logo
19 MART 2024

Su ve tuz

09.12.2016 00:00:00
"Biz bir ülkeyi/medeniyeti mahvetmek istediğimizde, onun servet ve nimetle şımarmış ele-başlarına emirler yöneltiriz/onları yöneticiler yaparız da onlar, orada bozuk gidişler sergilerler. Böylece o ülke/medeniyet aleyhine hüküm hak olur; biz de onun altını üstüne getiririz." (İsrâ-16)
Beyler! Efendiler!
Dışarıya çıkmadan, dışarıda neler olup bittiğinden haberiniz olmaz!
Evde oturarak, evde yatarak kahraman olunmaz!
Meseleler göğüslenmeden halledilemez!
Olayların üzerine yürünmeden, olaya müdahil veya muhalif olunmaz!
Devrilmeye yüz tutan sıcak sobanın sıcak borusunu elinizi yakacağını bile-bile tutmadan yangın önlenemez!
Bunların hiç birisinin adı da fedakârlık falan değildir!
Mes'eleye, olaya veya olanlara gösterilen tepkinin adı; cesaret veya korkaklıktır!
Fıtratî yani yaratılış özelliği olduğu için cesaret alkışlanabilir ama korkaklığın ayıplanması, ayıptır! Vahşi ve cahil Batı öğretisiyle cesaretlenmek için içki içenler de sarhoş olurlar ve ayıkmaları için zahmet, yine cesurlara düşer!
Her şey zıddı ile kaim olmasa, örneğin; cesaretin zıddı korkunun olmadığı bir dünyayı hayal edebilir misiniz?
Herkesin cesur olduğu bir dünyada, barışa imkân var mı?
Veya yine fıtratî özellik olan zirve cesaretlerin olmadığı bir dünyada, inkılaplar olabilir mi?
Cesur fikir adamları olmasa; mefkûreler, ideolojiler, ülküler olabilir mi?
Sıradan hayallerin ülküleştirildiği/sistemleştirildiği bir toplumda; olağanüstü millî hayaller olabilir mi?
Mayi/sıvı/akıcı maddelerin ortak özellikleri, koyuldukları kabın şeklini almasıdır.
Kâinatın olmasında, oluşmasında akıcılara, sıvılara, mayilere ihtiyaç var mıdır? Kesinlikle...
Ama bu akıcılardan sadece su ile yapılan benzetmeler, teşbihler kabul görürler.
Meselâ;
Su gibi... Civa gibi... Katran gibi... Zift gibi...
Şarap gibi... Sidik gibi...
Zeytin yağı gibi... v.s.
Benzetmelerini, sevdiği veya sevmediği kişiye kullanmayan var mıdır?
Şahsen, iltifat anlamlı olarak en fazla; "su gibi"yi kullananlardanım...
Çünkü deryaların da, deryaların çağırdığı derelerin, ırmakların, nehirlerin de; ilâhî bir düzenle devr-i daimde olan buhar, damla ve yağmurun da, su olduğunun, sudan oluştuğunun farkındayım...
Bilinen ve en fazla kullanılan temizlik aracı da sudur, sudandır...
Defalarca arz ettim, tekrarlayayım:
Bir bardak dolusu da, bir kova dolusu da, bir havuz dolusu da, bir göl de, bir derya da sudur, sudandır. Eldeki suya göre ve suyu miktarı kadar kullanmak ta akıl işidir! Bir bardak suca içilmek de, bir kova su olup hayvan içeceği olmak da, bir havuz olup türlü cenabet kişilerin yüzmesine alanlık da; bir gölce veya deryaca pisliklerimizi içimizde yok etmek de, akıl gereğidir ve tercihtir.
Suyu gördüğümüz anda teyemmümün bozulması boşuna mıdır?
Bir su kıssası hatırladım:
Testi Ustası birinin, yani meslek ustası bir Âhinin, üzerine titrediği bir öğrencisi/çırağı/mürîdi var... Adam, memnuniyetsiz, şikâyetçi!
Güneşten-gölgeden, yağmurdan-kuraktan, sıcaktan-soğuktan, azlıktan-çokluktan, iş olmasından-olmamasından, vardan-yoktan velhasıl her halden şikâyetçi...
Bir o kadar da yetenekli, eli işe yatkın...
Âhilikte usta, çok şey hatta her şeydir. Hem öğreten, hem eğiten, hem irşâd edendir.
Testi Ustamızın, -mesleği gereği- imalathanesi, bir göl kenarındadır.
Bir gün memnuniyetsiz çırağına; bir bardak su ile bir avuç tuz alıp gelmesini emreder.
Çırak söylenenleri alıp Ustasının yanına gelir. "Tuzu, bardağın içine dök" der Usta. Döker.
"Karıştır" der, karıştırır. "İyice karıştır" der, iyice karıştırır. Bir avuç tuz, bir bardak suda iyice eriyinceye kadar karıştırttırır. "İyice karıştı mı, tuz eridi mi?" diye sorar; "Evet Ustam" cevabıyla; "Şimdi o suyu iç" der. Usta sözü yerine getirilir. Çırak bir yudum alır ve yüzünü ekşitir! "Ne oldu?" Sorusuna; "Çok acı, çok tuzlu!" diye cevap verir çırak...
Hafifçe gülümseyen Usta; "Bir avuç daha tuz al ve peşimden gel" der ve yürür. Bir avuç tuz alan Çırak da peşinden. Gölün kenarına gelirler.
Usta; "Tuzu göle dök" döker. "Karıştır." Şaşırsa da, mantıksız gelse de söyleneni yapar Çırak... "İyice karıştır. Bardaktaki gibi erisin tuz" diye talimatı tekrarlar usta.. Söyleneni yapar. Çırak; "Tamam Ustam. Karıştırdım. Tuz eridi" deyince; "Şimdi gölün suyundan iç" der. Çırak bir avuç su alır ve içer. "Göl tuzlanmış mı?" diye sorar Usta; "Hayır hiç fark etmedi!" Cevabı üzerine; "Bak Oğlum!" der Usta ve devam eder öğüdüne; "Eğer gönlünü bir bardak su, sıkıntını bir avuç tuz edersen, seni yakar ama gönlünü göl, sıkıntını da bir avuç tuz edebilirsen, fark etmezsin bile" şeklindeki eğitim yasası öğüdünü verir.
Halimiz bu değil mi?
Demokrasi veya İleri Demokrasi adlı dayatmayla herkesin eline bir bardak su, bir avuç tuz verip; "Karıştırın, için!" Diyorlar!
15 yıllık AKP Hükumeti de, Ana-Muhalefet Y-CeHaPe de, "Yavru Muhalefet" Y-MeHaPe de, aynı dayatmada Hükumete ortak!
Biri vatandaşın yastık altındaki dolarlarını bozdurup kendisine yatak odalı uçak alıyor! Biri, yastık altı dolarları bozdurup yatak odalı uçak alan Seçilmiş Partili Cumhurbaşkanının Başkanlığına zemin hazırlıyor! Bir diğeri; yıllarca Fetullah Gülen propagandisti "Dolma kalemler"i, gazeteci diye meydanlarda yoklama yaparak alkışlatıyor!
Yani sağcının-solcunun, ülkücünün-devrimcinin ellerinde yarısı boş su bardağı ve bir avuç tuz... "Karıştırıp için!" diyorlar!
Sadece; "Türkoğlu Türk'üm" diyen bir Gönül Adam; Milli Ekonomi Modeli gibi bir göl sunuyor, sıkıntılarınızı bu göle atın diyor, gölün suyunu dalgalandırın ve hem sudan, hem dalganın enerjisinden faydalanın diyor...
Diyor demesine ama bilgisiz ve memnuniyetsiz kalabalık, yarım bardak suya bir avuç tuzu döküp, karıştırıp, içip, yüzünü buruşturmayı tercih ediyor!...
Bize de; vicdan gereği, Gönül Adam'ın kendi ovamızda oluşturduğu Gölümüze tuzumuzu dökerek kana kana içmek varken, genelin haline, milletin kafasızlığına üzülmek düşüyor!
"AKIL, KULLANILACAK BİR ARAÇTIR. İNSAN GÖNÜLDÜR, GÖNÜL..." Vesselâm... Selâm, sevgi, duâ...
 
Mustafa Aslan / diğer yazıları
Rıza göstereceği tek 'darbeyi' açıkladı
'Ben o darbeye teslim olurum'
'Kazanamazsam geleceğimi düşünmem gerekir'
TİP'in Zan kararının perde arkası
MOSSAD Başkanı ve HAMAS lideri masada
Esir takası müzakereleri başladı
Filistinlilerin arazisine mahkeme el koydu
Gasp devam ediyor
Para sayılan ofisin sahibi avukatın ifadesi
'3 saat boyunca para getirdiler'
İsrail'den Refah'ta yeni katliam
En az 14 Filistinli öldürüldü
Rize'de il müdürünü görevden aldı
Erdoğan'dan yeni atamalar
Süleymaniye hatadan dönmeli
İstikrarı hakim kılmakta kararlıyız
8 yılda çıkan yerli sermaye 600 milyar dolar
Parası olan kaçırıyor, olmayan kaçıyor
Kaftancıoğlu da ifadeye çağrıldı
İki şüphelinin ifadesi ortaya çıktı
Erdoğan 4. Kolordu Komutanlığı'nda konuştu
Irak ve Suriye mesajı
Utan dünya!
Bombalardan kurtulanlar açlıktan ölüyor
Ali Koç'tan tarihi çıkış
'Gerekirse bir alt lige düşeceğiz'
TİP adaylığını çektiğini duyurmuştu
Ses kayıtları yayınlandı
İmamoğlu İnşaat Genel Müdürü ifade verdi
'Para sayma' soruşturması sürüyor
Rıza göstereceği tek 'darbeyi' açıkladı
'Ben o darbeye teslim olurum'
'Kazanamazsam geleceğimi düşünmem gerekir'
TİP'in Zan kararının perde arkası
MOSSAD Başkanı ve HAMAS lideri masada
Esir takası müzakereleri başladı
Filistinlilerin arazisine mahkeme el koydu
Gasp devam ediyor
Para sayılan ofisin sahibi avukatın ifadesi
'3 saat boyunca para getirdiler'
İsrail'den Refah'ta yeni katliam
En az 14 Filistinli öldürüldü
Rize'de il müdürünü görevden aldı
Erdoğan'dan yeni atamalar
Süleymaniye hatadan dönmeli
İstikrarı hakim kılmakta kararlıyız
8 yılda çıkan yerli sermaye 600 milyar dolar
Parası olan kaçırıyor, olmayan kaçıyor
Kaftancıoğlu da ifadeye çağrıldı
İki şüphelinin ifadesi ortaya çıktı
Erdoğan 4. Kolordu Komutanlığı'nda konuştu
Irak ve Suriye mesajı
Utan dünya!
Bombalardan kurtulanlar açlıktan ölüyor
Ali Koç'tan tarihi çıkış
'Gerekirse bir alt lige düşeceğiz'
TİP adaylığını çektiğini duyurmuştu
Ses kayıtları yayınlandı
İmamoğlu İnşaat Genel Müdürü ifade verdi
'Para sayma' soruşturması sürüyor
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.