
- Sensiz zifiri karanlıklardayız / 15.04.2024
- Şevval orucu ve kurtuluş namazı hakkında / 13.04.2024
- Bayramı fırsat bilmelidir / 09.04.2024