Akkuş, Türkiye'de eczacıların sorunlarını önümüzdeki günlerde masaya yatıracaklarını belirterek şunları söyledi.
"En büyük sorunlarımızdan birisi, eczacı olmayanların eczacılık yapmasıdır. Bu kişiler mesleğimizi etik olarak bozuyor. Eczacılık dahaçok ticari alana yöneliyor. Bu olayların son zamanlarda artmasıyla, eczane sahtekarlığı, küpür sahtekarlığı, ilaç yolsuzluğu gibi olaylar ortaya çıkıyor."
Katılım payı sorunu
İkinci sorunun resmi kurum reçetelerindeki katılım payı olduğuna işaret eden Akkuş, şöyle konuştu:
"Bu sorunun getirdiği olaylar, gereksiz ilaç kullanımını körüklüyor, tasarrufu engelliyor. Eczanecilerin katılım payındaki kar marjları bellidir, yani yüzde 25'tir. Yüzde 5'ini kuruma iskonto yapıyoruz, geriye kalan yüzde 20'sini de vatandaştan alıyoruz. Vatandaşlar bu parayı vermezler ise eczaneler ne yapacak usulsüz bir takım uygulamalar içinde bulunacaklardır. Biz odalar olarak üzerimize düşen denetim görevimizi yapacağız. Devletin de bize bu konuda yardım olacağı şey katılım payını kaynağından kesmek olacaktır."
İlaç giderlerinden tasarruf şart
Devletin 4 milyar dolarlık ilaç gideri olduğunu söyleyen Uğur Akkuş, sözlerini şöyle tamamladı:
"Bunun 750 milyon doları ithal ilaç, kalan kısmı da yerli ilaçtır. Diğer taraftan ithal ilaçlardan eczanelerin aldığı pay düştü.Türkiye ilaç giderlerinden tasarruf etse, bir milyar dolar karımız olur. Bugün IMF'nin peşinde bir milyar dolar için dileniyoruz. Türkiye'deki bütün resmi kurumların otomasyon sistemine geçmeleri lazımdır. Böylece devlet hem kontrol mekanizmasını geliştirecek hem deilaç israfını önleyecek."
"En büyük sorunlarımızdan birisi, eczacı olmayanların eczacılık yapmasıdır. Bu kişiler mesleğimizi etik olarak bozuyor. Eczacılık dahaçok ticari alana yöneliyor. Bu olayların son zamanlarda artmasıyla, eczane sahtekarlığı, küpür sahtekarlığı, ilaç yolsuzluğu gibi olaylar ortaya çıkıyor."
Katılım payı sorunu
İkinci sorunun resmi kurum reçetelerindeki katılım payı olduğuna işaret eden Akkuş, şöyle konuştu:
"Bu sorunun getirdiği olaylar, gereksiz ilaç kullanımını körüklüyor, tasarrufu engelliyor. Eczanecilerin katılım payındaki kar marjları bellidir, yani yüzde 25'tir. Yüzde 5'ini kuruma iskonto yapıyoruz, geriye kalan yüzde 20'sini de vatandaştan alıyoruz. Vatandaşlar bu parayı vermezler ise eczaneler ne yapacak usulsüz bir takım uygulamalar içinde bulunacaklardır. Biz odalar olarak üzerimize düşen denetim görevimizi yapacağız. Devletin de bize bu konuda yardım olacağı şey katılım payını kaynağından kesmek olacaktır."
İlaç giderlerinden tasarruf şart
Devletin 4 milyar dolarlık ilaç gideri olduğunu söyleyen Uğur Akkuş, sözlerini şöyle tamamladı:
"Bunun 750 milyon doları ithal ilaç, kalan kısmı da yerli ilaçtır. Diğer taraftan ithal ilaçlardan eczanelerin aldığı pay düştü.Türkiye ilaç giderlerinden tasarruf etse, bir milyar dolar karımız olur. Bugün IMF'nin peşinde bir milyar dolar için dileniyoruz. Türkiye'deki bütün resmi kurumların otomasyon sistemine geçmeleri lazımdır. Böylece devlet hem kontrol mekanizmasını geliştirecek hem deilaç israfını önleyecek."