Sebepleri çeşitli
olabilir
Alt solunum yolu enfeksiyonları, açlık, diabet, radyoterapi ve yaşlanmaya bağlı olarak tükrük miktarında azalma, böbrek ve karaciğer rahatsızlıkları, mide-barsak kanserleri ve bazı ilaçların alınımı ile ağız dışı kaynaklı halitosis (ağız kokması) meydana gelmektedir. Bu arada alınan gıdaların etkisini de unutmamak gerekir. Soğan, sarımsak ve baharatlı gıdalar vücut sıvılarına ve tükrüğe karışırken, nefes yoluyla da ağız kokusuna neden olabilmektedir.
Tedavisi mümkün
Tedavide ilk aşama ağız kokusunun kaynağının tesbit edilmesidir. Ayrıntılı bir ağız içi muayenesi ile çürük dişler, eskimiş ve bakımsız protezler, dişeti iltihabı ve diş taşlarının varlığı tesbit edilir. Etkeni olduğu düşünülen diş ve dişeti hastalıkları tedavi edilir. Bu aşamada hastaya düşen en önemli görev ağız hijyenini en üst seviyede tutmasıdır. Günde 2 kere ve en az 2'şer dakika dişleri dikkatli bir biçimde fırçalamak, yatmadan önce dişler fırçalandıktan sonra diş ipi kullanarak mekanik temizliği tamamlamak gerekmektedir.
Dil de fırçalanmalı
Yine her fırçalama sonunda dilin üst yüzeyinin ve dil köküne yakın olan kısmın fırçalanması ağız kokusunun % 75 oranda azalmasını sağlayacaktır. Ayrıca kullanılan protezlerin bakımı kesinlikle ihmal edilmemelidir. Eski ve bakım yapılamayacak düzeyde olan protezler ise mutlaka yenilenmelidir. Tüm bu uygulamalara rağmen ağız kokusu halen devamlılık arzediyorsa genele yönelerek KBB ve dahiliye uzmanlarının konsultasyonu ile gerekli kan tahlilleri ve laboratuar tetkikleri yapılmalı ve alınan sonuca yönelik tedaviye başlanmalıdır.